Filme konu olan fenomene ve medyumluğa inananlar için kendi içinde sağlam bir kurgu ve bunu destekleyen görsellikle birlikte gizemi bağrında taşıyan filmde, anneyi oynayan Vanessa Paradis ile down sendromlu çocuğu oynayan küçük oyuncu Marin Gerrier'in birbirlerine gösterdikleri sevgi görülmeye değerdi.
Materyalist bakışla söz konusu fenomene ve medyumluğa inanmayanlar için ise film, insanların ciddi bir kayıpla karşılaştıklarında, kabullenmenin zorluğu karşısında yaşadıkları çaresizlikle başvurdukları kaçamak yolu anlatıyor. Din ve tanrı işte tam da bu yüzden var...
---çok fena halde spoiler---
Jacqueline down sendromlu oğlu Laurent'i yaşamının merkezine almış deli gibi seven bir annedir. Küçük Laurent okulda karşılaştığı yedi yaşındaki Vero'ya (Veronique) aşık olur. Anne Jacqueline oğlunun sevgisini başkasıyla paylaşmasını hazmedemez ve bu ilişkiyi bozmak için çabalar. Ama sonunda pişman olur.
Carole'ün kocası Antoine ile yaşadığı aşk ruh ikizliği benzetmesiyle açıklanacak kada... Devamı
Filme konu olan fenomene ve medyumluğa inananlar için kendi içinde sağlam bir kurgu ve bunu destekleyen görsellikle birlikte gizemi bağrında taşıyan filmde, anneyi oynayan Vanessa Paradis ile down sendromlu çocuğu oynayan küçük oyuncu Marin Gerrier'in birbirlerine gösterdikleri sevgi görülmeye değerdi.
Materyalist bakışla söz konusu fenomene ve medyumluğa inanmayanlar için ise film, insanların ciddi bir kayıpla karşılaştıklarında, kabullenmenin zorluğu karşısında yaşadıkları çaresizlikle başvurdukları kaçamak yolu anlatıyor. Din ve tanrı işte tam da bu yüzden var...
---çok fena halde spoiler---
Jacqueline down sendromlu oğlu Laurent'i yaşamının merkezine almış deli gibi seven bir annedir. Küçük Laurent okulda karşılaştığı yedi yaşındaki Vero'ya (Veronique) aşık olur. Anne Jacqueline oğlunun sevgisini başkasıyla paylaşmasını hazmedemez ve bu ilişkiyi bozmak için çabalar. Ama sonunda pişman olur.
Carole'ün kocası Antoine ile yaşadığı aşk ruh ikizliği benzetmesiyle açıklanacak kadar bağlılıkla doldur. Ancak Antoine bir gün gönlünü Rose'a kaptırınca her şey yerle bir olur. Taa ki Carole'ün bir medyum yardımıyla bu yaşanılanların bir reenkarnasyon olduğunu anlamasıyla her şey rayına oturacaktır.
Jacqueline'in kaza nedeniyle yaşayamadığı, yaşatamadığı mutluluğu Carole, Jacqueline gibi anne duyarlılığı göstererek kocası Antoine'nin Rose ile yaşadığı aşka onay verecektir. Carol artık Antoine karısı değil annesi gibi hissetmektedir kendisini. Böylece onlar ermiş muradına...
İzledikten hemen sonra bir kez daha oturup izlenecek filmlerden oldu benim için. Görüntü yönetiminin, oyunculukların (keza oyuncu yönetiminin), olay örgüsünün, kurgunun, hele hele sahneler arası geçişlerin ve kullanılan müziklerin hastası oldum. Kostüm, sanat çalışmış. Başucumda yeri var.
Bir filme yorum yazmak zorunda olduğumu hissetmemiştim hiç bu kadar.Ama bu film insanı buna zorluyor doğrusu...
''Neden bazı insanlar birbirine çok yakındır ? Neden bir şekilde birbirlerini bulurlar ve bağlarını başlarına ne gelirse gelsin koparamazlar ?''
Bir filmde işlenemeyecek kadar derin olan bu düşünce,hikaye edilerek o kadar iyi işleniyor ki sanki sessiz,sakin bir rüya görüyorsunuz.
