İnsan bazen istemediği sözleri söyler. Dean’in "Megan’ı buldum" diyen Cindy’e "Lanet kapıyı kilitlemeni kaç kez söylemiştim" demesi gibi. Bu tavrı devam ettirdiğini gösteren başka örnek yok. Dolayısıyla bunu yaşadığı üzüntüye bağlı olarak bir defaya mahsus düşünmeliyiz. Dean’in çocuğun yanında ağzında sigarayla oluşu sorumsuzluk değil düşüncesizlik gibi de yorumlanabilir. Büyük kentlerde yaşayan insanlar istedikleri kadar sigara içmesinler maruz kaldıkları egzost dumanından yeterli zehri zaten almaktalar. İyi bir ebeveyn iyi bir baba olmanın ölçütü nedir? İlla düzenin biçtiği role bürünmek mi?
Dean her ne kadar "Kocan mı, Frankie’nin babası mı olayım. Kimseye babalık yapmayı da istemedim ve birilerinin babası olmayı da istemedim. Hayatta başarmayı hedeflediğim şey de değildi" dediyse de bu sözler de genel olarak çizilen Dean karakterinin ağzından dökülecek sözler değil.
Cindy evliliği düşünmeyen bu rahatlıkla 20/25 kişiyle birlikte olabilmiş biri. Aslında Cindy için Dean düşlediği er... Devamı
İnsan bazen istemediği sözleri söyler. Dean’in "Megan’ı buldum" diyen Cindy’e "Lanet kapıyı kilitlemeni kaç kez söylemiştim" demesi gibi. Bu tavrı devam ettirdiğini gösteren başka örnek yok. Dolayısıyla bunu yaşadığı üzüntüye bağlı olarak bir defaya mahsus düşünmeliyiz. Dean’in çocuğun yanında ağzında sigarayla oluşu sorumsuzluk değil düşüncesizlik gibi de yorumlanabilir. Büyük kentlerde yaşayan insanlar istedikleri kadar sigara içmesinler maruz kaldıkları egzost dumanından yeterli zehri zaten almaktalar. İyi bir ebeveyn iyi bir baba olmanın ölçütü nedir? İlla düzenin biçtiği role bürünmek mi?
Dean her ne kadar "Kocan mı, Frankie’nin babası mı olayım. Kimseye babalık yapmayı da istemedim ve birilerinin babası olmayı da istemedim. Hayatta başarmayı hedeflediğim şey de değildi" dediyse de bu sözler de genel olarak çizilen Dean karakterinin ağzından dökülecek sözler değil.
Cindy evliliği düşünmeyen bu rahatlıkla 20/25 kişiyle birlikte olabilmiş biri. Aslında Cindy için Dean düşlediği erkek tipi de değil (Dean pasif ve ezik gibi görünüyor), Dean’i kırılganlık yaşadığı önceki ilişkisinden kurtuluşu sağlayan bir bilet gibi gördü, seviliyor olmanın büyüsüne kapıldı. Dean’la olan romantik başlangıçlı evliliği zaman içinde sıradanlaşmaya başladığında da ve denk gele markette tekrar eski sevgilisi Bobby’i görünce (Cindy’nin o an yüzündeki gülümseme bir çok sorunun yanıtı aslında. O gülüşü Dean’e karşı göremeyiz hiç)
kumdan kuleleri yıkılıyor ve Dean’e karşı kırıcı olmaya başlıyor. Dean ise her şeye karşın seven ve sevdiği için vefakar olabilen biri.
Kürtaj masasına yatan Cindy bebeği aldırmaya kıyamıyor. Bunu gören Dean da bebeğin ve kadının zor durumda kalmasına kayıtsız kalamıyor. Bu nedenle evliliklerinin ’benimle evlenir misin?’ sorusu yerine ’bir aile olalım mı?’ sorusu ile başlaması adına henüz aşk denemeyecek ilişkide Dean’in sevgiyle karışık insancıl yaklaşımının sonucu. Ve bu anormalliğin yansıması filmin başlangıcında Cindy’nin uyanma konusunda isteksizliğiyle kendini belli ediyor.
Nihai olarak biten evlilik görünenin tersine aslında Dean’in kurtuluşu demek. Karşılıksız sevgisi, hep veren olmak, gitgide erimek, tükenmek, dayanılmaz olduğu için alkole sığınmak. Alkol kötü gidişte bir neden değil sonuç.
Oyunculukların çok iyi olduğu filmin en önemli artısı, kadın ve erkek algısının farklılığına çektiği dikkatle birlikte aşk ve evlilik kavramını kadın gözünden değil de daha çok erkek gözünden anlatarak getirdiği yenilik..
Taraflı anlatımıyla, hatalı taraf yönetmenin gözünde baştan belli olsa da izleyiciye de sorgulama fırsatı veriyor.
Son söz: İki farklı insanın bir takım beklentilerle, ister istemez, açık ya da gizli birbirlerini değiştirmeye çalışarak yürütmeye çalıştıkları evlilik insan doğasına aykırıdır... 75/100
7.4 ün fazla olduğunu düşünüyorum.Çok sürükleyici olduğunu söyleyemem.Ayrıca filmin gidişatından finali az çok kestirebiliyorsunuz.Puanına bakılıp beklintinin yüksek tutulmaması gerekir.
Filmin sonu aslında tam olmuş ne yani her şeye rağmen tekrar mutlu olmalarını mı bekliyodunuz ancak filmlerde olur diycektim ama görünen o ki artık filmlerde bile olmuyor.
Yorumlarda atlanan bir şey var. Bence bu film aşk evliliği tezini çürütmeyi savunan bir film aynı zamanda. Bütün eleştiriler Cindy’de toplanmış fakat Dean’in evlendiklerinden sonraki değişimi ya da değişmemişimi gözden kaçmış.
Evlendikleri süreçte Dean’de de bir sorun yok Cindy’de de fakat günümüz zamanına baktığımızda, adam neredeyse işsiz, sadece günlük zevklere önem veren ve alkolün dibine vurmuş, eşinin iş yerine gelip sorun çıkartacak kadar değişmiş birisidir. Cindy ise bu kısır döngüden artık yorulmuş ve hissizlikten neredeyse yaşam sevgisini kaybetme noktasına gelmiştir.
Mesele şu ki insanlar hiçbir zaman aşık olduğumuzdaki gibi ya da evlendiğimizdeki gibi kalmayacaklar ve bu iki tarafın da suçu değil. O nedenle mutlu aşk yoktur şarkısı çalıyor fonda.
Ha bunun dışında bence film kategorisinde oldukça iyi. Depresif bir film ama kendisini izlettiriyor, gerek oyunculuk gerek senaryo gerekse kurgusuyla.
filmin başında kızın büyükannesinin sözlerinden sonra eski sevgilisini terkedip dean e rastlayınca gerçek aşkı buldu zannetmiştim aslında dean bulmuş sonradan anladım cindy ise karşılık verememiş o aşka o kadar .gerçekten acıklı içimden film boyunca 'ne olur sende deanı onun kadar çok sev' dedim durdum ama olmuyor işte ryan goslingin attığı yüzüğü hemen arabadan inip araması kadar anlamlı bir an olabilir mi işte o sahne dean ın hayatının özeti gibiydi aşkınınsa ispatı böyle bir dram işte tavsiyeliktir .
hoş ya,izlenmesi keyifli bir seyirlik. aşık bir adam ve aşık olduğunu sanan genç bir kadının evlilliklerinin bitmiş halini ve heyecanlarının başlangıç halini karşılaştırmalı olarak anlatan hoş bir aşk filmi.film hakkında söylenecek çok bir eleştirisi konusu yada şurasına vuruldum diyebileceğim güzel bir yan yok,orta halli keyif veren,az biraz düşündüren bir film.
İlişkinin sarpa sardığı falan yok zaten, kadın intiyaç anında eline düşen Dean i kullanıyor, Haybeye atılacak bi ilişki değil, seviyolar tamamda...Kadının kendi içi dünyasında sahip olmak istediği erkek tiplemesi asla Dean değildi,
Gençliğin ve mecburiyetin verdiği gazla evlenen çift, bir süre sonra monotonlaşan evliliklerin içinde gerçek arzularının ne olduğunu sorgulamaya başlıyolar.
Adam için elde ettikleri yeterli gelsese kadın için aynı şeyi söylemek mümkün değil...
Aşık bi adam ve başka bi erkekle olan anlık zevkinden karnında çocukla kalıp çaresizlikten bu adama aşık olduğunu sanan kızın hikayesi. Elbette yıllar geçtikçe sahte aşk taşıyan taraf sıkılıyor. Değişik bi ilişkiyi anlattığı için film kendi çapında biraz orjinallik barındırmakta. Zaten Ryan Gosling'in olması filmin bankosu.
@poormf
11 yıl önce
7.5 / 10
Dean her ne kadar "Kocan mı, Frankie’nin babası mı olayım. Kimseye babalık yapmayı da istemedim ve birilerinin babası olmayı da istemedim. Hayatta başarmayı hedeflediğim şey de değildi" dediyse de bu sözler de genel olarak çizilen Dean karakterinin ağzından dökülecek sözler değil.
