Yaratık Yorumları

Yaratık filmi detayları

@yokitosama

2 ay önce

8.6 / 10

Hala bu dönemde bile sözüm ona bir çok gerilim filmine çok rahat şekilde kafa tutabilecek olan altın değerinde bir filmdir. Alien basit bir yaratık filmi değildir. Bir atmosfer filmidir. O karamsarlığı o çaresizliği inanılmaz şekilde aşılar size.

Filmi tersten okumakta mümkündür. Yeni doğan bir varlığın yaşam savaşıdır alien aynı zamanda. Bence tersten bakabildiğimiz için film , sadece bize bunu sağladığı için bile övgüyü hak eder. Hayatta kalma savaşıdır alien. Ama çift taraflı.

@kbrcktlbs

1 yıl önce

8 / 10

Kedi bile oynamış 8/10

@ayazwho

2 yıl önce

6 / 10

Görsel olarak dönemin şartlarına göre iyi film ama konusu ve konunun işlenişi olarak çok iyi değil. Aldığı puanı hak ettiği söylenemez.

@patrickjane

4 yıl önce

Tekrar izleme vakti geldi sanırım

@furkandgn9

4 yıl önce

9 / 10

Alien evreninin görsel tasarımına yıllarca hayranlık duydum. H.R. Giger’ın uyuşturucunun etkisiyle çizdiği endüstriyel makineler ve cinsel organlar karışımı çizimlerini sürekli takip ettim. Fakat bir türlü oturup tüm seriyi adam akıllı izleme fırsatı bulamadım. Ama neyse ki ilk 3 filmi sonunda detaylıca izleyebildim.

Öncelikle bahsettiğim gibi görsel atmosfer şahane. H.R. Giger’ın çizimlerini senaryoya adapte etme kısmında ve evreni oluşturma noktasında Scott Ridley muazzam bir iş çıkartmış. Stan Winston’ın yaratık tasarımlarını bu şekilde hayata geçirmesi ise inanılır gibi değil. Adam muazzam bir heykeltıraş.

Yaratıkların orasından burasından endüstriyel borular, sanayi maddelerine benzer cisimler çıktığı için ve filmler genelde uzay gemilerinde ya da fabrika gibi noktalarda geçtiği için ayrı bir tehdit oluşuyor izleyicinin gözünde. Uzay gemisinin içinde elbette devasa borular, çarklar, mazgallar var. Ve karanlıkta belli belirsiz görünen bu cisimler xenomorphları çağrıştırdığı için
... Devamı
Alien evreninin görsel tasarımına yıllarca hayranlık duydum. H.R. Giger’ın uyuşturucunun etkisiyle çizdiği endüstriyel makineler ve cinsel organlar karışımı çizimlerini sürekli takip ettim. Fakat bir türlü oturup tüm seriyi adam akıllı izleme fırsatı bulamadım. Ama neyse ki ilk 3 filmi sonunda detaylıca izleyebildim.

Öncelikle bahsettiğim gibi görsel atmosfer şahane. H.R. Giger’ın çizimlerini senaryoya adapte etme kısmında ve evreni oluşturma noktasında Scott Ridley muazzam bir iş çıkartmış. Stan Winston’ın yaratık tasarımlarını bu şekilde hayata geçirmesi ise inanılır gibi değil. Adam muazzam bir heykeltıraş.

Yaratıkların orasından burasından endüstriyel borular, sanayi maddelerine benzer cisimler çıktığı için ve filmler genelde uzay gemilerinde ya da fabrika gibi noktalarda geçtiği için ayrı bir tehdit oluşuyor izleyicinin gözünde. Uzay gemisinin içinde elbette devasa borular, çarklar, mazgallar var. Ve karanlıkta belli belirsiz görünen bu cisimler xenomorphları çağrıştırdığı için ’’ah geldi, gelmemiş, yoksa o mu?’’ gibisinden düşüncelerle sürekli tansiyona gömülüyorsunuz.

4 filmin her birinin farklı yönetmenler tarafından çekilmiş olması da ayrı bir tat. Her biri çok usta isimler ve her biri kendilerinden değer katmışlar bu evrene. 3. ve 4. filmlerde bariz bir düşüş olsa da ben 3. filmi de seviyorum. Ve muhtemelen 4. filmi de seveceğim. Zaten sonrasında B Movies dediğimiz Alien vs. Predator’ler işin içine giriyorlar. Bunların da alıcısı, beğeneni var artık. Ona laf etmek de pek mantıklı olmaz. 2012 yılında da Prometheus filmi ile biraz daha işin felsefik, kendisine yarattığı mitolojik kısmına giriyoruz.

Her filmde yaratıktan kaçış aşamasını süsleyen iyi, ufak hikayeler mevcut. Ancak ben bunları anlatmayacağım elbette. Eğer izlemek isterseniz bu muhteşem seri 6 filmden oluşuyor. İlki 1979, sonuncusu ise 2017 yılında gösterildi. Kesinlikle öneriyorum, bir denemelisiniz.
M

@metindgunay

6 yıl önce

9.2 / 10

Harika bir film. Film sektörüne yeni görsel efektler ve tasarımlar kazandırmış bir filmdir. Kesinlikle izlenmesi gereken film ve seridir

@sinebiyat

7 yıl önce

8.5 / 10

Bu filmin ilginç bir öyküsü vardır. Aslında Senaryosu Dan O’Bannon ve Ronald Shusett tarafından ilk başta bilim-kurgu, komedi filmi olması amacıyla yazılmıştır. Yazılmasından kısa bir süre sonra da yapımcı Walter Hill, 1974 yılında ’Dark Star’ adlı bilim-kurgu, komedi tarzındaki kült filmi çeken John Carpenter’a filmi çekmesi için teklif götürmüştür. Ne var ki, John Carpenter artık korku tarzında filmler çekmek istediğini söylediği için teklifi reddetmiştir.

