Gözler, insanın dikkatini dağıtır. eğer gözlerini kapatırsan daha iyi öğrenirsin. (Hurşit)
Âmâ ve 10 yaşında olan Hurşit, para kazanabilmek için bir müzik aleti üreticisinin yanında akort yapma işindedir. Annesi ise o gün bulabildiği iş ne ise onunla para kazanır. Fakat kiraya gelen zamla birlikte evden atılma durumuyla karşı karşıya kalmışlardır. Hurşit'in bir zaafı vardır. Kulağına güzel gelen müziğe kapılıp gider. Bu sebeple defalarca kaybolmuşluğu ve işe geç kaldığından dolayı da ustasının sabrını tüketmiştir.
Film, bizim de gözleri görmeyen bir bakış açısıyla düşünmemizi ister. Çoğu zaman anlatılar bir sekanstan ibaret olur ve bizim aklımızda kurgulamamız gerekir. Filmde beşinci senfoninin bu kadar vurgulanma sebebi ise yönetmenin küçükken annesi tarafından müzik dinlemesine mani olunmasından kaynaklanmaktadır. Ne zaman bir müzik tınısı çıksa annesi kulağını tıkarmış. Bir gün şans eseri beşinci senfoninin giriş sesini duymuştur ve bu yıllar boyu kulağından yankılanıp durmuş... Devamı
Gözler, insanın dikkatini dağıtır. eğer gözlerini kapatırsan daha iyi öğrenirsin. (Hurşit)
Âmâ ve 10 yaşında olan Hurşit, para kazanabilmek için bir müzik aleti üreticisinin yanında akort yapma işindedir. Annesi ise o gün bulabildiği iş ne ise onunla para kazanır. Fakat kiraya gelen zamla birlikte evden atılma durumuyla karşı karşıya kalmışlardır. Hurşit'in bir zaafı vardır. Kulağına güzel gelen müziğe kapılıp gider. Bu sebeple defalarca kaybolmuşluğu ve işe geç kaldığından dolayı da ustasının sabrını tüketmiştir.
Film, bizim de gözleri görmeyen bir bakış açısıyla düşünmemizi ister. Çoğu zaman anlatılar bir sekanstan ibaret olur ve bizim aklımızda kurgulamamız gerekir. Filmde beşinci senfoninin bu kadar vurgulanma sebebi ise yönetmenin küçükken annesi tarafından müzik dinlemesine mani olunmasından kaynaklanmaktadır. Ne zaman bir müzik tınısı çıksa annesi kulağını tıkarmış. Bir gün şans eseri beşinci senfoninin giriş sesini duymuştur ve bu yıllar boyu kulağından yankılanıp durmuş.
Küçük kızı oynayan Goibibo Sadullayeva'nın duru/saf güzelliği filmin akışına çok yakışmış. Filmde ağırlıklı olarak Tacikistan kültürü mevcut. Renkli kıyafetleri, günlük yaşamları, savaş sonrası durumları gibi unsurlara yer verilmiş. Süre olarak tadında ve realistik bir sona sahip film.
@tiamath
2 ay önce
8 / 10
Âmâ ve 10 yaşında olan Hurşit, para kazanabilmek için bir müzik aleti üreticisinin yanında akort yapma işindedir. Annesi ise o gün bulabildiği iş ne ise onunla para kazanır. Fakat kiraya gelen zamla birlikte evden atılma durumuyla karşı karşıya kalmışlardır. Hurşit'in bir zaafı vardır. Kulağına güzel gelen müziğe kapılıp gider. Bu sebeple defalarca kaybolmuşluğu ve işe geç kaldığından dolayı da ustasının sabrını tüketmiştir.
Film, bizim de gözleri görmeyen bir bakış açısıyla düşünmemizi ister. Çoğu zaman anlatılar bir sekanstan ibaret olur ve bizim aklımızda kurgulamamız gerekir. Filmde beşinci senfoninin bu kadar vurgulanma sebebi ise yönetmenin küçükken annesi tarafından müzik dinlemesine mani olunmasından kaynaklanmaktadır. Ne zaman bir müzik tınısı çıksa annesi kulağını tıkarmış. Bir gün şans eseri beşinci senfoninin giriş sesini duymuştur ve bu yıllar boyu kulağından yankılanıp durmuş ... Devamı
Âmâ ve 10 yaşında olan Hurşit, para kazanabilmek için bir müzik aleti üreticisinin yanında akort yapma işindedir. Annesi ise o gün bulabildiği iş ne ise onunla para kazanır. Fakat kiraya gelen zamla birlikte evden atılma durumuyla karşı karşıya kalmışlardır. Hurşit'in bir zaafı vardır. Kulağına güzel gelen müziğe kapılıp gider. Bu sebeple defalarca kaybolmuşluğu ve işe geç kaldığından dolayı da ustasının sabrını tüketmiştir.
Film, bizim de gözleri görmeyen bir bakış açısıyla düşünmemizi ister. Çoğu zaman anlatılar bir sekanstan ibaret olur ve bizim aklımızda kurgulamamız gerekir. Filmde beşinci senfoninin bu kadar vurgulanma sebebi ise yönetmenin küçükken annesi tarafından müzik dinlemesine mani olunmasından kaynaklanmaktadır. Ne zaman bir müzik tınısı çıksa annesi kulağını tıkarmış. Bir gün şans eseri beşinci senfoninin giriş sesini duymuştur ve bu yıllar boyu kulağından yankılanıp durmuş.
Küçük kızı oynayan Goibibo Sadullayeva'nın duru/saf güzelliği filmin akışına çok yakışmış. Filmde ağırlıklı olarak Tacikistan kültürü mevcut. Renkli kıyafetleri, günlük yaşamları, savaş sonrası durumları gibi unsurlara yer verilmiş. Süre olarak tadında ve realistik bir sona sahip film.