sonunun istediğim gibi bitmediği filmdi. ne kadar çok gerildim, sonunda mutlaka efsane bir patlayış bekliordum. biri hep sol gösterip, sağdan vurmaktan bahsetmişti. kesinlikle haklı. hep aynı klişe. fakat sonu ne kadar kötü bitse de, sonuna kadar her şey güzel gitti.
Filmi seyrederken ya bu film Martin Scorsese 'ın değil miydi diyip durdum. Çünkü böyle çekimler ,konunun işlenişi hiç onu tarzı değil. Heralde ben yanlış baktım dedim. İzlemeye devam ettim. Şöyle bir saat güzelcene sıkıldım. Ama aynı zamanda da gerildim. Ve beklemediğim bir süpriz ile karşılaştığımda benim için bir teselli oldu. Sonu da yine piskopatça bitince benden biraz daha puan aldı. Sonra yönetmen Martin Scorsese diye yazınca filmin gerilim türünde olmasından sanırım gerilimi de bu adam böyle çekiyormuş dedim. İlginç bir tecrübeydi benim için.
Filmin görselliğine dicek birşey yok; son derece iyi. Görüntü yönetmenini tebrik takdir ne varsa ediyorum. Ama şu sağ gösterip sol vurma klişesi. Bunları "akıl oyunları"nda "altıncı his"de vb. defalarca gördük. Olmadı Martin Amca bu klişe hiç olmadı.
filmin sonunda di caprio yu fenere götürecek olan hasta bakıcının elindeki havlunun altındaki bıçağın gösterilmesi, di caprionun film boyunca gösterdiği karakter olduğunun bir kanıtı değil miydi ?
kaede çok başarılı bir noktayı yakalamışsın.dediğim gibi ben iki iktimali de mümkün görüyorum.yanılmıyorsam scorsese filmin sonunun herkesin tahmin ettiği gibi olduğunu diğer ihtimali isteyerek güçlendirmediğini fakat okuduğu yorumları çok beğendiğini filan söylemişti..
açıkçası haydigelbizimleol ben de seninle aynı sonu isterdim ama bir kaç püf nokta var ve onları bir kaç kez izledim
1.si hastalardan biriyle konuştuğunda ona nota kaç diye not yazıyor yani diğer hastalar işin bilincinde,ayrıca elektrikli tel olduğunu direkt anlıyor ortağı nerden biliyorsun dediğinde de görmüştüm diyor. 2. si ilk adaya geldiğinde polisler çok tedirgin çünkü bu suçlu öfkesiyle biliniyor yanlış hatırlamıyorsam hemşirelerden bir bu korkusunu dışa vuruyordu ve müdürler onu uzaklaştırıyordu. silahını bıraktırma konusuda bundan dolayı diye tahmin ediyorum, onu şiddete yöneltecek eğilimlerini kısıtlıyorlar. 3. nokta doktor ona filmin sonunda bu oyunu 2-3 kez oynadık diyor ayrıca karısını sürekli görmesi ve karısının ona ısrarla feribota bin demesi belki de bundan çünkü bilinçaltında o fenere gittiğini biliyor ve tüm bildiği doğrular çürütülüyor. şizofrenlerle ilgili en önemli bilgi ise şudur. şizofren biri yalnızken sanrılar görmeye ... Devamı
açıkçası haydigelbizimleol ben de seninle aynı sonu isterdim ama bir kaç püf nokta var ve onları bir kaç kez izledim
1.si hastalardan biriyle konuştuğunda ona nota kaç diye not yazıyor yani diğer hastalar işin bilincinde,ayrıca elektrikli tel olduğunu direkt anlıyor ortağı nerden biliyorsun dediğinde de görmüştüm diyor. 2. si ilk adaya geldiğinde polisler çok tedirgin çünkü bu suçlu öfkesiyle biliniyor yanlış hatırlamıyorsam hemşirelerden bir bu korkusunu dışa vuruyordu ve müdürler onu uzaklaştırıyordu. silahını bıraktırma konusuda bundan dolayı diye tahmin ediyorum, onu şiddete yöneltecek eğilimlerini kısıtlıyorlar. 3. nokta doktor ona filmin sonunda bu oyunu 2-3 kez oynadık diyor ayrıca karısını sürekli görmesi ve karısının ona ısrarla feribota bin demesi belki de bundan çünkü bilinçaltında o fenere gittiğini biliyor ve tüm bildiği doğrular çürütülüyor. şizofrenlerle ilgili en önemli bilgi ise şudur. şizofren biri yalnızken sanrılar görmeye başlar yanında biri varken hayal görmez. doktorla ayrıldıkları uçurumda doktor gittikten sonra doktorun silüetini görüyor, aşağıya iniyor ve binlerce fareyi gördükten sonra yaşamanın imkansız olduğu bir mağrada kadın doktorla konuşuyor onun duymak istediklerin ona söylüyor ve şüphesi artıyor. yani aslında leonardo oraya ilk gittiğinden beri oradaki herkese karşı şüpheli davranıyor. zaten ilk içeri hastaneye girdiği sahnede korkunç bir kadın ona sus işareti yapıyor. emin olmamın en büyük nedeni de memento filmiyle olan benzerliği o filmde de bu oyun defalarca oynanıyorduu.ayrıca çok ince bir ayrıntı söyleyeceğim kaç yazan kadın su istiyor ya yazı yazmak için doktorda su getiriyor.o sahnede kadın suyu dikerken bardağa dikkatle bak. bardak yok. 3-4 kez baktım ben mi yanılıyorum diye. sahneyide buldum: http://www.youtube.com/watch?v=acZqbz5egfU
son olarak da isimler bilerek hastaya veriliyor böylesine delirtecek bir hikayeyi doktorlar hastada yaratamazdı bunlar yaşanmış ama hasta tarafından saklanmıştır gerçekleri öğrenmeye başladığı yerde de sanrıları ortaya çıkmaya başlar...(misal kendi çocuklarını boğup kaçan hasta hikayesinde değişim göstermeye başlamıştır, çünkü kendi hikayesini duyması onu rahatsız eder)
bir de son olarak şunu ekliyeyim eğer scorsese'in taxi driver filmini izlemediyeseniz okumayın: sinema dergisinde aslında travi'in yalnızlıktan delirdiğini ve hayaller ürettiğini öğreniyoruz. yani filmin sonlarında kızı kurtarıp, suikast girişiminde bulunması hepsi travisin hayal ürünü. scorsese böyle sonu tam olarak belli olmayan filmlere imza atıyor...
Filmi izleyenlerin aklında soru işaretleri kalmış.burada bu soru işaretlerini artırmayı amaçlıyorum.
Shutter Island pek bi sevildi izleyen kesim tarafından.eh genelde de teenage gençliğimz tarafından.ee di caprio oynuyo ölürler böyle meşhur piçlere
Neyse ben bu adamı sevmezdim.harbi harbi.titanicten beridir sevmezdim.ama noolduysa bi kanım ısınmaya başladı.bu filmle de daha bi ısındı.
Neyse ben buraya bişeyler yazacağım ama neden?yani şimdi ben buraya niye çıktım?şundan dolayı çıktım;
film sonunda leo yaptıklarını kabul etmesine rağmen ölmeyi tercih etti.’’canavar gibi yaşamaktansa...’’ cümlesiyle anlıyoruz bunu.burası anlaşıldı.fakat problem şu.tüm filmin bi oyun olduğunu öğrendikten sonra tamam leo hastaymış anlasın diye oyun oynanmış deyip geçti bi çok izleyen.ama bu kesin değil.neden?
leo nun adaya gittiğinde hasta olduğunu ispatlayabilecek bişey var mı? Benim bildiğim yok. filmde iki ihtimal var ve ikisi de eşit ihtimal dahilinde. biri... Devamı
Filmi izleyenlerin aklında soru işaretleri kalmış.burada bu soru işaretlerini artırmayı amaçlıyorum.
Shutter Island pek bi sevildi izleyen kesim tarafından.eh genelde de teenage gençliğimz tarafından.ee di caprio oynuyo ölürler böyle meşhur piçlere
Neyse ben bu adamı sevmezdim.harbi harbi.titanicten beridir sevmezdim.ama noolduysa bi kanım ısınmaya başladı.bu filmle de daha bi ısındı.
