The Lobster Yorumları

The Lobster filmi detayları

@gundula

9 yıl önce

ilk tanışmamız Dogtooth-Köpek Dişi, sonra Attenberg ve ardından Alps, şimdi de The Lobster... Konusunu biliyor olmama rağmen beni büyüledi. Daha önce Yorgos Lanthimos"un filmlerinden birini izlemeyen biri için "Istakoz" son derece uzak gelecektir. Toplumun bizim üzerimizde "Eş" olmak "aile" olmak üzerine kurduğu baskının en uç noktasını gösteriyor The Lobster... Eğer yalnızsan kimse müdahale edemeyecek başına bir kaza gelebilecektir. Kadınsan tecavüze uğrayabilirsin. Ama yanıbaşında bir "Eşin" olursa seni herşeyden koruyabilir. Yalnızsan eğer neticede toplumsal olarak itelendiğin köşe meczup- sokak köpeği senin konumun olacaktır. Biri Lobster"ı izlemek istiyorsa öncelikle Kynodontas-Köpekdişi"nden başlamalı...
C

@cnnaydn

9 yıl önce

8 / 10

Birisi fragmanda çalan müziğin kime ait olduğunu ve ne olduğunu söylesin ne olur. Bir klasik müzik olduğunu biliyorum ama kaç gündür hangisi olduğu aklıma gelmiyor:( takıldım kaldım.

Bu arada filmin konusu oldukça orjinaldi. Colin Farrell de süper ötesi:)

@wonder_woman

9 yıl önce

sen bizi hep böyle eleştir, bizde doya doya izleyelim yorgos.
C

@cagdasbdy

9 yıl önce

7.9 / 10

Yunan yönetmen Yorgos Lanthimos'un 2015 Cannnes Film Festivali'nde Jüri Ödülü ve Kuir Palmiye - Mansiyon Ödülünü kazanan distopik ve kara komedi filmi. Film, Lanthimos'un ülkesi dışında ve İngilizce olarak, Hollywood yıldızlarıyla çekilmesiyle yönetmenin daha önceki filmlerinden ayrılıyor.

Film günümüz modern ilişkileri, modern toplumların birey üzerinde oluşturdukları sosyal baskıyı ve otoriteyi özgün bir anlatımla irdeliyor. Filmin iki kısımdan oluştuğu söylenebilir. Filmin ilk kısımda, eşiyle ayrılmış bir adam olan David'i canlandıran Colin Farrell kaldığı otelde eş bulmaya çalışan bir avcı konumundayken, filmin ikinci diyebileceğimiz kısmında ise ormanda yalnız gezenlere katılarak av konumuna geliyor.

Av ve avcı diye nitelendirilebilecek bu iki grup aslında birbirine siyam ikizi gibi benzemektedir. Her ikisinde de uymanız gereken kural ve baskılar söz konusudur. Her iki grup içinde kendisinden olmayanlar birer tehlike oluşturmakta ve ötekileştirilmektedir. Her ikisinde de özgürlü
... Devamı
Yunan yönetmen Yorgos Lanthimos'un 2015 Cannnes Film Festivali'nde Jüri Ödülü ve Kuir Palmiye - Mansiyon Ödülünü kazanan distopik ve kara komedi filmi. Film, Lanthimos'un ülkesi dışında ve İngilizce olarak, Hollywood yıldızlarıyla çekilmesiyle yönetmenin daha önceki filmlerinden ayrılıyor.

Film günümüz modern ilişkileri, modern toplumların birey üzerinde oluşturdukları sosyal baskıyı ve otoriteyi özgün bir anlatımla irdeliyor. Filmin iki kısımdan oluştuğu söylenebilir. Filmin ilk kısımda, eşiyle ayrılmış bir adam olan David'i canlandıran Colin Farrell kaldığı otelde eş bulmaya çalışan bir avcı konumundayken, filmin ikinci diyebileceğimiz kısmında ise ormanda yalnız gezenlere katılarak av konumuna geliyor.

Av ve avcı diye nitelendirilebilecek bu iki grup aslında birbirine siyam ikizi gibi benzemektedir. Her ikisinde de uymanız gereken kural ve baskılar söz konusudur. Her iki grup içinde kendisinden olmayanlar birer tehlike oluşturmakta ve ötekileştirilmektedir. Her ikisinde de özgürlükler kısıtlanmaktadır. Sözün özü bitaraf olanın bertaraf olacağıdır.

Köpek Dişi ve Alpler filmlerinden sonra Lanthimos bu filmi ile özgünlüğünü bir kez daha ortaya koyuyor. Yönetmenin bir sonraki filmini sabırsızlıkla bekliyorum.
L

@lorin

9 yıl önce

6.8 / 10

Film her ne kadar distopya kategorisine dahil olsa da günümüzle bağları dipdiri ve yer yer var olanın mübalağalı anlatımından da öteye geçememiş. Köpekdişi nedeniyle beklentim hayli yüksekti ama pek de umduğumu bulduğumu söyleyemeyeceğim. 10 üzerinden 6.8 veriyorum ve geçiyorum spoilera.

