Fragmanının yayınlandığı günden beri izlemeyi bekliyordum ama yapılan olumsuz eleştiriler yüzünden uzunca bir süre kenarda beklettiğim bir filmdi.
Tarihi gerçeklere farklı bir bakış açısı yaparak bence iyi bağlantı kurmuşlar. Aksiyon sahnelerini, silahlı sahneleri, dövüş sahnelerini (özellikle Rasputin'li sahne) beğendiğimi söyleyebilirim.
Bana göre filmin esas sürprizi veya ters köşesi, gizemli düşmandan ziyade başlardan itibaren filmin esas kahramanı olarak gösterdiği Harris Dickinson'ı hazin bir sonla bırakıp tekrar Ralph Fiennes'e dönmesiydi. Sonrasında bir İkinci Dünya Savaşı güzellemesi olacak mı bekleyip göreceğiz. Dünya solunun ikonlarından V.I. Lenin (August Diehl) ve faşizan sağının başat karakterlerinden Adolf Hitler'in (David Kross) buluşacakları bir sahne daha mevcut. Muhtemelen bu da, serinin; merakla bekleyeceğimiz dördüncü filminin habercisi.
Ne yazıkki dünya üzerinde şu aptal propagandayı tarihi gerçeklik zannedip inanacak milyonlarca embesil olduğuna adım gibi eminim. Güney afrikada altın sömürgeleri ve apertheid, Çinde uyuşturucu savaşları, amerikada kızılderili avusturalyada aborjin katliamlarıyla milyonlarca masum insanı katleden ingiliz "KRALİYETİ" takribi 30 milyon km2 alanı insanlarıyla beraber sömürmüştür birde utanmadan kralı melek gibi gösterme arsızlığı sergilerler. Sadece hindistanda 25 milyon insanın ölümüne doğrudan dolaylı katkıda bulunmuş insanlar bunlar. Çıkmışlar birde 21. yy ın ortasında monarşi güzellemesi yapıyorlar. Sorsan demokrasinin beşiği ingiltere. Beş para etmez bir film rasputin karakteri ve karakterin dövüş sahnesi haricinde kaydadeğer hiçbişey yok
İlk yarım saati sıkıcıyken sonrasında toparladı. Rasputinli sahneler keyifliydi Kafkas dans figürleriyle dövüşmesi ve dille tedavi sahnesine çok güldüm. Bir de Conrad'ın askere gitmek için kendini yırtıp saçma sapan bir şekilde ölmesi çok şaşırttı.
@patrickjane
1 yıl önce
8.1 / 10
Tarihi gerçeklere farklı bir bakış açısı yaparak bence iyi bağlantı kurmuşlar. Aksiyon sahnelerini, silahlı sahneleri, dövüş sahnelerini (özellikle Rasputin'li sahne) beğendiğimi söyleyebilirim.
Bana göre filmin esas sürprizi veya ters köşesi, gizemli düşmandan ziyade başlardan itibaren filmin esas kahramanı olarak gösterdiği Harris Dickinson'ı hazin bir sonla bırakıp tekrar Ralph Fiennes'e dönmesiydi. Sonrasında bir İkinci Dünya Savaşı güzellemesi olacak mı bekleyip göreceğiz. Dünya solunun ikonlarından V.I. Lenin (August Diehl) ve faşizan sağının başat karakterlerinden Adolf Hitler'in (David Kross) buluşacakları bir sahne daha mevcut. Muhtemelen bu da, serinin; merakla bekleyeceğimiz dördüncü filminin habercisi.
@volkk
2 yıl önce
3 / 10
@hashasin
2 yıl önce
2.8 / 10
@kumik
2 yıl önce
@bigamist
2 yıl önce
6.8 / 10
@endaksiorea
2 yıl önce