90lı yılların filmlerinde farklı birlezzet ve kurgu işleyişi var, oyunculuklar da harikaydı. Şu da bir gerçek ki adalet sistemi böyleyken kim söz ediyor medeniyetten?
Laura Linney’i ilk The Details filminde tanıdım 2006 yapımı olması lazım, 10 sene önceki halini bu filmde görünce vuruldum açıkçası, o da övgüyü hak ediyor bence performans anlamında. Ufak bir spoiler olarak, savcı ve avukatın atışmasında bir taraf hep kendini daha zeki sandı, ama sonundapatlayınca olay;en büyük çöküntüyü kendini en iyi sanan yaşadı, bu ayrıntıyı da kaçırmamak lazım. Zaten yaşadığım olaylara şüpheli bakan bir insanım, artık bunun üzerine bir şüpheli bakış açısı daha ekledim diyebilirim.
Bu film Richard Gere’ in filmi , Edward Norton’nun fragmanıdır.Gere yılların deneyimi ile aktörlük dersi verirken , Norton geleceğe dair nasıl bir oyuncu olacağının sinyallerini vermiştir. Film şahanedir , izlenesidir. İzlemeyenlere tavsiye olunur...
Yayınlandığı dönemde farklı ve etkileyici denilebilecek bir senaryoya sahipken, 90'lardan bu yana senaristler tarafından sıklıkla işlenen belli başlı konular yüzünden -özellikle çoklu kişilik bozukluğu- yakın tarihte izlendiği takdirde klişe diye tabir edilebilir. Oyunculuklar oldukça başarılı; Richard Gere parlak dönemini yaşarken Edward Norton'ın da rüşdünü ispat ettiği bir yapım. Zaten bu rolünde başarı bulunmuş olacak ki, birkaç yıl sonra çok benzer bir karakteri canlandırmak üzere Fight Club'ın kadrosuna dahil edilmiş. Ceza hukuku, suç ve masumiyet gibi konulara ilgi duyororsanız keyif alacağınız bir yapım.
İzlediğim en iyi mahkeme filmlerinden biridir. Suçu ispatlanana kadar herkes masumdur prensibine sahip, İnsancıl, insanların özünde iyi olduğuna inanan hatta bazen iyi insanların bile kötü şeyler yapabileceğine inanan hümanist bir avukatın Bir piskoposun öldürülmesiyle ilgili şüphelinin savunmasını yaptığı ve olayın aydınlandığı bir filmdir.
Suçlu ile Masum arasındaki farkı anlayabilmek için bizde filmin içine giriyoruz. Kanıtları analiz ediyoruz, Olasılıkları düşünüyoruz ve değişik bir şeyler arıyoruz. Film bizim farklı düşünmemizi istemiyor. Bize bir şeyler sunuyor. Çünkü amacı şaşırtmak. Sağ gösterip sol vuruyor.
Bu filmi yıllar önce izlemiş olsaydım çok şaşırırdım belki. Ama bugün izlerken sonunun böyle olabileceğini anlamıştım. Çok fazla psikolojik yapım izleyince insan ister istemez farklı açılardan bakıyor. Bir nevi paranoya durumu. Edward Norton'un oyunculuğunun zirvesidir. Onu başka hiçbir yapımda bu kadar iyi göremeyeceksiniz veya görmediniz.
Muhteşem diyalogları, başarılı... Devamı
İzlediğim en iyi mahkeme filmlerinden biridir. Suçu ispatlanana kadar herkes masumdur prensibine sahip, İnsancıl, insanların özünde iyi olduğuna inanan hatta bazen iyi insanların bile kötü şeyler yapabileceğine inanan hümanist bir avukatın Bir piskoposun öldürülmesiyle ilgili şüphelinin savunmasını yaptığı ve olayın aydınlandığı bir filmdir.
Suçlu ile Masum arasındaki farkı anlayabilmek için bizde filmin içine giriyoruz. Kanıtları analiz ediyoruz, Olasılıkları düşünüyoruz ve değişik bir şeyler arıyoruz. Film bizim farklı düşünmemizi istemiyor. Bize bir şeyler sunuyor. Çünkü amacı şaşırtmak. Sağ gösterip sol vuruyor.
Bu filmi yıllar önce izlemiş olsaydım çok şaşırırdım belki. Ama bugün izlerken sonunun böyle olabileceğini anlamıştım. Çok fazla psikolojik yapım izleyince insan ister istemez farklı açılardan bakıyor. Bir nevi paranoya durumu. Edward Norton'un oyunculuğunun zirvesidir. Onu başka hiçbir yapımda bu kadar iyi göremeyeceksiniz veya görmediniz.
Muhteşem diyalogları, başarılı kurgusu, zeka kokan sahneleri ve süpriz denilebilecek finali izle yılına göre de değerlendirildiğinde gayet iyi bir yapım. Sonuna kadar çeşitli kanıtlar sunup, olayı değerlendirmemizi sağlayan fakat şüphecilik tavrımızı canlı tutan adalet sistemiyle ilgili küçük eleştirileri olan bir yapım.
@gamazashi
8 yıl önce
9 / 10
Laura Linney’i ilk The Details filminde tanıdım 2006 yapımı olması lazım, 10 sene önceki halini bu filmde görünce vuruldum açıkçası, o da övgüyü hak ediyor bence performans anlamında. Ufak bir spoiler olarak, savcı ve avukatın atışmasında bir taraf hep kendini daha zeki sandı, ama sonundapatlayınca olay;en büyük çöküntüyü kendini en iyi sanan yaşadı, bu ayrıntıyı da kaçırmamak lazım. Zaten yaşadığım olaylara şüpheli bakan bir insanım, artık bunun üzerine bir şüpheli bakış açısı daha ekledim diyebilirim.
Filmi beğenenlere önerim:http://www.filimadami.com/film/12014/murder-in-the-first/
9/10
@gundula
8 yıl önce
@mutluus
8 yıl önce
@yasinopak
8 yıl önce
@zopa1971
9 yıl önce
7.4 / 10
@arriaga
9 yıl önce
7 / 10
@starrynight
9 yıl önce
9.1 / 10
O derece ;)
@benny_blanco
10 yıl önce
@qiuyue
11 yıl önce
7.5 / 10
Yayınlandığı dönemde farklı ve etkileyici denilebilecek bir senaryoya sahipken, 90'lardan bu yana senaristler tarafından sıklıkla işlenen belli başlı konular yüzünden -özellikle çoklu kişilik bozukluğu- yakın tarihte izlendiği takdirde klişe diye tabir edilebilir. Oyunculuklar oldukça başarılı; Richard Gere parlak dönemini yaşarken Edward Norton'ın da rüşdünü ispat ettiği bir yapım. Zaten bu rolünde başarı bulunmuş olacak ki, birkaç yıl sonra çok benzer bir karakteri canlandırmak üzere Fight Club'ın kadrosuna dahil edilmiş. Ceza hukuku, suç ve masumiyet gibi konulara ilgi duyororsanız keyif alacağınız bir yapım.
@vfv
11 yıl önce
Suçlu ile Masum arasındaki farkı anlayabilmek için bizde filmin içine giriyoruz. Kanıtları analiz ediyoruz, Olasılıkları düşünüyoruz ve değişik bir şeyler arıyoruz. Film bizim farklı düşünmemizi istemiyor. Bize bir şeyler sunuyor. Çünkü amacı şaşırtmak. Sağ gösterip sol vuruyor.
Bu filmi yıllar önce izlemiş olsaydım çok şaşırırdım belki. Ama bugün izlerken sonunun böyle olabileceğini anlamıştım. Çok fazla psikolojik yapım izleyince insan ister istemez farklı açılardan bakıyor. Bir nevi paranoya durumu. Edward Norton'un oyunculuğunun zirvesidir. Onu başka hiçbir yapımda bu kadar iyi göremeyeceksiniz veya görmediniz.
Muhteşem diyalogları, başarılı ... Devamı
Suçlu ile Masum arasındaki farkı anlayabilmek için bizde filmin içine giriyoruz. Kanıtları analiz ediyoruz, Olasılıkları düşünüyoruz ve değişik bir şeyler arıyoruz. Film bizim farklı düşünmemizi istemiyor. Bize bir şeyler sunuyor. Çünkü amacı şaşırtmak. Sağ gösterip sol vuruyor.
Bu filmi yıllar önce izlemiş olsaydım çok şaşırırdım belki. Ama bugün izlerken sonunun böyle olabileceğini anlamıştım. Çok fazla psikolojik yapım izleyince insan ister istemez farklı açılardan bakıyor. Bir nevi paranoya durumu. Edward Norton'un oyunculuğunun zirvesidir. Onu başka hiçbir yapımda bu kadar iyi göremeyeceksiniz veya görmediniz.
Muhteşem diyalogları, başarılı kurgusu, zeka kokan sahneleri ve süpriz denilebilecek finali izle yılına göre de değerlendirildiğinde gayet iyi bir yapım. Sonuna kadar çeşitli kanıtlar sunup, olayı değerlendirmemizi sağlayan fakat şüphecilik tavrımızı canlı tutan adalet sistemiyle ilgili küçük eleştirileri olan bir yapım.
10/ 8.0