Filmde eş bulurken partnerinin özellikleriyle aynı özelliklere sahip olma konusundaki obsesif hal, sosyal mecralar vasıtasıyla sevgili bulurken kişinin kendinde var olanı aramasıyla ya da diğerinde olup kendinde olmayan özelliği "varmış" gibi göstermesiyle ne kadar örtüşüyor. "Aaa ikimizde aynı müzik grubunu seviyoruz, aa o yönetmen mi ay benim de favorim. Başucu kitabın? Ay inanır mısın benim deeeğ."

Aksayan adamın burnu kanayan kadınla partner olabilmek için burnunu havuza vurmak suretiyle kanatması, ya da "kalpsiz" kadınla birlikte olmak için David’in sosyopat taklidi yapması gibi örnekler verilebilir. Çiftlerin birlikte oluşları da "ikisinin de burnu kanı
... Devamı
Film her ne kadar distopya kategorisine dahil olsa da günümüzle bağları dipdiri ve yer yer var olanın mübalağalı anlatımından da öteye geçememiş. Köpekdişi nedeniyle beklentim hayli yüksekti ama pek de umduğumu bulduğumu söyleyemeyeceğim. 10 üzerinden 6.8 veriyorum ve geçiyorum spoilera.

Filmde eş bulurken partnerinin özellikleriyle aynı özelliklere sahip olma konusundaki obsesif hal, sosyal mecralar vasıtasıyla sevgili bulurken kişinin kendinde var olanı aramasıyla ya da diğerinde olup kendinde olmayan özelliği "varmış" gibi göstermesiyle ne kadar örtüşüyor. "Aaa ikimizde aynı müzik grubunu seviyoruz, aa o yönetmen mi ay benim de favorim. Başucu kitabın? Ay inanır mısın benim deeeğ."

Aksayan adamın burnu kanayan kadınla partner olabilmek için burnunu havuza vurmak suretiyle kanatması, ya da "kalpsiz" kadınla birlikte olmak için David’in sosyopat taklidi yapması gibi örnekler verilebilir. Çiftlerin birlikte oluşları da "ikisinin de burnu kanıyor, Ooo mükemmel uyum" şeklinde ilan ediliyor zaten. Sosyal medyadaki ortaklaşmanın ne denli yalan olduğuna güzel vurmuş Yorgos ağbimiz, hakkını yemeyelim.

Otelden kaçtıktan sonra diğer kadınla tesadüf eseri karşılaşması ve gerçektenbenzer taraflarını keşfetmesi-ikisinin de miyop oluşu- ise David’e bunun gerçek aşk olduğunu düşündürüyor zira yukarda dediğim gibi ideal ilişki için muhakkak ortak bir payda olmalı ana fikir. İlerleyen aşamada diğer adamın da miyop olma ihtimali onu kıskandırıyor ve neticesinde miyop olmadığını öğrenip rahatlıyor. Zaten filmin sonunda kadın kör olduğu için kendinin de kör olması gerektiğini düşünmesi bu "partnerlerin illa ki kesişim kümelerinin olma zorunluluğu"nu tokat ata ata anlatıyor. Bir başka ifadeyle, bütün o ilişki dayatmalarına adeta isyan ederek otelden kaçsa da yine anaakım ilişki normunu içselleştirmiş olduğunu görüyoruz David’in. Aslında bu hemen hemen herkes de olan bir şey değil mi? Anaakım ilişki yaşamaktan imtina etsek dahi kabul edilmiş değer yargılarına ve normlara göre şekillendirmiyor muyuz ilişkimizi?

@broken

9 yıl önce

6 / 10

orijinal bir fikir ancak bütün oluşmamış , sekans sekans kalmış film. notum 60.

filmin absürdlüğü ile colin abinin ses tonu ve donuk bakışları mükemmel uyum sağlamış. yönetmen köpek dişteki kızları yine kullanmış aynı şekilde film sonu da benzerdi(köpek diş daha vurucuydu tabi).

distopik oteli daha çok görmek ve daha sert olmasını isterdim yönetimin, kuralların, koşulların.

yine de lea ablanın gözleri, velcoronun kısa saçlı taş kalpli abla ile dinamik duo olduğu sahneler(özellikle küçük kıza tekme), kavgaya alternatif çözüm olarak çocuk kiralama, benzer özelliklerden milletin yürüme çabası ve kesin türk olan peltek abinin gelin lan hepiniz papağan olun da muhabbet ederiz teklifi hoştu.

not: rexx salon 1'de çılgın kahkahaları ile bizi inleten abiye buradan selam söylüyorum( salon bayağı kalabalıktı, tribünler ateşliydi).
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL