Seni sevmediğimi nasıl söylersin, zalim?
Benliğimden vazgeçtim katılmak için sana.
Kendimi unuturken seni düşünmez miyim?
Sen zorbasın, varlığım sana feda, baksana!
Ben dost belledim mi ki senden nefret edeni?
Hiç bağrıma bastım mı senin hor gördüğünü?
Asla! Her surat asıp horladığında beni,
Hemen kendimden, yasla, almadım mı öcünü?
Bende saygı duyduğum bir erdem var mı, söyle,
Sana hizmetten nefret edecek kadar mağrur?
Sendeki kusurlara taparım var gücümle;
Gözünün her bakışı, benim için buyruktur.
Var nefret et, aşkım, ben seni apaçık gördüm:
Sen ancak görenleri seversin, bense körüm.
Leos burada vitesi bariz artirmis ama derinligi de sigliga dogru yelken acmis. Kesinlikle -nispeten- kiyida kosede kalmis bir 'Boy Meets Girl' degil. Hatta Alex bile burada bir Alex degil. Ucuncusu icin pek umutlu degilim ama olsun,ha'di gel bulusalim eski koprunun ustunde. Derin derin sevdalara dalacak degiliz ne de olsa!
Eğer bu bir filmse bundan önce izlediklerim neydi? Çok sevgili bir arkadaşımın tavsiyesi. Adını hiç duymadığım bir yönetmenin elinden çıkma. Adeta bir kitap gibi. Tüm cümlelerin altını çizmek isteyeceğim bir kitap. Boğazımda hala bir düğüm var. Ağlamamaya çalışıyorum. Anna gibi başlarsam kendimi durduramayacağım. İzler ve beğenmezseniz değerli fikirlerinizi kendinize saklayın. İyi seyirler.
Juliette Binoche veDenis Lavant ikilisiyle yine bir Leos Carax şaheseri. Köprü Üstü Aşıkları kadar güzel olmasa da bu film de gerçekten güzeldi. Üstelik bu sefer onlaraJulie Delpy de eşlik etmiş, çok da güzel olmuş. İnternette filmin konusu yanlış anlatılmış, hatta öyle bi anlatılmış ki ben bilim kurgu falan sanmıştım ilk. Lakin alakası bile yok. Filmde Alex adlı bir genç vardır, babası eski usta hırsızlardandır ve o da en az babası kadar bu konularda iyidir. Bir gün babası ölür ve babasının yarım kalmış işini -babası ile uzun zamandır görüşmüyor olmasına rağmen- tamamlamak ister. Ama bunun için sevgilisi Lise?i terk etmek ve babasının yaşlı ortaklarına katlanmak zorundadır. Ortaklarından birinin genç ve güzel sevgilisi ise planlarında yoktur. Alex?in yapacağı iş bir panzehiri çalmaktır, çünkü bir salgın hastalık yayılmaktadır. Bu hastalığın yayılması için, duygusallıktan uzak ve umarsız cinsel ilişki gerekmektedir. Alex panzehiri alıp Paris?i terk etmek ister ve olaylar olaylar?
Dedi... Devamı
Juliette Binoche veDenis Lavant ikilisiyle yine bir Leos Carax şaheseri. Köprü Üstü Aşıkları kadar güzel olmasa da bu film de gerçekten güzeldi. Üstelik bu sefer onlaraJulie Delpy de eşlik etmiş, çok da güzel olmuş. İnternette filmin konusu yanlış anlatılmış, hatta öyle bi anlatılmış ki ben bilim kurgu falan sanmıştım ilk. Lakin alakası bile yok. Filmde Alex adlı bir genç vardır, babası eski usta hırsızlardandır ve o da en az babası kadar bu konularda iyidir. Bir gün babası ölür ve babasının yarım kalmış işini -babası ile uzun zamandır görüşmüyor olmasına rağmen- tamamlamak ister. Ama bunun için sevgilisi Lise?i terk etmek ve babasının yaşlı ortaklarına katlanmak zorundadır. Ortaklarından birinin genç ve güzel sevgilisi ise planlarında yoktur. Alex?in yapacağı iş bir panzehiri çalmaktır, çünkü bir salgın hastalık yayılmaktadır. Bu hastalığın yayılması için, duygusallıktan uzak ve umarsız cinsel ilişki gerekmektedir. Alex panzehiri alıp Paris?i terk etmek ister ve olaylar olaylar?
Dediğim gibi Köprü Üstü Aşıkları kadar içimize işlemese de, unutmayacağımız bir Fransız Yeni Dalgası yapıtı olmuş. Üstelik soundtracki ile gönülleri fetheden filmler arasına girebilir, zira Mirkelam?ın unutulmaz Her Gece şarkısının klibi galiba bu filmden çalınmış asdfgh. Ayrıca filmlerde geçen şiir gibi dialoglar da unutulmazdır. Mesela;
Onunla yaşamak çok güzel! Bana bir kaşifin,bir araştırmacının gözleriyle bakıyor.Paha biçilmez bir keşifmişim,bir sorunun çözümüymüşüm gibi.. Derinlerinde gizli bir sırrı var. Bazen çok yakınına kadar ulaşabiliyorum o sırrın ama çoğu zaman milyonlarca ışık yılı uzaktayım.Tuhaf değil mi? Bir bilmece sanki. Bu bilmece çarçabuk çözülürse aşkımız biter belki, yada sonsuza kadar sürer.
@yigithan300
11 ay önce
7.9 / 10
@kraliceceren300
11 ay önce
Benliğimden vazgeçtim katılmak için sana.
Kendimi unuturken seni düşünmez miyim?
Sen zorbasın, varlığım sana feda, baksana!
Ben dost belledim mi ki senden nefret edeni?
Hiç bağrıma bastım mı senin hor gördüğünü?
Asla! Her surat asıp horladığında beni,
Hemen kendimden, yasla, almadım mı öcünü?
Bende saygı duyduğum bir erdem var mı, söyle,
Sana hizmetten nefret edecek kadar mağrur?
Sendeki kusurlara taparım var gücümle;
Gözünün her bakışı, benim için buyruktur.
Var nefret et, aşkım, ben seni apaçık gördüm:
Sen ancak görenleri seversin, bense körüm.
@alisinatif
2 yıl önce
@volk
11 yıl önce
9.8 / 10
@vegidemiyorum
11 yıl önce
Dedi ... Devamı
Dediğim gibi Köprü Üstü Aşıkları kadar içimize işlemese de, unutmayacağımız bir Fransız Yeni Dalgası yapıtı olmuş. Üstelik soundtracki ile gönülleri fetheden filmler arasına girebilir, zira Mirkelam?ın unutulmaz Her Gece şarkısının klibi galiba bu filmden çalınmış asdfgh. Ayrıca filmlerde geçen şiir gibi dialoglar da unutulmazdır. Mesela;
Onunla yaşamak çok güzel! Bana bir kaşifin,bir araştırmacının gözleriyle bakıyor.Paha biçilmez bir keşifmişim,bir sorunun çözümüymüşüm gibi.. Derinlerinde gizli bir sırrı var. Bazen çok yakınına kadar ulaşabiliyorum o sırrın ama çoğu zaman milyonlarca ışık yılı uzaktayım.Tuhaf değil mi? Bir bilmece sanki. Bu bilmece çarçabuk çözülürse aşkımız biter belki, yada sonsuza kadar sürer.
O halde şimdiden iyi seyirler efenim.