Bad Movie filmine yorum yazdı:
https://www.youtube.com/watch?v=NgzumqAt-Sg
Burası letterboxda göre daha tatlı ama bi yıldır sırf oraya logladım burası boş kaldı yapıcak bişey yok.
Youth filmine yorum yazdı:
Baştaki dans sahnesi ve savaş sahnesi mükemmeldi, kendi başlarına 10/10luk sahnelerdi ama senaryo ve karakterlerin genericliği filmi istediğim kadar sevmeme engel oldu.
A Ghost Story filmine yorum yazdı:
Görsel olarak mükemmel ama onun dışında sadece şirin denilebilecek bir film.
The Real Body filmine yorum yazdı:
Sion Sono'nun izlediğim 19. filmi olmasına rağmen her filmde tekrar şaşırtmaya devam ediyor beni. Başlarda fazla amatörce bir film gibi gelse de ilerde Sion Sono'nun tam olarak ne yapmak istediği belirginleşiyor.
Jesus Christ Saviour filmine yorum yazdı:
Bir sanat eseri izlediklerinin farkında olmayan seyircilerin sahneye attığı anlamsız laflar Kinski'nin içindeki kaosa takılıp anlam kazanıyor ve Kinski'nin sahnede ortaya koymaya çalıştığı sanat eserine ait duygular ve kendi duygularının, eserdeki fikirler ve kendi fikirlerinin zıtlığını kameraya yansıtıyor. Sonuç olarak seyircilerin, Kinski'nin ve de eserin oldukça hatalı doğalarının çarpışması ortaya güzel birşey çıkartıyor.
Parçalanmış filmine yorum yazdı:
James McAvoy dışında izlenmeye değer bir yanı olmayan film.
Land of Silence and Darkness filmine yorum yazdı:
Izlediğim en rahatsız edici film olabileceğini düşünüyorum, ama aynı anda bir o kadar da güzel ve insani. Kör ve sağır insanları anlatırken izleyiciyi hayatlarının korku,üzüntü ve umutları içerisinde bırakıyor.
American Honey filmine yorum yazdı:
İzlediğim en doğal, belli bir anın kişisel yapısını ve duygularını en iyi yansıtan film diye düşünüyorum. Andre Arnold bu işi en iyi beceren yönetmen gibi, normalden farklı bir aspect ratio kullanmasıyla ve kameranın hareketleriyle, yakın çekimlerle ve muhteşem oyunculuklarla filmin doğallığının temelini atıyor.
The Leftovers dizisine yorum yazdı:
Bütün televizyon tarihinde duygusal derinlik ve oyunculuk kapsamında eşi benzeri olmayan bir dizi. Bunların yanında karakterlerin yaşadıklarını seyirciye en iyi hissettirebilen dizi olduğunu da düşünüyorum, ve demek istediğim oyunculukla bir duygunun temsili değil, karakterlerin yüzleştiği varoluşsal sorularla dizi kendi yapısı nedeniyle seyircileri de sorguluyor, dizinin dünyasını kafamızda oturtmak için aynı karakterler gibi biz de mantık veya inanç yollarından birini seçmek zorunda kalıyoruz.
ama tabi ki finalde bu soruların ve cevaplarının önemsizliği baskın geliyor ve insanın elindeki tek şey olan duygularıyla baş başa kalınıyor.