İkinci dünya savaşı ile başlayıp sırpların iç savaşına uzanan dönemde, bölge halkının ve savaşı çıkaranların savaşı kendi lehlerine çevirmeleri üzerine bir kara mizah. Yönetmenin çoğu filmine kıyasla biraz arkada kalmış olabilir fakat yine de anlattıkları çöpe atılacak şeyler değildir. Örneğin etrafa bombalar yağarken biraz daha devam et gelmek üzereyim diyerek sadece kendi ejekülasyonunu düşünen adamın ileride neler yapabileceği az çok karakterinden okunmaktadır. İki kardeş birbirine düşene kadar savaş tam anlamıyla savaş olmadığı tüm film boyunca anlatılmakta. Filmdeki öge bolluğu bir noktadan sonra neyi nerede yakalayacağınızı sapıtmanızı sağlayabilir. Film süresinin uzun olduğuna ve her ne kadar güzel olsada müzik kullanımının bazen cılkı çıktığına katılmaktayım. Mirjana’nın oyunculuğu son derece samimi ve çok başarılıydı. Özellikle tepedeki lambaya tutunarak dans etmesi ve tank namlusundaki striptiz sahnesi ayakta alkışlanabilir.
Film savaşın sahteliğini, kardeşin kardeşe nasıl düştüğünü bir tokat gibi vuruyor. Her ne kadar Çingeneler Zamanı kadar dramatik, Kara Kedi Ak Kedi kadar komedi içermese de ikisinden de bir şeyler almış. Kustrica bence vazgeçilmez bir yönetmen ama en iyi filmi Çingeneler Zamanı. Düğünler, gelinler, duvaklar, kazlar, üflemeliler, akordeonlar, içkiler, cümbüşler...
Gösterişli bir açılış ve etkileyici bir final sahnesiyle biten büyüleyici bir görsellikle insanı hayran bırakan 3 saatlik Kusturica filmi... Ama şu da bir gerçek ki, ele aldığı dönemi ve yine o dönem yaşanan siyasi olayları ne kadar gerçekçi bir şekilde ortaya koyduğu tartışılır. Her Kusturica filminde olduğu gibi görsellik ve müzikler insanı etkilesede işlediği konunun duygusunu yeteri kadar verebildiğini düşünmüyorum, ama yine de izlenesi filmlerden... :)
Emir Kusturica çok farklı bir yönetmen. Filmlerinin işleyişinde ayrı bir tat var. Alışılmış hollywood üslubundan uzaklaşmak ve eğlenceli bir film izlemek isteyenler filmin süresinden çekinmesin ve izlesin. İzlemeden önce Yugoslavya tarihi hakkında da biraz bilgi edinmenizi öneririm.
Nazi Almanyasının Belgrad bombordımanında gerçek haber görüntülerini kullanan ama biri Karadağlı diğeri Sırp iki yoldaşın öyküsünde işi kara mizaha
vuran Kusturica ne kadar samimiydi acaba? Bu filme savaş karşıtı deyip ’kadeş kardeşi vurana kadar savaş savaş olmuyor’ repliğine takılanların satır aralarını iyi okumadığı
belli. İkili Nazilere karşı direnirken komünist mücadeleye ihanet eden yoldaşlardan birinin Hırvat diğerinin muhtemelen Bosnalı bir müslüman olması sürriz mi?
BM askerlerinin işbirlikçi olması tesadüf mü yoksa Sırpların yaptıklarının tüm Yugoslavya halkında kolektif bilinç kaybıyla ilgili olduğu ile ilgili bir palavra mı?
Belgradı bombalayan Nazileri selamlayan Zagreb and Ljubljana görüntüleri hangi bilnç altı amaca hizmet ediyor? Aynı Kusturica Sırp askerlerinin silahsız Hırvat ve Boşnaklara
saldırırken görüntülerini kullanmaktan imtina etmiş. Eskiden koca bir ülke vardı adı Yugoslavyaydı derken bile aslında Sırplara bir vurgu var. Kusturica Saraybosna doğumlu ama ... Devamı
Nazi Almanyasının Belgrad bombordımanında gerçek haber görüntülerini kullanan ama biri Karadağlı diğeri Sırp iki yoldaşın öyküsünde işi kara mizaha
vuran Kusturica ne kadar samimiydi acaba? Bu filme savaş karşıtı deyip ’kadeş kardeşi vurana kadar savaş savaş olmuyor’ repliğine takılanların satır aralarını iyi okumadığı
belli. İkili Nazilere karşı direnirken komünist mücadeleye ihanet eden yoldaşlardan birinin Hırvat diğerinin muhtemelen Bosnalı bir müslüman olması sürriz mi?
BM askerlerinin işbirlikçi olması tesadüf mü yoksa Sırpların yaptıklarının tüm Yugoslavya halkında kolektif bilinç kaybıyla ilgili olduğu ile ilgili bir palavra mı?
Belgradı bombalayan Nazileri selamlayan Zagreb and Ljubljana görüntüleri hangi bilnç altı amaca hizmet ediyor? Aynı Kusturica Sırp askerlerinin silahsız Hırvat ve Boşnaklara
saldırırken görüntülerini kullanmaktan imtina etmiş. Eskiden koca bir ülke vardı adı Yugoslavyaydı derken bile aslında Sırplara bir vurgu var. Kusturica Saraybosna doğumlu ama babasının "Biz Sırpız" deyişini çoçukken hep duyarmış hatta NY Times’a söyledğine göre Osmanlı yönetimi altında Müslüman olmak zorunda kalan Ortodoks Hristiyan ataları varmış.
