10 yıl önce
Çölün Simon'u
(1965)Simon of the Desert a.k.a Simón del desierto
7.6
55 OYPUAN VER
5
Imdb: 7.8 (10.821 OY)
KONUSU
Simon del desierto, (Çölün Simon’u) yönetmenliğini Luis Bunuel’ in yaptığı 1965 yapımı bir Meksika filmidir.
Filmin konusu, 5. yy’da hayatının son 36 senesini bir sütun üzerinde çile doldurarak geçiren Suriyeli aziz Simeon Stylites ’ın hayat hikayesinden izler taşımaktadır. Ancak Bunuel bu konuyu e ... Devamı
Filmin konusu, 5. yy’da hayatının son 36 senesini bir sütun üzerinde çile doldurarak geçiren Suriyeli aziz Simeon Stylites ’ın hayat hikayesinden izler taşımaktadır. Ancak Bunuel bu konuyu e ... Devamı
Simon del desierto, (Çölün Simon’u) yönetmenliğini Luis Bunuel’ in yaptığı 1965 yapımı bir Meksika filmidir.
Filmin konusu, 5. yy’da hayatının son 36 senesini bir sütun üzerinde çile doldurarak geçiren Suriyeli aziz Simeon Stylites ’ın hayat hikayesinden izler taşımaktadır. Ancak Bunuel bu konuyu ele alsa da hikayeye tam bir bağlılık göstermek gibi bir amaç gütmemiştir.
Bu film, Viridiana ve Yokedici Melek’ ten sonra yönetmen Luis Bunuel , oyuncular Claudio Brook ve Silvia Pinal, yapımcı ve Pinal’ in kocası olan Gustavo Alatriste işbirliği ile çekilen üçüncü film olmuştur.
Filmin konusu, 5. yy’da hayatının son 36 senesini bir sütun üzerinde çile doldurarak geçiren Suriyeli aziz Simeon Stylites ’ın hayat hikayesinden izler taşımaktadır. Ancak Bunuel bu konuyu ele alsa da hikayeye tam bir bağlılık göstermek gibi bir amaç gütmemiştir.
Bu film, Viridiana ve Yokedici Melek’ ten sonra yönetmen Luis Bunuel , oyuncular Claudio Brook ve Silvia Pinal, yapımcı ve Pinal’ in kocası olan Gustavo Alatriste işbirliği ile çekilen üçüncü film olmuştur.
-
Luis Buñuel
Yönetmen
OYUNCULAR
Tüm Oyuncular ve Teknik Ekip
Simón
The Devil
Anne
Brother Ma...
The Devil ...
Rahip
Rahip
The Mutila...
YORUM YAZ
POPÜLER YORUMLAR
Film aslında koca bir ironiden ve gizli bir sistem eleştirisinden ibaret, şeytanın bir kadın kılığında gelmesi yani kadının bir şeytan olarak gösterilmesi, Simon?un böceği kutsadıktan sonra ?ne yapıyorum ben? hallerine girmesi, okuduğu latince duanın sonunu unutması ve savaşlar hakkındaki şu küçük diyalog bunların kanıtları sanırım;
-insanlar daima kanlı savaşlarda dövüşeceklerdir. çünkü ?benim? ?senin? gibi kötü sözlerden dolayı.
-ne demeye çalışıyorsun sen?
-kendinin olduğu şeyi savunmak için öldüren insanı.
-?senin? olan nedir ki?
-?benim? olan nedir mi? anlayacaksın. bu çanta sana ait değil mi? lakin tersini söylersem tartışmaya başlarız. denemek ister misin? simon, bu çanta benim! senin olduğunu söyle.
-benim!
-sana benim olduğunu söylüyorum!
-iyi? öyleyse al.
-bencil olmayışın ruhuna hayırlıdır. ama tövbe etmek için yararlı olabilir mi?
