Bireyin otoriteye karşı olan direnişi ve baskıya gösterdiği tepkiyi en iyi anlatan romanlardan biri kuşkusuz George Orwell’ın yazdığı "1984"tür. Michael Radford’un sinema uyarlaması ise ne yazık ki kitabı kadar başarılı değil.
Atom savaşından sonra dünya topu topu 3 güç halinde bölünmüştür. Bu güç
... Devamı Bireyin otoriteye karşı olan direnişi ve baskıya gösterdiği tepkiyi en iyi anlatan romanlardan biri kuşkusuz George Orwell’ın yazdığı "1984"tür. Michael Radford’un sinema uyarlaması ise ne yazık ki kitabı kadar başarılı değil.
Atom savaşından sonra dünya topu topu 3 güç halinde bölünmüştür. Bu güçler devamlı birbirleriyle savaş halindedir. Londra, Okyanusya’nın başkenti. Winston Smith ise Okyanusya’nın basit bürokratlarından biri. Okyanusya’da herkes otorite "Büyük Birader" tarafından izlenmekte ve kimse gizli bir harekette bulanamamakta. Smith bir gün böylesine umutsuz bir ortamda kendi üzerinde bir bakış hissediyor. Onun gibi çalışmakta olan Julia, Winston’a ilgi duyuyor çünkü. Birlikte büyük bir aşk yaşamaya başlayan çift Büyük Birader’in otoritesinden ve görüşünden kaçmaya çalışıyorlar. Oysa kimse gerçekte ondan kaçamaz.
John Hurt ve Richard Burton gibi etkili oyuncuların başrolde olmasına rağmen filmi çok daha güzel olabilirdi.