Hatırlıyorum da; gösterime girmesini uzun süre beklemiştim ancak gösterime girdiğinde de gidememiştim. Farklı ve müthiş buldum. Zaten benim için Ryan Gosling eşittir kalite. Psikopatlığı da mükemmel oynamış. Carey Mulligan'ı da çok beğendim. Filmin temposu, gidişatı, neyin ne olacağını kestiremeyeşimiz falan bana biraz No Country For Old Men'i hatırlattı. O film de çok iyiydi, zaten 4 dalda Oscar da almıştı. Soundtrack şarkısı olan Kavinsky-Nightcall da çok iyi seçilmiş.
Yine bir çok kişinin ' IMDB puanın 7nin üstünde olduğuna göre harikulade, kesinlikle benim de beğenmem lazım ' diyerek izleyip, aslında hiçbir şey anlamadığı halde yine de 'beğendiğini' zannettikleri bir film olmuş. Bilmiyorum gerçekten mi beğeniliyor ama bence 'sanatsal' bir filme 'aksiyon' tadında bir şey sokulamaz... Gerçekten 10 dk sadece sandalyeye odaklı bir kareye bakarım daha iyi (oha abarttım tamam vazgeçiyorum)..
Aksiyon beklediğim için beni tatmin etmedi.. Bir filme göre normal uzunlukta ama konu ve işleniş açısından daha kısa bir film aslında. Yani sadece gerçekten böyle bir konu ve böyle bir isim deli gibi bir aksiyon isteği uyandırıyor insanda. Yapmayın yahu, bu kadar övmüşsünüz.. Şu güzelim konuya bakıp da hiç istemediniz mi bir kaç soygun yapmasını falan.. Ya da bir soygun bile olsa daha fazla enerji falan... Amaaan kimlere ne diyorum ki.
Edit: He bir de, başrol elemanında bariz bi şekilde Taxi Driver edası var.. Müzikleri de uyumlu değil bi kere...
Drive... Cannes Film Festivali'nde bu sene -en iyi yönetmen- ödülüne layık görülen Nicholas Winding Refn -Drive- filmiyle harikalar yaratmış resmen. Her karesi, sahnesi, kurgusu yönetmenlik becerisi kokuyor adeta. Özellikle açılış sahnesi ve jenerik girişi o kadar harikulade ki... Ryan Gosling, Carey Mulligan, Bryan Cranston, Oscar Isaac, Christina Hendricks ve Ron Perlman'dan oluşan yıldızlar geçidi mükemmel. Akılda kalıcı onlarca etkileyici sahne var. Cannes gibi bir festivalde senaryo ve film ödüllerini kazanacak güçte bir film degil fakat yönetmen ödülünü sonuna kadar haketmiş. Ne diyelim, Cannes bu işi biliyor ve tabii ki Refn de!
Nicholas Winding Refn (NWR) , Ryan Gosling , soundtrack , Carey Mulligan ve diğer yardımcı oyuncular , NWR , 80 ler havası , Lynchvari asansör sahnesi , NWR , deniz kenarındaki sahnede deniz feneri , NWR , filmin başındaki soygun sahnesinden sonraki jenerik ve pembe renkli 'Drive' yazısı , NWR.
Her ne kadar durgun su gibi görünse de bu film bir an olsun gerginliği elden bırakmıyor. Bir diğer yandan Ryan Gosling'in oyunculuğu da on numara olmuş.
Oyunculuklar bu film için olabildiğine iyi. Ryan Gosling film boyunca karizmayı elden bırakmıyor. Bu filmde benim için en iyi şey şiddet sahneleri idi, sonuna kadar gerçekçi ve çarpıcıydılar. Özellikle asansör sahnesi en iyisi.
Fakat tüm bunlara rağmen yönetmenin yarattığı hem sakin hemde gergin bu hava bir yerden sonra işi yürütmek için yetmiyor sanki. Ve elbette şahane müzikleri ile izlemeniz gereken farklı bir film çıkmış ortaya.
Müzikler hakikaten tartışma götürmez, oyunculuklar, hele hele Gosling. Bunlar olmuş hem de çok güzel olmuş.
Ancak bazı arkadaşların da dediği gibi senaryoda kusurlar var. Aslında kitabının böyle olmadığına bahse girerim. Bir Dorian Gray rezilliği kesinlikle yok, ancak sanat yapayım, kitap okurmuşçasına, seyirci nasıl karakterler, nasıl olaylar olduğunu kendisi yorumlasın diye birazcık şansını zorlamış.
Netice şudur; bugün 2 tane uyarlama izledim, 1 tanesi başrol yüzünden hapı feci yuttu, bu ise sanat yapmaya çalışırken hapı yuttu...
Ben açıkçası sanat yapmaya çalışırken hapı yutmayı tercih ederim. Özgün bir çalışma, klişelikten rahatlıkla sıyrılan bir olaylar silsilesi (!) (senaryo değil yani... evet doğru duydunuz, Çünkü izlemeyenler izlediklerinde senaryonun kimsenin göremediği, dokunamadığı bir sandıkta saklandığını anlayacaklardır.)
başta jason statham'ın taşıyıcısındaki gibi bir karakterle karşılaşınca acaba dedim ama bu adamın biraz daha farklı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim....film belki bir başyapıt değil, ancak müziklerle birlikte çok iyi gidiyor . esas oğlanımız bildiğin zamane clint eastwood'u
Avrupa filmleri ya da sanat filmlerine daha yakın bir anlatım biçimi vardı filmin. Çekimleri olsun, aynı sahnedeki 8-10 saniyelik bekleyişler olsun... Bir aksiyon filmine göre ilginç bir tarz. Filmin çekimleri harikuladeydi, ben bayıldım. Oyunculuklar da üst düzeydi. Bryan Cranston nam-ı diyar Walter White yine iyi iş çıkarmış. Sarışın abla da başarılıydı Carrey miydi neydi ismi. Ama özellikle Ryan Gosling'i bir kez daha takdir ettim. Bu zamana kadar izlediğim 5-6 filminde de performansları hep üst düzeydi Ryan arkadaşımızın. Müziklerine diyecek kelime yok zaten. Arka arkaya koyun şarkıları sabaha kadar çalsın dursun. Buraya kadar herşey çok güzel ama film çok can alıcı bir nokta da tırtlamış. Senaryo! Çok zayıf bir senaryosu vardı. Kafamda soru işaretleriyle dolu bitirdim filmi. Ancak anlatılmak istenenin aksiyon, polisiye, hırsızlık vesaire olmadığını düşünürsek. Bir 7/10 yakışır diye düşünüyorum.
@stiff
12 yıl önce
8.1 / 10
@horrorpheliac
12 yıl önce
Aksiyon beklediğim için beni tatmin etmedi.. Bir filme göre normal uzunlukta ama konu ve işleniş açısından daha kısa bir film aslında. Yani sadece gerçekten böyle bir konu ve böyle bir isim deli gibi bir aksiyon isteği uyandırıyor insanda. Yapmayın yahu, bu kadar övmüşsünüz.. Şu güzelim konuya bakıp da hiç istemediniz mi bir kaç soygun yapmasını falan.. Ya da bir soygun bile olsa daha fazla enerji falan... Amaaan kimlere ne diyorum ki.
Edit: He bir de, başrol elemanında bariz bi şekilde Taxi Driver edası var.. Müzikleri de uyumlu değil bi kere...
@thegmnk
12 yıl önce
8 / 10
Düzgün bir senaryo, harika yönetmenlik isteyenler ise hiç durmasın, izlesin.
@ibodirector
12 yıl önce
8.3 / 10
@dom_cobb
12 yıl önce
9/10
@anagram
12 yıl önce
@sena_aydin
12 yıl önce
Fakat tüm bunlara rağmen yönetmenin yarattığı hem sakin hemde gergin bu hava bir yerden sonra işi yürütmek için yetmiyor sanki. Ve elbette şahane müzikleri ile izlemeniz gereken farklı bir film çıkmış ortaya.
@rinustalarin
12 yıl önce
6.9 / 10
Ancak bazı arkadaşların da dediği gibi senaryoda kusurlar var. Aslında kitabının böyle olmadığına bahse girerim. Bir Dorian Gray rezilliği kesinlikle yok, ancak sanat yapayım, kitap okurmuşçasına, seyirci nasıl karakterler, nasıl olaylar olduğunu kendisi yorumlasın diye birazcık şansını zorlamış.
Netice şudur; bugün 2 tane uyarlama izledim, 1 tanesi başrol yüzünden hapı feci yuttu, bu ise sanat yapmaya çalışırken hapı yuttu...
Ben açıkçası sanat yapmaya çalışırken hapı yutmayı tercih ederim. Özgün bir çalışma, klişelikten rahatlıkla sıyrılan bir olaylar silsilesi (!) (senaryo değil yani... evet doğru duydunuz, Çünkü izlemeyenler izlediklerinde senaryonun kimsenin göremediği, dokunamadığı bir sandıkta saklandığını anlayacaklardır.)
Saygılar efeem, kesin izleyin. (69/100)
@enik_kral
12 yıl önce
7.7 / 10
@metinarslan127
13 yıl önce
8 / 10