Cindy evliliği düşünmeyen bu rahatlıkla 20/25 kişiyle birlikte olabilmiş biri. Aslında Cindy için Dean düşlediği er ... Devamı
Dean her ne kadar "Kocan mı, Frankie’nin babası mı olayım. Kimseye babalık yapmayı da istemedim ve birilerinin babası olmayı da istemedim. Hayatta başarmayı hedeflediğim şey de değildi" dediyse de bu sözler de genel olarak çizilen Dean karakterinin ağzından dökülecek sözler değil.
Cindy evliliği düşünmeyen bu rahatlıkla 20/25 kişiyle birlikte olabilmiş biri. Aslında Cindy için Dean düşlediği erkek tipi de değil (Dean pasif ve ezik gibi görünüyor), Dean’i kırılganlık yaşadığı önceki ilişkisinden kurtuluşu sağlayan bir bilet gibi gördü, seviliyor olmanın büyüsüne kapıldı. Dean’la olan romantik başlangıçlı evliliği zaman içinde sıradanlaşmaya başladığında da ve denk gele markette tekrar eski sevgilisi Bobby’i görünce (Cindy’nin o an yüzündeki gülümseme bir çok sorunun yanıtı aslında. O gülüşü Dean’e karşı göremeyiz hiç)
kumdan kuleleri yıkılıyor ve Dean’e karşı kırıcı olmaya başlıyor. Dean ise her şeye karşın seven ve sevdiği için vefakar olabilen biri.
Kürtaj masasına yatan Cindy bebeği aldırmaya kıyamıyor. Bunu gören Dean da bebeğin ve kadının zor durumda kalmasına kayıtsız kalamıyor. Bu nedenle evliliklerinin ’benimle evlenir misin?’ sorusu yerine ’bir aile olalım mı?’ sorusu ile başlaması adına henüz aşk denemeyecek ilişkide Dean’in sevgiyle karışık insancıl yaklaşımının sonucu. Ve bu anormalliğin yansıması filmin başlangıcında Cindy’nin uyanma konusunda isteksizliğiyle kendini belli ediyor.
Nihai olarak biten evlilik görünenin tersine aslında Dean’in kurtuluşu demek. Karşılıksız sevgisi, hep veren olmak, gitgide erimek, tükenmek, dayanılmaz olduğu için alkole sığınmak. Alkol kötü gidişte bir neden değil sonuç.
Oyunculukların çok iyi olduğu filmin en önemli artısı, kadın ve erkek algısının farklılığına çektiği dikkatle birlikte aşk ve evlilik kavramını kadın gözünden değil de daha çok erkek gözünden anlatarak getirdiği yenilik..
Taraflı anlatımıyla, hatalı taraf yönetmenin gözünde baştan belli olsa da izleyiciye de sorgulama fırsatı veriyor.
Son söz: İki farklı insanın bir takım beklentilerle, ister istemez, açık ya da gizli birbirlerini değiştirmeye çalışarak yürütmeye çalıştıkları evlilik insan doğasına aykırıdır... 75/100
@filmbaz
11 yıl önce
@movienerd
11 yıl önce
7.6 / 10
Filmin sonu aslında tam olmuş ne yani her şeye rağmen tekrar mutlu olmalarını mı bekliyodunuz ancak filmlerde olur diycektim ama görünen o ki artık filmlerde bile olmuyor.
@desosa
11 yıl önce
7.7 / 10
@behtul
11 yıl önce
7.8 / 10
Evlendikleri süreçte Dean’de de bir sorun yok Cindy’de de fakat günümüz zamanına baktığımızda, adam neredeyse işsiz, sadece günlük zevklere önem veren ve alkolün dibine vurmuş, eşinin iş yerine gelip sorun çıkartacak kadar değişmiş birisidir. Cindy ise bu kısır döngüden artık yorulmuş ve hissizlikten neredeyse yaşam sevgisini kaybetme noktasına gelmiştir.
Mesele şu ki insanlar hiçbir zaman aşık olduğumuzdaki gibi ya da evlendiğimizdeki gibi kalmayacaklar ve bu iki tarafın da suçu değil. O nedenle mutlu aşk yoktur şarkısı çalıyor fonda.
Ha bunun dışında bence film kategorisinde oldukça iyi. Depresif bir film ama kendisini izlettiriyor, gerek oyunculuk gerek senaryo gerekse kurgusuyla.
@denizindelisi
11 yıl önce
10 / 10
sadece arkasını dönüp gidiyor adam, bu mudur?
@elitisodis
11 yıl önce
@amip
11 yıl önce
7.8 / 10
@jamais_vu
11 yıl önce
8 / 10
Gençliğin ve mecburiyetin verdiği gazla evlenen çift, bir süre sonra monotonlaşan evliliklerin içinde gerçek arzularının ne olduğunu sorgulamaya başlıyolar.
Adam için elde ettikleri yeterli gelsese kadın için aynı şeyi söylemek mümkün değil...
@the_naaled
11 yıl önce