bildigim kadariyla cok dusuk bir butce ile yapilmis bir film zaten bunu izlerkende fark ediyoruz gerek son TBMM sahnesi olsun ama herseye ragmen guzel bir film olmus
Sonlara doğruki meclis sahnesinin stüdyo ortamında çekilip bilgisayar efektiyle süslenmesinin bu kadar göze çarpmasının ve yapay gözükmesinin nedenini filmin bize vermeye çalıştığı mesajla çok ta iyi anlayabiliriz aslında.
böyle büyük prodüksiyonla, nasıl oldu da zamanın, havası dokusu bize geçmedi (?) bunu kara kara düşünmekteyim.. o ruhu hissedemedim, çekimlerde özensiz davranılmış dersem, acımasız mı olurum - yok..
filmin (aslinda hikayenin demek istiyorum) kadersizligi ülkemizin geleneksel "ideolojik sidik yarislari" donemine denk gelmesinden. dahasi, o yaris ugruna siparis verilmesinden. ona alet olmasindan.
bagimsiz bir bakis getiremiyor o yuzden. sinemanin olanaklarini kullanisi da, politikacilarin ucuz yollu propaganda yaparkenki kurnazliklarina benziyor.
Dış kuvvetlerin, iç işbirlikçilerin ve medya üçgeni arasında bir avuç azimli mühendisin mücadelesi.Yıllardır ülkemiz üzerinde oynanan oyunların 120 dk ya sığdırılması.Azim ve kararlılık herşeyin üstesinden gelir çıkarımını yapabileceğimiz bir film.Özellikle başarılı oyunculuk izleyiciyi en fazla etkileyen etmen oluyor devrim arabalarında.Son zamanlarda izlediğim en iyi Türk filmi.Umarım bu tür filmleri daha fazla izleme fırsatı bulabiliriz.
insanin ici aciyor gercekten izlerken. en duygusal film bile boylesi bir etki birakamiyor bunyede. "devrim" ve "onyargilar" uzerine kurulu cok iyi bir film gercekten.
ülkemizde hiçbir "devrim"in neden yürü(ye)meyeceğini çok çok güzel anlatır film.. medyanın ne menem bir şey olduğunu, zavallı halkımızın bu zavallı sıfatını ne kadar da benimsediğini de pek güzel vurgular.. bir de filmde arada bahsedilen uçak fabrikası hikayesi vardır ki, onu da araştırıp okursanız internetten bir yerlerden, sinirden ağlamamak için kendinizi hepten zor tutarsınız.. elinizin kolunuzun bağlı olması, hiçbir şeyin değişmiyor olması, halkın bu kadar sessiz ve tamahkar olması insanı çileden çıkarıyor.. son cümle olarak "iyi o zaman, hakettiğiniz gibi yönetilin bakalım" diyesi gelse de insanın, "yok" diye düşünüyor yine de, "bunca giden can boşa gitmiş olmamalı.."
peki benzin göstergesi bozuk olan araba beyaz olsaydı, ve sevgili cemal ağa güzel güzel yoluna devam etseydi uluslararası anlamda tanınmış, muhteşem bir otomobil endüstrimiz mi olacaktı? olabilirdi diye düşünmek çok safça olur gibi geliyor bana..
@bgr1453
14 yıl önce
@winternight
14 yıl önce
8.5 / 10
@ustunkoru
15 yıl önce
5.3 / 10
@gordion_knot
15 yıl önce
4.9 / 10
bagimsiz bir bakis getiremiyor o yuzden. sinemanin olanaklarini kullanisi da, politikacilarin ucuz yollu propaganda yaparkenki kurnazliklarina benziyor.
yoksa hikaye hakkaten beckett'e rahmet okutacak nitelikte, bulunmaz bir absurd mizah ornegi.
yazik olmus devrime diyorum baska da bir sey demiyorum.
@cyrano90
15 yıl önce
10 / 10
@kayip_balik_nem
15 yıl önce
"devrim" ve "onyargilar" uzerine kurulu cok iyi bir film gercekten.
@dehsett
15 yıl önce
7.8 / 10
@gel_gor_ki
15 yıl önce
-epaşam?
-...!
-araba diyordunuz?
*
araba! 130 gün! o telaş! ülke cangılda mesele araba yani, başka bir şey değildi di mi paşam?!
nahif ülkeyiz vesselam...
@babelfish
15 yıl önce
9.6 / 10
peki benzin göstergesi bozuk olan araba beyaz olsaydı, ve sevgili cemal ağa güzel güzel yoluna devam etseydi uluslararası anlamda tanınmış, muhteşem bir otomobil endüstrimiz mi olacaktı? olabilirdi diye düşünmek çok safça olur gibi geliyor bana..
@peynir
16 yıl önce