13 yıl önce
Dünyalı filmine yorum yazdı:
Mükemmel olmanın kıyısından geçen film. Kötü mü, kesinlikle değil.
Dünyalı filmine yorum yazdı:
Mükemmel olmanın kıyısından geçen film. Kötü mü, kesinlikle değil.
Zenne filmine yorum yazdı:
-Spoiler içeren kısımlar olabilir.-
Sinemada müziğin ne kadar önemli olduğu tartışılmaz bir unsurdur kuşkusuz. "Zenne Dancer" gibi bir film içinde müzik filmin tam kalbidir. İşte filmi yaratanlar da bunu çok iyi bilmişler ve bu konuda çok iyi olan Demir Demirkan'la bu işi yapmışlar. Çok da iyi etmişler, zira ortaya harika bir iş çıkmış.
Oyuncu seçimi ve oyunculuk beni oldukça tatmin etti. Gayet başarılı performanslar var film boyunca. Çekimler ve kurgu da oldukça başarılı ama senaryoda ufak hatalar olduğunu düşünüyorum. Özellikle bazı olayların bağlandığı noktalar çok sönük ve üstü kapalı geçilmiş. Yine de tatminsiz hissettirmiyor. En azından göze batacak kadar büyük hatalar yok.
Benim için 85/100'lük bir film. Kısaca;
Aile bağlarının ve sevginin önüne geçen herşeyin can(lar)ı nasıl yaktığını, hayat(lar)ı nasıl bitirdiğini çok açık bir şekilde gözünüze sokacak kadar da rahatsız bir film.
Büyük Balık filmine yorum yazdı:
"Big Fish" benim gibi hayatının masalına aşık insanları tutmak için atılmış bir Tim Burton oltasıdır. Baş ucundadır her zaman.
Prenses Mononoke filmine yorum yazdı:
Filmden sonra Miyazaki'yi bulup elini öpmek isteyebilirsiniz. Gerçekten de destansı bir film.
İşte Budur! filmine yorum yazdı:
Michael Jackson’ı anlamak için bir bu filmi izleyin, bir de 2004 yılında kendisinin hazırlatıp sunduğu, ve ABD Fox TV’ye yayınlanan "Michael Jackson’s Private Home Movies" belgeselini izlemenizi öneririm. (Bu belgesele YouTube üzerinden ulaşabilirsiniz.)
"Michael Jackson’s This Is It" filmi benim gibi Londra konserlerine gitmeye hazırlanan hayranlarına Kenny Ortega ve Jackson ailesinin verdiği bir teselli hediye niteliği de taşımaktadır.
Son olarak Kral’a selam edip şunu söylüyorum; Melekler dünyada yaşayamaz. Denediğin için teşekkürler Michael.
Köpeklerin Günü filmine yorum yazdı:
Al Pacino’nun bu filmedeki performansı aktörlük okullarında ders olarak gösterilmelidir.
Sidney Lumet’ın yaşanmış olayları perdeye aktamadaki becerisi yine kanıtlanmış. Özellikle gerçekçilik dendiği zaman, akla ilk gelen yapıtlardan olduğunu düşünüyorum. ("On the Waterfront"dan sonra tabii ki.)