haftaya 7 finali olan bendenizin gecenin bi saatinde uyuyup yarın erken kalkma gibi bi seçeneği varken aklımı çelip beni bilgisayar karşısına sürükleyen film oldu bu. uzun zamandır uğraşıyordu zaten ama daha fazla irademe hakim olamadım.
mutsuz muyum peki? hayır kesinlikle. yatağımın başucunda 1909 da çekilmiş bi eyfel fotoğrafının dev posteri varken nasıl mutsuz olabilirm ki? tam da benim istediğim zamanlar benim şehrim. bi kez gitmiş ve tamamen görememiş biri olarak yine içimde bi keşke.
yalnız hani bu zaman içinde yolculuk kısımlarında gerçekten bi gitgel yaşadım en başta anlamadım. o da benim kültürsüzlüğümden kaynaklıyo efenim. yazarların isimlerini bilmememden. bu konularda ne kadar cahil olduğumun bi kere daha yüzüme vurumu oldu bu. ha bi de dedektifin sonu cidden sesli güldürdü gecenin bu saatinde.
bilimkurgu desem değil, komedi desem değil, fantastik desem o da değil, drama hiç değil. yine ortaya karışık bişeyler yapmış allen... Devamı
haftaya 7 finali olan bendenizin gecenin bi saatinde uyuyup yarın erken kalkma gibi bi seçeneği varken aklımı çelip beni bilgisayar karşısına sürükleyen film oldu bu. uzun zamandır uğraşıyordu zaten ama daha fazla irademe hakim olamadım.
mutsuz muyum peki? hayır kesinlikle. yatağımın başucunda 1909 da çekilmiş bi eyfel fotoğrafının dev posteri varken nasıl mutsuz olabilirm ki? tam da benim istediğim zamanlar benim şehrim. bi kez gitmiş ve tamamen görememiş biri olarak yine içimde bi keşke.
yalnız hani bu zaman içinde yolculuk kısımlarında gerçekten bi gitgel yaşadım en başta anlamadım. o da benim kültürsüzlüğümden kaynaklıyo efenim. yazarların isimlerini bilmememden. bu konularda ne kadar cahil olduğumun bi kere daha yüzüme vurumu oldu bu. ha bi de dedektifin sonu cidden sesli güldürdü gecenin bu saatinde.
bilimkurgu desem değil, komedi desem değil, fantastik desem o da değil, drama hiç değil. yine ortaya karışık bişeyler yapmış allen amca. ben de izlemeye doyamadım.şu sınavlar bitsin tekrardan izlerim ben bu filmi. belki o zamana kadar yağmurda islanarak yürüyebileceğim, yanında ölümden korkumu unutabileceğim birini de bulurum o eşlik eder bana, kim bilir.
Woody Allen'nin işlerinin bu kadar "abartılması" durumunu ( overrated )artık Elif Şafak'a benzetmekten geri duramayacağım.. :) Zekice olmasından daha çok kurnazca buluyorum seçimlerini.. Kim kayıtsız kalabiliro devre, kim etkilenmemiştir o sanatçılardan, yazarlardan değil mi.. Bu fanteziyi ele alışı samimi gelmedi bana o kadar, zaten bu macera bittikten sonra da aklınızda yer eden pek kıymetli bir şey bulamıyorsunuz..
tam bir woody allen filmi normalde bu tarz filmler bilim kurgu olur ama çok sanatsal ve yumuşak geçişler kullanılmış filmde.paris in tüm tarihi ve güzelliği ortaya çıkmış..ayrıcakomedi kategorisine koyamıcağım bir film birde owen wilson ın farklı yönlerini görmüş olduk burada.
owen wilson oturmuş filme ama o olmasa ewan mcgregor olabilirdi.o da yakıştırdı.
Ders çalışmak la film izlmek arasında kaldım . BU bir bir süre aklımı kurcaladı peki ne mi oldu aklımda en çok kalanlar Marion Cotillard ve paris olduuu dğier herşein canı cehennme..
Nasıl güzel nasıl naif bir fimdir, hayallerimi gerceklestırmıstır... Efsanevı bır donem ıcerısınde o donemın de efsanelerıyle tanısmak oturmak konusmak alelade ve oylesıne zorlamadan bırer yudum bır seyler ıcmek aman aman nasıl keyıftır... ızlerken baya keyıf aldım ınkar edemem. Sanata sanatcıya ılgısı olmayan, ne var lan bunda bunu bende yaparım dıye Dalı tablosuna bakan, Picasso'yu tv yarısmalarından ogrenen, Hemingway'ı duyduğunda entel dantel ısler bunlar hacı yorumu yapan "genel ama geçmez" kıtlenın begenmesını beklemedıgım cidden güzel film.
Filmiz izlerken hangi zamana ait doluğumu düşünmeden edemedim, yaşayacağımız zamanı seçebilseydik... Bitmesini istemediğim bir filmdi. Edebiyat severlere ayrı bir damak tadı vermektedir.
woody allen hayranı olarak biraz geç izlemiş olsam da beni sıkmayan nadir filmlerden biri olduğunu belirtmek isterim. oyuncu kadrosu mükemmeldi! bi' düşünsenize dali'yi adrian brody'den başka kim bu kadar iyi oynayabilirdi? woody komik ve akılcı senaryo yazımının yanında gözlem gücü harika olan bir yönetmen.
herkesin en çok güldüğü sahne muhtemelen gil'in dali, luis bunuel gibi gerçeküstücü sanat erbapları ile gerçekleştirdiği sohbet sahnesidir. ayrıca şuna değinmeden edemeyeceğim. eminim ki bizim anlamayıp da tebessüm bile etmediğimiz sahneler sanatın her dalıyla yakından ilgili insanlara çok ama çok komik gelmiştir. neyse boynumuz bükülmesin araştırıp öğrenelim:)
sonuç olarakwoody beni bir kez daha hayalgücüne aşık etti!! midnight in paris müthiş bir film! gerçekten romantik ve gerçekten komik:) ahh woody ahhh...
Filmin güzelliği ve "kendi kültür kökenlerine dönme" üzerine çok şeyler söylenebilir. Ama benim aklımda kalan tek şey şu oldu, "Sen Bunuel'in sol elinin serçe parmağının tırnağı olamazsın" Allen.
zamanima ayit olmadigim dusuncesiyle zevk icinde izledikten ve sonunu olgunlukla karsiladiktan sonra yourmu yazmadan hemen once "in the land of blood and honey"nin trailer ini izliyip bunlari yaziyorum : onemli olan hengi tarihte-kulturde yasadigm degil savas ortaminda bulunmamisligim en buyuk sansim.
@fkhrm_217
13 yıl önce
mutsuz muyum peki? hayır kesinlikle. yatağımın başucunda 1909 da çekilmiş bi eyfel fotoğrafının dev posteri varken nasıl mutsuz olabilirm ki? tam da benim istediğim zamanlar benim şehrim. bi kez gitmiş ve tamamen görememiş biri olarak yine içimde bi keşke.
yalnız hani bu zaman içinde yolculuk kısımlarında gerçekten bi gitgel yaşadım en başta anlamadım. o da benim kültürsüzlüğümden kaynaklıyo efenim. yazarların isimlerini bilmememden. bu konularda ne kadar cahil olduğumun bi kere daha yüzüme vurumu oldu bu. ha bi de dedektifin sonu cidden sesli güldürdü gecenin bu saatinde.
bilimkurgu desem değil, komedi desem değil, fantastik desem o da değil, drama hiç değil. yine ortaya karışık bişeyler yapmış allen ... Devamı
mutsuz muyum peki? hayır kesinlikle. yatağımın başucunda 1909 da çekilmiş bi eyfel fotoğrafının dev posteri varken nasıl mutsuz olabilirm ki? tam da benim istediğim zamanlar benim şehrim. bi kez gitmiş ve tamamen görememiş biri olarak yine içimde bi keşke.
yalnız hani bu zaman içinde yolculuk kısımlarında gerçekten bi gitgel yaşadım en başta anlamadım. o da benim kültürsüzlüğümden kaynaklıyo efenim. yazarların isimlerini bilmememden. bu konularda ne kadar cahil olduğumun bi kere daha yüzüme vurumu oldu bu. ha bi de dedektifin sonu cidden sesli güldürdü gecenin bu saatinde.
bilimkurgu desem değil, komedi desem değil, fantastik desem o da değil, drama hiç değil. yine ortaya karışık bişeyler yapmış allen amca. ben de izlemeye doyamadım.şu sınavlar bitsin tekrardan izlerim ben bu filmi. belki o zamana kadar yağmurda islanarak yürüyebileceğim, yanında ölümden korkumu unutabileceğim birini de bulurum o eşlik eder bana, kim bilir.
@ustunkoru
13 yıl önce
7 / 10
@emy
13 yıl önce
8.4 / 10
owen wilson oturmuş filme ama o olmasa ewan mcgregor olabilirdi.o da yakıştırdı.
@riman1729
13 yıl önce
7.6 / 10
@veronica
13 yıl önce
@asyagurgun
13 yıl önce
@yavuzgl
13 yıl önce
10 / 10
@cansu
13 yıl önce
herkesin en çok güldüğü sahne muhtemelen gil'in dali, luis bunuel gibi gerçeküstücü sanat erbapları ile gerçekleştirdiği sohbet sahnesidir. ayrıca şuna değinmeden edemeyeceğim. eminim ki bizim anlamayıp da tebessüm bile etmediğimiz sahneler sanatın her dalıyla yakından ilgili insanlara çok ama çok komik gelmiştir. neyse boynumuz bükülmesin araştırıp öğrenelim:)
sonuç olarakwoody beni bir kez daha hayalgücüne aşık etti!! midnight in paris müthiş bir film! gerçekten romantik ve gerçekten komik:) ahh woody ahhh...
@paradigma
13 yıl önce
@aman_ne_bileyim
13 yıl önce