Hiç vurularak ölen birini gördün mü ? Vurularak ölen biri şaşkındır. Öleceğine inanmaz. Birkaç kurşunun kendisini öldürebileceği fikri,önce komik gelir. Ta ki,kan kaybından yere yığılana ve hiç düşünmediği şeyler aklına hücum edene kadar.... Ölüm,komik bir fikirden acı bir gerçek haline hızla evrilir. O an,senin son anın;o an senin tiradındır. Film bitmiş, perde kapanmış, final sahnesi sadece seni ilgilendiren bir an olarak orada donup kalacaktır. Hiç ölen birinin gözlerine baktın mı ? O gözlerin umursadığı tek şey sensin. O gözlerin gördüğü son şey sensin. Ne kutsal ve iğrenç bir an...
Klişeleri hedefine almış,hiç de komik olmayan bir polisiye komedi filmi, Kiss Kiss Bang Bang... Sahne ışıkları bütün bu genç ve güzel insanlara ne yapıyor ? Herkes birer ruh hastası olmak zorunda mı ?
katilin kim olduğunu baştan tahmin etmek kolay oldu ama bu kötü değil iyi oldu benim için. kafam ona takılmadan keyifle kendimi abukluğa bıraktım. tam bir klişesavar filmiydi, absürtlüğün sadece senaryoda değil oyunculuklarda da olması başlarda rahatsız etse de bir süre sonra alıştım. çok özgün sahneler çıkarılmış gerçekten: ölenlerin geri gelmesi, yüzde 8'lik rulet, parmağın macerası, harold'un sondaki büyülü aksiyonu, "gay perry"nin yavşaklıkları vs.
son olarak robert downey jr., val kilmer'ın gölgesinde kalmış gibi gözükse de karakterin birlikte hırsızlık yaptığı arkadaşını geride bırakmasındaki pişmanlığını ve prison break'te oynayan elemanı öldürürkenki yaşadığı öfke ile karışık üzüntüsünü çok iyi yansıtmış, bahsettiğim özgün sahnelerle kafa kafaya yarışır.
Önce ısınamadım. Dış ses anlatımı çok cazip gelmedi bu hikaye için... Ancak sonra hoşuma gitmeye başladı. Kurgu ve hikayeyi oldukça başarılı buldum. Sonunun çok oldu bittiye geldiğini düşünüyorum. "Olayı çözdük, şöyleyken böyle olmuş" özetlemesiyle bitmesi tatmin etmedi. Ama son derece eğlenceli bir suç hikayesi olduğu gerçeğini değiştirmez. Bir de şu tip filmlerde kadın oyuncu güzelliğinden bahsetmeyeyim bahsetmeyeyim diyorum ama o ne güzelliktir be Michelle Monaghan ? Michelle Monaghan'ın bu filmde seyirci üzerinde bıraktığı büyüleyici etki = One Night at McCool's'da Liv Tyler'ın bıraktığı etki.
Bu holywood sinemasında bir tarz aslında... Filmde romantizmden erotizme, aksiyondan melodrama herşeye dokun; baktın filmin sonunda kimse ne olduğunu anlamayacak, başrollerden birine flashback yardımıyla konuyu toparlatıp bağla....
Dozajlı aksiyon sahneleri, Robert Downey Jr.'ın o muzip tarzı, Val Kilmer'ın her rolün adamı oluşu ve Michelle Monaghan'ın "sade" güzelliği...
İzlenmezse olmaz değil ama, yorgun günün ardından ayaklarınızı uzatıp biraz keyiflenmek için izlenebilir bir film.
@coreality
5 yıl önce
4 / 10
@kahramansmt
7 yıl önce
7/10
@havlayankuzu
9 yıl önce
Klişeleri hedefine almış,hiç de komik olmayan bir polisiye komedi filmi, Kiss Kiss Bang Bang... Sahne ışıkları bütün bu genç ve güzel insanlara ne yapıyor ? Herkes birer ruh hastası olmak zorunda mı ?
@broken
9 yıl önce
7.2 / 10
son olarak robert downey jr., val kilmer'ın gölgesinde kalmış gibi gözükse de karakterin birlikte hırsızlık yaptığı arkadaşını geride bırakmasındaki pişmanlığını ve prison break'te oynayan elemanı öldürürkenki yaşadığı öfke ile karışık üzüntüsünü çok iyi yansıtmış, bahsettiğim özgün sahnelerle kafa kafaya yarışır.
@reddr
10 yıl önce
@enik_kral
11 yıl önce
oyuncuların çevrelerinde gördükleri kişileri sinemanın ünlülerine benzetmeleri güzeldi.
@stiff
11 yıl önce
7 / 10
7/10
@bykush
12 yıl önce
7.3 / 10
Dozajlı aksiyon sahneleri, Robert Downey Jr.'ın o muzip tarzı, Val Kilmer'ın her rolün adamı oluşu ve Michelle Monaghan'ın "sade" güzelliği...
İzlenmezse olmaz değil ama, yorgun günün ardından ayaklarınızı uzatıp biraz keyiflenmek için izlenebilir bir film.
@airking
12 yıl önce
7 / 10
Adamı konuşturayım derken tek kursun da öldürdüğü sahnede koptum. Bide %8 değilmiydi ihtimal demez mi :):))
@filanji
12 yıl önce
8.2 / 10
Parmağının kopmasına tepki bile veremediği sahne aklıma geldikçe gülüyorum.