8

349 OY
PUAN VER
5

Imdb: 7.9 (7.467 OY)

KONUSU
Adada boyacı olarak çalışan Halil, boya yapmak için girdiği evde gördüğü bir kadın resmine aşık olur. Odanın duvarını süsleyen büyük resim zaman içinde Halil için bir tutku halini alır.

Bir gün resimdeki kadın olan Meral çıkagelir ve Halil’in resmine duyduğu aşkın farkına varır. Halil’in duyduğu a
... Devamı
Adada boyacı olarak çalışan Halil, boya yapmak için girdiği evde gördüğü bir kadın resmine aşık olur. Odanın duvarını süsleyen büyük resim zaman içinde Halil için bir tutku halini alır.

Bir gün resimdeki kadın olan Meral çıkagelir ve Halil’in resmine duyduğu aşkın farkına varır. Halil’in duyduğu aşk kadını etkiler ve Meral, Halil ile çok özel bir ilişki yaşayacağını düşünmeye başlar. Fakat Halil sadece ve sadece Meral’in resmine aşıktır...

YORUM YAZ

SPOILER

POPÜLER YORUMLAR

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar

@sckaradeniz

1 ay önce

6.5 / 10

Yahu bir şey demeyeyim diyorum da ne anladınız acaba bu filmden. -_-
Sanat işte, gidiyor her yere.

@rashomon

7 ay önce

8 / 10

Filmin ilk bir saate yakın kısmı ve açılış sahneleri mükemmel ilerliyor.Suretlerden anlamlar çıkarıyorsun Müşfik Kenter in saf aşk arayışına saygı duyuyorsun.Kendi özünde yalnız yaşamak istediği bir sevgi var.Bir ilişkinin sonunda ayrılığın kaçınılmaz olma ihtimalinden mi kaçıyor.Zengin sevgilinin küçümseme ihtimali mi.Sevmek istemiyor çünkü mahalle baskısı yapan amcamız var :) Bolca yağmur ve ufuklara bakış var.Klişeleşen zengin kız fakir oğlan tarafına geçmeden ilerlenseydi daha iyi olurmuş.Çünkü oradan sonra samimiyeti olan duygular içinden erkek şiddeti devreye giriyor.Ben sana değil Resmine aşığım diyordu öyle olsaydı böyle son olmazdı.Sevginin katili insanlardan mı uzak duruyordun acaba.İşte bu taraftan bakınca oda güzel hikaye he...

@yigithan300

1 yıl önce

8.7 / 10

Sevgiyi sevgiyle öldürenler gerçekten sevenlerdir.

@bthnrtll

1 yıl önce

yalancı

@asosyalsosyolog

2 yıl önce

10 / 10

"Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın."

Söze nereden başlayacağımı bilmiyorum. En iyisi filmi tek kelime ile anlatacak olsam ne derdim bununla başlayayım. "Başyapıt". Evet tek kelime ile bir başyapıt... Hem de Türk Sinemasının unutulmaz bir başyapıtı. Bir başka deyişle "Ben Senin Resmine Aşığım" repliğiyle akıllarda kalan unutulmaz bir başyapıt. Yine Metin Erksan, yine kalite, yine ustalık, yine muzzamlık.. Seni saygıyla anıyor ve ayakta alkışlıyorum Metin Erksan. 1965 yılında Türk Sinemasından böyle bir iş çıkması çok gurur verici bir olay benim için. Lakin gel görelim ki Yönetmen Metin Erksan filme dağıtımcı bulamamış ve film çekildiği dönem vizyona girememiş. Bu çok üzüntü verici bir durum. Bunun sebebi ise Erksan'ın dönemin filmlerinden çok farklı bir iş deneyimlemesi ve sinema sektörünün o dönemki filmler arasında bu filmin izleyiciler tarafından ilgi görmeyeceği öngörüsü. Film ancak avrupa sinemasında izlenilip be
... Devamı
"Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın."

Söze nereden başlayacağımı bilmiyorum. En iyisi filmi tek kelime ile anlatacak olsam ne derdim bununla başlayayım. "Başyapıt". Evet tek kelime ile bir başyapıt... Hem de Türk Sinemasının unutulmaz bir başyapıtı. Bir başka deyişle "Ben Senin Resmine Aşığım" repliğiyle akıllarda kalan unutulmaz bir başyapıt. Yine Metin Erksan, yine kalite, yine ustalık, yine muzzamlık.. Seni saygıyla anıyor ve ayakta alkışlıyorum Metin Erksan. 1965 yılında Türk Sinemasından böyle bir iş çıkması çok gurur verici bir olay benim için. Lakin gel görelim ki Yönetmen Metin Erksan filme dağıtımcı bulamamış ve film çekildiği dönem vizyona girememiş. Bu çok üzüntü verici bir durum. Bunun sebebi ise Erksan'ın dönemin filmlerinden çok farklı bir iş deneyimlemesi ve sinema sektörünün o dönemki filmler arasında bu filmin izleyiciler tarafından ilgi görmeyeceği öngörüsü. Film ancak avrupa sinemasında izlenilip beğenildikten sonra ülkemizde gösterime girebilmiştir. Bu gerçekten böylesine muazzam bir film için çok acı verici bir olay. Filmin hikayesi ve teması surete aşık olmak. Yönetmen bu temayı edebiyattan filme uyarlamış ve uyarlarken bunu filmde öylesine başarılı işlemiş ki şapka çıkarmak deyiminin hakkını vermiş. Gerek kurulan diyalogları olsun, gerek film içindeki atmosfer olsun, gerek filmin naif müzikleri olsun, gerek Müşfik Kenter'in oyunculuğu olsun, gerek senaryosu, gerek kurgusu ve işlenişi olsun, gerek görselliği olsun ve gerek etkileyiciliği olsun her bakımdan kusursuz bir eser. 65 yapımı bir filmden böyle bir etkileyicilik günümüz için beklemezdim. Yönetmen o dönemdeki aşkın değerini bizlere o kadar naif bir şekilde gösteriyor ki aradan 57 yıl geçmesi hiçbir şeyi değiştirmemiş ve film etkileyiciliğini korumuş. Bu filmi izlemek benim açımdan apayrı bir deneyim. Her yıl 1 kez izlerim. Filmin anlattığı şeyler gerçekten çok içten ve duygu dolu. Herkes kolay kolay bu filmi anlayamaz. Sevginin sadece bir insana değil de bir objeye bir resme yükleme olayı filmin sevgi felsefesini çok güçlendirmiş ve filmi olağanüstü kült bir seviyeye getirmiş. Filmin sinematografisine ise diyecek bir şey bulamıyorum. Muazzam ötesi bir sinematografi şöleni mevcut. Kamera bakış açıları, perspektif, dönemin İstanbul görüntüleri... Görsel şölenin tavan yaptığı bir çalışma. Özet olarak Sevmek Zamanı Türk Sinemasının unutulmaz yapımlarından biri olmakla birlikte benim yerimde benim kalbimde yeri ayrıdır. Görülmeye kesinlikle değer kült bir film. Şiddetle tavsiye ederim. ⭐10/10

@mecnun_cgs

3 yıl önce

10 / 10

Hayatımda izlediğim ilk film

Ben sana değil senin resmine aşık oldum...

Efsane.

@mathiviolet

3 yıl önce

7.8 / 10

Ben senin resmine âşığım...
Resmin sen değilsin ki. Resmin benim dünyama ait bir şey. Ben seni değil resmini tanıyorum. Belki sen benim bütün güzel düşüncelerimi yıkarsın.

@seinfeld

6 yıl önce

Halil'in içinde bulunduğu durum,psikolojisi ilgi çekici ama yeterince üstünde durulmamış. Olaylar o psikolojik duruma uymayacak şekilde hızlı gelişiyor filmin sonu da pek uymamış. Ama yine de dönemine göre gayet farklı bir film olmuş. İstanbul ve tabiat manzaraları, kahramanların bu manzaralar eşliğindeki uzun bakışları, düşünüşleri hepsi günümüzdeki sanat filmlerinde olan kareleri andırıyor.

@tambenlik

8 yıl önce

halil'in, meral'in kendisine yapmasından korktuğu şeyi meral'e yapması, meral'in de başar'ı harcaması. kaydırmayı ilk yapana bela okumuştu ya biri.
H

@hande123456789

9 yıl önce

65 yapımı olunca biraz çekinmiştim ama itiraf etmeliyim ki filmin sonunda şöyle bir duraksadım.Yalnız yine itiraf etmeliyim ki böyle bir senaryo çok daha iyi bir son hak ederdi.

@basribabam

9 yıl önce

8.5 / 10

Müzikleri bile yeter; siyah beyazın hüznü, sürekli yağan yağmurla başlayan film, bana yağmuru ne kadar sevdiğimi hatırlattı.

Ve şu replik; "Ben senin resmine aşığım. Resmin sen değilsin ki; resmin benim dünyama ait bişey. Ben seni değil, resmini tanıyorum. Belki sen benim bütün düşüncelerimi yıkarsın. Ben senin resmine değil de, sana aşık olsam ne olacaktı; belki bir kere bile bakmayacaktın yüzüme, belki de alay edecektin sevgimle. Halbuki resmin bana dostça bakıyor, iyilikle bakıyor ve ebediyyen bakıcak. Hayır benimle resminin arasına girme, istemiyorum seni. Ben senin yalnız resmine aşığım."

Her ne kadar filmin sonu çok daha vurucu olabilirdi desek de, teknik imkansızlıklardan doğan bazı hatalar, eksiklikler varsa da, zamanını göz önüne aldığınızda Türk filmlerinin en önemlilerinden; bir klasik. Arşivlik. 85/100
E

@elifcanan

10 yıl önce

Güldüğüm yerler oldu.

@elifu

10 yıl önce

Bu film neden bu kadar eleştiri almış anlamadım. Tamam saçma gereksiz yerler var ama çekildiği döneme göre degerlendirmek gerekiyor ve 1965 yılında Türk sinemasını düşünürsek zamanin ötesinde bir film.
O

@ozge_fb

10 yıl önce

4 / 10

Beklentimin yüksekliğinin de etkisiyle olabilir,benden geçer not alamadı.

Aslında konusuna bakınca "özgün senaryo" diyerek seviniyor insan.Ancak kesinlikle çok daha iyi işlenebilecek bir konuyken değeri bilinememiş diye düşünüyorum.

Olumsuz yanları dolu:

1.Seslendirme.Kanayan yara zaten bence.

Gerçekte derin olabilecek sahnelerde bile o kadar duygusuz seslendirmeler var ki batırıyor.

2.Madem derin bir konuyu işlemek istiyorlar ne diye klasik "kötü adam" koyup bayağılaştırıyorlar ki?

3.

Daha filmin başlarında adamın kadına gitmesi. Ee ne anlamı kaldı o zaman bu konunun?

4.Abartılı,gereksiz sahneler.

Dayak sahnelerine hiç gerek yoktu bence.Amcanın düğün haberini aldığında verdiği abartılı tepki yine çok iticiydi.

5.Saçmasapan,klişe son.

Resmi sulara bırakması elbette çok anlamlıydı.Ancak yin
... Devamı
Beklentimin yüksekliğinin de etkisiyle olabilir,benden geçer not alamadı.

Aslında konusuna bakınca "özgün senaryo" diyerek seviniyor insan.Ancak kesinlikle çok daha iyi işlenebilecek bir konuyken değeri bilinememiş diye düşünüyorum.

Olumsuz yanları dolu:

1.Seslendirme.Kanayan yara zaten bence.

Gerçekte derin olabilecek sahnelerde bile o kadar duygusuz seslendirmeler var ki batırıyor.

2.Madem derin bir konuyu işlemek istiyorlar ne diye klasik "kötü adam" koyup bayağılaştırıyorlar ki?

3.

Daha filmin başlarında adamın kadına gitmesi. Ee ne anlamı kaldı o zaman bu konunun?