İnanılmaz başarılı bir kurgu..Bir Eternal Sunshine'da bu kadari iyisine tanık olmuştum doğrusu,yapanın ellerinden öpüyorum.seslerin ve efektlerin filmde çok iyi birleştirilmesi,hikayeyi görüntüler dışında iyi desteklemiş.
Pink Floyd,Sigur Ros,The Cure gibi grupların şarkılarının filmle ne kadar iyi uyuştuğunu ancak bu grupları esaslı bir şekilde dinleyenler bilir herhalde.Özellikle Time parçasının ara ara çalınması aslında çok güzel bir detaya dikkat çekiyor.Zaten yönetmenin filmi işlerken Pink Floyd müziğini düşündüğüne eminim.Çünkü bir sesin bolca tekrar edilmesi ve eserin geneline dağıtılmasın... Devamı
Bir filme yorum yazmak zorunda olduğumu hissetmemiştim hiç bu kadar.Ama bu film insanı buna zorluyor doğrusu...
''Neden bazı insanlar birbirine çok yakındır ? Neden bir şekilde birbirlerini bulurlar ve bağlarını başlarına ne gelirse gelsin koparamazlar ?''
Bir filmde işlenemeyecek kadar derin olan bu düşünce,hikaye edilerek o kadar iyi işleniyor ki sanki sessiz,sakin bir rüya görüyorsunuz.
İnanılmaz başarılı bir kurgu..Bir Eternal Sunshine'da bu kadari iyisine tanık olmuştum doğrusu,yapanın ellerinden öpüyorum.seslerin ve efektlerin filmde çok iyi birleştirilmesi,hikayeyi görüntüler dışında iyi desteklemiş.
Pink Floyd,Sigur Ros,The Cure gibi grupların şarkılarının filmle ne kadar iyi uyuştuğunu ancak bu grupları esaslı bir şekilde dinleyenler bilir herhalde.Özellikle Time parçasının ara ara çalınması aslında çok güzel bir detaya dikkat çekiyor.Zaten yönetmenin filmi işlerken Pink Floyd müziğini düşündüğüne eminim.Çünkü bir sesin bolca tekrar edilmesi ve eserin geneline dağıtılmasını Pink Floyd, konsept albümlerinde sık sık yapardı.Yönetmen de bunu sahnelerinde yapmış.Baş karakterin hayatı gibi,film de müzikle birebir bağlantılıdır bana göre.
İşin Meditasyon kısmını geçersem,bence film şahane bir noktaya parmak basmış ve alkışı haketmiştir:
Düşünmeye zorluyor bu film sizi.Hatta sahip oldugunuz hayatınızdakı bağlar üzerine eleştirel bir yaklaşıma dogru yolculuga çıkarıyor.
Mistik bir konu işlendiğinden dolayı sanki irdelemeye zorluyor izleyeni.Gayet güzel,basarılı bir konu çıkmış.Filmdeki kilit noktalar ve ayrıntılar epey guzel ışlenmiş.
İlginç bir film, tam olarak yapabileceğim tanım bu. Bazı arkadaşların yazdığı gibi açık kapı bırakıyor aslında, filmin sonunda herkesin hissedeceği şey başka olabilir. İzleyin, garip bir tat bırakacak.
eşini bırakıp başka bir kadına giden adamın yaptığının hoş görülmesi mi, değil tam olarak; annelik duygusunun bütün duygulardan yüce olduğu mu, bu da şüphesiz giriyor zihnimize; geçmiş hayatlar, reenkarnasyon, rüyalar vb. mistik olgular da filmin bel kemiği.
Bana göre filmde esas meselelerden biri de müziğin hayatı nasıl etkilediği. Hatta izlerken konunun ruh eşi mevzuundan çok bununla ilgili olduğunu düşündüm. Vanessa Paradis’li hikaye filmin içinde çok tatlı bir yerde duruyor. Her şey yerli yerinde.