Birde filmde dikkatimi çeken en önemli şey şu cümle oldu;
?Elbise ve vücut temizliği ... Devamı
-insanlar daima kanlı savaşlarda dövüşeceklerdir. çünkü ?benim? ?senin? gibi kötü sözlerden dolayı.
-ne demeye çalışıyorsun sen?
-kendinin olduğu şeyi savunmak için öldüren insanı.
-?senin? olan nedir ki?
-?benim? olan nedir mi? anlayacaksın. bu çanta sana ait değil mi? lakin tersini söylersem tartışmaya başlarız. denemek ister misin? simon, bu çanta benim! senin olduğunu söyle.
-benim!
-sana benim olduğunu söylüyorum!
-iyi? öyleyse al.
-bencil olmayışın ruhuna hayırlıdır. ama tövbe etmek için yararlı olabilir mi?
Birde filmde dikkatimi çeken en önemli şey şu cümle oldu;
?Elbise ve vücut temizliği ... Devamı
Film aslında koca bir ironiden ve gizli bir sistem eleştirisinden ibaret, şeytanın bir kadın kılığında gelmesi yani kadının bir şeytan olarak gösterilmesi, Simon?un böceği kutsadıktan sonra ?ne yapıyorum ben? hallerine girmesi, okuduğu latince duanın sonunu unutması ve savaşlar hakkındaki şu küçük diyalog bunların kanıtları sanırım;
-insanlar daima kanlı savaşlarda dövüşeceklerdir. çünkü ?benim? ?senin? gibi kötü sözlerden dolayı.
-ne demeye çalışıyorsun sen?
-kendinin olduğu şeyi savunmak için öldüren insanı.
-?senin? olan nedir ki?
-?benim? olan nedir mi? anlayacaksın. bu çanta sana ait değil mi? lakin tersini söylersem tartışmaya başlarız. denemek ister misin? simon, bu çanta benim! senin olduğunu söyle.
-benim!
-sana benim olduğunu söylüyorum!
-iyi? öyleyse al.
-bencil olmayışın ruhuna hayırlıdır. ama tövbe etmek için yararlı olabilir mi?
Birde filmde dikkatimi çeken en önemli şey şu cümle oldu;
?Elbise ve vücut temizliği sadece fani şeyleri düşünen insanlara yakışır. Dindar kişiler için bir günahtır bu.?
İslam temizlik imandandır derken hristiyanlığın böyle bir anlayışı benimsemesi bana oldukça ilginç geldi. Hatta bu da yetmezmiş gibiSimeon Stylites denen zat aslında Adana Kozan doğumluymuş lakin manevi orucunu Halep de gerçekleştirmiş. Bu ilginç bilgileri de buraya yazmazsam olmazdı.
Filmi özetleyen şu hikaye oldukça manidar, belki bu hikaye sizi filme yönlendirebilir;
biri dagda cobanlik biri de şehirde çarık tamirciliği yapan iki derviş kardeş varmış. dağdaki derviş bir gün şehirdeki kardeşini ziyaret etmek için şehre inmiş. inerken de bir bez torbaya doldurduğu sütü yanına almış. bez torbadan süt hiç dökülmez mi? derviş öyle iyi bir allah dostuymuş ki uzun yıllar dağdan hiç inmeden tefekkür etmesi sonucu ona bu keramet bahşedilmiş. çoban derviş, kardeşinin çarık tamir ettiği dükkanı bulmuş. kardeşine selam verip süt dolu torbasını yüksekçe bir yere asmış ve yıllardır görmediği kardeşiyle sohbete koyulmuş. derken içeri bir kadın gelmiş. ayağındaki çarıkları çıkarıp onarması için çarıkçı dervişe vermiş. kadın ayağındaki çarığı çıkarırken ayak bileğinin teni bir anlık görünmüş. o sırada bizim çoban dervişin torbasındaki süt damlamaya başlamış. kadının çarığını onarıp kadını gönderen derviş kardeşine dönmüş ve ?dağda derviş olmak kolaydır kardeşim. asıl mesele şehirde derviş olmakta.? demiş.
45 dakikalık film için, 4 saat araştırma yapıp kendinizi muhakeme etmek, düşüncelerinizde kaybolmak, yeni bilgiler öğrenmek istiyorsanız mutlaka tavsiye ederim. İyi seyirler.
-insanlar daima kanlı savaşlarda dövüşeceklerdir. çünkü ?benim? ?senin? gibi kötü sözlerden dolayı.
-ne demeye çalışıyorsun sen?
-kendinin olduğu şeyi savunmak için öldüren insanı.
-?senin? olan nedir ki?
-?benim? olan nedir mi? anlayacaksın. bu çanta sana ait değil mi? lakin tersini söylersem tartışmaya başlarız. denemek ister misin? simon, bu çanta benim! senin olduğunu söyle.
-benim!
-sana benim olduğunu söylüyorum!
-iyi? öyleyse al.
-bencil olmayışın ruhuna hayırlıdır. ama tövbe etmek için yararlı olabilir mi?
Birde filmde dikkatimi çeken en önemli şey şu cümle oldu;
?Elbise ve vücut temizliği sadece fani şeyleri düşünen insanlara yakışır. Dindar kişiler için bir günahtır bu.?
İslam temizlik imandandır derken hristiyanlığın böyle bir anlayışı benimsemesi bana oldukça ilginç geldi. Hatta bu da yetmezmiş gibiSimeon Stylites denen zat aslında Adana Kozan doğumluymuş lakin manevi orucunu Halep de gerçekleştirmiş. Bu ilginç bilgileri de buraya yazmazsam olmazdı.
Filmi özetleyen şu hikaye oldukça manidar, belki bu hikaye sizi filme yönlendirebilir;
biri dagda cobanlik biri de şehirde çarık tamirciliği yapan iki derviş kardeş varmış. dağdaki derviş bir gün şehirdeki kardeşini ziyaret etmek için şehre inmiş. inerken de bir bez torbaya doldurduğu sütü yanına almış. bez torbadan süt hiç dökülmez mi? derviş öyle iyi bir allah dostuymuş ki uzun yıllar dağdan hiç inmeden tefekkür etmesi sonucu ona bu keramet bahşedilmiş. çoban derviş, kardeşinin çarık tamir ettiği dükkanı bulmuş. kardeşine selam verip süt dolu torbasını yüksekçe bir yere asmış ve yıllardır görmediği kardeşiyle sohbete koyulmuş. derken içeri bir kadın gelmiş. ayağındaki çarıkları çıkarıp onarması için çarıkçı dervişe vermiş. kadın ayağındaki çarığı çıkarırken ayak bileğinin teni bir anlık görünmüş. o sırada bizim çoban dervişin torbasındaki süt damlamaya başlamış. kadının çarığını onarıp kadını gönderen derviş kardeşine dönmüş ve ?dağda derviş olmak kolaydır kardeşim. asıl mesele şehirde derviş olmakta.? demiş.
45 dakikalık film için, 4 saat araştırma yapıp kendinizi muhakeme etmek, düşüncelerinizde kaybolmak, yeni bilgiler öğrenmek istiyorsanız mutlaka tavsiye ederim. İyi seyirler.
yönetmen,tüm film boyunca çile çeken, doğruluktan ayrılmayan, şeytanı dinlemeyen simon'un hikayesini muhteşem bir sonla günümüze bağlayarak beni kendisine hayran bırakmıştır.
ayrıca bu filmi sinemada kesintisiz izlemenin tadı bir başka
ayrıca bu filmi sinemada kesintisiz izlemenin tadı bir başka
ÇOK KUVVETLİ BİR ŞEY!