4.Abartılı,gereksiz sahneler.

Dayak sahnelerine hiç gerek yoktu bence.Amcanın düğün haberini aldığında verdiği abartılı tepki yine çok iticiydi.

5.Saçmasapan,klişe son.

Resmi sulara bırakması elbette çok anlamlıydı.Ancak yine "kötü adam"ımızın devreye girmesi ve sonrasına hiç gerek yoktu.

Filmde hoş olan tek şey konudan sapılmayan ilk dakikalardı.

Gerçekten güzel denilebilecek replikler çıkar buralardan.

Adamın korkusu ve psikolojisi cidden etkileyici ve anlaşılabilirdi.Keşke bunun üzerine yoğunlaşsalardı.

Keşke klasik Türk filmi diyeceğimiz noktalardan uzaklaşıp sade ve sadece film boyunca adamın resme aşık olmasına odaklanıp,spoiler'da bahsettiğim ve sonun güzel olan tek kısmıyla harika bir bitiriş yapsalardı.

Ayrıca neredeyse Kim Ki Duk filmleri kadar az konuşma içeriyor.Bu tek başına olumsuz bir şey değil asla;ama bu film kaldırmamış bence.

@getoutofmyship

11 yıl önce

3.2 / 10

Bu kadar yoğun bir şekilde övülüp de bu kadar kötü çıkan bir film daha izlemedim. İzlemeden önce film hakkında yazılan şu "Ben sana değil senin resmine aşık oldum, bu aşkta sana yer yok" mevzusunu o kadar farklı düşünmüştüm ki! Zannediyordum ki kahramanımız, resimde aşık olduğu kadının kendisinden de hoşlanacak ve birlikte olacaklar fakat gerçekte yaşadığı aşk, hayalinde canlandırdığından çok farklı olunca bir yabancılaşmaya yaşayıp, aslında kafasında yarattığı bir kadına aşık olduğunu farkedecek. Fakat bir de bakıyorum daha filmin başından, bize bu mesajı kafamıza çakarmış gibi vermeye çalışan, bir psikolog edasında konuşan, aylarca yıllarca put gibi ifadesizce bir resme bakıp duran bir adam.

Bu kadar az olan diyalogları bu kadar gerçek dışı, bu kadar yapmacık yazmak nasıl elinden gelmiş senaristin bravo gerçekten. Ayrıca bu kadar az diyalog varken, duyguları oyuncuların bakışlarından hareketlerinden anlamayı beklerken, mimikleri alın
... Devamı
Bu kadar yoğun bir şekilde övülüp de bu kadar kötü çıkan bir film daha izlemedim. İzlemeden önce film hakkında yazılan şu "Ben sana değil senin resmine aşık oldum, bu aşkta sana yer yok" mevzusunu o kadar farklı düşünmüştüm ki! Zannediyordum ki kahramanımız, resimde aşık olduğu kadının kendisinden de hoşlanacak ve birlikte olacaklar fakat gerçekte yaşadığı aşk, hayalinde canlandırdığından çok farklı olunca bir yabancılaşmaya yaşayıp, aslında kafasında yarattığı bir kadına aşık olduğunu farkedecek. Fakat bir de bakıyorum daha filmin başından, bize bu mesajı kafamıza çakarmış gibi vermeye çalışan, bir psikolog edasında konuşan, aylarca yıllarca put gibi ifadesizce bir resme bakıp duran bir adam.

Bu kadar az olan diyalogları bu kadar gerçek dışı, bu kadar yapmacık yazmak nasıl elinden gelmiş senaristin bravo gerçekten. Ayrıca bu kadar az diyalog varken, duyguları oyuncuların bakışlarından hareketlerinden anlamayı beklerken, mimikleri alınmış bir oyuncu kadrosuyla karşılaşıyoruz. Kız diyor ki ben sana deli gibi aşığım. Söylüyor da söylüyor, zaten başka türlü seyirciye bunu anlatmak mümkün olmazdı. Ne zaman aşık oldun da biz kaçırdık ablacığım? Yüzünde hiç mi bir heyecan olmaz? Öfke var mı yüzlerde? O da yok. Sevinç, acıma, alay, bunların hiçbiri yüzlerde yok.

