9 yıl önce
Karanlık Taraf filmine yorum yazdı:
bir kadın olarak iyi ki böyle bir evimiz yok dedirtmiştir,dayanamayız çünkü :)
Karanlık Taraf filmine yorum yazdı:
bir kadın olarak iyi ki böyle bir evimiz yok dedirtmiştir,dayanamayız çünkü :)
Aşkın Renkleri filmine yorum yazdı:
Fransız filmlerini çok sevmeme rağmen bu film bana çok durağan ve sıkıcı izlenimi vermişti o yüzden izlemeye cesaret edememiştim düne kadar. Fakat izlemeye başladığımda,beklediğim kadar ağır bir film çıkmadı,temposu gayet tatmin ediciydi.Sonuçta filmin türünden ve konusundan az çok bir beklenti şekilleniyor.Şimdi aradan biraz zaman geçsin de tekrar izleyeyim diye sabırsızlanıyorum.
En çok sevdiğim yanı,kadının ruh halini,çektiği acıyı duygu sömürüsü yapmadan yansıtmış olması.Arka fonda ağlak içli müzikler yok,abartılı mimikler ağlamalar yok.Biz nasıl üzülüyorsak Nathalie de öyle üzülmüş.Dupduru bir filmdi.
İngiliz Hasta filmine yorum yazdı:
Öncelikle şunu söylemeliyim.filmi izlemeden önce çok tereddüt etmiştim,uzun ve durağan olmasındanu şikayet ediliyordu bir çok yorumda.Sonunda izledim ve dedim ki,neden bu kadar geç kaldım ben.Bundan sonrası azıcık spoiler
Catherine'in karşı koyamayışı,Almasy'nin çaresiz kıvranışları.Kendi yarattıkları dünya dışında gerçek bir dünya daha var...Biliyorlar.İkisi de biliyor.İkisi de huzursuz.Sadece sevgili değiller,bir sırrın yükünü birlikte taşıyorlar. Ama dünyaları birbirlerinin yüzü,kokusu olmuş,bu unutturuyor onlara herşeyi.Bir yere kadar...
Bu film sadece Szerelem Szerelem'in çaldığı sahne için bile izlenir. Eğer aşka inanıyorsanız ve bir sinemaseverseniz zaman kaybetmeyin derim.
Seviyor... Sevmiyor... filmine yorum yazdı:
Aşkın çirkin yüzü...film bitince aklımda dönen tek şey bu cümleydi.İzlerken o gergin havadan,belirsizlikten,süprizlerden çok zevk aldım.Eminim filmi izleyen bir çok sinemasever de bana katılacaktır.Son olarak,Fransızlar daha çok film yapsın,hep film yapsın,daima film yapsın.
Kayıp Otoban filmine yorum yazdı:
Filmi sevmeyenlere saygı duyuyorum fakat bu filmi kimse anlayamaz tarzı yorumlar var.Sevmemek olağan bişeydir,kimi insanın sinemadan beklentisi vakit geçirtmesi,eğlendirmesi,görsel bir zevk yaşatmasıdır dolayısıyla bu tarz filmlerden hoşlanmaz,anlarım.Ya da yönetmenin dilini benimseyemez.Fakat anlayan insanları rol yapmakla suçlamak,entel kelimesini bir iğneleme aracı olarak kullanmak çok çirkin.Şöyle bir teklifim var ; ben sana yarım saatte hızlandırılmış dersle anlatırım bu çok karışık anlamsız bulduğun filmi,ama sen anlayabilir misin??Benim de henüz anlamlandıramadığım filmler var ama bu bana o filmin izleyicisine,yönetmenine dil uzatma hakkı vermez.Söylediğim gibi,beğenmemek ayrı,beğenenleri samimiyetsizlikle suçlamak ayrı.
Paris'te Son Tango filmine yorum yazdı:
Bazen,bütün hormonlarını bütün duygularını öldürmek istiyorsun.Hissetmek çok ağır geldiğinde.Ve hisseden bir kadın duygularını öldüremeyince herkesin cesaret edemeyeceği belki de etmemesi gereken bir tablo çıkıyor ortaya.
Kaçımız Paul'u fiilen olmasa bile ruhen,hayallerimizde,duygularımızda öldürüp hiçbirşey olmamış gibi ceketlerimizi alıp çıkmadık? Kaç kadın böyle bir aşkla sınandığında Jeanne'ın dehşetine kapılmadı. Korkak insan saldırır,kaç kadın aşktan korkup maşuka saldırmadı? Hoşçakal Paul. Hoşçakal.
İncir Reçeli filmine yorum yazdı:
Senaryo kötü,oyunculuklar kötü,sahneler kötü. Aids hakkında yanlış bilgilendirmeler de tuzu biberi olmuş.Giden bir buçuk saatime yanarım.Son yılların en çok şişirilen filmi.
İzlemeyenlere not : Doğru yoldasınız,zamanınızı harcamanıza değmez o kadar güzel film varken.
Jules ve Jim filmine yorum yazdı:
Zamanına göre gerçekten çok cesur bir filmmiş,bu kadarını beklemiyordum.İlişkiler ve olaylara bakış açısından çok hoş tespitler ve cümleler içeriyor.Catherine karakteri fazla keskin olsa da hangi kadın ara sıra içinde Catherine'in sesini duyduğunu inkar edebilir.
Enseni öteden beri sevdim,fark ettirmeden izleyebileceğim tek şey.
Sırp Filmi filmine yorum yazdı:
Başarılı bir politik eleştiri ve özgün bir filmdir benim için.Ayrıca erkek başrol oyuncusu muhteşem bir iş çıkarmış.Sırp toplumunun yaşadıkları biraz da yönetmenin dikkat çekme,sivrirlme arzusuyla sert bir biçimde yarı sembolik olarak anlatılmış.Bu filme ayyyyy iğreaannnç demeden önce bir düşünün filmdeki her olayı gazeteden televizyondan görmedik mi,duymadık mı? Nedir bu kadar şaşırtan sizi anlayamıyorum,tecavüz mü,sapkın fantaziler mi,ölü sevicilik mi,çocuk tacizi tecavüzü mü.Bunlar ne yazık ki gerçek olmasaydı bilimde bunların terimsel ifadeleri olmazdı,hiçbiri filmle ortaya çıkmış şey değil.O yüzden herkesin kardeş olduğu kimsenin üzülmediği çikolata kokan pembe bir dünyada yaşıyormuşçasına filmi yerin dibine sokmayı bırakıp objektif izlerseniz belki,o da belki anlarsınız filmi.