Bu film neden "Welcome to the Dollhouse"un devamı gibi görülür pek anlam veremedim. Hiç bağlantı yok desem yeridir. Konular daha benzer değil. Çok fazla sorunlu karakterin bir çatı altında toplandığı filmde, bir noktadan sonra bu kadar problemli konunun anlatılabilir olması için epeyi zorlanmış bir senaryo olduğu karşımıza çıkmaktadır. Ha bu çok sırıtıyor mu derseniz, bence sırıtmıyor.
Joy, ne aradığı aşkı ve istediği işi bulamamış, Allen, kadınlarla ilişki yaşayamayan zamanla masturbasyon ustası olmuş bir telefon sapığı, bill, hem çocuğunun cinsel sorunlarını çözmeye çalışan hem de pedofili duyguları ile mücadele etmeye çalışan biri, Helen, iyi bir yazar gibi takılıp kardeşlerini aşağılayan ama tükenmiş biri, anne-babalarının ise artık aralarındaki elektrik bitmiş farlı partner arayışında ve boşanma aşamasındadırlar.. liste böyle uzayıp gidiyor.
İlginç temalar ve cinsel arzu, arzulama-arzulanma gibi konulara bakış açıs... Devamı
Bu film neden "Welcome to the Dollhouse"un devamı gibi görülür pek anlam veremedim. Hiç bağlantı yok desem yeridir. Konular daha benzer değil. Çok fazla sorunlu karakterin bir çatı altında toplandığı filmde, bir noktadan sonra bu kadar problemli konunun anlatılabilir olması için epeyi zorlanmış bir senaryo olduğu karşımıza çıkmaktadır. Ha bu çok sırıtıyor mu derseniz, bence sırıtmıyor.
Joy, ne aradığı aşkı ve istediği işi bulamamış, Allen, kadınlarla ilişki yaşayamayan zamanla masturbasyon ustası olmuş bir telefon sapığı, bill, hem çocuğunun cinsel sorunlarını çözmeye çalışan hem de pedofili duyguları ile mücadele etmeye çalışan biri, Helen, iyi bir yazar gibi takılıp kardeşlerini aşağılayan ama tükenmiş biri, anne-babalarının ise artık aralarındaki elektrik bitmiş farlı partner arayışında ve boşanma aşamasındadırlar.. liste böyle uzayıp gidiyor.
İlginç temalar ve cinsel arzu, arzulama-arzulanma gibi konulara bakış açısı benzerlerinden epeyi sıyrılıyor diyebilirim. Örneğin, telefon sapığına dönmüş olan Allen'in Helen'i arayıp seni şöyle şöyle şöyle yapmak istiyorum demesi üzerine, Helen geri ara tuşuyla döner ve "tamam hadi dediklerini yapmaya gel" der. Bu durum Allen'in yıkımı olur. Çünkü herşeyi dilindedir ve fiziksel eyleme geçme düşüncesi bile onu tutuklaştırır Daha bunun gibi birçok ilginç cinsel temayı barındırması ve birbirleri ile çok karmaşık bir hale dönüşmeden anlatması başarılı olan bir film. Hele ki başta Andy'in, hediyeyi çıkartıp gösterdikten sonra verdiği ders takdire şayandı :)
Film amerikan psiko manyaklığının cinsel ayağını işliyor ,mutluluğu böyle gören veya arayan insanların bir tahtası eksik ayrıca film aşırı rahatsız edici her işledikleri suçları normalmiş gibi gösterilmeye çalışılmış asla bu filmi izlemeyin bir şey kaçırmıyacaksınız
Mutluluk .. nasıl adlandırılır ? nasıl ifade edilir ? İzlemesi kolay anlatması zor :)Hüzünlü bir gününüzde izlerseniz , içtiğiniz çaya yada suya vs .. sonunda tuz ekebilirsiniz .. İçten içe dökülebilirsiniz.. Bütün karakterlertanıdık , bütün maskeler aynı . Hayat devam ettiği sürece umut vardır sığınağında .. mutluyuz mutluyuz mutluyuz ...
Yaşlı baba karakterin mutluluğu ararken kullanmayı bıraktığı tuzun, mutluluğu aramayı bıraktıktan sonra ortaya çıkması. Hayat enerjiniz hayata ilginiz hala biraz olsun varsa, rol yapmaya devam ediyorsanız izlemeyin. Geri kalan herkese iyi seyirler.
