3 yıl önce
Güneş Yanığı
(1994)Burnt by the Sun a.k.a Utomlennye solntsem
7.8
40 OYPUAN VER
5
Imdb: 7.8 (16.330 OY)
KONUSU
1936 yılının Rusya’sında Bolşevik İhtilali kahramanlarından Sergei Kotov, günün Stalin zorbalığına gözlerini kapamış, güzel eşi Marusia ve kızı Nadia ile huzur dolu bir yaz geçirmektedir.
Bu huzur karısının eski sevgilisi Dimitri’nin ziyaretiyle son bulur. Kotov, Dimitri’den şüphelenir ve evliliği ... Devamı
Bu huzur karısının eski sevgilisi Dimitri’nin ziyaretiyle son bulur. Kotov, Dimitri’den şüphelenir ve evliliği ... Devamı
1936 yılının Rusya’sında Bolşevik İhtilali kahramanlarından Sergei Kotov, günün Stalin zorbalığına gözlerini kapamış, güzel eşi Marusia ve kızı Nadia ile huzur dolu bir yaz geçirmektedir.
Bu huzur karısının eski sevgilisi Dimitri’nin ziyaretiyle son bulur. Kotov, Dimitri’den şüphelenir ve evliliğinin bozulacağını düşünür. Ama bilmez ki Dimitri Stalin hükümeti polisine çalışan bir adamdır ve Kotov için daha farklı planları vardır.
Bu huzur karısının eski sevgilisi Dimitri’nin ziyaretiyle son bulur. Kotov, Dimitri’den şüphelenir ve evliliğinin bozulacağını düşünür. Ama bilmez ki Dimitri Stalin hükümeti polisine çalışan bir adamdır ve Kotov için daha farklı planları vardır.
-
Nikita Mikhalkov
Yönetmen
OYUNCULAR
Tüm Oyuncular ve Teknik Ekip
Col. Serge...
Dimitri (M...
Marusia
Vsevolod
Nadya Kotova
Philippe
YORUM YAZ
YENİ YORUMLAR
Tüm Yorumlar
Oldukça sıcak bir aile yapısında, zamanında sovyet hükümeti için hizmet etmiş ama inzivaya çekilmiş bir ajanın yeni hayatını görüyoruz. Fakat günün sonunda devletin anlayışı değişiyor ve halk kahramanı olan biri devlet düşmanına dönüşebiliyor. Kotov, "böyle bir ömrün sonunda bunu da mı görecektim" dediğinde, kendisine yapılanın ne derece onur kırıcı olduğunu görüyoruz. 1956’da karakteri ve onuru geri verildi deniliyor. Bunun kime ne faydası var? alan turing’in hizmetlerinden sonra eşcinsel diye vatan haini ilan edilip birkaç yıl önce kraliçe tarafından af edilmesinin ne kadar anlamı varsa bunun da o kadar anlamı var işte. Küçük kızın oyunculuğu muhteşemdi. Bazı sahneler fazla uzatılmış ve sıkıcı gelebilir (ki bana da öyle geldi) ama şu adres arayan adam ara ara kendini göstererek filmin rengini bir nebze değiştiriyor. Nadya’ya, hikaye anlatıldığı sahnede, hikayenin geçtiği coğrafyadan ve hikayedeki karakterden bahsedildikten sonra, bu y
... Devamı
Oldukça sıcak bir aile yapısında, zamanında sovyet hükümeti için hizmet etmiş ama inzivaya çekilmiş bir ajanın yeni hayatını görüyoruz. Fakat günün sonunda devletin anlayışı değişiyor ve halk kahramanı olan biri devlet düşmanına dönüşebiliyor. Kotov, "böyle bir ömrün sonunda bunu da mı görecektim" dediğinde, kendisine yapılanın ne derece onur kırıcı olduğunu görüyoruz. 1956’da karakteri ve onuru geri verildi deniliyor. Bunun kime ne faydası var? alan turing’in hizmetlerinden sonra eşcinsel diye vatan haini ilan edilip birkaç yıl önce kraliçe tarafından af edilmesinin ne kadar anlamı varsa bunun da o kadar anlamı var işte. Küçük kızın oyunculuğu muhteşemdi. Bazı sahneler fazla uzatılmış ve sıkıcı gelebilir (ki bana da öyle geldi) ama şu adres arayan adam ara ara kendini göstererek filmin rengini bir nebze değiştiriyor. Nadya’ya, hikaye anlatıldığı sahnede, hikayenin geçtiği coğrafyadan ve hikayedeki karakterden bahsedildikten sonra, bu yaştaki bir çocuğun "türbanlı mı?" diye sormasına "ne alaka" diyemeden edemedim. Buraya nasıl bir mesaj sığdırmaya çalıştı Nikita?