Belki de spoiler;
Sıradan bir filmde olacağı gibi, adamın başka bir kadınla olması meşrulaştırılmıyor aslında çok, esas kadın kötülenerek. Bi’ nevi sevginin kalıbı yoktur diyor ve başka bir hayattan, başka bir pencereden bakınca nasıl olağan gelebileceğini gösteriyor bir sevgi karmaşasının. Hakikaten yumuşak geçişleri olan, hoş bir film.
aman da aman. paşamız yeni bir hayata mı başlamış. aaa meğerse ruh eşi başkasıymış. eveett, bu durumda ne yapıyoruz, hemen kadına spiritualli mipiritualli çıldırayazma hikayesi yamıyoruz. neticede yavuz hırsız ev sahibini bastırır demişler, bi de beni affet dedirtiyoruz kadına, - biri de ağzına vurmuyor ki iki tane, kendine gel kadın diye. aaa bi de nikahlarına da gitti. arkadaş bu nedir ya- paşamızı happily ever after’a bağladığımıza göre kalan karakterler çok da fifi. c.r.a.z.y.’yi çektin kötü film yapmazsın dedim, gece gece şu sinirime bak ya. ps: o süpürge saçlı ruh eşin iki yıla ya alkol ya uyuşturucu bağımlısı olursa, çok gülerim antonie. gerçi sana gam değil, o carol seni paşa paşa bekliyor olur, bugün ednan’ına kavuşan bir matmazel kolay yetişmiyor. ps2: akıl fikir akıl fikir diye izledim. "aklımız en büyük hazinemizdir" oğuzcuğum sen haklısın.
Ben çok sevdim... Anladık ki, kadınlar "ruh eşi" ni korumaya çalışırken, erkeğin "hazeşi" nin peşinden gidişinde çekilen acı dayanılmaz (evlat acısı benzetmesi doğrultusunda) acı... İster eş, ister evlat olsun, biri sizden daha çok birini severse/ tercih ederse bu insan hayatını en derinden etkileyişinin öyküsü...
@poormf
10 yıl önce
7.5 / 10
Materyalist bakışla söz konusu fenomene ve medyumluğa inanmayanlar için ise film, insanların ciddi bir kayıpla karşılaştıklarında, kabullenmenin zorluğu karşısında yaşadıkları çaresizlikle başvurdukları kaçamak yolu anlatıyor. Din ve tanrı işte tam da bu yüzden var...
---çok fena halde spoiler---
Jacqueline down sendromlu oğlu Laurent'i yaşamının merkezine almış deli gibi seven bir annedir. Küçük Laurent okulda karşılaştığı yedi yaşındaki Vero'ya (Veronique) aşık olur. Anne Jacqueline oğlunun sevgisini başkasıyla paylaşmasını hazmedemez ve bu ilişkiyi bozmak için çabalar. Ama sonunda pişman olur.
Carole'ün kocası Antoine ile yaşadığı aşk ruh ikizliği benzetmesiyle açıklanacak kada ... Devamı
Materyalist bakışla söz konusu fenomene ve medyumluğa inanmayanlar için ise film, insanların ciddi bir kayıpla karşılaştıklarında, kabullenmenin zorluğu karşısında yaşadıkları çaresizlikle başvurdukları kaçamak yolu anlatıyor. Din ve tanrı işte tam da bu yüzden var...
---çok fena halde spoiler---
Jacqueline down sendromlu oğlu Laurent'i yaşamının merkezine almış deli gibi seven bir annedir. Küçük Laurent okulda karşılaştığı yedi yaşındaki Vero'ya (Veronique) aşık olur. Anne Jacqueline oğlunun sevgisini başkasıyla paylaşmasını hazmedemez ve bu ilişkiyi bozmak için çabalar. Ama sonunda pişman olur.
Carole'ün kocası Antoine ile yaşadığı aşk ruh ikizliği benzetmesiyle açıklanacak kadar bağlılıkla doldur. Ancak Antoine bir gün gönlünü Rose'a kaptırınca her şey yerle bir olur. Taa ki Carole'ün bir medyum yardımıyla bu yaşanılanların bir reenkarnasyon olduğunu anlamasıyla her şey rayına oturacaktır.
Jacqueline'in kaza nedeniyle yaşayamadığı, yaşatamadığı mutluluğu Carole, Jacqueline gibi anne duyarlılığı göstererek kocası Antoine'nin Rose ile yaşadığı aşka onay verecektir. Carol artık Antoine karısı değil annesi gibi hissetmektedir kendisini. Böylece onlar ermiş muradına...
