The End of the F***ing World Yorumları

Giriş gelişme ve sonuç. Evet sanki bir profesörün hobi olarak kompozisyon yazması gibi. Başrollerimizin üstlenmiş olduğu karakterlere uyumları mimikleri gerçekten dikkat çekici. özellikler ALYSA gerçekten muhteşem. İngiliz komedisinde sağa sola dağa taşa gönderme yapmak olmazsa olmaz zaten. Yerinde eleştiriler ince espriler ve senaryonun sıkmaması... jamesin babasının külü ıslandığında yapılan espri ve çamurlaşmış külü yere döktükten sonra boka benzediğine ithafen ''Ölüm boktan bişey'' çok güldürdü. underrated. Unutmadan müziklerinden söz etmesek olmaz çok güzeller.

Bu diziyi neden bu kadar beğendiğimi birisi bana açıklasın istiyorum. Sanki 10 sezon olsa art arda izlerim gibi.

James, gözlerinin önünde annesinin intihar etmesiyle psikopatlık yolunda ilerleyen biridir, Alyssa ise annesinin ikinci evliliğinden sonra görmüş olduğu ciddi anlamdaki dışlanmasından sonra giderek hiçbirşeyi umursamayan biridir. Bir şekilde yolları kesişir (James artık bir insan öldürmeyi denemek ister, Alyssa evden kaçmak ve babasına gitmek ister) ve çıktıkları yolda birbirlerine son derece klişe bir şekilde aşık olurlar.

Mini dizinin kara mizansen kısmı ve müzikleri başarılı fakat oyunculuklar çok zayıf, çok fazla donuk olarak geçen sahneler var ve bazı noktalarda replikler çok zayıflıyor. Ve bir kaç noktada gerçeklikten aşırı uzaklaşıyor. ilk aklıma gelen örnek Alyssa, James’a tav olup dışarıdan rastgele biri ile ilişkiye girmeye kalkıyor sonra işin ortasında "artık canım istemiyor git" diyor. Çocukta hiçbir şey yapmadan gidiyor. Böyle bir şey olabilir mi?

Ortalama bir dizi olduğu kanaatindeyim.

ilk iki bölümü izlemek azap gibi geldi, tam üçüncü bölümde kendine çekmeyi başardı dizi. sonrası su gibi akıp gitti zaten. çok özgün olduğunu düşünmesem de keyifle izlenebilir. müzikler de cidden çok güzel.

Bir günde bitirdim, doyamadım. İlk 2 bölümü izlediğimde "Kim Ki Duk-Tarantino karışımı sıradışı bir romantizm" demiştim. İlerleyen bölümlerde iyice True Romance'a bağladı. Özellikle telefon kulübesi sahnesiyle de True Romance'a gönderme yaptığını düşünüyorum. Böyle psikopat, sıradışı romantizmin aşığıyız. Tek başına güzel olan şarkıları bir de dizinin sahneleriyle izlediğinizde şarkıların güzelliği de katlanıyor. Sahnelerle şarkılar adeta bütünleşiyor. Replikler basit, sade ama etkileyici. Betimlemeler güzel.

"Sessizliğin çok gürültülü olduğunu öğrendiğim gün bu"

"Çoğunlukla hayatının en önemli anlarını oldukları anda kavrayamazsın. Önemlerini geriye dönüp baktığında anlarsın."

Umutluydum, 3 bölüm şans verdim. Ama zorlamaya gerek yok gerisi gelmeyecek. Neyi beğenildi anlamış değilim.

Böyle orjinal yapımlar izleyince çok mutlu oluyorum. Sadece şu dizi için Netflix e verdiğim her kuruş helal olsun. :))

çok keyifli çok. müzikleri de harika.

Göz açıp kapayıncaya kadar bitti :)