Abluka Yorumları

Abluka filmi detayları

@ozan_taylan

4 yıl önce

Bana çok zorlama bir film geldi. Keza Tepenin ardı da öyle gelmişti. Mehmet özgürün oyunculuğuna diyecek yok. Ama senaryo. Yani ne gerek var bir işi döndürerek ve bu kadar zor yollardan anlatmaya. mevzu doksanlarsa "Sonbahar" filmini konuya yaklaşımıyla anlatımını çok daha dürüst buluyorum. filmin artısına gelirsek görüntü yönetmeninin başarısı ve atmosferin filme kattığı derinlik diyebilirim.

@cevat

7 yıl önce

Yönetmeniyle film sonrası söyleşi imkanı da bulduk. Siyasi göndermeleri de içinde barındıran rahatsız edici bir film. İçsel bozuklukları, kişinin hastalıklı ilişkilerini de gözler önüne seriyor. Finali ise kesinlikle sarsıcı, Emin Alper'in yeni projesi de yolda benden küçük bi tüyo :)

@delahoya

8 yıl önce

Filmi tek kelimeyle anlatmak gerekirse "headshot"

@poormf

8 yıl önce

6.5 / 10

Neyi merak ettiğinizi bilmeden üst düzeyde seyreden merak duygusuyla sürükleyen filmde, filme anlam kazandırabilecek en önemli olay "taraf seçme süreci ve nedeni" çok hızlı ve yüzeysel geçilmiş.

Toplumsal sıkışmışlığın yol açtığı bireysel sıkışmışlıklar ve toplumsal paranoyanın yol açtığı bireysel paranoyalar ile hastalıklı insan, hastalıklı toplumu anlatılıyor. Belediye yönetimdeki olan katliamcı güruhun Tv’lerdeki pervasızca yalanlarının benzerlerini her gün savaş çığırtkanlığı yapan politikacılarda da görmüyor muyuz?

Distopya "ulaşılması mümkün sayılmayan, günümüz ve çevremiz ahlak ve toplum anlayışına göre köıü olarak değerlendirilen gelecek senaryosu" ise film distopik değil salt gerçekçidir. Ancak "yasamakta olduğumuz dünyayı yalnızca negatif yönleriyle ele alan , bu inanışın üzerine kurulu olan eserler de distopik sayılır" ise bir ölçüde distopik sayılabilir film. Bir de 90’lardan dem vurulmuş. 2015 ler 2016 lar ne güne duruyor.

Meral karakteri bu sunuluş şekliyle çok gerçekç
... Devamı
Neyi merak ettiğinizi bilmeden üst düzeyde seyreden merak duygusuyla sürükleyen filmde, filme anlam kazandırabilecek en önemli olay "taraf seçme süreci ve nedeni" çok hızlı ve yüzeysel geçilmiş.

Toplumsal sıkışmışlığın yol açtığı bireysel sıkışmışlıklar ve toplumsal paranoyanın yol açtığı bireysel paranoyalar ile hastalıklı insan, hastalıklı toplumu anlatılıyor. Belediye yönetimdeki olan katliamcı güruhun Tv’lerdeki pervasızca yalanlarının benzerlerini her gün savaş çığırtkanlığı yapan politikacılarda da görmüyor muyuz?

Distopya "ulaşılması mümkün sayılmayan, günümüz ve çevremiz ahlak ve toplum anlayışına göre köıü olarak değerlendirilen gelecek senaryosu" ise film distopik değil salt gerçekçidir. Ancak "yasamakta olduğumuz dünyayı yalnızca negatif yönleriyle ele alan , bu inanışın üzerine kurulu olan eserler de distopik sayılır" ise bir ölçüde distopik sayılabilir film. Bir de 90’lardan dem vurulmuş. 2015 ler 2016 lar ne güne duruyor.

Meral karakteri bu sunuluş şekliyle çok gerçekçi değil, polisle çok sık ve kolay görüşebiliyor olması garip.

Ülkenin en büyük şehrinde geçiyor olaylar. Varın siz düşünün Güneydoğuda yaşananları.

Ahmet karakterini oynayan Berkay Ateş iyiydi.

Rüya ile gerçek arası yaşanılanlar tam da toplumsal yaşamımızın bir yansıması değil mi? Sonu gerçek ya da rüya ne fark eder?!

Yönetmen için, biçimsellikten uzak ayakları yere basan filmler yapması dileğiyle.

65/100

@ustunkoru

8 yıl önce

6.2 / 10

sütten bir muamma.. havada bir Emin Alper filmi daha..

@faj

8 yıl önce

izole edilen ruhların cehennemeçevirdiği bir dünyanın -hem de uzağımızda olmayan bir dünyanın- gürültülü harmonisi. öncelikle filmin tüm bileşenlerinin usta işi olduğunu söylemeliyim. başta da görüntü yönetimi. film alegorik bir anlatımla acziyetini güvenlik bahanelerinin ardına saklayan bir devlet ile devletin paranoyaklaştırdığı insanların haleti ruhiyesini anlatıyor. devletin muhbir kadrosunda işe başlaması için yeter süre hapiste yatmış kadir ile başlıyor filmimizin öyküsü. hapise düşmeden önce yaşadığı hapise dönen kadirin iki muradı vardır. ilki amirlerine yaranmak ikincisi yıllardır görmediği kardeşi ahmetle yakınlaşmak. zamanın, mekanın ve olmuş olanın belirsizliğini çok yerinde kullanan yönetmen kadirin içine düştüğü paranoyayı ilmik ilmik dokumuş. o ilmikleri sökmek sinefil sabrı gerektirse de abluka tüm bu çabayı hakeden bir film.

@helmintt

9 yıl önce

90lar düşünülerek çekilmiş bir filmin bizi bu kadar etkilemesi, belki de hiç uzağında olmadığımız, hatta farklı yöntemlerle etrafımızın sarıldığı bir zamanda yaşıyor olmamız... son zamanlarda beni en çok etkileyen filmlerden biriydi.

emin alper'in tavrı, konuşması, sorulara verdiği cevaplar da ayrıca sempatik. sıkı takipçisi olacağım artık.
C

@cagdasbdy

9 yıl önce

7.5 / 10

Filmde belirli zaman ve mekan kavramı yok. Geçmiş, bugün ya da gelecek herhangi bir zamanda İstanbul'un herhangi bir mahallesinde geçebilir. Yönetmen aynı olayları her iki bakış açısından da göstererek zaman dilimini ikiye bölüyor. Bir süre sonra bir bakıma önemli olmamasına rağmen her ikisi içinde gerçekliğin ne olduğunu anlaması zorlaşıyor, yaşadıkları şeyler gerçek haline geliyor.

Ahmet başıboş gezen sokak köpeklerini öldürerek deyim yerindeyse sokakların temiz kalmasına yardım ederek aslında devlet için çalışıyor gibi görünüyor. Köpekler burada birer metafor. Açıkçası köpeklerin yavaş yavaş şehri, sokakları ele geçirmesini teröristlerin şehri ele geçirmesi gibi algıladım. İronik bir şekilde öldürmeye çalışırken yaraladığı ve evine aldığı köpek dışında Ahmet'in etrafındaki her şey güvensizliğini arttırıyor.

Film gerçekçi olarak başlayıp sonlarına doğru bir bakıma şizofreniye dönüyor. Nerede gerçekliğin bitip nerede hayallerin başladığını söylemek zorlaşıyor. İki erkek kardeşin ili
... Devamı
Filmde belirli zaman ve mekan kavramı yok. Geçmiş, bugün ya da gelecek herhangi bir zamanda İstanbul'un herhangi bir mahallesinde geçebilir. Yönetmen aynı olayları her iki bakış açısından da göstererek zaman dilimini ikiye bölüyor. Bir süre sonra bir bakıma önemli olmamasına rağmen her ikisi içinde gerçekliğin ne olduğunu anlaması zorlaşıyor, yaşadıkları şeyler gerçek haline geliyor.

Ahmet başıboş gezen sokak köpeklerini öldürerek deyim yerindeyse sokakların temiz kalmasına yardım ederek aslında devlet için çalışıyor gibi görünüyor. Köpekler burada birer metafor. Açıkçası köpeklerin yavaş yavaş şehri, sokakları ele geçirmesini teröristlerin şehri ele geçirmesi gibi algıladım. İronik bir şekilde öldürmeye çalışırken yaraladığı ve evine aldığı köpek dışında Ahmet'in etrafındaki her şey güvensizliğini arttırıyor.

Film gerçekçi olarak başlayıp sonlarına doğru bir bakıma şizofreniye dönüyor. Nerede gerçekliğin bitip nerede hayallerin başladığını söylemek zorlaşıyor. İki erkek kardeşin ilişkisi trajik ve aslında herkes sistemin ve devletin birer kurbanı haline geliyor.

@senadir

9 yıl önce

yoğun politik mesajları olan bir film olarak bekliyordum ki daha çok bireyin kendi içindeki ablukayı anlattığına şahit olunca hazımsızlık yarattı.

@ivalde

9 yıl önce

6.2 / 10

Altınkoza film festivalinde izleme şansı buldum.Film görüntü,ses,kurgu açısından çok iyi ama tam olarak açıklayamadığım içime sinmeyen bir şeyler var sonuç olarak ne abartılmalı ne yerlere sokulmalı kararında bir film
SPOILER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL