4.9

56 OY
PUAN VER
5

Imdb: 5.1 (49.968 OY)

KONUSU
28 yaşındaki milyoner Eric Packer için sıradan gibi görünen bir gün, 24 saat içerisinde hayatının çizgisini değiştirecek cehennemvari bir hal alacaktır. Oldukça uzun görünen limuziniyle Manhattan’da bir iş için "şehre" inen Packer trafikte sıkışınca, limuzinine giren insanlar bir şekilde hayatına et ... Devamı
28 yaşındaki milyoner Eric Packer için sıradan gibi görünen bir gün, 24 saat içerisinde hayatının çizgisini değiştirecek cehennemvari bir hal alacaktır. Oldukça uzun görünen limuziniyle Manhattan’da bir iş için "şehre" inen Packer trafikte sıkışınca, limuzinine giren insanlar bir şekilde hayatına etki edecektir.

Çarpıcı filmlerin yönetmeni David Cronenberg’in Don DeLillo’nun romanından uyarladığı filmin başrolünde, Robert Pattinson varken kadroda Jay Baruchel, Paul Giamatti, Samantha Morton, Juliette Binoche ve Mathieu Amalric isimleri de yer alıyor...

YORUM YAZ

SPOILER

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar

@bilinmeyen

11 yıl önce

7.5 / 10

kesinlikle gizemin öne çıktığı bi seksilik var atmosferinde

Filmde Fez in cenazesinde Mevlevi Dansının arka fonunda çalan müziğin Türkçesi:

To know the truth is to know the self

(Gerçeği bilmek kendini bilmektir.)

To know the self is to know the Mecca

(Gerçeği bilmek Mekke’yi bilmektir.)

Mecca’s not a state of mind or a place

(Mekke bir yer veya bir ruh hali değildir)

Mecca is a way of life

(Mekke bir yaşam tarzıdır)

It is the answer to all confusion

(Tüm çelişkilerin cevabıdır)

@rinustalarin

12 yıl önce

5 / 10

Vakit kaybı mı, yoksa özgün bir senaryo mu?

Bir filmin bu ikiliyi bir arada barındırması çok da nadir rastlanır bir şey değil, ancak ikisini birden eşit şiddetle vurgulaması nadir bir şey.. Bu filmde de konu bu.

Yorumlara ve kritiklere bakıldığında, filmin anlaşılmadığı zaten açık. Yalnızca son karelerde yer alan yüzleşmeler bir takım yansımalar yarattı, tabi filmin geriye kalanıyla da örtüşen ve örtüşmeyen noktaları var.

Bu filmi izlerken yaptığımız en önemli hata, karakterleri kişiler olarak değerlendirmek. Burada amaç zengin ve genç bir iş adamının berbere yetişmeye çalışmasını anlatmak değil. Ya da film boyunca, giyinik/yarı çıplak/çıplak gördüğümüz karakterler aslında birer insan da değil, hepsi soyut bir kavramın vücut bulmuş hali. Tartışmalarının çoğu zaman anlamsız gelmesi, ya da gereğinden fazla ikilem içermesi de bu yüzden.

Likit Para-Kağıt Para

Bilgisayar Ekranı/Dokunmatik Ekran-Kağıt

Zengin-Fakir

Bazı kritiklerin söyl
... Devamı
Vakit kaybı mı, yoksa özgün bir senaryo mu?

Bir filmin bu ikiliyi bir arada barındırması çok da nadir rastlanır bir şey değil, ancak ikisini birden eşit şiddetle vurgulaması nadir bir şey.. Bu filmde de konu bu.

Yorumlara ve kritiklere bakıldığında, filmin anlaşılmadığı zaten açık. Yalnızca son karelerde yer alan yüzleşmeler bir takım yansımalar yarattı, tabi filmin geriye kalanıyla da örtüşen ve örtüşmeyen noktaları var.

Bu filmi izlerken yaptığımız en önemli hata, karakterleri kişiler olarak değerlendirmek. Burada amaç zengin ve genç bir iş adamının berbere yetişmeye çalışmasını anlatmak değil. Ya da film boyunca, giyinik/yarı çıplak/çıplak gördüğümüz karakterler aslında birer insan da değil, hepsi soyut bir kavramın vücut bulmuş hali. Tartışmalarının çoğu zaman anlamsız gelmesi, ya da gereğinden fazla ikilem içermesi de bu yüzden.

Likit Para-Kağıt Para

Bilgisayar Ekranı/Dokunmatik Ekran-Kağıt

Zengin-Fakir

Bazı kritiklerin söylediği yaşam-ölüm gene bir canlının yaşamını yitirmesini anlatmıyor, fakat birkaçı bu şekilde eleştirmiş. Bu da filmden birşey anlamadıklarını gösterir.

Filmde yer alan ölüm ve yaşam kavramı aslında var olan bir düzen/sistem ve bunun kendi kendini yiyip bitirmesi olarak değerlendirilirse, o zaman filmin bir temeli olduğunu anlamak çok da zor değil.

Ancak hepimiz filmleri keyif almak için de izleriz, ya da heyecanlanmak, meraklanmak için. Film malesef bunda fena halde çuvalladı. Belli bir noktadan sonra film sıkmaya başlıyor ve ilginizi kaybettiriyor. Bu da 'özgün senaryosunu' 'vakit kaybı'na dönüştürüyor.

Üzgünüm Cronenberg, ikilemleri güzel aktardın ama, FİLM kavramını çok arka plana atmışsın, olacak şeyi olduramamışsın.

Bir dahaki denemene kadar görüşmek üzere :)

Saygılar.
X

@xenkebikec

12 yıl önce

5 / 10

bi anlamadım filmi, gene olsa izlesem mi diyorum töbe töbe

@onur_turan

12 yıl önce

1 / 10

Hayatım boyunca izlediğim en kötü filmler listesinde üst sıralarda yerini aldı.

Kapitalist sistem üzerine analizler, metaforlar falan boşverin gitsin...

Aman diyeyim 1 dakikanızı bile ziyan etmeyin!

Kadro da aldatmasın, Robert Pattinson dışında hepsinin sadece 5-10 dakikalık sahneleri mevcut.

Cronenberg ismi olmasa elim bile gitmezdi zaten... Kariyeri boyunca bundan daha da kötü bir film yapabilmesi mümkün değil.
V

@volk

12 yıl önce

1 / 10

102 dakika işkence ve ıstırap.. kulağa çok hoş geliyor değil mi? Maalesef değil. Kitabı okumadım ama film için yapabileceğim tek yorum beş para etmez olduğu. Anlamsız diaoglar, berbat oyunculuklar, nedensiz cinsellik, mekan ve kostümü geçin özel efektler öyle komikti ki. Cronenberg gösterime girmesine izin verdiğine göre her hangi bir rahatsızlık hissetmemiş ama ben onun adına utandım bunu izlediğimde. Yazık. Bir Baba'nın bitişi bu. Cronenberg Cosmopolis'le kariyerine altın vuruş yapmış. Şiddetle uzak durulması tavsiye olunur.

@xena

12 yıl önce

8.3 / 10

multi milyoner baş karakterimiz eric her şeyin analizler hesaplamalar üzerine kurulmuş olduğunu düşündüğü toplumda yuan ile ilgili yaptığı hesapların tutmaması sonucu yıkılmıştır. paranın her şeyi satın alacağını ve bilgiye olan açlığını bu şekilde doyurduğu yaşantısında bir şapeli almaya çalışması ve şair olan eşine ulaşma çabaları sonucu başarısızlıklar yaşaması da sistematik yaşantısını sekteye uğratır. bu sırada para birimi sıçan olarak adlandırılmış ve insanlar ezildiklerinin farkında oldukları bu sistemde ayaklanmışlardır. filmin sonunda kendisini öldürmeye çalışan kişiye gitmesi ve diyalogları filmin en etkileyici yerlerinden. o kişi sisteme ayak uyduramamış sistem tarafından harcanmış bir adamdır. bu sistemdeki ismi söylendiğinde bile kendi için uydurduğu isim olmak istediğini söylemiştir. eric, asimetrik çıkan prostatının ne olduğunu sorduğunda ise bir önemi olmadığının sadece ufak bir f
... Devamı
multi milyoner baş karakterimiz eric her şeyin analizler hesaplamalar üzerine kurulmuş olduğunu düşündüğü toplumda yuan ile ilgili yaptığı hesapların tutmaması sonucu yıkılmıştır. paranın her şeyi satın alacağını ve bilgiye olan açlığını bu şekilde doyurduğu yaşantısında bir şapeli almaya çalışması ve şair olan eşine ulaşma çabaları sonucu başarısızlıklar yaşaması da sistematik yaşantısını sekteye uğratır. bu sırada para birimi sıçan olarak adlandırılmış ve insanlar ezildiklerinin farkında oldukları bu sistemde ayaklanmışlardır. filmin sonunda kendisini öldürmeye çalışan kişiye gitmesi ve diyalogları filmin en etkileyici yerlerinden. o kişi sisteme ayak uyduramamış sistem tarafından harcanmış bir adamdır. bu sistemdeki ismi söylendiğinde bile kendi için uydurduğu isim olmak istediğini söylemiştir. eric, asimetrik çıkan prostatının ne olduğunu sorduğunda ise bir önemi olmadığının sadece ufak bir farklılık olduğunu söylemesi eric'in yaşadığı hayattaki problemleri açıkça gösterir. duygularından yoksun, haz alamayan, her şeye sayısal olarak bakan bir adamın yuandaki kaybı da budur çünkü. önemsiz ufak farklılıklar vardır, bunları göz önüne almıyordur. sanırım en can alıcı noktası ise eric'e, beni kurtaracağını sanmıştım demesi. bu söz şu anda yaşadığımız sistemdeki en önemli sorunlara değinmekte aslında..
M

@mdolla

12 yıl önce

ibodirector "ya sevilir ya nefret edilir" demiş, ben o spektrumun en "nefret" noktasına düştüm galiba.

Aslında bir filmi "sanat filmi bu, pis enteller!!" diyip kötülemeyi sevmem. En iyi niyetimle, o filmin hakettiği bilgi ve birikime sahip olamayabileceğimi düşünürüm, bundan gocunmam. Ama bu sefer gerçekten kendime engel olamadım ve bu eleştiri kalıbını kullandım.

"Cosmopolis, anlaşılmaz karakterlerin anlaşılmaz cümleler söyleyip anlaşılmaz davranışlarda bulunduğu, kendini fazla beğenen bir sanat mastürbasyonu."

...diye yazmışım şurada: http://herseydenanlayanadam.blogspot.com/2012/08/sinema-cosmopolis.html

@ibodirector

12 yıl önce

8.2 / 10

Cosmopolis... 2002'deki Spider filminden itibaren filmografisinde bir nevi "2. dönem"e geçtiği öngörülen Cronenberg'in bu son filmi, 2 döneme de ait olmayan, muhtemelen de "tek" olarak yer edecek sıradışı bir taşlamaya dönüşmüş. Kendi ülkemizden yönetmen ve filmografi örneği verecek olursak Ümit Ünal filmografisindeki "Gölgesizler" gibi düşünebiliriz Cosmopolis'i.

Don De Lillo'nun romanının çok sadık bir uyarlaması olan Cosmopolis, olabildiğince geveze bir film. Sinema diline açıkça bir saldırı olarak anlamlandırılabilecek yarı kurmaca yarı deneysel anlatım stili filmin asıl meselesini oluşturuyor aslında. Global finansal çöküşle antikapitalist eylemlerin paralel olarak ilerlediği sahnelerde ruhsuz multimilyoner Eric'in kontrolden çıkarak kendi kendini yok edişini izlemeye başlıyoruz.

Baştan sona diyaloglarla dolu olup diyalogların hiçbir anlam ifade etmemesiyle, soyut ve teatral bir düzlemde ilerlemesiyle Alain Resnais'in "Last Year
... Devamı
Cosmopolis... 2002'deki Spider filminden itibaren filmografisinde bir nevi "2. dönem"e geçtiği öngörülen Cronenberg'in bu son filmi, 2 döneme de ait olmayan, muhtemelen de "tek" olarak yer edecek sıradışı bir taşlamaya dönüşmüş. Kendi ülkemizden yönetmen ve filmografi örneği verecek olursak Ümit Ünal filmografisindeki "Gölgesizler" gibi düşünebiliriz Cosmopolis'i.

Don De Lillo'nun romanının çok sadık bir uyarlaması olan Cosmopolis, olabildiğince geveze bir film. Sinema diline açıkça bir saldırı olarak anlamlandırılabilecek yarı kurmaca yarı deneysel anlatım stili filmin asıl meselesini oluşturuyor aslında. Global finansal çöküşle antikapitalist eylemlerin paralel olarak ilerlediği sahnelerde ruhsuz multimilyoner Eric'in kontrolden çıkarak kendi kendini yok edişini izlemeye başlıyoruz.

Baştan sona diyaloglarla dolu olup diyalogların hiçbir anlam ifade etmemesiyle, soyut ve teatral bir düzlemde ilerlemesiyle Alain Resnais'in "Last Year at Marienbad" (1961) ıyla uzaktan akrabalık taşıdığını da söyleyebiliriz. Kapitalist sistemi bir nevi "laf tiyarosu" eşliğinde aktaran bu yapıbozucu anlatım stilini hikayenin amacına uygun kadrajlarla, ışıklarla, mekanlarla ve müzik kullanımıyla destekleyen Cronenberg, ya çok sevilecek ya da nefret edilecek kadar kesin çizgilerle belirlenmiş bir filme imza atıyor.
SPOILER

Cosmopolis filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Cosmopolis filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Cosmopolis filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL