Önümüze günlük güneşlik bi hikaye konulmadığı kesin.. Tamda bu hikayeye uygun bir renklendirmeyle, güzel bir anlatımla, iyi analiz edilmiş karakterlerle, Coen'lerin kara hikayelerinden bir tanesi... Ama izlenilesi bi film.. Kurgu o kadar yaratıcı ki tam bitti denilen yerde aslında film yeniden başlıyor...
Hem müzikleriyle,hem sinematografisiyle,hem oyunculuklarıyla, hem de Coen'lerin harika yönetimiyle beni benden almış ama sinema çevrelerince ''underrated'' bırakılmış bir şaheser.
Coen tarzına alışkın olanlar bilir kendileri birer kara film hastasıdır ve filmleriyle de bunu gösterirler.'No Country for Old Man ' (10/10) filminde bir sonraki sahnede ne olduğunu bilemiyoduk ve bunun av-avcı kovalamacasıyla birlikte harmanlanıp sunulmasıyla mükemmel bir aksiyon filmi izlemiştik.'The Man Who Want There' ( 9/10) filminde de bir sonraki sahnede ne olacağını kestiremiyoruz ama görece olarak daha sakin bir hikayeye sahip . Lakin kendinizi olayların akışına kaptırdığınızda sakin olan bu hikaye gerçekten bir heyecan fırtınasına dönüşebiliyor ki bana öyle oldu bu yüzden Coen Kardeşleri kutlamamam elde değil.
Bu şaheseri izlerken Ed Crane'in sigara içişi, Beethoven 'ın ''Moonlight Sonata'' eşliğindeki sekanslar, Billy Bon Thornton'ın hikayeyi anlatışı , kaza yapan arabanın havadaki mükemmel uçu... Devamı
Hem müzikleriyle,hem sinematografisiyle,hem oyunculuklarıyla, hem de Coen'lerin harika yönetimiyle beni benden almış ama sinema çevrelerince ''underrated'' bırakılmış bir şaheser.
Coen tarzına alışkın olanlar bilir kendileri birer kara film hastasıdır ve filmleriyle de bunu gösterirler.'No Country for Old Man ' (10/10) filminde bir sonraki sahnede ne olduğunu bilemiyoduk ve bunun av-avcı kovalamacasıyla birlikte harmanlanıp sunulmasıyla mükemmel bir aksiyon filmi izlemiştik.'The Man Who Want There' ( 9/10) filminde de bir sonraki sahnede ne olacağını kestiremiyoruz ama görece olarak daha sakin bir hikayeye sahip . Lakin kendinizi olayların akışına kaptırdığınızda sakin olan bu hikaye gerçekten bir heyecan fırtınasına dönüşebiliyor ki bana öyle oldu bu yüzden Coen Kardeşleri kutlamamam elde değil.
Bu şaheseri izlerken Ed Crane'in sigara içişi, Beethoven 'ın ''Moonlight Sonata'' eşliğindeki sekanslar, Billy Bon Thornton'ın hikayeyi anlatışı , kaza yapan arabanın havadaki mükemmel uçuş sahnesiyle yaşadığım şok,uzaylılar vs gibi gördüğüm birçok element de filmi mükemmel kılan etkenler arasında.Ama gene aklıma geliyor , Cannes Film Festivali'nde en iyi yönetmen ödülü alan Joel Coen'in bu muhteşem filmi nasıl olurda Akademi tarafından bir tek adaylıkla(sinematografi) geçiştirilir, ilginç. Sonuçta bu film iyidir, candır ,izleyelim izlettirelim .
ilk yorumu yapan ben olduğuma göre ya çok az kişi bu filmi izlemiş ya da aslında bir sürü kişi izlemiş ve benim gibi sadece aklının bir köşesinde patlamaya hazır bir şekilde unutup gitmiştir. hani bi takım filimlerde ufak bir hadiseden sonra esas oğlan bir anda hatırlamadığı şeyleri hatırlamaya başlar ya hani beyne bir bilgi akışı olur işte bu film için de az önce böyle birşey yaşadım neleri izledim diye işaretlemeye çalışırken mouse'umun imleci bu filmin üzerine gelince birden bir bilgi akışı gerçekleşti ve kendimi son sahneyi izlerken buldum
@vfv
12 yıl önce
@timetowakeup
12 yıl önce
8 / 10
@zett
13 yıl önce
Kendisine yer olmayan bir dünyada
yaşamaya mahkum, sıradan bir adam.
@dom_cobb
14 yıl önce
Coen tarzına alışkın olanlar bilir kendileri birer kara film hastasıdır ve filmleriyle de bunu gösterirler.'No Country for Old Man ' (10/10) filminde bir sonraki sahnede ne olduğunu bilemiyoduk ve bunun av-avcı kovalamacasıyla birlikte harmanlanıp sunulmasıyla mükemmel bir aksiyon filmi izlemiştik.'The Man Who Want There' ( 9/10) filminde de bir sonraki sahnede ne olacağını kestiremiyoruz ama görece olarak daha sakin bir hikayeye sahip . Lakin kendinizi olayların akışına kaptırdığınızda sakin olan bu hikaye gerçekten bir heyecan fırtınasına dönüşebiliyor ki bana öyle oldu bu yüzden Coen Kardeşleri kutlamamam elde değil.
Bu şaheseri izlerken Ed Crane'in sigara içişi, Beethoven 'ın ''Moonlight Sonata'' eşliğindeki sekanslar, Billy Bon Thornton'ın hikayeyi anlatışı , kaza yapan arabanın havadaki mükemmel uçu ... Devamı
Coen tarzına alışkın olanlar bilir kendileri birer kara film hastasıdır ve filmleriyle de bunu gösterirler.'No Country for Old Man ' (10/10) filminde bir sonraki sahnede ne olduğunu bilemiyoduk ve bunun av-avcı kovalamacasıyla birlikte harmanlanıp sunulmasıyla mükemmel bir aksiyon filmi izlemiştik.'The Man Who Want There' ( 9/10) filminde de bir sonraki sahnede ne olacağını kestiremiyoruz ama görece olarak daha sakin bir hikayeye sahip . Lakin kendinizi olayların akışına kaptırdığınızda sakin olan bu hikaye gerçekten bir heyecan fırtınasına dönüşebiliyor ki bana öyle oldu bu yüzden Coen Kardeşleri kutlamamam elde değil.
Bu şaheseri izlerken Ed Crane'in sigara içişi, Beethoven 'ın ''Moonlight Sonata'' eşliğindeki sekanslar, Billy Bon Thornton'ın hikayeyi anlatışı , kaza yapan arabanın havadaki mükemmel uçuş sahnesiyle yaşadığım şok,uzaylılar vs gibi gördüğüm birçok element de filmi mükemmel kılan etkenler arasında.Ama gene aklıma geliyor , Cannes Film Festivali'nde en iyi yönetmen ödülü alan Joel Coen'in bu muhteşem filmi nasıl olurda Akademi tarafından bir tek adaylıkla(sinematografi) geçiştirilir, ilginç. Sonuçta bu film iyidir, candır ,izleyelim izlettirelim .
@fromhell
15 yıl önce
9.9 / 10
!--SPOILER--!!--SPOILER--!!--SPOILER--!
"ed sen nasıl bir adamsın ya"
!--SPOILER--!!--SPOILER--!!--SPOILER--!