Beni Asla Bırakma Yorumları

Beni Asla Bırakma filmi detayları

@ness

11 yıl önce

Keira Knighley çok iğreti durmuş filmde,o olmasa çok daha iyi bi film olurdu. Ha bu haliyle de fazlasıyla sıcak bi film.
C

@citylights42

11 yıl önce

6.5 / 10

Kötü bir film olduğunu düşünmüyorum ama kesinlikle overrated bir film.Filmde Ruth rolünü Keira Knightley'den başkası oynasa film daha iyi olabilirmiş.

@kaede

11 yıl önce

Çarpıcı bir filmdi. Hani izledikten sonra saatlerce etkisi altısında kalacağınız türden. Üç arkadaş aslında birbirini tamamlar nitelikte olmuş ve ayrılamamalarının asıl nedeni bu.

Çok önceleri bir söz duymuştum: İnsanların aslında bir biri ardından fotokopi makinesinden çıkma kopyaları olduğunu yazıyordu. Ve bu kopyalama görüntü ya da yazı kararsa okunmayacak hale gelse bile devam edecekmiş. Nedense bu filmi izleyince aklıma bu söz geldi. Kathy’nin empati ve gözlem gücü çok iyi. Olayların nereye gidebileceğini kestirebiliyor. Ayrıca Tommy’nin saçma düşüncesinin yanlış olmasını bilmesine rağmen onun peşinden gidebiliyor. Taklit varlıklarda inanılmaz bir kararsızlık var, gerçekten bir boşluk "ruhsuzluk". Sipariş sahnelerinde bunu görebiliyoruz. (idealist hocanın bir bakıma üzerlerinde uyguladığı, onlara empoze etmek istediği durumdu -kendi tercihini yapmaları" Ama aldıkları eğitim bunun olmasına imkan tanımıyor. Bu özgüvensizliği aslında çiftler
... Devamı
Çarpıcı bir filmdi. Hani izledikten sonra saatlerce etkisi altısında kalacağınız türden. Üç arkadaş aslında birbirini tamamlar nitelikte olmuş ve ayrılamamalarının asıl nedeni bu.

Çok önceleri bir söz duymuştum: İnsanların aslında bir biri ardından fotokopi makinesinden çıkma kopyaları olduğunu yazıyordu. Ve bu kopyalama görüntü ya da yazı kararsa okunmayacak hale gelse bile devam edecekmiş. Nedense bu filmi izleyince aklıma bu söz geldi. Kathy’nin empati ve gözlem gücü çok iyi. Olayların nereye gidebileceğini kestirebiliyor. Ayrıca Tommy’nin saçma düşüncesinin yanlış olmasını bilmesine rağmen onun peşinden gidebiliyor. Taklit varlıklarda inanılmaz bir kararsızlık var, gerçekten bir boşluk "ruhsuzluk". Sipariş sahnelerinde bunu görebiliyoruz. (idealist hocanın bir bakıma üzerlerinde uyguladığı, onlara empoze etmek istediği durumdu -kendi tercihini yapmaları" Ama aldıkları eğitim bunun olmasına imkan tanımıyor. Bu özgüvensizliği aslında çiftlerin ayrılamamasından da anlayabiliyoruz. Çiftler birbirine aşık olmasa bile peşinden koştukları yalanı gerçekleştirmek için rol yapma yolundu seçiyorlar. Ya da taklit ederek gördükleri şeyleri bir birleri üzerinde deniyorlar. Tv’de anlamadıkları halde seyirci tepkisine göre gülmeleri çok başarılı bir şekilde bunu seyirciye aktarıyor Ben ayrıca Kathy’nin bu kadar ruhsal işkenceye dayanabilmesine şaşırdım. Belki de Tommy ve Ruth’un seslerini dinlemek onu daha derinden etkiliyordu. O yüzden bakıcı olmayı seçti Tommy’nin resimlerine baktığınız zaman ruhları hakkında bir izlenim kazanabiliyoruz. Resmin güzel olması için süsleme yöntemine başvuruyor. Salyangoz gibi sarmal bir döngüde kendi içindeki açmazı görebiliyoruz. Bu aslında dışarı çıkamadıkları çitlerle güzel bir alegori oluşturuyor. Konturların dışına çıkamayan kontrollü çizimleri, kurbağa (kurbağa şeytanı ve kötülüğü temsil eder) ve fil çizimlerinde daha çocuk yaşlarda gördükleri sert eğitimin izlerini görebiliyoruz. Bu eğitimlerden biri ise cinsellik eğitimiydi çocuklar gözlerini bile kırpmadan bu dersi dinliyorlardı (Ölüm, cinsellik onlar için çok doğalken tek Kathy utançla kafasını yere indiriyordu) . Ben bir de fil çizimlerinden bilinçaltında yatan "fil mezarlığı" temasını çıkarttım. Fillerde ölmeden 10-15 gün önce öleceği mezarlığa gider ve ölümü beklerler. Bu aynı düşünceyi kendi ölümlerine ayakları üstünde sendeleyerek gitmelerinde ve Ruth’un Kathy’e ölmeden önce seni göreceğimi ve görevimi bu şekilde tamamlayacağımı biliyordum açıklamasından anlayabiliyoruz. Son olarak da çocukken söylenen yalanlar aslında bir bakıma doğruydu: Çitin dışına çıkan birinin ağaca asılıp kollarının ve bacaklarının kesildiği hikayesi: Misyonu gelen birinin başına gelen, idama giden birini anlatıyor. Kaçan kişi ise özgür iradeyle hayatta tutunamayıp çaresizce ölen Kopyanın başına gelen hazin sondur. Filmin son sahnesinde rüzgarın tüm çekiciliğine, tahriklerine rağmen bağlandığı demir tellerden kopmayan naylon paçavraları görürüz. Bu filmin bir yandan da özetidir aslında. Sonuç olarak kabullenmişlik, çaresizlikle insanlar için en büyük ödül erken ölüm oluyor.

