Berberin içinde bulunduğu durum ve diğer bayanlarla, -sırf yalnızlık ya da mahalle baskısı;hayatı bir an önce düzene sokma çabalarından herhangi birini söyleyebiliriz- arasında geçen diyaloglar, bir sanatçının yaptığı sanatı ulaştırabileceği kişilerin sınırlı olması ya da yaptığı sanatın, bu kişilerin ilgi alanına girmemesi sonucu - kısaca yanlış yer, yanlış kişiler- içinde bulunduğu acıklı durum, böyle bir ortamda sanatla ilgilenen ama bu ilgilenmeyi biraz da üstünlük göstergesi olarak kullanan bir radyocu...
Filmin sonunda düşündüğüm şey,Yönetmenin sanki filmde, görmekten rahatsız olduğumuz ve içinde bulunduğumuzda rahatsız olacağımız durumları gösterme çabası içinde olduğuydu. Bu konuda epeyce düşündürdü.
Karakterlerin tümünü sevsem de Yavuz’un yeri apayrı oldu. Ercan Kesal, Nadir Sarıbacak ? ... off yok yok oyuncuların hepsi çok iyiydi. Baya bi’ güldürdü. Hüznü de eksik etmedi tabii. Ayrıca Ercan Kesal’a o "saç" nasııl yakışmış çok beğendim ama bu haliyle bana sürekli Abdullah Gül’ü anımsattı filmde. Yavuz’u Abdullah Gül gibi düşünmek de ayrı eğlendirdi hani beni :D
İzmir gibi bir şehirde sadece tek salonda gösterime girmesi gerçekten çok yazık. İnsanın yalnızlığı ve bu yalnızlığı gidermek için tutunacak bir şeyler araması üzerine kurulu bir film. Hikayenin gerçekçiliği ve karakterlerin inandırıcılığı, masumiyeti filmi izlenir kılan ögelerden. Düş kırıklarını, konuşulması gereken ama yarım kalan şeyleri, yalnızlığı, saflığı çok güzel anlatmış. İnce espiriler, yavuzun takıntıları, sahte entel filme renk katıp, filmi sanat filmi durağanlığından uzaklaştırmış. Ayrıca oyunculuklar çok iyi.
.Filmde sürekli- inginç takıntıları,alışkanlıkları olan yavuz’un- ve diğer karakterlerin içine sokuyor bizi yönetmen bayağı bayağı surata zoomlu yakın planlar var ;bence -ki bilgi birikimim teknik terimlerle bezeli bir yorum yazmaya yetmiyor -
Teknik açıdan bunu çok daha göze batmadan yapa bilmenin yolları var bkz. Asghar Farhadi (The Past) ama yine de filmi seyrederken çok rahatsız etmiyor kabul edilebilir bir başarısızlık diyelim.Senaryo çok akıcı ve güçlü değil ama ana karakter o kadar güçlü ve başarılı oluşturulmuş ki sadece Yavuz karakteri veErcan Kesal için bile film izlenmeyi hak ediyor.Ama ne yazık ki ülkemizde 12-13 salonda gösterime girdi .Film genelde benzer mekanlar ve atmosferlere sahip örneklerinden DERDİNİN farklı olmasıyla ayrılıyor.Anadoluyla ya da taşrayla alakalı bir problemden çok inanan birinin yalniz Yolculuğunu ve her şeye ceva... Devamı
.Filmde sürekli- inginç takıntıları,alışkanlıkları olan yavuz’un- ve diğer karakterlerin içine sokuyor bizi yönetmen bayağı bayağı surata zoomlu yakın planlar var ;bence -ki bilgi birikimim teknik terimlerle bezeli bir yorum yazmaya yetmiyor -
Teknik açıdan bunu çok daha göze batmadan yapa bilmenin yolları var bkz. Asghar Farhadi (The Past) ama yine de filmi seyrederken çok rahatsız etmiyor kabul edilebilir bir başarısızlık diyelim.Senaryo çok akıcı ve güçlü değil ama ana karakter o kadar güçlü ve başarılı oluşturulmuş ki sadece Yavuz karakteri veErcan Kesal için bile film izlenmeyi hak ediyor.Ama ne yazık ki ülkemizde 12-13 salonda gösterime girdi .Film genelde benzer mekanlar ve atmosferlere sahip örneklerinden DERDİNİN farklı olmasıyla ayrılıyor.Anadoluyla ya da taşrayla alakalı bir problemden çok inanan birinin yalniz Yolculuğunu ve her şeye cevap olarak verdiği müziğinin hikayesini anlatıyor.
Tabi yan karakterler ve onların müziği cevap olarak kullanışları ...Çakma entel Kamilin sığ sularda boğulmuş rotası kaymış şaşkın hali.Neşe’nin yeni açılan yolu ,Sabri’nin hayat kurma çabası.
kesinlikle görülmesi gereken bir film. film taşra kokuyor buram buram. güzel gözlemler yer alıyor filmde.
belki spoiler olabilir:) okuma bence.
üniversite bittikten sonra memleketlerine dönecek olan ve oraya karışıp bir daha istanbula gelememe korkusunu yaşayan arkadaşlarım geldi aklıma. ben de dahil olmak üzere. ilmin son sahnesinde bu kaygı geldi aklıma. uzun süredir sinemada bu ka kalitede türk filmi izlememiştim açıkcası.
@perakendeshakes
10 yıl önce
@marydaisydinkle
10 yıl önce
@fba3
10 yıl önce
5.2 / 10
Filmin sonunda düşündüğüm şey,Yönetmenin sanki filmde, görmekten rahatsız olduğumuz ve içinde bulunduğumuzda rahatsız olacağımız durumları gösterme çabası içinde olduğuydu. Bu konuda epeyce düşündürdü.
@seranomi
10 yıl önce
@enik_kral
11 yıl önce
mahmut fazıl coşkun, ’uzak ihtimal’ lerin adamı ...
yarattığı karakterlerin ne söylediğinden çok, ne hissettiklerini anlamamızı istiyor...
@snijeg
11 yıl önce
8 / 10
Kaçırmayın bence.
@bnbnbnbnbn
11 yıl önce
@gizelda
11 yıl önce
7.9 / 10
@mj23
11 yıl önce
8.3 / 10
Arka planda sık sık çalan Yavuz karakterinin söylediği şarkıhttp://www.youtube.com/watch?v=S0aXjXryIHs
.Filmde sürekli- inginç takıntıları,alışkanlıkları olan yavuz’un- ve diğer karakterlerin içine sokuyor bizi yönetmen bayağı bayağı surata zoomlu yakın planlar var ;bence -ki bilgi birikimim teknik terimlerle bezeli bir yorum yazmaya yetmiyor -
Teknik açıdan bunu çok daha göze batmadan yapa bilmenin yolları var bkz. Asghar Farhadi (The Past) ama yine de filmi seyrederken çok rahatsız etmiyor kabul edilebilir bir başarısızlık diyelim.Senaryo çok akıcı ve güçlü değil ama ana karakter o kadar güçlü ve başarılı oluşturulmuş ki sadece Yavuz karakteri veErcan Kesal için bile film izlenmeyi hak ediyor.Ama ne yazık ki ülkemizde 12-13 salonda gösterime girdi .Film genelde benzer mekanlar ve atmosferlere sahip örneklerinden DERDİNİN farklı olmasıyla ayrılıyor.Anadoluyla ya da taşrayla alakalı bir problemden çok inanan birinin yalniz Yolculuğunu ve her şeye ceva ... Devamı
Arka planda sık sık çalan Yavuz karakterinin söylediği şarkıhttp://www.youtube.com/watch?v=S0aXjXryIHs
.Filmde sürekli- inginç takıntıları,alışkanlıkları olan yavuz’un- ve diğer karakterlerin içine sokuyor bizi yönetmen bayağı bayağı surata zoomlu yakın planlar var ;bence -ki bilgi birikimim teknik terimlerle bezeli bir yorum yazmaya yetmiyor -
Teknik açıdan bunu çok daha göze batmadan yapa bilmenin yolları var bkz. Asghar Farhadi (The Past) ama yine de filmi seyrederken çok rahatsız etmiyor kabul edilebilir bir başarısızlık diyelim.Senaryo çok akıcı ve güçlü değil ama ana karakter o kadar güçlü ve başarılı oluşturulmuş ki sadece Yavuz karakteri veErcan Kesal için bile film izlenmeyi hak ediyor.Ama ne yazık ki ülkemizde 12-13 salonda gösterime girdi .Film genelde benzer mekanlar ve atmosferlere sahip örneklerinden DERDİNİN farklı olmasıyla ayrılıyor.Anadoluyla ya da taşrayla alakalı bir problemden çok inanan birinin yalniz Yolculuğunu ve her şeye cevap olarak verdiği müziğinin hikayesini anlatıyor.
Tabi yan karakterler ve onların müziği cevap olarak kullanışları ...Çakma entel Kamilin sığ sularda boğulmuş rotası kaymış şaşkın hali.Neşe’nin yeni açılan yolu ,Sabri’nin hayat kurma çabası.
@arkadas
11 yıl önce
belki spoiler olabilir:) okuma bence.
üniversite bittikten sonra memleketlerine dönecek olan ve oraya karışıp bir daha istanbula gelememe korkusunu yaşayan arkadaşlarım geldi aklıma. ben de dahil olmak üzere. ilmin son sahnesinde bu kaygı geldi aklıma. uzun süredir sinemada bu ka kalitede türk filmi izlememiştim açıkcası.