4 yıl önce
Ölümcül Oyunlar filmine yorum yazdı:
Yıldızlara Doğru filmine yorum yazdı:
bugün izledim. olay, bir şey olmasını bekledim ki ara oldu hemen. dedim ikinci seansta olur bir şeyler herhalde yok olmuyor, film çok boş. gemi uzaya gitme falan gidişlerle süre doldurulmuş. tek avantajı yakışıklı brad'i izlemek. başka bir şey yok.
sonunda buluşma iki üç diyalog film bundan ibaret.
Solaris filmine yorum yazdı:
film şirketleri bazı salonlarını tarkovski filmlerine açtı. solaris de bunlardan biri.
ben de tarkovskisever olarak filmleri bir de sinemada izleme kararı aldım.
stanislaw lem'in kitabından uyarlanma solaris, sıradan bir bilim kurgu değil.
uzun süren sekanslar tarkovski'yi en sevilen yönetmenlerden biri yapıyor. bu sahnelerde oldukça zevk alıyorum. yeşilliklerin sudaki dalganışlarını uzun uzun seyretmek gibi... bu filme şiirsel bir zaman katıyor ve o anlık gerçek zaman algısıyla bir eşleme yapıyor bana göre. gerçek hayatta nasıl durup seyredersen onu bize yakınlaştırıyor sanki, sadece gösterilip geçiştirilmiyor. çok sevme nedenlerimden biri de belki bu. ciğerlerime kadar o anı soluyup hissiyatı arttırması.
filmin genelinde de bu şiirsel hl, rüya vardı.
solaris, bir okyanus gezegen. çoğu mite göre yaratılış suda başladı. inanmak istediklerimizi, bizi mutlu edecekleri yarattık. filmdeki gezegenin yarattıkları gibi.
bana göre filmin özeti şuydu:
"maddesel bir arayışla tatmin olmak mı, m ... Devamıfilm şirketleri bazı salonlarını tarkovski filmlerine açtı. solaris de bunlardan biri.
ben de tarkovskisever olarak filmleri bir de sinemada izleme kararı aldım.
stanislaw lem'in kitabından uyarlanma solaris, sıradan bir bilim kurgu değil.
uzun süren sekanslar tarkovski'yi en sevilen yönetmenlerden biri yapıyor. bu sahnelerde oldukça zevk alıyorum. yeşilliklerin sudaki dalganışlarını uzun uzun seyretmek gibi... bu filme şiirsel bir zaman katıyor ve o anlık gerçek zaman algısıyla bir eşleme yapıyor bana göre. gerçek hayatta nasıl durup seyredersen onu bize yakınlaştırıyor sanki, sadece gösterilip geçiştirilmiyor. çok sevme nedenlerimden biri de belki bu. ciğerlerime kadar o anı soluyup hissiyatı arttırması.
filmin genelinde de bu şiirsel hl, rüya vardı.
solaris, bir okyanus gezegen. çoğu mite göre yaratılış suda başladı. inanmak istediklerimizi, bizi mutlu edecekleri yarattık. filmdeki gezegenin yarattıkları gibi.
bana göre filmin özeti şuydu:
"maddesel bir arayışla tatmin olmak mı, manevi bir yaratımla mutlu olmak mı?"
Mutlu Lazzaro filmine yorum yazdı:
Özgün bir senaryoya ve anlatıma sahip olduğunu düşündüğüm, çok etkilendiğim bir filmdi. Kendi dünyasına çeken bir film ki salondan çıkınca gerçek dünya ile adaptasyonda sorun yaratıyor. Bu da etkisini ve konuyu işleyişindeki orijinalliği gösteriyor.
Upgrade filmine yorum yazdı:
Mis gibiydi. Uzun zamandır sinemada izlediğim filmlerde içime sinen birkaç filmden diyebilirim. Zevkle takip ettim izlerken. Sonu da çok iyiydi. Aaaa klişe falan diyorsunuz, seyirciler o an bir afallıyor. Fakat sonra afallamanın verdiği boşluğu sonraki sahne dolduruyor. :D Herkes gidecekmiş filme kimseye de anlatamıyorum içimde patladı.
devamı spoiler içerebilir:
günümüz sinema ve dizisinde çıplaklık insanları bağlama ya da doğalı yansıtma nedeniyken burada değil. belki de ilkel şeyler yansıtılmıyor ekrana. acaba modern, her şeyi yolunda giden aile ile filme başladığı ve onların safını tutmamızı istedikleri için mi? aynı şekilde öldürülen sahneler de gösterilmiyor şişkonun kadın tarafından öldürülmesi hariç.
ki o geri sarıldı ve öldürülmedi yeni senaryoda, belki de o yüzden gösterildi.
mesela kadının soyulması istendikten sonra da cinsel dokunuş da olmuyor.
fiziksel değil de psikolojik şiddet çarpıyor film boyunca.
çocuk öldükten sonra kadından beklediğimiz ne? orada izlerken düşündüm ama bir karara varamadım. kendimi toplayıp canımı mı kurtarmalıyım yoksa yas tutup ölmeyi mi beklemeliyim. geri kalan ... Devamı
devamı spoiler içerebilir:
günümüz sinema ve dizisinde çıplaklık insanları bağlama ya da doğalı yansıtma nedeniyken burada değil. belki de ilkel şeyler yansıtılmıyor ekrana. acaba modern, her şeyi yolunda giden aile ile filme başladığı ve onların safını tutmamızı istedikleri için mi? aynı şekilde öldürülen sahneler de gösterilmiyor şişkonun kadın tarafından öldürülmesi hariç.
ki o geri sarıldı ve öldürülmedi yeni senaryoda, belki de o yüzden gösterildi.
mesela kadının soyulması istendikten sonra da cinsel dokunuş da olmuyor.
fiziksel değil de psikolojik şiddet çarpıyor film boyunca.
çocuk öldükten sonra kadından beklediğimiz ne? orada izlerken düşündüm ama bir karara varamadım. kendimi toplayıp canımı mı kurtarmalıyım yoksa yas tutup ölmeyi mi beklemeliyim. geri kalanların kurtulmasını beklerken bir yandan zihnimde döndü. kurtulmalarını istiyorum ama çocuk öldü ve ona bakmıyorlar bile. can derdine düşmeleri gerekti. böyle olmalarını onaylıyor muyum ben kötü müyüm? kendime itiraf etmek istemediğim kötü senaryo silsileleri geçti belki zihnimden.
film bitmeye yakınken ailemizin başına gelenler yeni ailenin başına aynı senaryo ile gelecek, artık aşina oluyoruz ve böyle bir döngüye girdiğini biliyoruz, aslında film bitmiyor, yönetmen orijinal bir final yapıyor.
başındaki müzik de bize olacakları haberdar ediyor belki de. sakin klasik müzikler çalarken aileyi seyrederken birden gürültülü, rahatsız edici, saldırgan bir rockımsı müzik giriveriyor.
araba yıkanırken de kadın ağlıyor. çok mu ütopik düşünüyorum bilmiyorum ama ben suları birleştirdim burada. içini dökme anlamında suyun varlığı seyretmiş olabilir burada, rahatlama sağlıyor.
bir de genel olarak nesnelere odaklanma var haneke'de. insanın hareketine göre değişmiyor kareler, nesne odaklı oluyor. bu da hoşuma giden noktalardan birisi.