Tipik bir Amerikan ailesi yozlaşması betimini görüyoruz filmde.Ayrıca film,2 saat gibi bir süreye sahip olmasına rağmen,gayet akıcı bir şekilde ilerliyor. İşlediği tema nedeniyle bazı rahatsız edici ögeler mevcut. Ki bu rahatsız edicilik zıtlıkla(mesela irrite edici bir sahnede masum bir müziğin kullanılması gibi) daha vurucu bir hale getirilmiş. Ben şahsen beğendim ve filmde kullanılan ad sembolleri ve mitolojiye yapılan göndermeler oldukça hoşuma gitti. Karakterlerden örnek verecek olursak;
Üç Kardeşler:
Joy: Mutluluğa en uzak olan karakterlerden biri olmasına rağmen,ismi neşe,sevinç anlamını taşıyor ki bu oldukça ironik.
Helen:Filmin en güzel ve arzu duyulan kadını Helen'di. Ki, Yunan mitolojisine göre Helen,Truva Savaşına sebep olmuş dünyanın en güzel kadını olarak bilinir.
Tresh(Trash=çöp,değersiz olan): Tresh,filmin ilk başlarında ne kadar "harika" bir hayatı olduğunu düşünse de,sonlarına doğru kocasının sapkınlığının ortaya çıkmasıyl... Devamı
Tipik bir Amerikan ailesi yozlaşması betimini görüyoruz filmde.Ayrıca film,2 saat gibi bir süreye sahip olmasına rağmen,gayet akıcı bir şekilde ilerliyor. İşlediği tema nedeniyle bazı rahatsız edici ögeler mevcut. Ki bu rahatsız edicilik zıtlıkla(mesela irrite edici bir sahnede masum bir müziğin kullanılması gibi) daha vurucu bir hale getirilmiş. Ben şahsen beğendim ve filmde kullanılan ad sembolleri ve mitolojiye yapılan göndermeler oldukça hoşuma gitti. Karakterlerden örnek verecek olursak;
Üç Kardeşler:
Joy: Mutluluğa en uzak olan karakterlerden biri olmasına rağmen,ismi neşe,sevinç anlamını taşıyor ki bu oldukça ironik.
Helen:Filmin en güzel ve arzu duyulan kadını Helen'di. Ki, Yunan mitolojisine göre Helen,Truva Savaşına sebep olmuş dünyanın en güzel kadını olarak bilinir.
Tresh(Trash=çöp,değersiz olan): Tresh,filmin ilk başlarında ne kadar "harika" bir hayatı olduğunu düşünse de,sonlarına doğru kocasının sapkınlığının ortaya çıkmasıyla hayatının ne kadar saçma ve değersiz olduğunun farkına varıyor,bunu görmezden gelip çareyi uzaklaşmakta bulsa da.(Bu gözlem biraz zorlama olmuş olabilir ama ismi ilk duyduğumda ben de bu izlenimi uyandırmıştı.)
Karakterlerin haricinde Yaşlı kadının gittiği seyahat acentası tarzı yerin adının "Elysian Fields olması ilgimi çekti. Çünkü yine Yunan mitolojisine göre, erdemli ve iyi ölümlülerin öldüklerinde gittiği yer "Elysian Fields"dir. Burada sonsuza kadar mutlu yaşarlar. Tıpkı yaşlı kadının istediği huzura erişeceği bir yer olması gibi.
Bu filmi izlerken düşündüğüm tek şey "Hayatımızı cinsellik yönetiyor ve Happiness filmi bu cümlenin gerçekliğini gösteriyor" Koyu gerçeklik böyle bir şey işte. Rahatsız oldum olmadım değil ama filmin istediği de bu zaten.
filmi izlemeye üşenenler ''film özeti/konusu'' bölümünü okusa kafi. maşalla bu kadar uzun açıklamamı olurmuş film hakkında.. film güzeldi beğendim. oyunculuklar iyi.. diyaloglar döktürülmüş.. akıp gidiyor film.
philip seymour hoffman sorunlu adam rolüyle döktürmüş..gerçi bu filmdeki tüm karakterler sorunlu..öyle öyle bir film değil, küfretmekle anlayış göstermek arasındaki ince çizgiye sıksık gelip gidiyorsunuz..sonuç olarak beni gülümsetti, aslında gülümsetmemesi mi gerekirdi onu da bilmiyorum inşallah bende bir arıza yoktur..
@tiamath
7 ay önce
7.6 / 10
Joy, ne aradığı aşkı ve istediği işi bulamamış, Allen, kadınlarla ilişki yaşayamayan zamanla masturbasyon ustası olmuş bir telefon sapığı, bill, hem çocuğunun cinsel sorunlarını çözmeye çalışan hem de pedofili duyguları ile mücadele etmeye çalışan biri, Helen, iyi bir yazar gibi takılıp kardeşlerini aşağılayan ama tükenmiş biri, anne-babalarının ise artık aralarındaki elektrik bitmiş farlı partner arayışında ve boşanma aşamasındadırlar.. liste böyle uzayıp gidiyor.
İlginç temalar ve cinsel arzu, arzulama-arzulanma gibi konulara bakış açıs ... Devamı
Joy, ne aradığı aşkı ve istediği işi bulamamış, Allen, kadınlarla ilişki yaşayamayan zamanla masturbasyon ustası olmuş bir telefon sapığı, bill, hem çocuğunun cinsel sorunlarını çözmeye çalışan hem de pedofili duyguları ile mücadele etmeye çalışan biri, Helen, iyi bir yazar gibi takılıp kardeşlerini aşağılayan ama tükenmiş biri, anne-babalarının ise artık aralarındaki elektrik bitmiş farlı partner arayışında ve boşanma aşamasındadırlar.. liste böyle uzayıp gidiyor.
İlginç temalar ve cinsel arzu, arzulama-arzulanma gibi konulara bakış açısı benzerlerinden epeyi sıyrılıyor diyebilirim. Örneğin, telefon sapığına dönmüş olan Allen'in Helen'i arayıp seni şöyle şöyle şöyle yapmak istiyorum demesi üzerine, Helen geri ara tuşuyla döner ve "tamam hadi dediklerini yapmaya gel" der. Bu durum Allen'in yıkımı olur. Çünkü herşeyi dilindedir ve fiziksel eyleme geçme düşüncesi bile onu tutuklaştırır Daha bunun gibi birçok ilginç cinsel temayı barındırması ve birbirleri ile çok karmaşık bir hale dönüşmeden anlatması başarılı olan bir film. Hele ki başta Andy'in, hediyeyi çıkartıp gösterdikten sonra verdiği ders takdire şayandı :)
@eymir66
7 yıl önce
1 / 10
@naksidil
7 yıl önce
8.5 / 10
@merveklc
8 yıl önce
@cayvemandalina
9 yıl önce
Üç Kardeşler:
Joy: Mutluluğa en uzak olan karakterlerden biri olmasına rağmen,ismi neşe,sevinç anlamını taşıyor ki bu oldukça ironik.
Helen:Filmin en güzel ve arzu duyulan kadını Helen'di. Ki, Yunan mitolojisine göre Helen,Truva Savaşına sebep olmuş dünyanın en güzel kadını olarak bilinir.
Tresh(Trash=çöp,değersiz olan): Tresh,filmin ilk başlarında ne kadar "harika" bir hayatı olduğunu düşünse de,sonlarına doğru kocasının sapkınlığının ortaya çıkmasıyl ... Devamı
Üç Kardeşler:
Joy: Mutluluğa en uzak olan karakterlerden biri olmasına rağmen,ismi neşe,sevinç anlamını taşıyor ki bu oldukça ironik.
Helen:Filmin en güzel ve arzu duyulan kadını Helen'di. Ki, Yunan mitolojisine göre Helen,Truva Savaşına sebep olmuş dünyanın en güzel kadını olarak bilinir.
Tresh(Trash=çöp,değersiz olan): Tresh,filmin ilk başlarında ne kadar "harika" bir hayatı olduğunu düşünse de,sonlarına doğru kocasının sapkınlığının ortaya çıkmasıyla hayatının ne kadar saçma ve değersiz olduğunun farkına varıyor,bunu görmezden gelip çareyi uzaklaşmakta bulsa da.(Bu gözlem biraz zorlama olmuş olabilir ama ismi ilk duyduğumda ben de bu izlenimi uyandırmıştı.)
Karakterlerin haricinde Yaşlı kadının gittiği seyahat acentası tarzı yerin adının "Elysian Fields olması ilgimi çekti. Çünkü yine Yunan mitolojisine göre, erdemli ve iyi ölümlülerin öldüklerinde gittiği yer "Elysian Fields"dir. Burada sonsuza kadar mutlu yaşarlar. Tıpkı yaşlı kadının istediği huzura erişeceği bir yer olması gibi.
@directorabbit
11 yıl önce
8.8 / 10
@porcorosso
12 yıl önce
@albertini
12 yıl önce
Sadece Amerikayı anlatıyor..
@marjinalfaydasi
15 yıl önce