Tarihi -ki dini tarihi bundan ayırmak imkansız- İstanbul üzerinden okumadığımız sürece bu klişeleşmiş çünkü ’gerçekleştirilmiş’ senaryoya kahvede,fakültede,sokakta,sinemada maruz kalmaya mahkumuz. Güdümlü cahilleştirici İlber’in birçok potundan biri olan "Burası (İstanbul),Roma. Hiçbir zaman Bizans denmedi" dedikten sonra "Bizans’ı biz tarihçiler olarak götümüzden uydurduk" diyemeyip "O, sonraki adı" demesi bile bir şeylerin fitilini çoktan ateşlemeliydi. Ama işte yaşken eği(ti)len ağaçlar öyle kolay kolay tutuşmuyor ki ışıldasın... Sonra da bu senaryolar eğitici,bilgilendirici,ufuk açıcı, ’bilgi ve fikir alışverişini kutlayan’ oluveriyor. Eskiden sorular senden,cevaplar başkasındandı. Epeydir de sorularını bile ’cevaplayıcılar’ belirliyor. Sağın da solun da aynı bok : Soru sorma,uyumlu ol,itaat et,maskeni tak ki sosyal mesafeni koru.
@alisinatif
3 yıl önce