Çığlık

Filme gelen eleştiriler genelde "Sidney hiç yoktu, özünden fazla kopmuş" cinsindendi. Bu yorumları yapanlar yemi yiyen izleyiciler. Çünkü katilimizin bu seferki amacı filmin isminin Scream 5 değil de Scream olmasından da anlaşılacağı üzere bir "sequel" yaratmak. Sequel filmler orijinal filmin örüntüsü devam etmese de buna ek bir bant yapıştırmaya çalışırlar ve eski kuralları değiştirdikleri gibi biraz da muhafazakar kalmayı tercih ederler. Çünkü filmi satabilecekleri garanti izleyiciler eski izleyicileridir. Bu film de hem sequel meselesini alaya alıp hem de bir sequel oluyor. Scream serisinin "film içinde film" temasına çok uygun ve çok da akıllıca. Ve bence 6 film arasından en iyi ikincisi. 5. ve 6. filmlerin öne çıkmasının sebeplerinden bir tanesi de vahşet sahnelerinin dozunun artması. Zaten filmlerin atmosferinden, kamera hareketlerine kadar daha ciddi bir şey izlediğimizi anlıyoruz. Bu filmde Dewey ile ilk karşılaşma sahnemiz bile çok kasvetliydi. Oysa serinin en komik, en neşe verici karakteridir.

Sorunlardan ilki Melissa Barrera'nın kötü oyunculuğu. Kendisine yazılan karakter en azından klişe bir slasher filmi için oldukça özgün ama sahiden rolü hiç geçmiyor. Diğer sorun da artık katili gizlemek için her şeyi denerlerken katilin kim olduğu konusunda bariz açıklar vermeleri. Filmin ortalarından anlaşılıyor ki en pasif karakterler katil çıkacak. Yine de bu film öyle Wes Craven'ın kemiklerini falan sızlatmaz. Gayet iyi iş.