11 yıl önce
7.3
65 OYPUAN VER
5
Imdb: 6.5 (16.708 OY)
KONUSU
Colin, Chloe ile tanışır ve ona çılgınca aşık olur. Fakat Chloe akciğerinde çıkan nilüfer çiçeği yüzünden hastalanınca, bu masalsı evliliğin seyri değişir. Nilüfer çiçeğini korkutup soldurmak için, Colinin ona çiçekler getirmesi gerekir. Bohem bir hayat yaşayan ve günlerin farklı icatlarını hayata g
... Devamı
Colin, Chloe ile tanışır ve ona çılgınca aşık olur. Fakat Chloe akciğerinde çıkan nilüfer çiçeği yüzünden hastalanınca, bu masalsı evliliğin seyri değişir. Nilüfer çiçeğini korkutup soldurmak için, Colinin ona çiçekler getirmesi gerekir. Bohem bir hayat yaşayan ve günlerin farklı icatlarını hayata geçirmeye çalışmakla geçiren Colinin dostları para kazanması için ona yardım ederler.
Günlerin Köpüğü insanın kaybettikleri ile olduğu kadar kazandıklarıyla da ilgileniyor; filmde üzüntü, duyarlılık, sadakat, umut ve mizah arasında gidip gelirken aynı zamanda kendinizi özdeşleştirebileceğiniz oyunculuklara da rastlayacaksınız. Sizi Paris göklerinde dolaştıracak bu filmi sakın kaçırmayın.
Günlerin Köpüğü insanın kaybettikleri ile olduğu kadar kazandıklarıyla da ilgileniyor; filmde üzüntü, duyarlılık, sadakat, umut ve mizah arasında gidip gelirken aynı zamanda kendinizi özdeşleştirebileceğiniz oyunculuklara da rastlayacaksınız. Sizi Paris göklerinde dolaştıracak bu filmi sakın kaçırmayın.
-
Michel Gondry
Yönetmen
OYUNCULAR
Tüm Oyuncular ve Teknik Ekip
Colin
Chloë
Chick
Nicolas
Alise
Isis
La souris
Jean-Sol P...
YORUM YAZ
POPÜLER YORUMLAR
Okuyan bilir, büyülü bir kitaptır bu. Kapılar; çıplak bir omza konan öpücük sesiyle kapanır, insanlar; deresi ve küçük tavşanlarıyla bir orman gibi kokar, odalar; müziğin etkisiyle yuvarlaklaşır. Aynı zamanda korkunç bir kitaptır bu. Hem umutsuzluk hem de feci derecede mutluluk verir. Çalışmadan ona bir ömür yetecek kadar serveti olan bir adamın, güzeller güzeli karısının ciğerine onu hasta eden bir nilüferin kaçmasıyla günden güne karanlıklaşan, bulanıklaşan, daralan yaşamının hikayesi. İnsanın algılarına, zaaflarına ve varoluşuna kafa tutan fantastik bir dram. Okurken Duke Ellington, Memphis Minnie ve biraz da Billie Holiday dinlediğim; bol bol su içip derin nefesler almak ihtiyacı hissettiğim bu Boris Vian eserinin Michel Gondry imzalı sinema uyarlaması, kitabın verdiği hazla boy ölçüşemese de, beklentilerimi boşa çıkarmadı. İsterim ki hazır vizyondayken herkes görsün, hatta mümkünse izlemekle
... Devamı
Okuyan bilir, büyülü bir kitaptır bu. Kapılar; çıplak bir omza konan öpücük sesiyle kapanır, insanlar; deresi ve küçük tavşanlarıyla bir orman gibi kokar, odalar; müziğin etkisiyle yuvarlaklaşır. Aynı zamanda korkunç bir kitaptır bu. Hem umutsuzluk hem de feci derecede mutluluk verir. Çalışmadan ona bir ömür yetecek kadar serveti olan bir adamın, güzeller güzeli karısının ciğerine onu hasta eden bir nilüferin kaçmasıyla günden güne karanlıklaşan, bulanıklaşan, daralan yaşamının hikayesi. İnsanın algılarına, zaaflarına ve varoluşuna kafa tutan fantastik bir dram. Okurken Duke Ellington, Memphis Minnie ve biraz da Billie Holiday dinlediğim; bol bol su içip derin nefesler almak ihtiyacı hissettiğim bu Boris Vian eserinin Michel Gondry imzalı sinema uyarlaması, kitabın verdiği hazla boy ölçüşemese de, beklentilerimi boşa çıkarmadı. İsterim ki hazır vizyondayken herkes görsün, hatta mümkünse izlemekle yetinmeyip kitabını okusun, Chloe'yle, piyanokteyl ile, bedenden ayrılmış saf duygusallıkla geç olmadan tanışsın.
kitabı okuyan, filmini heyecanla bekliyor, izliyor vs. ise kitabı pek okuyamamış sayarım. zira, bana sorsalar hangi kitap filme çekilmemeli diye, aklıma ilk gelecek isimlerdendir günlerin köpeği. kitap büyülüdür, ama büyüyü kelimelerle kuruşundadır büyüsü. sinemaya çekildiği anda, sinemanın mecburi anlatım şekillerine indirgenecektir. "film olacaktır." seyircinin ihtiyaçlarına, kurgunun gereksinimlerine göre ayarlanacaktır. kitabın önemi de filmin malzemesi olmak olarak kalacaktır. gidin kendi hikayenizi yazın çekin artıksevgili yönetmenler. beni oraya getirmeyin. haydiii :P
Kitabını okuduğum için daha bir heyecan vardı..böyle bir yapım izlemeye ihtiyacım olduğunu hissettim izlerken bazen belkide "aşk" sınırları zorlamalı yada gerçeküstücü sembollik olmalı en ala "Distopik bir aşka merhabaydı benim için" bazen herşey ne istediğimiz gibi gider nede hayal gücünde hayat bulur.oluverir kopuverir tutamazsın kayıp gider..velhasıl bu kitap için zamanlama çok öenmliydi ama yapım için çok sular aktı üzerinden..başka türlü acaba diyorum uyarlamalara uzak mı kalsak ne uyarlayana haksızlık etmek istiyorum nede benim duygularımı ve hayal ettiğim yapımı gölgelemesini istiyorum..kitaba el sürülmemiş ise pek ala sevilebilir orta şeker yani şeker tadında bir yapım ama benim için buruk..
YENİ YORUMLAR
Tüm Yorumlar
Film kisvesi altindaki bu musamereye
"Like book,
Not magical.
Movie’s good,
Just tragical"
siiriyle katilmak isterim.
"Like book,
Not magical.
Movie’s good,
Just tragical"
siiriyle katilmak isterim.
Sinema sanatına özel ilgi duymayan,sadece güzel vakit geçirmek isteyenlere göre değil.
Evet roman çok daha yüksek bir hayalgücü içeriyordu. Evet duyguyu daha iyi veriyordu ama bu bir film yani sınırları var örneğin her şey görünmek zorunda görünmeyen şey yoktur. Bu bilgiyle sahne tasarımlarına, ayrıntı planlara bakınca stop motion tekniğini filme yedirişine bakınca bu adamın bir dahi olduğunu söylemek zor değil Evet.
Michel Gondry bir dahi ama öyle böyle bir dahi değil Baya baya dahi ..
Michel Gondry bir dahi ama öyle böyle bir dahi değil Baya baya dahi ..
kocaman dünyalarımız hiç ummadık şeylerle nasıl da küçülebiliyor.. her şeyin içinde zıttını barındırmasından mı 'mutluluğun' yerini hüzne bırakması? sanki rolünü oynamış da sahneyi ona devretmiş gibi. biz ne kadar sıkılmasak da ondan. elimle en çok tutabilmek istediğim soyut hissiyat. bazı şeyleri düşünmesi bile gülümsetebiliyor. film oldukça spekülatif görsellik barındırsa da tıpkı bu izlerken, sonrasında düşünürken gülümsetebilenlerden. en sevdiğim fransız oyuncular, felsefeci kimliğimin elverdiği filozof sempatim, fonda caz ile harmanlı; benim başucumda yerini alır* ne güzel yönetmensin sen çekiçle kravatı ilişkilendirecek denli yaratıcı,süslü,renkli bir evrenden
Film dünyanın en yüksek dağından en güzel manzarayı size sunarak başlıyor ama sonunda öyle karamsarlıkla sarıyor ki sizi, yamaçtan aşağı atlamak geliyor içinizden. Ayrıca kitaba oranla gayet başarılı olmuş. O iyiymiş bu kötüymüş diyemeyeceğim çünkü kitabı okurken hissettiklerimi filmi izlerken hissettiğimde zaten beni aldı götürdü.
Büyülü, absürt, sempatik bir aşk filmi.
can dostum'tan sonra omar sy, bu filmde de karşımıza zıpır bir adam olarak çıkıyor.
bir de öyle tahmin ediyorum ki , dans sahnelerinde onun bacakları için bir şey yapmaya gerek görmemişlerdir...
bir de öyle tahmin ediyorum ki , dans sahnelerinde onun bacakları için bir şey yapmaya gerek görmemişlerdir...
Uzun zamandır film izlerken bu kadar sıkıldığımı hatırlamıyorum sinema da izlediğim için sonunu bir şekilde getirdim yoksa ilk yarım saatten sonra bütün film boyunca bitsin diye beklediğim film halbu ki burada izleyenlerin verdiği puan değerlendirmesine göre güzel olacağını tahmin edip gittim benim için karantinalık bir film çıktı.
bu filmi çekmesi gereken kişi Michel Gondry imiş, başkası olsa yapamazmış gibi. ayrıca tüm bu hikayenin 2 günde yazılmış olması hayrete düşürüyor.
Michel Gondry'nin yeteneklerinin sınırlarını zorlayıp Jan Svankmajer'e dönüştüğü bir film olmuş. Boris Vian'ın muhteşem eserini harikulade bir şekilde görselliğe dönüştürmüş fakat bazı olaylar çok hızlı gelişmiş. Romain Duris ve Omar Sy mükemmel iken, Audrey Tautou role hiç yakışmamış.
Gerçekten çok iyi bir filmdi.Audrey Tautou yine çok iyi oynamış.Açıkçası filmin senaryosuda çok başarılı ve özgündü.Gerçekten çok başarılı ve sağlam filmdi.Michel Gondry böyle güzel filmler çekmeye devam etsin.
Günlerin Köpüğü filmine Benzer Film ekliyorsun.
Günlerin Köpüğü filmini Kategorize ediyorsun.
Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.
Günlerin Köpüğü filmine Konu ekliyorsun.
FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Arama sonuçları
Bu filmi izleyen 20 kişi
Kullanıcı Bulunamadı...
ÜYE OL