The Ghost Writer

Seçmiş olduğum filmlerin izlemeden önce konusunu okumak gibi bir alışkanlığım olmamıştır çoğu zaman. Belki eleştiriye açık bir özelliktir bu durum fakat işin büyüsü kaçsın istemiyorum belkide. Genellikle politik ve siyasal içerikli yapımlardan hoşlandığım söylenemez. İzlemeden önce bu filmin konusuna bir göz atmış olsaydım şayet şu anda bu yorumu yapmıyor olabilme ihtimalim oldukça yüksekti. Yaklaşık olarak iki saat gibi uzun bir süreye yayılmış olan senaryo sıkmadan kendisini izlettirebiliyor. Her ne kadar birçok soru işareti bırakmış olsada kafamda pişman olmadım izlediğim için.

Zaman o kadar çabuk geçti ki ben bile şaşırdım aslına bakarsanız. Tarzım olmamasına rağmen fena kaptırmışım kendimi filme. Bu her daim bir film için tartışmasız büyük bir başarı örneğidir. Çok büyük övgüler hakeden bir yapım olduğu söylenemez lakin kötü demek te haksızlık olurdu. Biraz daha anlaşılır bir işleyiş kurgulansaydı yada finalde herşey açıkca ifade edilmiş olsaydı daha memnun olabilirdim.

( spoiler içerebilir )

Kafamda hala birçok sorunun yanıtını alamamış olmanın şaşkınlığı var. En önemlisi o not kağıdında ne yazıyordu..? Peşine takılan adamları kim göndermişti..? İfade verirken resmini gösterdikleri ve onunda otelde karşısına çıkan adam gerçekte kimdi..? Buna benzer daha birçok soruyla yarım bıraktılar beni.

Bu eskiklikleri bir kenara bırakacak olursak sıkılmadan izlenebilecek bir film. Bilemiyorum belkide anlamakta bir sorun yaşadım. Çok fazla karmaşık filmler için beynimi fazla yoramıyorum. Şayet izleyen arkadaşlar benim cevap bulamadığım soruların yanıtlarını bulabilmişlerse lütfen benide aydınlatsınlar..:) 10 / 7,5..