7 yıl önce
Özel Bir Gün filmine yorum yazdı:
Annemle izlediğim filmler kategorisinden çerezlik bir film. Ancak şunu belirtmeliyim tüm hayatlar birbirine filan bağlanmıyor bilginiz olsun yani öyle beklentide izlemeyin
Özel Bir Gün filmine yorum yazdı:
Annemle izlediğim filmler kategorisinden çerezlik bir film. Ancak şunu belirtmeliyim tüm hayatlar birbirine filan bağlanmıyor bilginiz olsun yani öyle beklentide izlemeyin
Raw filmine yorum yazdı:
Filmin amacı sizi rahatsız etmek. Ancak kullanılan sahnelerde bu rahatsız etme teması o kadar içi boş ve gereksiz kullanılmış ki filmin kalitesini yerle bir ediyor. Okul ve aile kurgusu deseniz bence rezalet. Kaldı ki bu anlamda senaryodaki yer yer boşluk ve kopukluklar kendini rahatça gösteriyor. Yani yapalım da nasıl yaparsak yapalım düşüncesiyle hareket edilmiş. Keşke bir takım kendini bilmez gencin seks ve et sahnelerini izletmek yerine elinizdeki konuyu daha güzel işleseydiniz.
Diğerleri için bkz:Trouble Every Day & Sprski Film
Sonu için yorumum: Babaya bir dokun bin ah işit
Savaş Vadisi filmine yorum yazdı:
Filmin kastını çok başarılı buldum. Oyuncular neredeyse gerçekle aynı. Doss'un gençliğine bakarsanız onun da neredeyse çok benzer olduğunu göreceksiniz. Gerisi spoiler tadında
Filmle ilgili öncesinde Amerikan propagandası, bu kadar da olmaz, bombaya kafa atmalar gibi yorumlar okumuştum. Her şeye bir kulp bulma çabasına pes diyorum. Hiç mi anı okumadınız; hiç mi biyografik bir film seyretmediniz? Yahu adam koyu şekilde dinine bağlı biri tabiki sinemaya da böyle aktarılacak. Kaldı ki filmin başında bence gayette iyi bir sorgulama var! Her gördüğünüz şey propaganda değildir artık şu görülmeyeni görme sevdasından vazgeçelim. Başka bir konu olarak hadi kendi kaynaklarımızı es geçelim eğer birazcık İngilizce ile tarih okuması yaparsanız Anzak askerlerinin anı ifadelerine göre Çanakkale Savaşı sırasında bombaları bırakın tokatlamayı yerden alıp karşıya atabildiğini okursunuz. Koca bir filmde buna takılmak büyük bir başarı. Sonuçta adamlar Dünyayı Kur ... DevamıFilmin kastını çok başarılı buldum. Oyuncular neredeyse gerçekle aynı. Doss'un gençliğine bakarsanız onun da neredeyse çok benzer olduğunu göreceksiniz. Gerisi spoiler tadında
Filmle ilgili öncesinde Amerikan propagandası, bu kadar da olmaz, bombaya kafa atmalar gibi yorumlar okumuştum. Her şeye bir kulp bulma çabasına pes diyorum. Hiç mi anı okumadınız; hiç mi biyografik bir film seyretmediniz? Yahu adam koyu şekilde dinine bağlı biri tabiki sinemaya da böyle aktarılacak. Kaldı ki filmin başında bence gayette iyi bir sorgulama var! Her gördüğünüz şey propaganda değildir artık şu görülmeyeni görme sevdasından vazgeçelim. Başka bir konu olarak hadi kendi kaynaklarımızı es geçelim eğer birazcık İngilizce ile tarih okuması yaparsanız Anzak askerlerinin anı ifadelerine göre Çanakkale Savaşı sırasında bombaları bırakın tokatlamayı yerden alıp karşıya atabildiğini okursunuz. Koca bir filmde buna takılmak büyük bir başarı. Sonuçta adamlar Dünyayı Kurtaran Adam'ı çekmemişler... Ayrıca biraz araştırma ile gösterilen birçok olayın belgeleri vs öyle ya da böyle bulunabiliyor. Şu piyasa şartları düşünüldüğünde bu bir film, belgesel değil. Tabiki abartmandan kazanç isteği, kurgu vs olacak. Örneğin sanırım tepenin yüksekliği filmde abartıldığı kadar değil! Neyse "kendimi delirdiniz mi lan" diye isyan eden Mehmet Demirkol gibi hissetim yeter bu kadar.
Filme puanım: 7.7/10
Hayata Röveşata Çeken Adam filmine yorum yazdı:
Böyle filmlere kendi alışkanlıklarını yaratabilen filmler diyorum. Sevginin paylaştıkça çoğalan bir duygu olduğunu bana tekrar tekrar hatırlattığı için çok sevdim bu filmi. Filme ve siz değerli burayı okuyanlara Sabahattin Ali'den bir alıntı ile yorum yapmak istiyorum.
İçinde hakikaten sevmek kabiliyeti olan bir insan hiçbir zaman bu sevgiyi bir kişiye inhisar ettiremez ve kimseden de böyle yapmasını bekleyemez. Ne kadar çok insanı seversek, asıl sevdiğimiz bir tek kişiyi de o kadar çok ve kuvvetli severiz. Aşk dağıldıkça azalan bir şey değildir.
İşte ne yazıktır ki kimisine bunu hiç anlatamıyorsun.
Aksi, huysuz ve kuralcı Ove karakteri beni hemen filmin içerisine aldı ve film boyunca bırakmadı. Özellikle yan rol olarak İran'lı kadın tercihini çok başarılı buldum. Arabalar hakkında böyle çocukça inatlaşmaları olduça hoşuma gitti. Filmin son sahnesinde küçük kızımızın kapıyı kapatmasıysa güzel bir sondu.
Perfect Strangers filmine yorum yazdı:
Biraz fazla abartılmış gibi olsa da özellikle sonu itibariyle güzel çarpıcı bir film. Ve üzgünüm ki tüm bunlar hayatın gerçek bir parçası.
Hangimiz böyle değiliz ki demeden geçemeyeceğim. Kimimiz bugününden korkuyor, kimimiz kurtulamadığımız geçmişimizden. Kimisi zevklerinden kimisi kendine utanç gördüklerinden. Peppe çok doğru bir söz söylüyor: Sevdiğimizi herşeyden korumak isteriz. Bazense bunun için saklanıyor herşey. Yaşadıklarımdan yola çıkarak bu konuyla ilgili tek isteğim ilerideelimdeki lanet telefonu sevdiklerime bırakabilmek.
Carandiru filmine yorum yazdı:
Birçok hapishane filmi gibi otorite, devlet, kolluk kuvvetleri, gözetim, suç vb. birçok sosyolojik olgunun kişiler arasında tartışılmasına kaynaklık edebilecek bir film. Bu açından izlenmesini değerli buluyorum. Lakin izlerken sıkıldım mı, uzun buldum mu sorusuna cevabım evet. Bundan dolayıdır ki daha çok yansıtılanları gözlemleyip, üzerine düşünmek isteyenlere tavsiye ederim. Onun dışında "sinema" olarak kötü bulduğumu söylemek isterim.
Hapishanenin yıkılma sahnesini koymaları çok güzel olmuş. Sanırım Vendetta’dan beri bina patlatmaya büyük bir ilgim var.
Aptallar Çetesi filmine yorum yazdı:
Kovalamanın daha fazla olduğu, tempolu, aksiyonu yüksek bir film bekliyordum. Açıkçası beklentilerimin altında kaldı. Arkadaşlara katılıyorum komedi ile biyografi arasına sıkışmış.
Komedi de mantık beklemiyorum lakin adamımızın rahatlıkla uçak yolculuğu yapması beni nedensiz yere gerim gerim germiştir.
Hayat Güzeldir filmine yorum yazdı:
Buongiorno principessa !
Benigni o kadar hoş bir karakter ortaya çıkarmış ki içinizi ısıtıyor.Filmin ilk yarısı uzatılarak ayrı bir film yapılacak olsa onu da çok izlemek isterdim. İzledikten sonra ne demek istediğimi kesinlikle anlayacaksınız.Adam yönetmiş, yazmış, oynamış daha ne yapsın!
Holocaust hakkında 20’ye yakın film izlemişimdir. En güzel özetlerden birini geçmiş:
İnsandan sabun mu düğme mi olurmuş!
Sahtekar filmine yorum yazdı:
Benim gibi dram-gerilim filmi izlemekten hoşlananlara tavsiye edebilirim. Filmin sonuna dair ortaya çıkacak merakınız ve kötülerin hakkından gelme isteğiniz film boyunca ilginizi yüksek tutacaktır.
Olayla ilgili okuma yapmak isteyenlere tavsiyem "The Wineville Chicken Coop Murders" diye araştırmaları.
http://www.theoccultmuseum.com/family-affair-gordon-northcott-wineville-chicken-coop-murders/
Ölümün Soluğu filmine yorum yazdı:
Bir olguyu mahkemeye çıkartıp çeşitli yönlerini ortaya koyması bakımından "God On Trial" sosyal bilimler ve hukuk fakültesi öğrencilerine ders niteliğinde izletilmesi gereken bir film.Özellikle sonlara doğru olaylar tarihine, kutsanılan dokunulmaz inançlarına eleştirel bir teori ile yaklaşabilmiş hatta yeri geldiğine Hitler'in ve diğerlerinin tanrısının kendi tanrılarından farklı olmadığını öne sürebilmeyi başarmış bir filmdir. Tüm bunlar sırasında inanç destekçilerinin de özellikle filmin başlarında kendi umutlarını çok güzel yansıttıklarını düşünüyorum. Yani öyle körü körüne eleştirelim mantığında bir film olmadığı kanaatindeyim.
Fizikçinin ve sondaki amcanının görüşlerine imzamı atıyorum. Lakin asıl çarpıcı olan kesinlikle mahkeme başkanı durumunda takılan Alman beyefendiydi. Kimlik dediğimiz olguya çok güzel bir selam çakmış adeta mest etmiştir. Her ne kadar filmdeki fizikçi gibi düşünsem de sürecin en çarpıcı repliği bence Alman abinin sö ... DevamıBir olguyu mahkemeye çıkartıp çeşitli yönlerini ortaya koyması bakımından "God On Trial" sosyal bilimler ve hukuk fakültesi öğrencilerine ders niteliğinde izletilmesi gereken bir film.Özellikle sonlara doğru olaylar tarihine, kutsanılan dokunulmaz inançlarına eleştirel bir teori ile yaklaşabilmiş hatta yeri geldiğine Hitler'in ve diğerlerinin tanrısının kendi tanrılarından farklı olmadığını öne sürebilmeyi başarmış bir filmdir. Tüm bunlar sırasında inanç destekçilerinin de özellikle filmin başlarında kendi umutlarını çok güzel yansıttıklarını düşünüyorum. Yani öyle körü körüne eleştirelim mantığında bir film olmadığı kanaatindeyim.
Fizikçinin ve sondaki amcanının görüşlerine imzamı atıyorum. Lakin asıl çarpıcı olan kesinlikle mahkeme başkanı durumunda takılan Alman beyefendiydi. Kimlik dediğimiz olguya çok güzel bir selam çakmış adeta mest etmiştir. Her ne kadar filmdeki fizikçi gibi düşünsem de sürecin en çarpıcı repliği bence Alman abinin söylediğidir: "Tanrı sizin tanrınız. Hiç var olmasa bile. Onu koruyun." Herkesin inanç özgürlüğünün olduğu bir dünya ümidiyle...