![](https://www.sinefil.com/cdn-a1-p/user/0007/09/thumb_608569_user_default.jpeg)
5 yıl önce
Aşk filmine yorum yazdı:
herkesin gerçek duygular peşinde koşup, başkalarının duygularını taklit ettiği ve sahte duygularla tatmin olmaya çalıştığı, olanların mutlu, olamayanların daha da enkaz olduğu bir dünya.
Aşk filmine yorum yazdı:
herkesin gerçek duygular peşinde koşup, başkalarının duygularını taklit ettiği ve sahte duygularla tatmin olmaya çalıştığı, olanların mutlu, olamayanların daha da enkaz olduğu bir dünya.
Sonsuz Çöl filmine yorum yazdı:
Üzerinde güneş batmayan imparatorluğun çocuklarının dünyanın nasıl içine ettiklerini ve bunun kendi toplumu üzerine etkilerini metaforlarla gösteren güzel bir film.
Maden mühendisi(?) baba üzerinden anlatılana metafor denemez gerçi, baya baya açıklamış olayı. Kapatılan maden ve sonundaki "onu kovdular bana da zam yaptılar" olayı da fazlaydı ama neyse. Asıl beni etkileyen, güzel güzel şehirler yapıyoruz, okullara gidiyoruz ama doğa ile baş başa kalınca ne kadar cahil olduğumuz ortaya çıkıyor. O zaman doğadan hiç kopmayanlar kurtarmaya geliyor. Ayrıca beyaz adam gittiği yeri de kurutuyor, ilk buldukları su kuyusu gibi...
Canterbury Öyküleri filmine yorum yazdı:
Bu adamın 50 yıl önce yaptığı filmleri bugün yapabilmek güven, özveri, tecrübe ister. Gerçi kendi sonu da beklenildiği gibi yaşlılıktan uykuda gelmedi.
The Sinking of the Laconia dizisine yorum yazdı:
Gerçek bir hikayeden esinlenerek yapılmış mini dizi (aslında her bölüm 1,5 saatten iki film de denebilir). Bir das boot (1981) olmasa da izlenilebilir, gayet güzel bir dizi. Silah, bomba aksiyonu arayanlara uygun değil, daha çok savaş ve insanlar üzerindeki etkisi üzerine bir çalışma.
24 Frames filmine yorum yazdı:
Abbas hocanın tamamen deneysel bir çalışması ve ilk kez yaptığı bir iş bana göre çıkmadı.
Filmin başında çekilen fotoğraflarda veya yapılan resimlerde bir anın yakalandığı ancak öncesinde sonrasında ne olduğunu hep merak ettiğini, buradan yola çıkarak bu çalışmaya başladığını söylemiş ama gel görelim ki çalışmalarda ben buna ait bir şey göremedim.
Eğer bir grup insan duvara yaslanmış Eyfel Kulesi'ne bakıyorlarsa 4 buçuk dakika boyunca put gibi bakmaya devam etmezler. Onlar öyle put gibiyken arkalarından biri yürüyüp geçiyorsa bu bana fotoğraftaki an'dan öncesi ve sonrasını göstermez. Bu bir nevi fotoğraflara ufak hareketlendirme yapılmış haliydi, amaçtan çok uzaktı.
Climax filmine yorum yazdı:
Bu adamın kesintisiz çekimleri beni benden alıyor.
Çok basit bir mesajı var aslında filmin bana göre, herkesin kafesinde tuttuğu bir karakteri vardır, bu karakterin de rahatsız edici olabilecek istekleri, arzuları, fantezileri, davranışları vardır. Ya bir anda kafesin kapısı açılırsa?
Önce dini kimliği sebebiyle içmedi ve bizi zehirledi diye Omar’ı (din/ahlak) sonra da hamile kızı (vicdan) ortamdan uzaklaştırdılar ve olaylar nereye geldi.
12 to the Moon filmine yorum yazdı:
Muzaffer Tema hatrına izledim
O da filmin yarısında hatunu aldı kaçtı gitti
Çernobil dizisine yorum yazdı:
Dizi seyretmeyi pek sevmem ama izlediğim en iyi yabancı dizilerde ilk 3’te hatta belki 1.si.
Bir olay bu kadar üst düzey oyunculuk, makyaj, efekt ile gerçekçiliğini kaybetmeden (veya gerçeğine uygunluğu korunarak) tam 12’den vurarak anlatılabilir.
İzlerken radyasyona maruz kalmışsınız gibi bir etki yaratıyor, psikolojinizi dağıtıyor. Diğer yandan devlet olgusunun nasıl işlediğini de gösterip sizi ekran başına kitliyor.
Mini dizi olması her ne kadar üzücü de olsa uzadıkça bozulan diziler gibi olmayacağının da garantisi aslında. Tahminimce bittiğinde tekrar tekrar tek seferde izleyeceğim bir dizi olacak.
Kızımı Kurtarın filmine yorum yazdı:
İzlerken biraz hafife almıştım, birkaç sahnede "klişeeee!!" diye bağırmıştım ama sonradan "vay be" diyerek bitirdim. Tavsiye edilir.