Kara Şövalye Yükseliyor Yorumları

samimi olarak yorumlarım bunlardır. bir filmi popüler olduğu, çok sevildiği için kötüleyen biri değilim. art arda klişelerle sıralanmış, sürekli bir sürpriz yapma meraklısı olan -ama kendi içerisinde mantıklı bir dayanaktan yoksun olduğu için insanın komik bulabileceği, sırf insanlar o anın heyecanına kurban gidip beklediğinin tersinde bir durum oluştuğu için gerçekten hissederek bir "vay!" desinler diye çekilmiş olduğu çok belli sürprizler-, tüm karakterlerin söyleyecek bir son sözü olduğu, bu felsefik, anlamlı gibi duran sözleri söylerken oluşan sakillikten, eğretilikten utandığınız bir film.

bane'in gotham'ı ele geçirdikten sonra söylediği sözlere ne demeli? bane'in mülkiyet umrunda değil, zenginleri sevmiyor, zenginlerin kalıplaşmış adaletini parçalamaya çalışıyor. tam bir komüncü gibi. yoksul ve bıkmış kesimi silahlandırıyor, bu kesimi yanında topluyor. ama bu adam kendi hırsları, planları uğruna herkesi öldürebilecek, dünyanın genel iyi kabul ettiği ahlaka uymayan, şehrin içindeki herkesi öldürebilecek bir bombayı harekete geçirmeye çabalayan biriydi değil mi? evet gerçekten öyle biriydi ve hala öyle, yani yaratılan bu yeni nesil katil komüncüyle birlikte iğrenç mesajlarını veriyorlar bu paralı, çok paralı adamlar. paralı yapımcılar, paralı yönetmenleriyle birlikte birlik oluyorlar ve paralı filmleriyle bu iğrenç mesajlarını çok güzel soslanmış bir şekilde, hayran hayran izlememizi sağlıyorlar. bu adamlardan ve yaptıkları üç kuruşluk, hiçbir derinliği olmayan, hiçbir derdi olmayan, parlak, güzel görüntülü filmlerinden nefret ediyorum. halk ve polis karşı karşıya geliyor bir ordu gibi. polisin silahı az, polis mağrur, ateşli bir şekilde, gözümüz yaşlı, amerikan orta sınıfının bayrak sallayanı komiserin giysisini kuşanmış, bu cesur orduya nasıl kumandanlık ettiğini izliyoruz. ne kadar gazdı değil mi? evet çünkü gerçekten güzel çekilmişti, bu adamlar çirkinliği, kötülüğü nasıl güzelleştireceklerini iyi biliyorlar. ve bu yüzden çok tehlikeliler. bu sahnenin güzelliğinden ürperdiğim için kendime kızdım, kendimden utandım. bir daha izleyeceğim sırf bunlardan daha fazla nefret edebilmek için. bir de marion cotillard'ın ölümü neydi öyle? fazladan bir çekim almadı mı christopher nolan bu plan için? kurgu masasında "tüh ya, çok kötü olmuş bu çekim. neyse elimizde sadece 1 plan var babalar, dayayın filme bir şey olmaz" mı dedi? başka türlü, gerçekten güzel olduğunu düşünerek koymuş olduklarına ihtimal vermiyorum.

filmin en temel problemi, şöyle bi tepeden bakınca, sağlam temelli adam gibi bi hikayesi olmaması.yani tam olarak şu tüfeği koyduysan kullan kafası yüzünden midir bilmem o kuyuda geçen bi dünya ölü zaman olsun, kuyudaki çocuk hikayesi olsun çok da elzem olmayan hikayeciklerle donatılmış ama temel hikaye temel düşman barındırmayan bir film olmuş.ha bazı yerlerde sevdiğim replikler oldu, görsellik tabi ki harika o bütçeyle ama nolan'san eğer bi hikaye anlatman gerekir diye düşünüyorum.fantastik kültürü pek sevmem ama sen radyoaktif örümcekli film çekmiyosun, zaten elinde bir nebze daha inandırıcı bi malzeme var(çünkü batmansin ve para her şeyi satın alır) bari kurgunu güzel yap arkadaş, ahtapot kollu düşman saçmasından bi farkın olsun.bi de filmi izlerken 'ya bu bane aslında insanlara istediklerini veriyo ama kötü gibi de' şeklinde bi düşünce geçmişti aklımdan ama aman batman yaman batman derken silip atmıştım.atmamalıymışım.

filmi izleyin sıkılmazsınız, seversiniz, üçlemenizi tamamlayın da.ama eğer christopher nolan yaptı diye gidiyorsanız da bi bakın bu adam bu kadar mı

Laf edilemeyen,dokunulamaz bir diğer Nolan çalışması. Nedense son dönemlerde çekilen tüm "yüksek bütçelerin" bütçelerle orantılı bir de mürit kitlesi oluyor. Kavga etmeden birileriyle şu filmi yorumlamak zor.

Çok fazla kelimeye gerek yok. O kadar traşın,o kadar cilanın altında en dipte gayet basit bir siyasi mesaj var. Görmemek için de ciladan gözün kamaşması gerek. Batman, bariz Kapitalizm'in görülmek istenen yüzüyken Bane, sola dair her şeye yönelik cıvımış,antipatik bir önyargının vücuda gelmiş halinden başka bir şey değil. Başından sonua "anlamsız" bir hikaye. Artık biliyorum ki, Nolan'ın asla hikaye anlatmak gibi bir derdi olmuyor. Nolan mesajlarla ve o mesajların nasıl süsleneceğiyle daha çok ilgileniyor.

Amerikan ahlakına yakışan bir film. İnsan öldürme konusunda "tereddütleri" olan süper kahraman, "Batman"in "altı" adet savunma şirketi,bir ev dolusu tankı,toplarla döşenmiş motorsikletleri var. Bunun gibi sapırsaçma bir ikilemin üstüne bir süper kahraman inşa etmişler. Bak bu bile takdire şayan. Sonuçta adamlar aynı ikilemin üstüne "ülke" inşa ettiler. Bakınız dünya mayın ticareti, bakınız gelişmişlik düzeyi. Nedense barış elçiliğine girişen herkesin elinde bir de silah şirketi var. Bu bile güldürmüyorsa seni, Kapitalist medya teşkilatları çok ama çok iyi çalışıyorlar demektir.

Şimdi yine peyda olacak "ama bu bir filmci" arkadaşlar. Elbette. Bekliyorum hepsini. Saygılarımla.