Neyse ben buraya bişeyler yazacağım ama neden?yani şimdi ben buraya niye çıktım?şundan dolayı çıktım;
film sonunda leo yaptıklarını kabul etmesine rağmen ölmeyi tercih etti.’’canavar gibi yaşamaktansa...’’ cümlesiyle anlıyoruz bunu.burası anlaşıldı.fakat problem şu.tüm filmin bi oyun olduğunu öğrendikten sonra tamam leo hastaymış anlasın diye oyun oynanmış deyip geçti bi çok izleyen.ama bu kesin değil.neden?
leo nun adaya gittiğinde hasta olduğunu ispatlayabilecek bişey var mı? Benim bildiğim yok. filmde iki ihtimal var ve ikisi de eşit ihtimal dahilinde. birinci ihtimali biliyoruz leo karısını öldürdü,hastaneye yattı,2 yıl sonunda bir oyunla herşeyi hatırladı ve ölmek için anlamamış numarası yaptı.
ikinci ihtimal şu; leo 2 yıl önce oraya bizim de izlediğimiz gibi ajan olarak yapılan bazı şeyleri açığa çıkarmak için gitti.gittikten sonra dr.rachel ın da belirttiği gibi onların sigarası hapları vb. şeylerle orada bi hastaya dönüştü ve oranın 67.hastası oldu.çünkü oradaki doktorlar leo nun bişeyleri açığa çıkarmasını istemiyordu.aklına kendi kurdukları hastalık senaryosunu yerleştirdiler(bu akıl hastanesinde pek zor olmasa gerek).ama teddy ısrarla sürekli olarak gerçeği hatırladı(ajan olduğunu).bu gitgeller onu daha da hırçın yaptı ve hastane doktorunun da belirttiği gibi şiddete eğilimi ve bu konuda eğitimli olması nedeniyle diğer hastalar ve çalışanlar için tehdit oluşturmaya başladı.
bu yüzden yapılacak iki şey vardı; ya hastalığını kabul edecek ve lobotomi yapılacaktı.yani beynindeki bazı sinirler öldürülecekti bu da geçmişi unutmasını sağlayacaktı ki geçmişi silindikten sonra hastaneden gönderilebilirdi. ya da hastalığını kabul etmeyecekti ki bu durumda öldürülecekti(çünkü tehlikeliydi).yani nolursa olsun hastaneyle bağı kesilecekti.
tam da bu nedenle doktorlar pişmandı.çünkü ona bi sorumluluk yüklemiş,bi hastalık yüklemişlerdi ve bunu tam olarak kabullenemediği için öldürülecekti(sonuçta bi hastanın yaşamı doktor için çok önemli).bu nedenle bi oyun oynadılar ve oyun sonunda teddy gerçekten karısını öldürdüğüne inanacaktı.böylece doktorlar bu adamın ölümüne neden olmuş olmayacaklardı.oyunu da teddy nin kuşkusu kalmaması için hatırladığı şekilde başlattılar.yani adaya ajan olarak geldiği fikriyle.teddy karısını öldürdüğüne inandığında aslında bu adaya bir ajan olarak gelmesi de aynı olaylar zincirinin bi parçası olduğu için bunun da hayal dünyasının bir ürünü olduğunu sanacaktı.ve suçluluğuna tamamen inanacaktı.
peki böyle bi ihtimal olsa da niye diğeri kadar kuvvetli bi ihtimal olsun. çünkü teddy deniz fenerine ölüme giderken bütün olay bitmesine rağmen doktor ona gayri ihtiyari teddy diye seslendi.andrew demedi(böyleydi sanırım hastanede iddia edilen ismi) çünkü aslında gerçek adı teddy ve karısını öldüren adam da cidden leaddies.gerçek hayatta karısını öldüren kişinin ismini yine ona verdi doktorlar.çünkü bu isim teddy için çok önemliydi ve çok değer verdiği karısını öldüren adamın ismi zihninde değiştirilemezdi.işte bu nedenle teddy ye leaddies ismi verildi ve karısının onun öldürdüğü o yüzden şizofren olduğu fikri aşılandı.bu sayede teddy için karısını öldüren adamın ismi değişmemiş olacaktı: andrew leaddies.
E bi de adaya gidişteki sigarasını bulamama hikayesi var ki ben onun da 2 yıl öncesine ait olduğunu düşünüyorum.neyse hadi gidelim adaya
filmde niye gidiyordu adaya.rachel isimli bi hasta için.rachelın 3 çocuğunu öldürdüğü söyleniyordu.peki rachel ismi nasıl oluşmuştu aslında?dolores in adı ve soyadındaki harflerin yeri değiştirilerek.ayrıca rachel ölen kızının adıydı.belki de özellikle konuya damardan girmek için rachel ismi dolores in harfleri değiştirilerek teddy ye doktorlar tarafından sunulmuştu.bunu da bilemeyiz.
dr. rachel la(en azından bu teoriye göre adını öyle sanıyor) yaptığı konuşma hayali olabilirdi.belki de iki yıl önce gerçekten rachel kaçtığı için gelmişti bu hastaneye.ve o konuşmayı rachel ile 2 yıl önce yapmıştı.orada rachel ne diyordu?o adamların verdiği hapı,kahveyi,sigarayı mı içtin?çoktan teslim olmuşsun gibilerinden bişeyler diyordu.sonra da şöyle diyordu;senin ortağın yok.
yani bu konuşma iki yıl öncesinde yapılmış ve teddy bunu tekrar hayal ediyor olabilir(zaten şizofren olmuş adam).veya bu konuşma hiç yapılmamış seyirciyi aldatma amaçlı hikayeye katılmış bile olabilir.e adam şizofren.böyle filmlerin en garanti tarafı her boku başroldeki şizofrene at.e bu neydi amk deyince şizofren lan herif saçmalıyo işte de olsun bitsin.bi şizofreni filmi de ben mi çeksem aslında.bu iş baya da tutuyo.ben daha iyisini çekemem belki ama en azından bu kadarını yazarım. çekecek birini de bulmak
Filmin yapımcıları uyanıklık etmiş son zamanlardaki en çok beğenilen 2 filmi birleştirip çok güzel bir filim yapmışlar.
Birincisi çok beğenilen ama beğenilmekten çok anlaşılmasının zorluğu ile dikkat çeken ve ülkemizde çoğunluk tarafından anlaşılamayan yada sabredilemeyen film olan Memento
(Akıl Defteri)'nin felsefesi ile
son yıllarda kısırlaşan ve benim bildiğim yada beğendiğim son zamanların en iyi aksiyon filmi olan Inception (Başlangıç) filminin oyun içinde oyun tekniği kullanılmış.
Yani kısaca:
Memento (Akıl Defteri) felsefesi+Inception (Başlangıç) oyun içinde oyun tekniği=
Shutter Island (Zindan Adası)
ek olarak filmin müziği güzeldi özelliklerde kritik yerlerde giren müzik.
