12 yıl önce
Babil filmine yorum yazdı:
Gün Doğmadan filmine yorum yazdı:
Romantizm ve aşk eşliğinde, güzel bir Viyana gezisiydi.
Gremlinler filmine yorum yazdı:
Yıllar sonra aklıma takılmış, bir ara internette gremlin oyuncakları aramıştım. Koskoca adam oldum, hala gremlinler denildiği zaman, yüzüme gülümseme düşer.
Prison Break: The Final Break filmine yorum yazdı:
Vasat bir ''Prison Break'' dizi bölümü bile bu filmden daha çok heyecan yaratır. Yaptık oldu demişler, yerseniz.
Bulut Atlası filmine yorum yazdı:
Uzun uzun yazmak isterdim ama nerden başlayacağımı bilmiyorum. Bence her yönü ile çok başarılı , herkes aynı zevki alır mı orası ayrı bir konu ama sadece görsellik açısından bile her izleyiciye birşeyler sunuyor bu film.
Kült tartışmasına gelirsek, 15 yıl beklemeye gerek yok zaten öyle bir tanımıda yok kült filmin. Film kurgu açısından bugüne kadar kullanılmamış bir teknik ile işlenmiş. Bir çok yenilik ve farklılık var bu filmde ve eminim ki kendinden sonrakilere de örnek olacak. . İzleyin derim, çok farklı bir deneyim olacak.
Frankenweenie filmine yorum yazdı:
1984 yılında yine Tim Burton tarafından çekilen kısa filmin, uzun metraj versiyonu.
Tim Burton'un ne kadar hastalıklı bir ruha sahip olduğunu yeniden kanıtlayan, çok başarılı bir animasyon filmi olmuş. Fakat fanatik bir Tim Burton hayranı olarak söyleyebilirm ki, diğer filmlerinin hiçbirinde bu kadar gönderme fark etmemiştim. Frankeinstein, Dracula, Edgar Allan Poe, hatta Pet Cemetary'den tutunda, cahil toplumların bilim karşısında bocalama klişesine varıncaya kadar birçok yere selam çakmıştır yönetmen.
1982 yılında çektiği kısa filmdeki Vincent karakteri ile bu filmdeki Victor karakteri birbirine çok benziyor. Zaten, Frankeneenie ve birçok Tim Burton filmi, yönetmenin kısmi otobiyografgisi olarak değerlendirilebileceğinden bu benzerlikleri görmek mümkün olacaktır.
Yine, yönetmenin diğer filmleri ile kıyasladığım zaman, korku unsurunun en etkili kullanıldığı filminin Frankeneniee olduğu düşünüyorum. Filmde her izleyicinin duygusal olarak etkilenebileceği bir olay var. Çünkü her insa ... Devamı1984 yılında yine Tim Burton tarafından çekilen kısa filmin, uzun metraj versiyonu.
Tim Burton'un ne kadar hastalıklı bir ruha sahip olduğunu yeniden kanıtlayan, çok başarılı bir animasyon filmi olmuş. Fakat fanatik bir Tim Burton hayranı olarak söyleyebilirm ki, diğer filmlerinin hiçbirinde bu kadar gönderme fark etmemiştim. Frankeinstein, Dracula, Edgar Allan Poe, hatta Pet Cemetary'den tutunda, cahil toplumların bilim karşısında bocalama klişesine varıncaya kadar birçok yere selam çakmıştır yönetmen.
1982 yılında çektiği kısa filmdeki Vincent karakteri ile bu filmdeki Victor karakteri birbirine çok benziyor. Zaten, Frankeneenie ve birçok Tim Burton filmi, yönetmenin kısmi otobiyografgisi olarak değerlendirilebileceğinden bu benzerlikleri görmek mümkün olacaktır.
Yine, yönetmenin diğer filmleri ile kıyasladığım zaman, korku unsurunun en etkili kullanıldığı filminin Frankeneniee olduğu düşünüyorum. Filmde her izleyicinin duygusal olarak etkilenebileceği bir olay var. Çünkü her insan sevdiği birilerini kaybetmiştir. Benim aklıma da filmi izlerken bu insanlar geldi ve açıkçası psikolojik olarak etkilendim filmden. Acaba bu insanlar bir şekilde geri dönebilir mi? Bu insanları yeniden görmemiz mümkün olabilir mi? gibi sorular dönmeye başladı kafamda. Böyle bir durumun gerçekleşmesinin imkansız olduğunu bilen beynim bana bir oyun oynadı herhalde. Ve bu duygular eşliğinde filmi izlemeye devam ederken bazı öğelerden ister istemez korkmaya başlıyorsunuz. Belki de korku unsurunun bu denli etkili olmasının bir diğer nedeni bu filmde dans edip şarkı söyleyen cesetlerin olmamasından kaynaklanıyordur.
Özetleyecek olursam, siyeh beyaz olmasına rağmen başarılı görselliği, konusu, kurgusu, ve Danny Elfman imzası taşıyan müzikleri ile keyifli bir deneyim yaşayacağınıza emin olabilirsiniz. 8/10.
(NoT: Kullandığım klavyede Double V tuşu çalışmıyor. Evet iyice bastım ama çalışmıyor :)
Pitch Perfect filmine yorum yazdı:
2012 Yılının overrated filmleri arasında ilk 5'e iddalı bir şekilde girmeye aday filmdir. Anna Kendrick'in karşı konulmaz sempatikliği nedeni ile sonuna kadar izlemeyi başardım. Açıkçası Acapella hayranlarının bile çok sevebileceği bir film olduğunu düşünmüyorum. Zaman kaybı, belki çerezlik.
Filmde tek keyif aldığım sahne :Finalde money money money (price) şarkısı ile başlayıp devam eden performans oldu.
Tabutta Rövaşata filmine yorum yazdı:
Maddeye değer katan insandır.
IPhone, birçok insan için çağın en önemli metalarındandır ve ona sahip olmak, mutluluk, statü, özgüven vb hisleri beraberinde getirir. Ancak afrikanın bir köşesinde çubuğunu tüttürüp, ceylan avlayan bir yerli için IPhone ne anlama gelir?
Peki, ''Mahsun'' gibi hayatın sillesini yemiş bir adam neye önem verir?
Filmde, evsiz, işsiz, ve aç '' Mahsun'' karakterinin dünyayı nasıl gördüğünü, yalnızlık, aşk, korku, bağımlılık gibi kavramlar eşliğinde çok net bir şekilde izleyebiliyorsunuz. Türk sineması, dram türünün, en kaliteli örneklerinden biri.
Le Boşanma filmine yorum yazdı:
Fİlmi izlemedim ama filmin ismi Türkçe'ye nasıl çevrilmiş öyle anlamadım.
The Killing dizisine yorum yazdı:
2 Sezon toplam 26 bölümü, 5 günde bitirdiğim, son dönemde izleyecek çok fazla şey bulamadığımdan olsa gerek bana ilaç gibi gelmiş dizidir.
Dram ve polisiye birlikte gayet başarılı bir şekilde işlenmiş, oyunculuklar ve kurgu çok iyi, kesinlikle hakettiği değeri görmemiş bu dizi.
Alejandro Gonzalez Inarritu ölüm üçlemesinin final filmi. Bence, Amores Perros ve 21 Gram ile kıyaslandığında oldukça sönük kalmıştır. Buna rağmen büyük beklentiniz olmadıkça hayal kırıklığına uğramazsınız.