Vietnama giden ve orda bulunan herkes tamamen kafayı sıyırmıştır;
Vietnema giden her amerikalı artık orda başka bir kimliğe bürünüp amerikalılıktan çıkmış, bir hayvanata dönüşmüştür..
Bilincini, psikolojisini yitirmiş ve özellikle kalbini çaldırmıştır..
Taxi Driverdeki Travis Bickle de bu Vietnam belasına tutulan ve ordan akıl hastası şeklinde topluma geri dönüt olarak gönderilen kurbanlardan biriydi..
***
İçinde bulunduğum düzensizlik, her zaman ahlaksal çöküntüye susamış insanın ölçüsüdür..
Georges Bataille
Bu fimde ise doğuştan azılı suçlu ve manyak olan Frank de Vietnama gidip orda insanlığını kaybetmiştir..
O artık diğerleri gibi değildir ve asla da olmayacaktır..
O, birşeyleri görmüş ve bu birşeylerin etkisinde kalarak özünü tamamen kaybetmiştir..
O normal hayatta gezip, yiyip içip eğlenip sonra da kafasını rahatça yastığa koyan, sıradan amerikan vatandışı olmayacaktır.. ..
P... Devamı
Amerikalıların şu bitmeyen sorunsalı VİETNAM..
Vietnama giden ve orda bulunan herkes tamamen kafayı sıyırmıştır;
Vietnema giden her amerikalı artık orda başka bir kimliğe bürünüp amerikalılıktan çıkmış, bir hayvanata dönüşmüştür..
Bilincini, psikolojisini yitirmiş ve özellikle kalbini çaldırmıştır..
Taxi Driverdeki Travis Bickle de bu Vietnam belasına tutulan ve ordan akıl hastası şeklinde topluma geri dönüt olarak gönderilen kurbanlardan biriydi..
***
İçinde bulunduğum düzensizlik, her zaman ahlaksal çöküntüye susamış insanın ölçüsüdür..
Georges Bataille
Bu fimde ise doğuştan azılı suçlu ve manyak olan Frank de Vietnama gidip orda insanlığını kaybetmiştir..
O artık diğerleri gibi değildir ve asla da olmayacaktır..
O, birşeyleri görmüş ve bu birşeylerin etkisinde kalarak özünü tamamen kaybetmiştir..
O normal hayatta gezip, yiyip içip eğlenip sonra da kafasını rahatça yastığa koyan, sıradan amerikan vatandışı olmayacaktır.. ..
Polislerle, aile kurumuyla, toplumla, devletle, askeriyeyle ve dünyada hüküm süren her bok parçasıyla arasına perde çekmiştir Frank..
O lanetlenmiştir..
O tıpkı Marquis De Sade gibi cehennemi görmüştür;
o tıpkı Thomas Bernhard gibi toplumun içine her girişinde histeri krizleri geçirip herşeyi yok eden biridir,
O tıpkı Nietzsche gibi uçurumdan uçuruma atlayarak hayatta kalan azılı bir suçlu lanetlenmiş bir akıl hastasıdır..
O tıpkı Cioran gibi kendini asmak için doğmuştur!
o, Artık O değildir.. .
**
.filmdeki şu diyaloglar müthiştir;
Joe: Annem öldü!
Frank: Güle güle anne!
**
Joe:..Bizimle kal, beladan uzak durur ve kendine iş bulursun..
Frank : İş istemiyorum..
BAY BELA ZATEN BİR YERDE DEĞİL HER YERDE BELADIR..
* *
Frankin sevgilisinden bir çocuğu olmak üzredir ama Frank doğum yeri (hastane) yerine bara gidip içer.. Bunu yapar çünkü o ahlakla ters giden biridir..
Durduk yere sevgilisinin yüzüne bakar, onu süzer..
Sevgilisi sorar : "Neden bana öyle bakıyorsun?"
Frank cevap vermez..
Sevgilisinin yüzüne bakmaya devam eder.
Ve ağzında ne varsa sevgilisinin yüzüne püskürtür..Sevgilisi ağlar..Frankin bu hareketi neden yaptığını ben biliyorum.. Çünkü onu anlayabilecek biriyim.O evrelerden bende geçtim ve karakter olarak ona biraz değiyorum..
Frank tüm yaptığı kirli eylemlerden dolayı pişmanlık duyar ve abisine "her şey için üzgünüm" der.. Önceden de dediğim gibi O, ARTIK o değildir..
Tıpkı Sartrenin dediği gibi;
"Ben kendim değilim, ama olmak isterim"
.
Frank hayatta tadılabilecek bütün belaları tatmıştır..
Cehennemi görmüştür ve kendini defalarca ateşe atmıştır..
Onun için geriye tek şey kalır..
Gerçek kurtuluşun yolu hızlandırılmış bir yok etme sürecinden geçmektedir.
@budha
11 yıl önce
10 / 10
Vietnama giden ve orda bulunan herkes tamamen kafayı sıyırmıştır;
Vietnema giden her amerikalı artık orda başka bir kimliğe bürünüp amerikalılıktan çıkmış, bir hayvanata dönüşmüştür..
Bilincini, psikolojisini yitirmiş ve özellikle kalbini çaldırmıştır..
Taxi Driverdeki Travis Bickle de bu Vietnam belasına tutulan ve ordan akıl hastası şeklinde topluma geri dönüt olarak gönderilen kurbanlardan biriydi..
***
İçinde bulunduğum düzensizlik, her zaman ahlaksal çöküntüye susamış insanın ölçüsüdür..
Georges Bataille
Bu fimde ise doğuştan azılı suçlu ve manyak olan Frank de Vietnama gidip orda insanlığını kaybetmiştir..
O artık diğerleri gibi değildir ve asla da olmayacaktır..
O, birşeyleri görmüş ve bu birşeylerin etkisinde kalarak özünü tamamen kaybetmiştir..
O normal hayatta gezip, yiyip içip eğlenip sonra da kafasını rahatça yastığa koyan, sıradan amerikan vatandışı olmayacaktır.. ..
P ... Devamı
Vietnama giden ve orda bulunan herkes tamamen kafayı sıyırmıştır;
Vietnema giden her amerikalı artık orda başka bir kimliğe bürünüp amerikalılıktan çıkmış, bir hayvanata dönüşmüştür..
Bilincini, psikolojisini yitirmiş ve özellikle kalbini çaldırmıştır..
Taxi Driverdeki Travis Bickle de bu Vietnam belasına tutulan ve ordan akıl hastası şeklinde topluma geri dönüt olarak gönderilen kurbanlardan biriydi..
***
İçinde bulunduğum düzensizlik, her zaman ahlaksal çöküntüye susamış insanın ölçüsüdür..
Georges Bataille
Bu fimde ise doğuştan azılı suçlu ve manyak olan Frank de Vietnama gidip orda insanlığını kaybetmiştir..
O artık diğerleri gibi değildir ve asla da olmayacaktır..
O, birşeyleri görmüş ve bu birşeylerin etkisinde kalarak özünü tamamen kaybetmiştir..
O normal hayatta gezip, yiyip içip eğlenip sonra da kafasını rahatça yastığa koyan, sıradan amerikan vatandışı olmayacaktır.. ..
Polislerle, aile kurumuyla, toplumla, devletle, askeriyeyle ve dünyada hüküm süren her bok parçasıyla arasına perde çekmiştir Frank..
O lanetlenmiştir..
O tıpkı Marquis De Sade gibi cehennemi görmüştür;
o tıpkı Thomas Bernhard gibi toplumun içine her girişinde histeri krizleri geçirip herşeyi yok eden biridir,
O tıpkı Nietzsche gibi uçurumdan uçuruma atlayarak hayatta kalan azılı bir suçlu lanetlenmiş bir akıl hastasıdır..
O tıpkı Cioran gibi kendini asmak için doğmuştur!
o, Artık O değildir.. .
**
.filmdeki şu diyaloglar müthiştir;
Joe: Annem öldü!
Frank: Güle güle anne!
**
Joe:..Bizimle kal, beladan uzak durur ve kendine iş bulursun..
Frank : İş istemiyorum..
BAY BELA ZATEN BİR YERDE DEĞİL HER YERDE BELADIR..
* *
Frankin sevgilisinden bir çocuğu olmak üzredir ama Frank doğum yeri (hastane) yerine bara gidip içer.. Bunu yapar çünkü o ahlakla ters giden biridir..
Durduk yere sevgilisinin yüzüne bakar, onu süzer..
Sevgilisi sorar : "Neden bana öyle bakıyorsun?"
Frank cevap vermez..
Sevgilisinin yüzüne bakmaya devam eder.
Ve ağzında ne varsa sevgilisinin yüzüne püskürtür..Sevgilisi ağlar..Frankin bu hareketi neden yaptığını ben biliyorum.. Çünkü onu anlayabilecek biriyim.O evrelerden bende geçtim ve karakter olarak ona biraz değiyorum..
Frank tüm yaptığı kirli eylemlerden dolayı pişmanlık duyar ve abisine "her şey için üzgünüm" der.. Önceden de dediğim gibi O, ARTIK o değildir..
Tıpkı Sartrenin dediği gibi;
"Ben kendim değilim, ama olmak isterim"
.
Frank hayatta tadılabilecek bütün belaları tatmıştır..
Cehennemi görmüştür ve kendini defalarca ateşe atmıştır..
Onun için geriye tek şey kalır..
Gerçek kurtuluşun yolu hızlandırılmış bir yok etme sürecinden geçmektedir.
CERONETTİ