Meksika'da Aziz Simeon Stylite'in ilginç kişiliği üstüne yapılmış bir film. 14.yy da yaşamış olan bu aziz, kırk yıldan fazla bir süreyi, Suriye çölünde, bir sütunun üstünde geçirmişti. Azizin dışkısının, tıpkı bir mumun üstünde akan balmumu akıntısına benzediğini okurken etkilenmiştir Luis Bunuel. Gerçekten de bir sepet içinde kendisine çıkartılan bir- iki salata yaprağından başka bir şey yemediğinden, daha çok bir keçi pisliğine benziyordu dışkısı. Aslında bu film uzun metrajlı bir filmdi ne yazık ki parasal sorunlar yüzünden yönetmen filmi yarıyarıya kısaltmıştır filmin beklenmedik bir sonla bitmesi de bu yüzdendir.
gerçeküstü eleştirel bir dille eleştirilmiş mükemmel bir film mutlaka izleyin..
Meksika'da Aziz Simeon Stylite'in ilginç kişiliği üstüne yapılmış bir film. 14.yy da yaşamış olan bu aziz, kırk yıldan fazla bir süreyi, Suriye çölünde, bir sütunun üstünde geçirmişti. Azizin dışkısının, tıpkı bir mumun üstünde akan balmumu akıntısına benzediğini okurken etkilenmiştir Luis Bunuel. Gerçekten de bir sepet içinde kendisine çıkartılan bir- iki salata yaprağından başka bir şey yemediğinden, daha çok bir keçi pisliğine benziyordu dışkısı. Aslında bu film uzun metrajlı bir filmdi ne yazık ki parasal sorunlar yüzünden yönetmen filmi yarıyarıya kısaltmıştır filmin beklenmedik bir sonla bitmesi de bu yüzdendir.
gerçeküstü eleştirel bir dille eleştirilmiş mükemmel bir film mutlaka izleyin..
YENİ YORUMLAR
Tüm Yorumlar
Son sahnesiyle, geri dönmek isteyen Simon'a (dolayısıyla din olgusuna) "artık devrin geçti, geri döndürülemez olanlar ve yerin bunlarla -modern yaşam, teknoloji, müzik, dans- dolduruldu" diyor Şeytan. Ve dans etmeye gidiyor. Simon'un ise gidebileceği hiçbir yeri yok; elinden ise izlemek dışında bir şey gelmiyor.
Şeytanla Vals.. İnkar etsek de bir yanımızın şeytana ait olması inaılır gibi değil.
Şeytanın kadın görüntüsüyle galip gelmesi nedendir ?
Şeytanın kadın görüntüsüyle galip gelmesi nedendir ?
her ne kadar imkansızlıklar nedeniyle film pat diye 60lara(?) bağlanıp bitse de bu hiç sırıtmıyor hatta hayran oldum diyebilirim o bir kaç dakikalık zıvanadan çıkmış şekilde dans eden insanların çekimine ve simon'un o duruşuna:) 45 dklık bir film bu denli etki yaratıyorsa tamamlanmış hali nasıl olurdu kimbilir?
daha önce birçok filmde hıristiyanlık'ın sorgulanıp eleştirildiğine şahit oldum fakat böylesini ilk kez görüyorum. ciddiyetsizlik, eleştiriye tuhaf bir şekilde ciddiyet katmış.
Filmin sonunda 5.yy'dan 60'lar Amerikasına gidilir. Orta Çağ insanlarına gösterdiğin mucizeyi hadi şimdi göster der gibi, biter film.
Luis Bunuel, maddi yetersizliklerden dolayı filmi kısa kesmiştir. O yüzden sonu anakroniktir.
Çölün Simon'u filmine Benzer Film ekliyorsun.
Çölün Simon'u filmini Kategorize ediyorsun.
Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.
Çölün Simon'u filmine Konu ekliyorsun.
FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Arama sonuçları
Bu filmi izleyen 20 kişi
Kullanıcı Bulunamadı...
ÜYE OL