Daha sonra kendini Sırp ya da Bosnak olarak tanımlayamayacığını ve hatta 1999’da Yeralttı filminin Milosevic’e yapılan en büyük saldırı olduğunu söylese de filmin Milosevic
yönetimindeki Belgrad Televizyonu tarafından finanse ediliğini ve Kusturica ödül alırken Sırp milliyetçisi Vucelic’n yanında olduğunu, ve Cannes film festivaline 70 ve 80’lerde İnterpol?ün
en çok arananlar listesinin başında gelen ve Birleşmiş Milletler tarafından insanlığa karşı suç işlemekle itham edilen Zeljko Raznatovic’in davet edildiğini bilin. Festivalde kendisini ’Milosevic’e niye hiç karşı çıkmadınız’ sorusuna Milosevic destekçisi Emir Kusturica’nın ’Hiç kimse kusursuz değildir’ diyerek kestirme bir cevap verdiğinine kayıtlardan bulabilirsiniz. Filmin uzunluğundan şikayet edenlere de aslının 300 dakikadan fazla oluğunu ve ticari kaygılarla kesildiğini anımsatmak isterim.
Araştırmaya zahmetine girmedim gerçi ama 1995 yılında bu filme Altın palmiye veren Cannes jürisini merak ettim doğrusu. Goran Bregovic’in harikulade müziğini tenzih ederek Yeraltı hakkında ki kişisel yorumum şu şekilde: Duş alan hayat kadınının karanfille imtihanı sekansının özetlediği gibi ucuz, bayağı, saçma sapan. Çöp.
@blackbrust
1 yıl önce
@tiamath
3 yıl önce
7 / 10
@ruby
4 yıl önce
@ebus_durak
5 yıl önce
7.7 / 10
@pudukheba
6 yıl önce
8 / 10
@asdf_13
7 yıl önce
7.6 / 10
@shutterbugiconi
11 yıl önce
3.5 / 10
vuran Kusturica ne kadar samimiydi acaba? Bu filme savaş karşıtı deyip ’kadeş kardeşi vurana kadar savaş savaş olmuyor’ repliğine takılanların satır aralarını iyi okumadığı
belli. İkili Nazilere karşı direnirken komünist mücadeleye ihanet eden yoldaşlardan birinin Hırvat diğerinin muhtemelen Bosnalı bir müslüman olması sürriz mi?
BM askerlerinin işbirlikçi olması tesadüf mü yoksa Sırpların yaptıklarının tüm Yugoslavya halkında kolektif bilinç kaybıyla ilgili olduğu ile ilgili bir palavra mı?
Belgradı bombalayan Nazileri selamlayan Zagreb and Ljubljana görüntüleri hangi bilnç altı amaca hizmet ediyor? Aynı Kusturica Sırp askerlerinin silahsız Hırvat ve Boşnaklara
saldırırken görüntülerini kullanmaktan imtina etmiş. Eskiden koca bir ülke vardı adı Yugoslavyaydı derken bile aslında Sırplara bir vurgu var. Kusturica Saraybosna doğumlu ama ... Devamı
vuran Kusturica ne kadar samimiydi acaba? Bu filme savaş karşıtı deyip ’kadeş kardeşi vurana kadar savaş savaş olmuyor’ repliğine takılanların satır aralarını iyi okumadığı
belli. İkili Nazilere karşı direnirken komünist mücadeleye ihanet eden yoldaşlardan birinin Hırvat diğerinin muhtemelen Bosnalı bir müslüman olması sürriz mi?
BM askerlerinin işbirlikçi olması tesadüf mü yoksa Sırpların yaptıklarının tüm Yugoslavya halkında kolektif bilinç kaybıyla ilgili olduğu ile ilgili bir palavra mı?
Belgradı bombalayan Nazileri selamlayan Zagreb and Ljubljana görüntüleri hangi bilnç altı amaca hizmet ediyor? Aynı Kusturica Sırp askerlerinin silahsız Hırvat ve Boşnaklara
saldırırken görüntülerini kullanmaktan imtina etmiş. Eskiden koca bir ülke vardı adı Yugoslavyaydı derken bile aslında Sırplara bir vurgu var. Kusturica Saraybosna doğumlu ama babasının "Biz Sırpız" deyişini çoçukken hep duyarmış hatta NY Times’a söyledğine göre Osmanlı yönetimi altında Müslüman olmak zorunda kalan Ortodoks Hristiyan ataları varmış.
Daha sonra kendini Sırp ya da Bosnak olarak tanımlayamayacığını ve hatta 1999’da Yeralttı filminin Milosevic’e yapılan en büyük saldırı olduğunu söylese de filmin Milosevic
yönetimindeki Belgrad Televizyonu tarafından finanse ediliğini ve Kusturica ödül alırken Sırp milliyetçisi Vucelic’n yanında olduğunu, ve Cannes film festivaline 70 ve 80’lerde İnterpol?ün
en çok arananlar listesinin başında gelen ve Birleşmiş Milletler tarafından insanlığa karşı suç işlemekle itham edilen Zeljko Raznatovic’in davet edildiğini bilin. Festivalde kendisini ’Milosevic’e niye hiç karşı çıkmadınız’ sorusuna Milosevic destekçisi Emir Kusturica’nın ’Hiç kimse kusursuz değildir’ diyerek kestirme bir cevap verdiğinine kayıtlardan bulabilirsiniz. Filmin uzunluğundan şikayet edenlere de aslının 300 dakikadan fazla oluğunu ve ticari kaygılarla kesildiğini anımsatmak isterim.
@sarhosatlarzama
11 yıl önce
+ hayır yavrum, o ay
@volk
11 yıl önce
1 / 10
@otlu_kek
11 yıl önce