Filmi izlemek yeni nasip oldu. Boğazım düğümlendi gerçekten. O kadar doğal, o kadar gerçek ki... Bu hayat bu sıkıntılar bu dram orada bir yerde; Doğud'a, Karadeniz'de veya dünyanın icra bir köşesinde yaşanıyor. Biz sıcak yatağımızda kucağımızda laptop bir elimizde telefonla bunları ancak görüyoruz. Şükürsüz ve sitemkar bir şekilde... Neyin sitemi ?
İzlediğim için mutlu olduğum bir film . O kadar kocaman ve o kadar gerçek .. O kadar doğal ve öyle samimi ki .. Doğa ve insanlar birbirinden ayrılamaz bir bütündür . Kabuğunda korunaklı salyangozlar gibidir insan, derme çatma evinin çatısı delikte olsa ! Rabbin melekleri bereket yağmurlarında çıkışa ışığa götürürmüş .... Bu hayatlar bu yokluk bu çaresizlik gerçekken, bizler neyin kaygısındayız ? Gece gündüz demeden çalışan bu elleri öpülesi, duru kadınların yanında biz nasıl kadınlarız ... kadın mıyız biz ? İzlerken öyle çok düşündüm ki .. öyle hayran oldum ki .. nasıl desem bilemedim ..
Doğayla iç içe yaşamanın ve doğaya direnmenin , insanın kendisiyle barışık ve bir o kadar düşman oluşunun , aileyle hayaller kurup aileye bir o kadar kayıtsız kalmanın , baharda sıcaklarla artan umutların kışları kalandar soğuğuna yüklenen anlamla yerini bahta bırakmasının , bahta küfrederken bir yandan tefekküre sığınmanın , tesadüflere hayret ederken tevekkülle vakar bakmanın , kısacası zıtlıkların bir arada olduğu ; manzarasıyla , çekim teknikleriyle ; her karesi tablo gibi duran görselliğiyle , deneyimli olmayan fakat hayatlarını belgesel edasıyla bize anlattıklarını sanacak kadar bizi olayın içine çeken oyuncularıyla gerçekten izlenilesi bir eser . Filmin kusru ,bazı diyalogların biraz olaydan uzaklaştırması ki oyuncuların fazla deneyimli olmamasından dolayı galiba ama filmin çoğunluğu ve yoğunluğu sizi transa geçirip izlettirecek düzeyde kaliteli . 8.5/10
Hayali veya içinde bulunduğu vaziyetten kurtulma adına zorunlu gördüğü maden arayış... Devamı
Doğayla iç içe yaşamanın ve doğaya direnmenin , insanın kendisiyle barışık ve bir o kadar düşman oluşunun , aileyle hayaller kurup aileye bir o kadar kayıtsız kalmanın , baharda sıcaklarla artan umutların kışları kalandar soğuğuna yüklenen anlamla yerini bahta bırakmasının , bahta küfrederken bir yandan tefekküre sığınmanın , tesadüflere hayret ederken tevekkülle vakar bakmanın , kısacası zıtlıkların bir arada olduğu ; manzarasıyla , çekim teknikleriyle ; her karesi tablo gibi duran görselliğiyle , deneyimli olmayan fakat hayatlarını belgesel edasıyla bize anlattıklarını sanacak kadar bizi olayın içine çeken oyuncularıyla gerçekten izlenilesi bir eser . Filmin kusru ,bazı diyalogların biraz olaydan uzaklaştırması ki oyuncuların fazla deneyimli olmamasından dolayı galiba ama filmin çoğunluğu ve yoğunluğu sizi transa geçirip izlettirecek düzeyde kaliteli . 8.5/10
Hayali veya içinde bulunduğu vaziyetten kurtulma adına zorunlu gördüğü maden arayışını takıntı haline getiren Mehmet’in soğuklarla umudunu kenara bıraktığı , boğa güreşleriyle kendisine başka bir umut yolu denediği , rüyalardaki imgeleri hayra mı şerre mi yoramadığı , hep en yükseklerde ararken ,hep en tepelerde ararken ışığı , bel bağladığı kayıp boğasını ararken bilinçsizce boğanın düştüğü çukuru bulan oğlunun yanında ,arta kalan umutların da sönmeye başladığı anlarda ,çaresizce inip çamura bulandığı çukurda buldu ışığı onca tepeyi karış karış dolanırken , down sendromlu oğluna dipte vakur ifadeyle bakarken ... Oysa filmin başında ne olduğunu tam bilmediği taşlarda bile gülmüştü yüzü Mehmet’in ...
filmde ki sessizlik, soğukluk ve zaman zaman yaşanan gerilim..çaresizlik bunları izleyiciye hissettirmeyi fazlasıyla başarmış olduğunu düşünüyorum. genel olarak görüntüler muazzamdı, izlerken sanki ben de oralarda bir yerlerdeyim.
Kurguya katki saglamayan her sahneyi severek izledim. Ama senaryoyu yetersiz buldum. Gorsellik muhtesemdi. Sirf goruntuler icin sinemada izlenmeye değer. Sinema acisindan beni doyurmadi ama izledigime pişman oldugum bir film degildi kesinlikle.
Karakterler konuşmadığı sürece film aslında hipnotize edenbir etki bırakıyor. Ama her dramatik kurgu oluşturmaya çalıştığında, biraz filmden uzaklaşmış buldum kendimi. Yine de bazı sahnelerde nasıl çekmişler demeden duramadım. Sinemada izlemenizi özellikle tavsiye ederim. Bu filmde asıl başrol doğa iddiasında bulunan filmlere rahmet okutacak kadar doğayı merkeze koyanbir film.
@ebus_durak
5 yıl önce
7.5 / 10
@naksidil
6 yıl önce
8.7 / 10
@no_one
6 yıl önce
8.5 / 10
Hayali veya içinde bulunduğu vaziyetten kurtulma adına zorunlu gördüğü maden arayış ... Devamı
Hayali veya içinde bulunduğu vaziyetten kurtulma adına zorunlu gördüğü maden arayışını takıntı haline getiren Mehmet’in soğuklarla umudunu kenara bıraktığı , boğa güreşleriyle kendisine başka bir umut yolu denediği , rüyalardaki imgeleri hayra mı şerre mi yoramadığı , hep en yükseklerde ararken ,hep en tepelerde ararken ışığı , bel bağladığı kayıp boğasını ararken bilinçsizce boğanın düştüğü çukuru bulan oğlunun yanında ,arta kalan umutların da sönmeye başladığı anlarda ,çaresizce inip çamura bulandığı çukurda buldu ışığı onca tepeyi karış karış dolanırken , down sendromlu oğluna dipte vakur ifadeyle bakarken ... Oysa filmin başında ne olduğunu tam bilmediği taşlarda bile gülmüştü yüzü Mehmet’in ...
@ustilago
7 yıl önce
@yagmurrsn
8 yıl önce
9.5 / 10
@democritos
8 yıl önce
7.8 / 10
@spike
8 yıl önce
7 / 10