---spoiler---
75/100
@kanatlikarinca
11 yıl önce
9 / 10
@ocaptainmycapta
11 yıl önce
8.9 / 10
''Neden bazı insanlar birbirine çok yakındır ? Neden bir şekilde birbirlerini bulurlar ve bağlarını başlarına ne gelirse gelsin koparamazlar ?''
Bir filmde işlenemeyecek kadar derin olan bu düşünce,hikaye edilerek o kadar iyi işleniyor ki sanki sessiz,sakin bir rüya görüyorsunuz.
İnanılmaz başarılı bir kurgu..Bir Eternal Sunshine'da bu kadari iyisine tanık olmuştum doğrusu,yapanın ellerinden öpüyorum.seslerin ve efektlerin filmde çok iyi birleştirilmesi,hikayeyi görüntüler dışında iyi desteklemiş.
Pink Floyd,Sigur Ros,The Cure gibi grupların şarkılarının filmle ne kadar iyi uyuştuğunu ancak bu grupları esaslı bir şekilde dinleyenler bilir herhalde.Özellikle Time parçasının ara ara çalınması aslında çok güzel bir detaya dikkat çekiyor.Zaten yönetmenin filmi işlerken Pink Floyd müziğini düşündüğüne eminim.Çünkü bir sesin bolca tekrar edilmesi ve eserin geneline dağıtılmasın ... Devamı
''Neden bazı insanlar birbirine çok yakındır ? Neden bir şekilde birbirlerini bulurlar ve bağlarını başlarına ne gelirse gelsin koparamazlar ?''
Bir filmde işlenemeyecek kadar derin olan bu düşünce,hikaye edilerek o kadar iyi işleniyor ki sanki sessiz,sakin bir rüya görüyorsunuz.
İnanılmaz başarılı bir kurgu..Bir Eternal Sunshine'da bu kadari iyisine tanık olmuştum doğrusu,yapanın ellerinden öpüyorum.seslerin ve efektlerin filmde çok iyi birleştirilmesi,hikayeyi görüntüler dışında iyi desteklemiş.
Pink Floyd,Sigur Ros,The Cure gibi grupların şarkılarının filmle ne kadar iyi uyuştuğunu ancak bu grupları esaslı bir şekilde dinleyenler bilir herhalde.Özellikle Time parçasının ara ara çalınması aslında çok güzel bir detaya dikkat çekiyor.Zaten yönetmenin filmi işlerken Pink Floyd müziğini düşündüğüne eminim.Çünkü bir sesin bolca tekrar edilmesi ve eserin geneline dağıtılmasını Pink Floyd, konsept albümlerinde sık sık yapardı.Yönetmen de bunu sahnelerinde yapmış.Baş karakterin hayatı gibi,film de müzikle birebir bağlantılıdır bana göre.
İşin Meditasyon kısmını geçersem,bence film şahane bir noktaya parmak basmış ve alkışı haketmiştir:
Her insan birbirine bağlıdır...
@timeofgypsies
11 yıl önce
Mistik bir konu işlendiğinden dolayı sanki irdelemeye zorluyor izleyeni.Gayet güzel,basarılı bir konu çıkmış.Filmdeki kilit noktalar ve ayrıntılar epey guzel ışlenmiş.
@galiyev
11 yıl önce
eşini bırakıp başka bir kadına giden adamın yaptığının hoş görülmesi mi, değil tam olarak; annelik duygusunun bütün duygulardan yüce olduğu mu, bu da şüphesiz giriyor zihnimize; geçmiş hayatlar, reenkarnasyon, rüyalar vb. mistik olgular da filmin bel kemiği.
@ladymarleen
11 yıl önce
9.1 / 10
@rabia_kayahan
12 yıl önce
@slartibartfast
12 yıl önce
8.4 / 10
Belki de spoiler;
Sıradan bir filmde olacağı gibi, adamın başka bir kadınla olması meşrulaştırılmıyor aslında çok, esas kadın kötülenerek. Bi’ nevi sevginin kalıbı yoktur diyor ve başka bir hayattan, başka bir pencereden bakınca nasıl olağan gelebileceğini gösteriyor bir sevgi karmaşasının. Hakikaten yumuşak geçişleri olan, hoş bir film.
@fermina
12 yıl önce
@gundula
12 yıl önce