iyi güzel yazmışsın da sıkıntı şurada inception filmi bu filmden sonra çıkan bir film .d teorin güzel ama okumadan da bir insan bu yorumu yazmamalı bence :)
@ulangaassaray
10 yıl önce
6.5 / 10
@asosyal_adam
10 yıl önce
8.5 / 10
sonu çok belirli olmasa da izlemeye değer
@senadir
10 yıl önce
6.8 / 10
@ozan_taylan
11 yıl önce
@vfv
12 yıl önce
@nerdelano
12 yıl önce
@aynenyabokbaya
12 yıl önce
8.3 / 10
@kaede
12 yıl önce
1.si hastalardan biriyle konuştuğunda ona nota kaç diye not yazıyor yani diğer hastalar işin bilincinde,ayrıca elektrikli tel olduğunu direkt anlıyor ortağı nerden biliyorsun dediğinde de görmüştüm diyor. 2. si ilk adaya geldiğinde polisler çok tedirgin çünkü bu suçlu öfkesiyle biliniyor yanlış hatırlamıyorsam hemşirelerden bir bu korkusunu dışa vuruyordu ve müdürler onu uzaklaştırıyordu. silahını bıraktırma konusuda bundan dolayı diye tahmin ediyorum, onu şiddete yöneltecek eğilimlerini kısıtlıyorlar. 3. nokta doktor ona filmin sonunda bu oyunu 2-3 kez oynadık diyor ayrıca karısını sürekli görmesi ve karısının ona ısrarla feribota bin demesi belki de bundan çünkü bilinçaltında o fenere gittiğini biliyor ve tüm bildiği doğrular çürütülüyor. şizofrenlerle ilgili en önemli bilgi ise şudur. şizofren biri yalnızken sanrılar görmeye ... Devamı
1.si hastalardan biriyle konuştuğunda ona nota kaç diye not yazıyor yani diğer hastalar işin bilincinde,ayrıca elektrikli tel olduğunu direkt anlıyor ortağı nerden biliyorsun dediğinde de görmüştüm diyor. 2. si ilk adaya geldiğinde polisler çok tedirgin çünkü bu suçlu öfkesiyle biliniyor yanlış hatırlamıyorsam hemşirelerden bir bu korkusunu dışa vuruyordu ve müdürler onu uzaklaştırıyordu. silahını bıraktırma konusuda bundan dolayı diye tahmin ediyorum, onu şiddete yöneltecek eğilimlerini kısıtlıyorlar. 3. nokta doktor ona filmin sonunda bu oyunu 2-3 kez oynadık diyor ayrıca karısını sürekli görmesi ve karısının ona ısrarla feribota bin demesi belki de bundan çünkü bilinçaltında o fenere gittiğini biliyor ve tüm bildiği doğrular çürütülüyor. şizofrenlerle ilgili en önemli bilgi ise şudur. şizofren biri yalnızken sanrılar görmeye başlar yanında biri varken hayal görmez. doktorla ayrıldıkları uçurumda doktor gittikten sonra doktorun silüetini görüyor, aşağıya iniyor ve binlerce fareyi gördükten sonra yaşamanın imkansız olduğu bir mağrada kadın doktorla konuşuyor onun duymak istediklerin ona söylüyor ve şüphesi artıyor. yani aslında leonardo oraya ilk gittiğinden beri oradaki herkese karşı şüpheli davranıyor. zaten ilk içeri hastaneye girdiği sahnede korkunç bir kadın ona sus işareti yapıyor. emin olmamın en büyük nedeni de memento filmiyle olan benzerliği o filmde de bu oyun defalarca oynanıyorduu.ayrıca çok ince bir ayrıntı söyleyeceğim kaç yazan kadın su istiyor ya yazı yazmak için doktorda su getiriyor.o sahnede kadın suyu dikerken bardağa dikkatle bak. bardak yok. 3-4 kez baktım ben mi yanılıyorum diye. sahneyide buldum: http://www.youtube.com/watch?v=acZqbz5egfU
son olarak da isimler bilerek hastaya veriliyor böylesine delirtecek bir hikayeyi doktorlar hastada yaratamazdı bunlar yaşanmış ama hasta tarafından saklanmıştır gerçekleri öğrenmeye başladığı yerde de sanrıları ortaya çıkmaya başlar...(misal kendi çocuklarını boğup kaçan hasta hikayesinde değişim göstermeye başlamıştır, çünkü kendi hikayesini duyması onu rahatsız eder)
bir de son olarak şunu ekliyeyim eğer scorsese'in taxi driver filmini izlemediyeseniz okumayın: sinema dergisinde aslında travi'in yalnızlıktan delirdiğini ve hayaller ürettiğini öğreniyoruz. yani filmin sonlarında kızı kurtarıp, suikast girişiminde bulunması hepsi travisin hayal ürünü. scorsese böyle sonu tam olarak belli olmayan filmlere imza atıyor...
@aynenyabokbaya
12 yıl önce
8.3 / 10
Shutter Island pek bi sevildi izleyen kesim tarafından.eh genelde de teenage gençliğimz tarafından.ee di caprio oynuyo ölürler böyle meşhur piçlere
Neyse ben bu adamı sevmezdim.harbi harbi.titanicten beridir sevmezdim.ama noolduysa bi kanım ısınmaya başladı.bu filmle de daha bi ısındı.
Neyse ben buraya bişeyler yazacağım ama neden?yani şimdi ben buraya niye çıktım?şundan dolayı çıktım;
film sonunda leo yaptıklarını kabul etmesine rağmen ölmeyi tercih etti.’’canavar gibi yaşamaktansa...’’ cümlesiyle anlıyoruz bunu.burası anlaşıldı.fakat problem şu.tüm filmin bi oyun olduğunu öğrendikten sonra tamam leo hastaymış anlasın diye oyun oynanmış deyip geçti bi çok izleyen.ama bu kesin değil.neden?
leo nun adaya gittiğinde hasta olduğunu ispatlayabilecek bişey var mı? Benim bildiğim yok. filmde iki ihtimal var ve ikisi de eşit ihtimal dahilinde. biri ... Devamı
Shutter Island pek bi sevildi izleyen kesim tarafından.eh genelde de teenage gençliğimz tarafından.ee di caprio oynuyo ölürler böyle meşhur piçlere
Neyse ben bu adamı sevmezdim.harbi harbi.titanicten beridir sevmezdim.ama noolduysa bi kanım ısınmaya başladı.bu filmle de daha bi ısındı.
Neyse ben buraya bişeyler yazacağım ama neden?yani şimdi ben buraya niye çıktım?şundan dolayı çıktım;
film sonunda leo yaptıklarını kabul etmesine rağmen ölmeyi tercih etti.’’canavar gibi yaşamaktansa...’’ cümlesiyle anlıyoruz bunu.burası anlaşıldı.fakat problem şu.tüm filmin bi oyun olduğunu öğrendikten sonra tamam leo hastaymış anlasın diye oyun oynanmış deyip geçti bi çok izleyen.ama bu kesin değil.neden?
leo nun adaya gittiğinde hasta olduğunu ispatlayabilecek bişey var mı? Benim bildiğim yok. filmde iki ihtimal var ve ikisi de eşit ihtimal dahilinde. birinci ihtimali biliyoruz leo karısını öldürdü,hastaneye yattı,2 yıl sonunda bir oyunla herşeyi hatırladı ve ölmek için anlamamış numarası yaptı.
ikinci ihtimal şu; leo 2 yıl önce oraya bizim de izlediğimiz gibi ajan olarak yapılan bazı şeyleri açığa çıkarmak için gitti.gittikten sonra dr.rachel ın da belirttiği gibi onların sigarası hapları vb. şeylerle orada bi hastaya dönüştü ve oranın 67.hastası oldu.çünkü oradaki doktorlar leo nun bişeyleri açığa çıkarmasını istemiyordu.aklına kendi kurdukları hastalık senaryosunu yerleştirdiler(bu akıl hastanesinde pek zor olmasa gerek).ama teddy ısrarla sürekli olarak gerçeği hatırladı(ajan olduğunu).bu gitgeller onu daha da hırçın yaptı ve hastane doktorunun da belirttiği gibi şiddete eğilimi ve bu konuda eğitimli olması nedeniyle diğer hastalar ve çalışanlar için tehdit oluşturmaya başladı.
bu yüzden yapılacak iki şey vardı; ya hastalığını kabul edecek ve lobotomi yapılacaktı.yani beynindeki bazı sinirler öldürülecekti bu da geçmişi unutmasını sağlayacaktı ki geçmişi silindikten sonra hastaneden gönderilebilirdi. ya da hastalığını kabul etmeyecekti ki bu durumda öldürülecekti(çünkü tehlikeliydi).yani nolursa olsun hastaneyle bağı kesilecekti.
tam da bu nedenle doktorlar pişmandı.çünkü ona bi sorumluluk yüklemiş,bi hastalık yüklemişlerdi ve bunu tam olarak kabullenemediği için öldürülecekti(sonuçta bi hastanın yaşamı doktor için çok önemli).bu nedenle bi oyun oynadılar ve oyun sonunda teddy gerçekten karısını öldürdüğüne inanacaktı.böylece doktorlar bu adamın ölümüne neden olmuş olmayacaklardı.oyunu da teddy nin kuşkusu kalmaması için hatırladığı şekilde başlattılar.yani adaya ajan olarak geldiği fikriyle.teddy karısını öldürdüğüne inandığında aslında bu adaya bir ajan olarak gelmesi de aynı olaylar zincirinin bi parçası olduğu için bunun da hayal dünyasının bir ürünü olduğunu sanacaktı.ve suçluluğuna tamamen inanacaktı.
peki böyle bi ihtimal olsa da niye diğeri kadar kuvvetli bi ihtimal olsun. çünkü teddy deniz fenerine ölüme giderken bütün olay bitmesine rağmen doktor ona gayri ihtiyari teddy diye seslendi.andrew demedi(böyleydi sanırım hastanede iddia edilen ismi) çünkü aslında gerçek adı teddy ve karısını öldüren adam da cidden leaddies.gerçek hayatta karısını öldüren kişinin ismini yine ona verdi doktorlar.çünkü bu isim teddy için çok önemliydi ve çok değer verdiği karısını öldüren adamın ismi zihninde değiştirilemezdi.işte bu nedenle teddy ye leaddies ismi verildi ve karısının onun öldürdüğü o yüzden şizofren olduğu fikri aşılandı.bu sayede teddy için karısını öldüren adamın ismi değişmemiş olacaktı: andrew leaddies.
E bi de adaya gidişteki sigarasını bulamama hikayesi var ki ben onun da 2 yıl öncesine ait olduğunu düşünüyorum.neyse hadi gidelim adaya
filmde niye gidiyordu adaya.rachel isimli bi hasta için.rachelın 3 çocuğunu öldürdüğü söyleniyordu.peki rachel ismi nasıl oluşmuştu aslında?dolores in adı ve soyadındaki harflerin yeri değiştirilerek.ayrıca rachel ölen kızının adıydı.belki de özellikle konuya damardan girmek için rachel ismi dolores in harfleri değiştirilerek teddy ye doktorlar tarafından sunulmuştu.bunu da bilemeyiz.
dr. rachel la(en azından bu teoriye göre adını öyle sanıyor) yaptığı konuşma hayali olabilirdi.belki de iki yıl önce gerçekten rachel kaçtığı için gelmişti bu hastaneye.ve o konuşmayı rachel ile 2 yıl önce yapmıştı.orada rachel ne diyordu?o adamların verdiği hapı,kahveyi,sigarayı mı içtin?çoktan teslim olmuşsun gibilerinden bişeyler diyordu.sonra da şöyle diyordu;senin ortağın yok.
yani bu konuşma iki yıl öncesinde yapılmış ve teddy bunu tekrar hayal ediyor olabilir(zaten şizofren olmuş adam).veya bu konuşma hiç yapılmamış seyirciyi aldatma amaçlı hikayeye katılmış bile olabilir.e adam şizofren.böyle filmlerin en garanti tarafı her boku başroldeki şizofrene at.e bu neydi amk deyince şizofren lan herif saçmalıyo işte de olsun bitsin.bi şizofreni filmi de ben mi çeksem aslında.bu iş baya da tutuyo.ben daha iyisini çekemem belki ama en azından bu kadarını yazarım. çekecek birini de bulmak
@pogaca
12 yıl önce
10 / 10
Birincisi çok beğenilen ama beğenilmekten çok anlaşılmasının zorluğu ile dikkat çeken ve ülkemizde çoğunluk tarafından anlaşılamayan yada sabredilemeyen film olan Memento
(Akıl Defteri)'nin felsefesi ile
son yıllarda kısırlaşan ve benim bildiğim yada beğendiğim son zamanların en iyi aksiyon filmi olan Inception (Başlangıç) filminin oyun içinde oyun tekniği kullanılmış.
Yani kısaca:
Memento (Akıl Defteri) felsefesi+Inception (Başlangıç) oyun içinde oyun tekniği=
Shutter Island (Zindan Adası)
ek olarak filmin müziği güzeldi özelliklerde kritik yerlerde giren müzik.
@mucahit
4 yıl önce