Filmin temasıyla hiçbir ilgisi olmayan saçma sapan baba sahnesi, dayak sahnesi neden konulmuş, konulduysa bunu nasıl bu kadar kötü bir kurguyla yapabilmişler; bunların cevabını vermek hele hiç mümkün değil.

Çok kötü bir film. 45 dakikama yazık oldu. (Sonlara doğru sararak izledim yoksa işkence gibi geliyordu artık). Bana güvenen izlemesin.

@rujenuar

11 yıl önce

Şimdi toplaşın yanıma size bu filmin sonunun neden yanlış olduğunu anlatıcam.

Efenim söz konusu filmimiz 1965 yapımı, o dönem aydınlarında ve entelektüel çevresindeki frankofiliden söz etmeme bile gerek olduğunu düşünmüyorum. Bu filmde de frankofilinin -hatta frankofoninin- bir yansıması olarak karşımıza Halil'in Meral'in kendisine değil "resmine" aşık olması çıkar. Peki frenk bunun neresinde? Şöyle ki, resim kelimesinin fransızcası "image" sözcüğüdür ki kendisi hem resim hem de imge anlamına gelmektedir ve bizi ilgilendiren konu da budur. Film Halil'in, kafasındaki Meral imgesini yıkıcak ve aşkını bitirecek olan gerçek Meral'den kaçışını anlatır. Klasik aşık olduğumuz insanı kafamızda yaratma ve gerçeklikten kaçma güdüsü durumu yani. Halil abimiz bunu azıcık daha abartarak bütün hayatını Meral resmine (imgesine) ve bu aşk üzerine kurmuştur (aynı dönemden aynı durumun bir başka örneği için bkz: Aylak Adam). Ve film Halil'in g
... Devamı
Şimdi toplaşın yanıma size bu filmin sonunun neden yanlış olduğunu anlatıcam.

Efenim söz konusu filmimiz 1965 yapımı, o dönem aydınlarında ve entelektüel çevresindeki frankofiliden söz etmeme bile gerek olduğunu düşünmüyorum. Bu filmde de frankofilinin -hatta frankofoninin- bir yansıması olarak karşımıza Halil'in Meral'in kendisine değil "resmine" aşık olması çıkar. Peki frenk bunun neresinde? Şöyle ki, resim kelimesinin fransızcası "image" sözcüğüdür ki kendisi hem resim hem de imge anlamına gelmektedir ve bizi ilgilendiren konu da budur. Film Halil'in, kafasındaki Meral imgesini yıkıcak ve aşkını bitirecek olan gerçek Meral'den kaçışını anlatır. Klasik aşık olduğumuz insanı kafamızda yaratma ve gerçeklikten kaçma güdüsü durumu yani. Halil abimiz bunu azıcık daha abartarak bütün hayatını Meral resmine (imgesine) ve bu aşk üzerine kurmuştur (aynı dönemden aynı durumun bir başka örneği için bkz: Aylak Adam). Ve film Halil'in gerçek Meral'i kabullenmesi, resmini (imgesini) ise gölün soğuk sularına bırakmasıyla son bulur.

---spoiler---

Ama ne olmalıydı? HALİL MERALİ DUVAĞIYLA GELİNLİĞİYLE GAYET BASİT, GAYET DOĞAL VE BU DÜNYAYA AİT BİR YARATIK OLARAK GÖRDÜĞÜNDE RESİMİ DEĞİL KENDİNİ GÖLÜN SOĞUK SULARINA BIRAKMALIYDI. EVET! YANLIŞ DUYMADINIZ! Böyle iyimser film olmaz. Yapmayın Metin Bey. Olmamış. O filme o son, hiç olmamış. Tam dedim aha frankofili frankofili bir nouvelle vague esintisi midir o? Ama olmamış. Hiç olmamış. Çok üzüyosunuz beni.
SPOILER

Sevmek Zamanı filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Sevmek Zamanı filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Sevmek Zamanı filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL