Bir aydan daha kısa bir zaman kala askere gidecek bünyede daha derin izler bırakan önemli bir şaheser. Filmin farklı iki bölümden hangisinin daha iyi olduğunu söylemek benim açımdan zor. İlk bölüm sıkı bir askeri disiplini seyrettirirken, ikinci bölüm savaşın acımasız ve dramatik yönüne dikkat çekiyor. Ayrıca Amerikan karşıtlarından biri olarak şunu söyleyebilirim ki, filmin Amerikan propagandası yaptığı fikrine katılmıyorum. Aksine, filmde Amerikan askerlerinin Vietnam Savaşı'na olan gerçek bakış açısı ve savaş sırasında işlenen savaş suçları çok güzel bir şekilde gözler önüne seriliyor. Bu bakımdan, bu film diğer Amerikan savaş filmlerinden ayrı bir yerde tutulmalıdır diye düşünüyorum.
İki bölümden oluşuyor ya bu film, işte bence genel yargı ki bu yargıya ben de katılıyorum ilk bölümün daha güzel olduğudur. Sanki o heyecanda ve psikolojide gitseymiş çok daha güzel olacakmış gibi.
Her ne kadar film Amerikan propagandası yapıyor gibi görünse de öbür yandan o dönemi ve savaşlarını eleştiren bir film olduğunu söylemek lazım. Her ne kadar iki ayrı bölümü olan bir film olsa da film izleyiciyi buna rağmen sıkmıyor.
bu filmde tam hatırlayamamkla birlikte, filmin ikinci yarısında röportaj veren bir askerin ;
bizim burda ne işimiz var, biz vietnamlılar ölmesin diye burdayız ama biz burda oldukça onlar ölmeye devam ediyor. aslında bence sakıncası yok, biz öleceğimize onlar ölsünler
tam olarak böyle olmayabilir ama vietnam ve türevi kapitalist savaşlarına katılan askerlerin ruh hallerini belirtmesi bakımından oldukça eğlenceli ve düşündürücü bi replikti.
Full metal jacket benim gözümde ne psikoloji ne dram; ne gerilim ne de savaş filmi olmayı asla başaramadı. eğitim bölümü özellikle emret komutanım' adlı dizinin korkunçlaştırılmaya çalışılmış hali gibi, ne fazlası ne eksiği. filmin içinde gibi asla hissedemedim, ortamı çok çok yetersiz. hiç bir filmde hayatımda bu kadar sıkıldığımı hatırlıyamıyorum açıkçası. sinir bozucu gereksiz bir eser. savaşın ve dramın anlatımı kesinlikle bu kadar kötü olamaz, 10/1.
Kubrick'in filmleri genelde çok konuşmazlar,ama eğer Kubrick konuşmaya karar verirse gayet sağlam konuşabiliyormuş. Örneğin,
Ortalığa rastgele ateş açan bir "Huey UH" nişancısı ile aynı kopterde yolculuk eden "Joker" arasında şöyle bir diyalog geçer:
Nişancı: Beni haber yapmalısınız.
Joker: Niye seni haber yapalım ki?
Nişancı: Ben en iyisiyim,157 kızıl öldürdüm. 50 de manda.
Joker: Peki içlerinde hiç kadın veya çocuk var mı?
Nişancı: Elbette.
Joker: Bir insan bir çocuğu nasıl vurabilir ki?
Nişancı: Çok zor sayılmaz,biraz öne doğru eğilmen gerek,hepsi bu :)
Böyle,her biri insanın beynine kazınan yüzlerce diyalog var filmde.
Nancy Sinatra göndermesi de çok hoştur. Kubrick'in bir diğer sürprizi de buydu herhalde;dönemin popüler kültür ikonlarını araya serpiştirmekten özel bir zevk aldığı belli. Nancy Hanım,o dönemde Vietnam'daki konserleriyle epey bir konuşturmuştur kendinden. Özellikle, "These Boots are Made For Walking" şarkısı pek bir sevilirmiş Amerikan ordusund... Devamı
Kubrick'in filmleri genelde çok konuşmazlar,ama eğer Kubrick konuşmaya karar verirse gayet sağlam konuşabiliyormuş. Örneğin,
Ortalığa rastgele ateş açan bir "Huey UH" nişancısı ile aynı kopterde yolculuk eden "Joker" arasında şöyle bir diyalog geçer:
Nişancı: Beni haber yapmalısınız.
Joker: Niye seni haber yapalım ki?
Nişancı: Ben en iyisiyim,157 kızıl öldürdüm. 50 de manda.
Joker: Peki içlerinde hiç kadın veya çocuk var mı?
Nişancı: Elbette.
Joker: Bir insan bir çocuğu nasıl vurabilir ki?
Nişancı: Çok zor sayılmaz,biraz öne doğru eğilmen gerek,hepsi bu :)
Böyle,her biri insanın beynine kazınan yüzlerce diyalog var filmde.
Nancy Sinatra göndermesi de çok hoştur. Kubrick'in bir diğer sürprizi de buydu herhalde;dönemin popüler kültür ikonlarını araya serpiştirmekten özel bir zevk aldığı belli. Nancy Hanım,o dönemde Vietnam'daki konserleriyle epey bir konuşturmuştur kendinden. Özellikle, "These Boots are Made For Walking" şarkısı pek bir sevilirmiş Amerikan ordusunda. Ho Chi Min,saygıyla andım seni de bu arada.
Bir başka leş Kübrik filmi (şaka maka adamın bütün filmlerini izlemişim neredeyse). Ancak bu sefer savaş karşıtı olmasıyla az buçuk kendini kurtarıyor, karantinadan kurtulamasa da.
İlk 30 dk boyunca damarlarınızda akan kanı durduracak şekilde bir askeri eğitimle başlayan.Daha sonrasında her karesi bir tablo olabilecek savaş sahneleriyle devam eden büyük deha Stanley Kubrick\'in bir eseri.
@venezue
13 yıl önce
8.2 / 10
@maroia
13 yıl önce
8.8 / 10
@raphalleon
14 yıl önce
8 / 10
@batanga
15 yıl önce
bizim burda ne işimiz var, biz vietnamlılar ölmesin diye burdayız ama biz burda oldukça onlar ölmeye devam ediyor. aslında bence sakıncası yok, biz öleceğimize onlar ölsünler
tam olarak böyle olmayabilir ama vietnam ve türevi kapitalist savaşlarına katılan askerlerin ruh hallerini belirtmesi bakımından oldukça eğlenceli ve düşündürücü bi replikti.
@alone
15 yıl önce
1.1 / 10
@havlayankuzu
16 yıl önce
Ortalığa rastgele ateş açan bir "Huey UH" nişancısı ile aynı kopterde yolculuk eden "Joker" arasında şöyle bir diyalog geçer:
Nişancı: Beni haber yapmalısınız.
Joker: Niye seni haber yapalım ki?
Nişancı: Ben en iyisiyim,157 kızıl öldürdüm. 50 de manda.
Joker: Peki içlerinde hiç kadın veya çocuk var mı?
Nişancı: Elbette.
Joker: Bir insan bir çocuğu nasıl vurabilir ki?
Nişancı: Çok zor sayılmaz,biraz öne doğru eğilmen gerek,hepsi bu :)
Böyle,her biri insanın beynine kazınan yüzlerce diyalog var filmde.
Nancy Sinatra göndermesi de çok hoştur. Kubrick'in bir diğer sürprizi de buydu herhalde;dönemin popüler kültür ikonlarını araya serpiştirmekten özel bir zevk aldığı belli. Nancy Hanım,o dönemde Vietnam'daki konserleriyle epey bir konuşturmuştur kendinden. Özellikle, "These Boots are Made For Walking" şarkısı pek bir sevilirmiş Amerikan ordusund ... Devamı
Ortalığa rastgele ateş açan bir "Huey UH" nişancısı ile aynı kopterde yolculuk eden "Joker" arasında şöyle bir diyalog geçer:
Nişancı: Beni haber yapmalısınız.
Joker: Niye seni haber yapalım ki?
Nişancı: Ben en iyisiyim,157 kızıl öldürdüm. 50 de manda.
Joker: Peki içlerinde hiç kadın veya çocuk var mı?
Nişancı: Elbette.
Joker: Bir insan bir çocuğu nasıl vurabilir ki?
Nişancı: Çok zor sayılmaz,biraz öne doğru eğilmen gerek,hepsi bu :)
Böyle,her biri insanın beynine kazınan yüzlerce diyalog var filmde.
Nancy Sinatra göndermesi de çok hoştur. Kubrick'in bir diğer sürprizi de buydu herhalde;dönemin popüler kültür ikonlarını araya serpiştirmekten özel bir zevk aldığı belli. Nancy Hanım,o dönemde Vietnam'daki konserleriyle epey bir konuşturmuştur kendinden. Özellikle, "These Boots are Made For Walking" şarkısı pek bir sevilirmiş Amerikan ordusunda. Ho Chi Min,saygıyla andım seni de bu arada.
@fade
16 yıl önce
@crackby
16 yıl önce