Neyse, genel olarak iyi bir filmdi.
Neyse, genel olarak iyi bir filmdi.
Nikita Mikhalkov’un kendi oynayıp kendi yönettiği film, müthiş bir dönem filmi. Nikita Mikhalkov ve Oleg Menshikov’un oyunculuklarına hayran kaldım. Filmdeki diyaloglar, yeri gelince gergin yeri gelince olumlu geçiyor. 1930’ların Sovyet Rusya’sı da güzel tasvir edilmiş. Bu arada albayın kızını oynayan ufaklık da Nikita Mikhalkov’un öz kızıymış :)
Sadece iki yorum almış, çok ilginç, yanlış hatırlamıyorsam en iyi yabancı film dalında oscar da almıştı bu film, bu kadar az popüler olması haksızlık.
film çok güzel, anti-sovyet sayılabilir, ama sovyetleri sevseniz bile izleyin derim,
Küçük kız ki yönetmen ve başrol oyuncusunun kendi kızı, harika bir oyunculuk sergiliyor, sevmemek mümkün değil.
Biz batı filmlerine alıştığımız için, filmin yavaşlığı belki sıkabilir izleyeni ama sadece bu doğu- batı yaşam tarzı farkını göstermesi açısından bile çok hoş bir film.
Doğu batı yaşam tarzı farklılığından kastım, filmdeki o geniş aile’nin bir arada yaşaması, yaşlı teyzeler, işsiz dayı, torun torba hep beraber mutlu mesut yaşıyorlar, batıdaki bireysel yaşam burda yok.
müzikleri de çok güzel, sanırım soundtrack albümü de var.
Biraz bölük pörçük oldu ama son izleyişimin üzerinden çok geçti, ama işte izleyin pişman olmazsınız.
film çok güzel, anti-sovyet sayılabilir, ama sovyetleri sevseniz bile izleyin derim,
Küçük kız ki yönetmen ve başrol oyuncusunun kendi kızı, harika bir oyunculuk sergiliyor, sevmemek mümkün değil.
Biz batı filmlerine alıştığımız için, filmin yavaşlığı belki sıkabilir izleyeni ama sadece bu doğu- batı yaşam tarzı farkını göstermesi açısından bile çok hoş bir film.
Doğu batı yaşam tarzı farklılığından kastım, filmdeki o geniş aile’nin bir arada yaşaması, yaşlı teyzeler, işsiz dayı, torun torba hep beraber mutlu mesut yaşıyorlar, batıdaki bireysel yaşam burda yok.
müzikleri de çok güzel, sanırım soundtrack albümü de var.
Biraz bölük pörçük oldu ama son izleyişimin üzerinden çok geçti, ama işte izleyin pişman olmazsınız.
Muhteşem bir film, üstelik ne kadar yeni. Böyle eserlere rastlamak artık gittikçe güçleşiyor, onun için değeri bilinmeli. İmkanınız olursa mutlaka izleyin.
nadya arabadaki adama:
’sen hiç hayvanat bahçesine gittin mi?’
adam:
’hayır, gitmedim.’
nadya:
’seni orda iyi besleyemediler mi de buradasın şimdi?’
nadya infaz edilmek üzere götürülen babasıyla aynı arabada, henüz 6 yaşında, hiçbişeyden habersiz, masum...
bu da ormanından kaçıp insanlığın arasına karışan, birçok yanlış yapıp canlar alan ve de sonra bilmem hangi tarihte adı karalanan, ölen insanlara itibarlarını geri veren ’’king kong’’lara bir gönderme olsa gerek..
’sen hiç hayvanat bahçesine gittin mi?’
adam:
’hayır, gitmedim.’
nadya:
’seni orda iyi besleyemediler mi de buradasın şimdi?’
nadya infaz edilmek üzere götürülen babasıyla aynı arabada, henüz 6 yaşında, hiçbişeyden habersiz, masum...
bu da ormanından kaçıp insanlığın arasına karışan, birçok yanlış yapıp canlar alan ve de sonra bilmem hangi tarihte adı karalanan, ölen insanlara itibarlarını geri veren ’’king kong’’lara bir gönderme olsa gerek..
Güneş Yanığı filmine Benzer Film ekliyorsun.
Güneş Yanığı filmini Kategorize ediyorsun.
Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.
Güneş Yanığı filmine Konu ekliyorsun.
FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Arama sonuçları
Bu filmi izleyen 20 kişi
Kullanıcı Bulunamadı...
ÜYE OL