1 ay önce
Bir Düşüşün Anatomisi filmine yorum yazdı:
Futura filmine yorum yazdı:
İtalyada yaşayan genç insanlarla yapılan ropörtajvari bir belgesel. Farklı "koşullarda" da olsak sorunlarımızın ortak ve benzer olduğunu bilmek beni hep rahatlatmış, gerginliğimi almıştır. Yine aynı şeyi hissettim. Benzer şikayetler, sorunlar, beklentiler, korkular vs. Neyse, çerezlik izlenir bir belgesel. Akıcı, samimi ve ilgilisine keyifli bir şey çıkmış ortaya. Benim açıkçası "he biz italyada da çok mutusuzuz valla" cümlesini duymaya ihtiyacım vardı, Ferahladım, oh. Bi' biz değilmişiz, daha güzel bir gemileri de olsa onların da gemisi batıyormuş. Eheheheh.
Childhood's End dizisine yorum yazdı:
Kitabı okuyanların hiçbir beklentisi olmasın. Sı*tığımın amerikalıları yine otu boku aman USA canım USA moduna bağlamak için bok etmiş tüm hikayeyi. Kitapla alakası yok. İlk bölümü sonuna dek zar zor izleyebildim.
Saçma sapan hollywood başkarakter klişeleri, kitabın temel odaklarının çöp edilip hiç işlenmemesi, romantik dramlardan 3 dakikada bir katılmış işin içine her fırsatta vıcık vıcık, oyunculuklar, replikler, suudilerle masada yapılan görüşme falan korkunç ya. Amatör, ucuz gişe bilimkurgu filmi modunu açmışlar.
Meraktan hızlıca bi' göz attım sonraki iki bölüme, birkaç sahne gördüm devamını izleseymişim, kitaba bir nebze de olsa sadık kalmaları beklentisi olan ve 'holy USA' filmlerinden nefret eden biri olarak kudururdum ya. Neyse, izlemeyin boşverin.
The Fool filmine yorum yazdı:
Hakkı yenilmiş bir film. Çok başarılı, hem vermek istediği mesajla hem ses, görüntü, senaryo ile çok sağlam olmuş. Yalnızca;
Finali soru işaretiyle bitti benim için, binaya dair.
Bunun dışında çok başarılı çok beğendim.
Ateş Savaşı filmine yorum yazdı:
Çok net bir şekilde underrated bir film. Uzun zamandır hem senaryo, hem görsellik, içerik, kurgu vs. her anlamda bu kadar tatmin eden bir film izlemedim. Ve 10/10 bile verilir diye düşünüyorum yani niye puan kırdığımdan bile emin değilim, o derece beğendim. Final sahnesine kadar zaten climax’e çıkarıyor sizi ve final sahnesinde titreyerek yuvarlıyor aşağıya.
İnsanlığın evrimini, ilkel çağlarda nesiller boyu gerçekleşen bilgi aktarımını, dönemin atmosferini çok doğru ve gerçekçi bir şekilde yansıttığın düşünüyorum. Baya not almıştım aslında uzun bir inceleme yazmak için ama açıkçası üşendim. Ancak özetleyeceksem de sosyal ilişkiler, bilgi aktarımı, dil gelişimi, kabileler arası ilişkiler, sevgi, alet kullanımı, kadın erkek rolleri, tabular, ölüm vs. Tüm bunları insanlık olarak bakış açımızın en temellerini apaçık bir şekilde filmde görebiliyoruz.
Valla çok iyi ya, üf.
Six Feet Under dizisine yorum yazdı:
Yani, diziyi bitirdiği gibi herkes yazmıştır içinden gelenleri. Ben yazmak istemiyorum. Yıllar sonra beni dolunayı seyrederken ağlattığını asla unutmayacağım. Dünya ne dehşet verici bir güzellikte. Ve bir o kadar da kabus gibi bir yer. Yanlış hatırlamıyorsam Ahmet Altan’ın bir kitabında okuduğum bir cümle vardı. Onu da asla aklımdan çıkaramıyorum:
’’Ey yaşam! Sen güzelsin ve güzelliğini ölüme borçlusun!’’
Godless dizisine yorum yazdı:
Baya beğendim. Aslında klasik bir western filmindeki her şeyi içeren, gayet sıradan hatta 4-5 bölümde dahi bitirilebilecek bir diziydi. Film dahi yeterli olabilirdi aslında. Çok da yeni bir şey sunmayan, gayet sıradandı yani.
Ama tam bir western havası solumak istediğim için. Ahşap evlerden, silah çekme sahnelerine, siperli şapkalarından şeriflere, çöl havasına her şeyine özlediğim ve sevdiğim için gayet hoşuma gitti, tek günde bitirdim.
Sürükleyiciydi bence kurgusu da. Sadece bu kadar uzatılmayabilirdi. Tavsiye ederim özetle.
Suç ve Ceza filmine yorum yazdı:
Hiç yorum yapılmamış diye kısa 3-5 cümle yazacağım. Kitabını uzun zaman önce okumuştum, çoğu kişi gibi ben de çok sevdim. Yıllar sonra filmini izledim ve Dostoyevskiyi başka kitaplarıyla da az çok tanıyan, seven biri olarak filmi çok başarılı buldum.
Roller bir tiyatro oyunu gibi abartılı bulunmuş ancak Dostoyevskiyi ve bu romanını okuyanlarınız bu yönünden rahatsız olmazlar sanırsam. Yani uyarlama filmler arasında kitabı en iyi yansıtan filmlerden biri, şu ana kadar izlediklerim arasında. Karakterlerin duyguları filme gayet güzel aktarılmış.
Mükemmel bir film değildi evet ama kesinlikle kötülenmeyi hak etmeyen ortalamanın üzerinde bir iş olmuş. Başucuma ekledim hatta ben.
Güeros filmine yorum yazdı:
NOT: 2-2.5 yıl sonra tekrar izledim, muhteşem ya. 9.5 vermişim 10 yapıyorum. Çiçek gibi yol filmi. Enfes.
Sitede doğru dürüst oturup bir filme yorum yapmışlığım yok yanlış hatırlamıyorsam. Ama bu filmi izlerken kesinlikle 3-5 cümle de olsa yazmalıyım diye düşündüm. 3 gün önce izlediğim Ölümlü Dünya filmini saymazsak baya bir süredir başucuma ekleyecek filme rastlamamıştım ki bu filmi başucuma ekleyeceksem bazı filmleri o listeden çıkarmam gerekiyormuş gibi bile hissediyorum. Güeros'a haksızlık olmasın diye. :)
Önce şahsi fikrimi kısaca anlatayım bu filme dair: 'Kesinlikle hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biriydi. Son 20 yılda yapılmış en iyi filmlerden biri benim için.'
Filmdeki tek gözüme batan olumsuzluk Santos karakterinin araya kaynamasıydı. İsim olarak biliyorsun ve ana karakter değilse bile onlar kadar sık kamera karşısındaydı ama buna rağmen karakter derinleşmiyor. Bu minik, benim için filmin güzelliği adına çok rahat göz ardı edilebilir olumsuzluk dışında kamera ... DevamıNOT: 2-2.5 yıl sonra tekrar izledim, muhteşem ya. 9.5 vermişim 10 yapıyorum. Çiçek gibi yol filmi. Enfes.
Sitede doğru dürüst oturup bir filme yorum yapmışlığım yok yanlış hatırlamıyorsam. Ama bu filmi izlerken kesinlikle 3-5 cümle de olsa yazmalıyım diye düşündüm. 3 gün önce izlediğim Ölümlü Dünya filmini saymazsak baya bir süredir başucuma ekleyecek filme rastlamamıştım ki bu filmi başucuma ekleyeceksem bazı filmleri o listeden çıkarmam gerekiyormuş gibi bile hissediyorum. Güeros'a haksızlık olmasın diye. :)
Önce şahsi fikrimi kısaca anlatayım bu filme dair: 'Kesinlikle hayatımda izlediğim en iyi filmlerden biriydi. Son 20 yılda yapılmış en iyi filmlerden biri benim için.'
Filmdeki tek gözüme batan olumsuzluk Santos karakterinin araya kaynamasıydı. İsim olarak biliyorsun ve ana karakter değilse bile onlar kadar sık kamera karşısındaydı ama buna rağmen karakter derinleşmiyor. Bu minik, benim için filmin güzelliği adına çok rahat göz ardı edilebilir olumsuzluk dışında kamera kullanımı, sahneler, senaryo, müzik ve özellikle kurgu beni benden aldı
Hisler ve duygular muazzam bir şekilde aktarılmış. Fransız yeni dalga filmlerine saygı duruşunda bulunduğu da yazılmış zaten yukarıda ancak bana göre onlardan daha iyi senaryo daha kaliteli kurgu ve daha yoğun hislerle donanmış bir film bu.
Ayrıca 1 yıl önce yukarıda @iorigins adlı kullanıcının yaptığı yorumda: 'Filmdeki hikaye esnek bir zemin üzerinde hayattaki gibidir; unutkanlıklar, tesadüfiler ve karşılaşmalar ilerliyor.' diye bir cümle kurmuş. Gerçekten de filme beni en çok bağlayan nokta tam olarak bu. Hayattan gerçek bir kesit sunabilmek budur işte.
Son olarak @iorigins'in sitede bu filme yaptığı yorumu mutlaka okuyun filmi izledikten sonra, anlatmak isteyip anlatamadığım çoğu şeyi anlatmış.
Kesinlikle tavsiye ederim. Listenizdeyse de öne alıp izleyin.
"You complain about the life you chose! You're not a victim. Not at all. Your generosity conceals something dirtier and meaner. You're incapable of facing your ambitions and resent me for it. But I'm not the one who put you where you are. I've nothing to do with it. You're not sacrificing yourself as you say. You choose to sit on the sidelines because you're afraid! Because your pride makes your head explode before you can even come up with a little shape of an idea! And now, you wake up at 40 and you need someone to blame, you're the one to blame. You're petrified by your own fu*king standarts and your fear of failure. This is the truth."
"-It's just you know, when you lose, you lose. It's the worst thing that can happen. And if you win, you, kind of, expecting some reward. But there isn't any. It's just over.
+Maybe sometimes ... Devamı
"You complain about the life you chose! You're not a victim. Not at all. Your generosity conceals something dirtier and meaner. You're incapable of facing your ambitions and resent me for it. But I'm not the one who put you where you are. I've nothing to do with it. You're not sacrificing yourself as you say. You choose to sit on the sidelines because you're afraid! Because your pride makes your head explode before you can even come up with a little shape of an idea! And now, you wake up at 40 and you need someone to blame, you're the one to blame. You're petrified by your own fu*king standarts and your fear of failure. This is the truth."
"-It's just you know, when you lose, you lose. It's the worst thing that can happen. And if you win, you, kind of, expecting some reward. But there isn't any. It's just over.
+Maybe sometimes we expect too much.
-Yes. Maybe."
Köpeğe oscar gelir, net. Ona gelmezse, küçük velede gelir.