10 yıl önce
Aşkta Herşey Mümkün filmine yorum yazdı:
Yerçekimi filmine yorum yazdı:
Filmde aslında simgesel bir anlatım yakalanmak istendiğini içten içe hissetsem de konunun zayıflığından filmi böyle bir açıdan izleyemedim. bunun yanında görseller çok iyiydi, uzaya gittim geldim sanki. filmi tavsiye eder miyim? 3D olarak sinemada izlenecekse evet, evde izlemenin ne kadar sıkıcı olacağını tahmin bile edemiyorum.
kısaca; uzaya çıkmak konusundaki merakımı "otur oturduğun yerde" diyerek törpülemiş filmdir.
Ye, Dua Et, Sev filmine yorum yazdı:
İleriye sararak izlememek için kendimle mücadele ettiğimfilm, oysa ki tavsiye üzerine izlemiştim. Aldığı puanın ortalama olmasını buna bağladım ben.
Rüzgar Gibi Geçti filmine yorum yazdı:
Uzunluğu dolayısıyla insanın gözünü korkutan film. zira film bittikten sonra kendimi 1930larda hissetmeye devam etmiştim. konusu çok uzun bir zamanıkapsadığından ve herşey tüm detaylarıyla verildiğinden filmin süresini de etkilemiş. oyunculuklar ve konu ise gerçekten güzel ve etkileyici. Vivien Leigh karakterinin hakkını vermiş, özellikle bakışlarıyla karakterin tüm kibirliliğini yansıtıyor. sabırla izlenip bitirilirse neden bir başyapıt olduğu kavranabilir sanıyorum. ilk izlediğimde yaklaşık 4 saatimi ekrana bakarak geçirdiğim için pek bir tepki verememiştim,ama aylar sonra sahneler aklıma geldiğinde tekrar izleme isteği uyandırdı. gerçi tekrar izlemeye cesaretim olduğunu sanmıyorum :)
Maryln'in setlere sağlık sorunları, başka programlar gibi çeşitli nedenler gösterek gelmemesi filmin çekimlerini ciddi anlamda sekteye uğratır. Marlyn Monroe'nun bulunamadığı zamanlarda kendisinin olmadığı sahneler çekilebilse de bu sahneler bittiğinde set iptalleri ve ertelemeler başlar. Bu ertelemeler zaten zor günler geçiren ve Marlyn Monroe'lu bu filmi umut olarak gören Fox'u 1 milyon dolardan fazla zarara uğratır. Maryln'in seti iptal ederek Kennedy'nin doğumgünü partisine katılması ve son set iptali yapımcılar için bardağı taşıran son damla olunca, Monroe yayınlanan bir yazı ile filmden ve Hollywood kariyerinden uzaklaştırılır.
Monroe yerine başka oyuncular aranmaya başlansa da, rol arkadaşı Dean Martin, Maryln olmadığı takdirde filmde rol al ... Devamı
Maryln'in setlere sağlık sorunları, başka programlar gibi çeşitli nedenler gösterek gelmemesi filmin çekimlerini ciddi anlamda sekteye uğratır. Marlyn Monroe'nun bulunamadığı zamanlarda kendisinin olmadığı sahneler çekilebilse de bu sahneler bittiğinde set iptalleri ve ertelemeler başlar. Bu ertelemeler zaten zor günler geçiren ve Marlyn Monroe'lu bu filmi umut olarak gören Fox'u 1 milyon dolardan fazla zarara uğratır. Maryln'in seti iptal ederek Kennedy'nin doğumgünü partisine katılması ve son set iptali yapımcılar için bardağı taşıran son damla olunca, Monroe yayınlanan bir yazı ile filmden ve Hollywood kariyerinden uzaklaştırılır.
Monroe yerine başka oyuncular aranmaya başlansa da, rol arkadaşı Dean Martin, Maryln olmadığı takdirde filmde rol almayacağını açıklayarak istifa eder. Bunun üzerine filmin çekimleri durdurulur ve yüksek zarar ile birlikte 104 kişi işsiz kalır.
Bu sırada Monroe Hollywood kariyerinin tehlikeye girmesi ve gözden düşme endişeleri ile fotoğraf çekimleri, ropörtajlar gibi kendi reklam kampanyalarını devam ettirir. Sonrasında Fox'un oyuncu aramalarına ithafen gazetelerde bu filme aday oyuncuları cesaretlendirici yazılar yayınlayan Monroe film şirketi tarafından tekrar çağırılır ve karşılıklı ödünler verilerek tekrar anlaşma sağlanır. George Cukor ile çalışmak istemeyen Monroe, filmin yönetmenini de değiştirir. Gizli ipler yine Monroe'nun elindedir.
Film setlerine düzenli gelmeye başlayan Monroe''nun manik depresif durumu ve özel hayatına dair çalkantıları yeniden set iptallerini getirir. Sete geldiği bir günün ardından, eski eşinden üvey oğlu tarafından aranan Monroe, yardımcısına uyumaya çıktığını söyler, Sabaha karşı yapımcıyı arayan Monroe yapımcısı ile konuşur. Yapımcı Monroe'nun sesinden huzursuzluk duyar fakat kendisi gitmeyerek başka kişileri kontrol etmesi için yönlendirir. Sabaha karşı hala ışığının yandığını gören yardımcısı alt kata giderek dışarıdan perdeleri açtığında Monroe'yu çıplak vaziyette yatağında ölü bulur.
Monroe'nun birden çok ilaç alarak intihar ettiği, bu ilaçların arasında doktorlarının yazmadığı ilaçların da bulunduğu tespit edilir. Kasıtlı bir girişimdir, fakat yapığı telefon görüşmesinden anlaşıldığı üzere ilaçların etki etmesinden sonra vazgeçmiş ve yardım için ikilemde kalarak telefona sarılmıştır. Monroe'nun cenazesine Hollywood'dan arkadaşları çağırılmaz.
Film daha sonra yeni oyuncular ile tekrar çekilir fakat gösterime girmez. 1999 yılında Marlyn Monroe'lu parçalar olabilecek en yüksek görüntü kalitesinde, George Cukor'un oluşturmayı hedeflediği kurgu sağlanmaya çalışarak tekrar derlenir. Ortaya, işte tüm bu hikayelerin ışığında yarım kalan Something's Got to Give çıkar.