Dipnot: Kaderlerinden kaçamamalarının asıl nedeni aldıkları eğitimden çok genlerinin de buna müsade etmemesidir. Çünkü sanatsal olarak bir yaratım ortaya koyamamaları, seçim yapamamaları gibi bir çaresizlik doğuştan kazanılan bir aidiyet var, ben öyle algıladım ama.

@stiff

12 yıl önce

7 / 10

Sıradışı ve güzel bir senaryoya sahip ancak yavan bir şeyler olduğunu düşündüğüm için umduğum tadı alamamıştım. Andy Garfield ve Carey Mulligan'ın oyunculuk kariyerine olumlu etki etmiş bir film de diyebilirim ama Keira Knightley'i filme pek yakıştıramadım. 7/10 puan vermiştim.

@rinas

12 yıl önce

6.1 / 10

Her şey eyvallah arkadaş ama niye Tommy Ruth’un iki ilgisine kanıp üstüne atlıyor, Hani Kathy’ye kaset vermiştin, seviyodun noldu bilader? Yıllarca pişmanlık duymadın da Ruth itiraf edince mi dank etti dingoz?

@sevgikara

12 yıl önce

9.5 / 10

öncellikle filmin müziğine bayıldım( WE ALL COMPLETE ).açıkçası pek müzik dinleyen biri değilimdir.bazı insanlar gibi müziği yakıt olarak kullanmam.müzik dinlemezlerse yol gidemezler gibi gelir bana kimileri.ama uzun zamandır ruhumu o insanlar gibi okşayan bir melodi duymamıştım taki bu filmi izleyene kadar.

filmden çok etkilendim.hadi saklamayacam bi paket peçete de bitirdim.ama bunda müziğin etkisi büyük.şimdi öncelikle bastırma savunma mekanizmasını çok yoğun kullanan bir kişinin izlemesini tavsiye etmem.zira hayattan soğuyabilir,mutsuz olabilir.biz insanlar biliyoruz ki yaşam süresi ortalama 60-70 yıldır.öleceğimizi biliriz ama yine de '' yaşarız''.bu filmde karakterler belki biraz daha kısa yaşıyorlar ama bizden hiçbir farkları yok.gerçek hayattaki tüm duyguları onlar da yaşıyor:aşk,sevgi,kıskançlık,sabır,günah..

öleceklerini bile bile. aynı bizim gibi.

@fkhrm_217

12 yıl önce

herkes her filmi sevecek diye bi' kaide yok ya, ben de bu filmi sevemedim. seveceğimi düşünerek izleyeme başlamama rağmen üstelik.

başroldeki kathy kızımızın oyunculuğuna diyeceğim yok ama tommy'i oynayan yeni yetme spiderman oğlumuzu yakıştıramadım ben nedense filme. afişteki büyük payından dolayı daha fazla görmeyi umduğum keira knightleynin bi' iki sevişme sahnesi ve etraflarda sinir bozucu bi' şekilde salınması dışında bi' işlevi yok.

ne diyim keşke sevseydim ama olmayınca olmuyor.

pride & prejudice filminde abla kardeşi oynayan keira knightley ile carey mulligan'ın bu filmde yaşıt olmaları çok gözüme takılmıştı ama meğersem ikisi de 85'liymiş efenim. üşenmedim araştırdım sizle de paylaşayım.

özet geçmek gerekirse. ben sevmedim ama sevilmeyecek gibi de film değil.
B

@barisius

12 yıl önce

8.2 / 10

Bazı arkadaşlar filmdeki bir mevzuya takılmışlar. Neden filmde organları alınan insanlar bu duruma ses çıkarmıyorlar, isyan etmiyorlar, birleşip sistemin karşısında durmuyorlar falan denmiş. Bunun cevabı çok basit aslında. Her şeyi senaristin söylemesini beklememek gerek.

Bu insanlar klonlandıktan sonra belirli bir yaşa kadar neden sokağa salınmıyorlar diye düşündünüz mü? Neden ileride vakti gelince kullanılıp atılacak hayvanlar bu kadar sıkı eğitimden geçiyorlar sizce?

Bir çocuğu çitin dışına çıktığında çok kötü şeyler olacağına inandırırsınız ve onu sadece amacına uygun biçimde davranacak bir robotmuş gibi yetiştirirseniz büyüdüğünde kişisel iradesiyle isyan etmesinin mümkün olmadığını da bilirsiniz. Zaten küçük Tommy'nin top çitin dışına kaçtığında topu almaya yeltenmemesi de hep bu sebeptendir.

Kısaca söylemek gerekirse, kurbanlık koyun gibi yetiştirilen bu klonların isyan etmesini beklemek aşırı iyimser bir düşünce olur. Bunun örneğini,
... Devamı
Bazı arkadaşlar filmdeki bir mevzuya takılmışlar. Neden filmde organları alınan insanlar bu duruma ses çıkarmıyorlar, isyan etmiyorlar, birleşip sistemin karşısında durmuyorlar falan denmiş. Bunun cevabı çok basit aslında. Her şeyi senaristin söylemesini beklememek gerek.

Bu insanlar klonlandıktan sonra belirli bir yaşa kadar neden sokağa salınmıyorlar diye düşündünüz mü? Neden ileride vakti gelince kullanılıp atılacak hayvanlar bu kadar sıkı eğitimden geçiyorlar sizce?

Bir çocuğu çitin dışına çıktığında çok kötü şeyler olacağına inandırırsınız ve onu sadece amacına uygun biçimde davranacak bir robotmuş gibi yetiştirirseniz büyüdüğünde kişisel iradesiyle isyan etmesinin mümkün olmadığını da bilirsiniz. Zaten küçük Tommy'nin top çitin dışına kaçtığında topu almaya yeltenmemesi de hep bu sebeptendir.

Kısaca söylemek gerekirse, kurbanlık koyun gibi yetiştirilen bu klonların isyan etmesini beklemek aşırı iyimser bir düşünce olur. Bunun örneğini, şu anki hayatınızda, kafanızı kaldırıp sokağa baktığınızda da görebilirsiniz belki, ne dersiniz?

@yavuzgl

13 yıl önce

9 / 10

Başta "Island" filminin değişik bir versiyonu olarak düşündüm ama konunun işlenişi ve oyunculuklarıyla bambaşka bir film, hayatın değerini bilmeyen insanlar için ders diye izletilmesi gereken bir film. Acıyı bu şekilde kabullenebilmek imkansız gibi görünsede bunca şikayete ve sızlanmaya rağmen bizler de devam etmiyor muyuz yaşamaya?

@horrorpheliac

13 yıl önce

9 / 10

Harika bir uyarlama olmuş. Konu gerçekten mükemmel.

Konuyu kavradığım andan itibaren içimi bi hüzün kaplayıverdi ve sonuna kadar gitti. Olay sadece aşk değil, daha ileri şeyler.

Tam bir dramaydı benim için.

Ayrıca müzik seçimleri de harika olmuş.
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL