8 yıl önce
X-Men: Apocalypse filmine yorum yazdı:
Metallica-Four Horsemen sahnesi ne güzeldi öyle
Metallica Through the Never filmine yorum yazdı:
Şu ömrümde, ölmeden Metallica?yı canlı izlemek nasip oldu; aldığım keyif inanılmazdı. Bu konser-kısa film karışımı ise oldukça kışkırtıcı ve yine inanılmaz, keyfi yine bir başka. Özellikle konserdeki şovlar oldukça iyiydi, arka planda devam eden kısa film ise anarşizmin gölgesinde seyrederken zaman zaman konser görüntüleriyle kesilerek ve parça parça devam ederek merak dozunu sürekli canlı tutmakta. Bazı sahneler alabildiğine sert ve kışkırtıcıydı. Kısa filmi de çok beğendim.
Efsane grubun efsane şarkıları, şovları ve gazıyla zevkle izlenecek bir yapım, Metallica sevenler kaçırmasın derim, gerçi kaçırmamışlardır.
Mad Max: Fury Road filmine yorum yazdı:
80'lerin Mad Max'lerinden sonra görselliğin ve efektlerin hangi kıvama geldiğini açıkça göstermiş olup son derece kırık ve arıza bir filmdir. Derin bir konusu olmasa da aksiyon sahnelerini nefes almadan, göz kırpmadan izletir. Tam bir adrenalin bombardımanı.
Feminenliğin erkek egemen toplumda kazandığı zafer de gözden kaçmış değil. Bu arada dövülmeden ben söyleyeyim; yer yarılsa, dünya yıkılsa gitarcınının umurunda olmaz, müthiş rahatlık
Bir önce izlediğim Ultron'a göre bu filmden daha fazla keyif aldığımı söyleyebilirim. Tek sıkıntılı yanı çıktığınız kafanız kazan gibi olabilir.
Yenilmezler: Ultron Çağı filmine yorum yazdı:
''Eyyyyyyy Ullttrooonnn!!!
Ucube gibi metale bürünüp benim milletimi ve dünyayı tehdit ediyorsun! Sen kimsin ya? Bu yüreği ve gücü nereden buluyorsun, bana onu söyle? Arkanda kimler var anlat da bilelim!
Bakın kardeşlerim, barış programı olarak yaratılmaya çalışıldığın Ultron'u ilk gün ben de destekledim ama sonra marjinal ve sinsi planlarını öğrendim. Biz de kandırıldık ve aldatıldık. Şimdi gerçekleri görüyoruz, bunlar alçaktır!
Neyse ki medar-ı iftiharımız Yenilmezlerimiz var. Adeta bizden biri olan, halkımızın asabi delikanlısı Yeşil Dev'imiz; mühendis icadı tamamı yerli üretim olan Demir Adam'ımız var. Bakın hemşerilerim, burası çok enteresan, Odin oğlu Şimşek Tanrı'sı Thor bile aramızda ve yanımızda. Rus ajan Romanof ile her ne kadar büyüyü ve cadılığı tasvip etmesek de Scarlet'e ayrıca şükranlarımı huzurunuzda sunuyorum. Şahin Göz ise hep dile getirdiğim 3 çocuğu ile birlikte aile kavramının, kutsallığının ve bereketinin ne denli önemli ve toplumun temeli olduğunu gözler önüne ... Devamı''Eyyyyyyy Ullttrooonnn!!!
Ucube gibi metale bürünüp benim milletimi ve dünyayı tehdit ediyorsun! Sen kimsin ya? Bu yüreği ve gücü nereden buluyorsun, bana onu söyle? Arkanda kimler var anlat da bilelim!
Bakın kardeşlerim, barış programı olarak yaratılmaya çalışıldığın Ultron'u ilk gün ben de destekledim ama sonra marjinal ve sinsi planlarını öğrendim. Biz de kandırıldık ve aldatıldık. Şimdi gerçekleri görüyoruz, bunlar alçaktır!
Neyse ki medar-ı iftiharımız Yenilmezlerimiz var. Adeta bizden biri olan, halkımızın asabi delikanlısı Yeşil Dev'imiz; mühendis icadı tamamı yerli üretim olan Demir Adam'ımız var. Bakın hemşerilerim, burası çok enteresan, Odin oğlu Şimşek Tanrı'sı Thor bile aramızda ve yanımızda. Rus ajan Romanof ile her ne kadar büyüyü ve cadılığı tasvip etmesek de Scarlet'e ayrıca şükranlarımı huzurunuzda sunuyorum. Şahin Göz ise hep dile getirdiğim 3 çocuğu ile birlikte aile kavramının, kutsallığının ve bereketinin ne denli önemli ve toplumun temeli olduğunu gözler önüne sermiştir. Yalnız Vision'a ayrı bir parantez açmak istiyorum kardeşlerim. İşte milletimin ve dünya insanlığının ulaşması gereken zeka seviyesi budur, Yapay Zeka. Ben de diyorum ki biz; 4G, 5G ile zaman kaybedemeyiz, biraz daha sabredelim, direk yapay zekaya geçelim, biz buna adım atmalıyız.
Son olarak diyorum ki, Yenilmezlerimiz bu tür zihniyetle daha önce olduğu gibi bugün de yarın da mücadele içinde olacağından ve kazanacağından kuşkum yoktur. ''
Kopma filmine yorum yazdı:
Eğitim sistemine karşı kötümser, karanlık ve ciddi eleştirel bir film. Öyle ki sistem içerisindeki mevcut aktör ve olgulardan eline ne geçtiyse sertçe eleştirmektedir. Gerek bireysel davranış gerek sistemsel yanlışların nasıl sonuçlar doğurabileceğinin yanında doğru yapılan şeylerin de olumlu dönüşlerini bir karşılık olarak sunar.
Tabi bu eleştirel anlatım iyi oyunculuklarla ve gerçekçi çekimlerle birleşince de bence oldukça etkileyici bir film ortaya çıkmış. Diyaloglar ve altındaki anlamlar da öyle basit ve yüzeysel değildir, derin ve insanı düşünmeye iter.
1984 kitabından yaptığı 'Çift Düşün' alıntısıyla beraber yaptığı çıkarımlar özellikle kadınlar üzerine söyledikler çok çarpıcıydı. `Delikanlılar, günümüzde size kadınların fahişe olduğu, dövmemiz, aşağılamamız, onlardan utanmamız söyleniyor. Kadınlar, bir pazarlama kurbanı.`Mevcut aşağılık seviyemizi özetleyen tokat gibi sözlerdir.
Mr. Wiatt`ın görünmez olduğunu düşüp aslında fark edileb ... DevamıEğitim sistemine karşı kötümser, karanlık ve ciddi eleştirel bir film. Öyle ki sistem içerisindeki mevcut aktör ve olgulardan eline ne geçtiyse sertçe eleştirmektedir. Gerek bireysel davranış gerek sistemsel yanlışların nasıl sonuçlar doğurabileceğinin yanında doğru yapılan şeylerin de olumlu dönüşlerini bir karşılık olarak sunar.
Tabi bu eleştirel anlatım iyi oyunculuklarla ve gerçekçi çekimlerle birleşince de bence oldukça etkileyici bir film ortaya çıkmış. Diyaloglar ve altındaki anlamlar da öyle basit ve yüzeysel değildir, derin ve insanı düşünmeye iter.
1984 kitabından yaptığı 'Çift Düşün' alıntısıyla beraber yaptığı çıkarımlar özellikle kadınlar üzerine söyledikler çok çarpıcıydı. `Delikanlılar, günümüzde size kadınların fahişe olduğu, dövmemiz, aşağılamamız, onlardan utanmamız söyleniyor. Kadınlar, bir pazarlama kurbanı.`Mevcut aşağılık seviyemizi özetleyen tokat gibi sözlerdir.
Mr. Wiatt`ın görünmez olduğunu düşüp aslında fark edilebilir olduğunu anladığı sahne ise hem güldürür hem de insanın canını sıkar. Eşinin TV karşısında beynini dondurması, çocuğun kucağında b.sayar hayatla ilişinin kesmesi; yine filmin başında Henry`in bahsettiği `ölene dek bizi aptallaştırmak için çalışacaklar` düşüncesini güzel anlatmıştır. `Çoğunluğumuz`dan bir numune sunmuştur.
Yine filmdeki; `İnsanlara ebeveyn olmadan önce bazı şartlar aranmalı ve onlara bu konuda eğitim verilmeli. Bunu evde deneyerek öğrenmemeliler` repliği ile çocuğun okuldaki başarısızlığı ve buna bağlı muhtemel sıkıntılı olacak geleceğinden; çocuktan önce ebeveynin sorumluluğunu güzelce anlatır. Daha da genele bakarsak sorunu toplumsal çürümüşlükte arar.
Sonuç olarak; eğitim sistemine oldukça geniş bir perspektiften bakan(ve bunun yansıması olan toplumsal çarpıklığa), kara bulutlarla kaplı ama yine de güneş umudu olan, anlamlı ve dram dolu bir filmdir.
Kapışma filmine yorum yazdı:
Normal değil! Karakterler, diyaloglar.. Ciddi anlamda kafa tütüyor Ritchie'nin, dumanlar çıkmış beyinden. Senaryoyu diyalogları ne içip yazarlar merak ederim. Çok güldüm çok eğlendim
Avi: Seni nasıl çağırayım? Kurşun? Diş?
Bullet Tooth Tony: Eğer seni memnun edecekse bana 'Susan' de..
Bullet'ın 3 kafadarla bar sahnesi ise ayrıca müthiş.
Bir de: 'Kabul ediyorum ingilizceyi bu ulke buldu ama konustugunuzdan bir halt anlasilmiyor''
Kiwi! filmine yorum yazdı:
Hayatını anlamlandırmıştır Kiwi, ömrünü adadığı hayalini gerçekleştirerek. Kapana kısılanlarda iç burkar.
Bisiklet Hırsızları filmine yorum yazdı:
Geç izlediğimi düşündüğüm samimiyet ve gerçeklik ötesi bir film. Öykünün yarattığı sıkıntı ve buhran insanı derinden etkilemekte. Bir dönemin çekildiği yıl itibariyle aynası, bir bisiklet imgesinin peşinde dönemin özeti. İşsizliğin kanayan bir yara ve umudun sadece bir yara bandının peşinde koşmak olduğu bir şehir. Filmde oynayanlar sanki film bittiğinde, aynı filmde olduğu gibi hayatlarına devam edecekler gibi. Belki de birçoğu devam etmiştir, o derece samimiydi. Bruno ise başlı başına bir şaheser çocuk. Yine de aklımda kalan sahneler:
Babasının yanına yağmurda koşarken düşmesi, yemek masasında mozerallalı ekmeği hüzünle bırakması. Yağmur altında ıslandıkları sahnede ise ben umudumu yitirdim izlerken, sıkıntıya girdim.
2. dünya savaşı sonrası toplumun özellikle işçi sınıfının durumunu anlatması, oyunculukların gerçekliği ve hikayenin hüznü ile saygıyı hak eden önemli bir filmdir.
Cinayet Gecesi filmine yorum yazdı:
Bilmece bulmaca tadında gizemli ve sürükleyici bir film olmuş. Dikkat dağıtmıyor ve olayı genç yetenek Ryan gibi çözmeye çalışıyorsunuz. Hopkinsi ben de çok beğendim, mimikleri vs. iç gıcıklayıcı ve rahatsız edici. Tabi film cinayet ve yargı üzerine olunca hukuk üzerine teknik terimler fazla oluyor bu yüzden hukukçuların veya ilgilenenlerin bir tık fazla keyif alacaklarını söyleyebilirim.
Asabiyim Ben filmine yorum yazdı:
Sağlam bir kara-komedi, eleştri ve mizah. Şiddeti ve öfkeyi merkezine almış hikayeler ile iyi oyunculukların uyumu sonucu gerçekten güzel bir film ortaya çıkmış.
Fiziksel şiddetin yanı sıra ruhsal ve psikolojik şiddetin, devlet şiddetinin, ahlak ve karakter erozyonunun tüm örneklerini sunmuş ve etkinin ne gibi tepkiler doğurduğunu veya doğurabileceğini günlük yaşamlarımızdan sanki birer kesit alarak ortaya koymuştur. Hem de ne kesitler...
Yolda öldürülen barış elçilerini-kadınları görmüştür bu kesitler, mafya hesaplaşmalarına tanık olmuştur...Devlet eliyle şiddete hasıl olmuştur hermen hemen her alanda hem psikolojik hem fiziksel... Ahlaksızlıklara, hukuksuzluklara, adaletin terazisinin hileli oluşuna tanık olmuştur utanmadan, arlanmadan...Kesitler anlatmakla bitmez.
Filmi izlediğinizde kesitleri görmemek, anımsamamak ise imkansız. Hele ki şiddetle ve öfkeyle büyüyen bir toplumda artık hatırlamaktan çok bir benzerlerinin yaşanmaması ise mucize.
Neyse, Hem ele aldığı konu hem de anl ... DevamıSağlam bir kara-komedi, eleştri ve mizah. Şiddeti ve öfkeyi merkezine almış hikayeler ile iyi oyunculukların uyumu sonucu gerçekten güzel bir film ortaya çıkmış.
Fiziksel şiddetin yanı sıra ruhsal ve psikolojik şiddetin, devlet şiddetinin, ahlak ve karakter erozyonunun tüm örneklerini sunmuş ve etkinin ne gibi tepkiler doğurduğunu veya doğurabileceğini günlük yaşamlarımızdan sanki birer kesit alarak ortaya koymuştur. Hem de ne kesitler...
Yolda öldürülen barış elçilerini-kadınları görmüştür bu kesitler, mafya hesaplaşmalarına tanık olmuştur...Devlet eliyle şiddete hasıl olmuştur hermen hemen her alanda hem psikolojik hem fiziksel... Ahlaksızlıklara, hukuksuzluklara, adaletin terazisinin hileli oluşuna tanık olmuştur utanmadan, arlanmadan...Kesitler anlatmakla bitmez.
Filmi izlediğinizde kesitleri görmemek, anımsamamak ise imkansız. Hele ki şiddetle ve öfkeyle büyüyen bir toplumda artık hatırlamaktan çok bir benzerlerinin yaşanmaması ise mucize.
Neyse, Hem ele aldığı konu hem de anlatım tarzı ve yorumuyla şiddetle (lafın gelişi...) tavsiye ederim.