Ardından Ronald Shusett, daha önceden birkaç dizide ve bir - iki bağımsız filmde yönetmenlik yapan arkadaşı Ridley Scott’a senaryoyu yollar. Senaryoyu okuyan Scott da bu senaryodan, komediden ziyade çok iyi bir korku filmi çıkacağını söyler ve filmi bilim-kurgu, korku tarzında çekmelerine izin verirlerse kabul edeceğini söyler.

İlk yönetmen adayının korku filmi çekmek istemesi gerekçesiyle reddettiği bu komedi senaryosunun, korku filmi olarak çekilecek olmasının ironisi Walter Hill’in de hoşuna gider ve Ridley Scott ile anlaşılır
... Devamı
Bu filmin ilginç bir öyküsü vardır. Aslında Senaryosu Dan O’Bannon ve Ronald Shusett tarafından ilk başta bilim-kurgu, komedi filmi olması amacıyla yazılmıştır. Yazılmasından kısa bir süre sonra da yapımcı Walter Hill, 1974 yılında ’Dark Star’ adlı bilim-kurgu, komedi tarzındaki kült filmi çeken John Carpenter’a filmi çekmesi için teklif götürmüştür. Ne var ki, John Carpenter artık korku tarzında filmler çekmek istediğini söylediği için teklifi reddetmiştir.

Ardından Ronald Shusett, daha önceden birkaç dizide ve bir - iki bağımsız filmde yönetmenlik yapan arkadaşı Ridley Scott’a senaryoyu yollar. Senaryoyu okuyan Scott da bu senaryodan, komediden ziyade çok iyi bir korku filmi çıkacağını söyler ve filmi bilim-kurgu, korku tarzında çekmelerine izin verirlerse kabul edeceğini söyler.

İlk yönetmen adayının korku filmi çekmek istemesi gerekçesiyle reddettiği bu komedi senaryosunun, korku filmi olarak çekilecek olmasının ironisi Walter Hill’in de hoşuna gider ve Ridley Scott ile anlaşılır. Sonunda da bugün izlemeye doyamadığımız bu başyapıt ortaya çıkar.

Kariyerine komedi yönetmeni olarak başlayan ve sonradan korkuya yöneldiği için bu komedi(!) senaryosunu reddeden John Carpenter da ilerleyen yıllarda korku sinemasının en önde gelen yönetmenlerinden biri olur ve bu türün birçok klasiğine imza atar.

@seko

10 yıl önce

6 / 10

Ah şu eski filmler!

Özellikle bilim kurgu ya da görselliğin ön planda olan filmlere oy verirken bazen şaşırıyorum genel olarak görselliği günümüzle karşılaştırmayıp adamlar ne düşünmüş ne yapmaya çalışmışa bakıyorum ancak bu filmde ne yazık ki öyle vay adamlar ne tasarlamış, ne düşünmüş filan demedim. Maalesef düşünce olarakta çok fazla bir şey vadetmiyor benim için Alien filmi.

Puanım: 6
R

@refidun

11 yıl önce

izleyip pişman olduğum ender filmlerden biri.

tamam o günün şartlarına göre gemiydi, ortamdı, teknolojiydi falan çok iyi lafım yok.

ama filmde doğru düzgün bi vurma öldürme sahnesi yok lan.

sanırım ben daha fazla aksiyona aradığım için hayal kırıklığına uğradım ama

Yorumları okuyunca ulan diyorum yanlış film mi izledim millet hasta olmuş.

bence 8.5’lik bir film değil.

en iyi sanat ve efekt ödülü almış zaten başka da bişeyi yok.

bi de başroldeki abla iyi.

benim için zaman kaybıydı.

ben kaybettim eller kazansın.

@millennium

11 yıl önce

8.2 / 10

Siz siz olun bu kült denilebilecek filmden önce Prometheus'u izlemeyin.Sonra izleyin.İzleyeceksenizde benzer bir senaryoya kendinizi hazırlayın.Filmden aldığım tat bu yüzden biraz azaldı çünkü aşağı yukarı aynı şekilde ilerleyeceğini tahmin etmek güzel değil.Tabii o filmden çok daha iyi bir film izleyeceğinize emin olabilirsiniz.Çok daha gerçekçi ve atmosferi harika,mantık hataları yok.

Yine de The Thing tarzı ilginç sahneler beklediğim için beklentilerimin altında kaldı.Genellikle durağan ilerleyiş hakim beni bu açıdan yanılttı.En beğendiğim sahne ise malum kedi sahnesi oldu.Yönetmen herhalde o kısmı daha iyi çekemezmiş.Kedi bile rolünün hakkını vermiş :)
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL