7.1

74 OY
PUAN VER
5

Imdb: 7.5 (23.186 OY)

KONUSU
Büyük savaş sonrası Almanya’da geçen film, trenlerde iş bulan bir Amerikalının öyküsü ile açılıyor. Amcası ile beraber çalışan Leopold Kessler savaşın kalıntıları üzerinde hayatının yönünü belirleyecek bir aşk ilişkisine girer.

Avrupa, öyküsü ile ön plana çıkan bir yapım değil. Savaş sonrası Avrupa
... Devamı
Büyük savaş sonrası Almanya’da geçen film, trenlerde iş bulan bir Amerikalının öyküsü ile açılıyor. Amcası ile beraber çalışan Leopold Kessler savaşın kalıntıları üzerinde hayatının yönünü belirleyecek bir aşk ilişkisine girer.

Avrupa, öyküsü ile ön plana çıkan bir yapım değil. Savaş sonrası Avrupa, karakterler ve hepsini kucaklayan tekinsiz ve belirsiz atmosfer, filme damgasını vuruyor. Lars Von Trier’in filmle yarattığı etki neredeyse hipnoza yaklaşıyor. Öyküsünün belki de zorunlu kıldığı koyu gerçekliğe rağmen gerçeküstü bir atmosfer yaratan son derece önemli bir deneme.

YORUM YAZ

SPOILER

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar

@poormf

3 yıl önce

4 / 10

Hipnotik etkinin sonucu olsa gerek, film için bir tür faşizmin karikatürü çiziliyor denmiş. Evet, anlatım dili görsellik iyi ama, o hipnozun etkisine girmeyenler için bittikten sonra filme ilişkin tek bir soru kalıyor: amaç neydi? 40/100

@tiamath

5 yıl önce

8.5 / 10

O kadar zengin bir film ki bu film daha başında insanı etkilemeye başlıyor. "ona kadar saydığımda avrupada olacaksın" diye başlayıp her rakamın ardından yaptığı yorumlar sizi avrupaya alıyor. Sonrasında zaman zaman anlatıcı olarak (özellikle ruh hali değişim sahnelerinde) Max von dahil olmaya devam ediyor. ve o son sahnede ona kadar saydığımda ölmüş olacaksın diyerek bizlerin ölümü iliklerimize kadar hissetmemizi sağlıyor.

Siyah beyaz çekim metodunun içindeki o en can alıcı noktalarda renkli çekimlere geçerek uyguladığı metod ile bu üçüncü şahıs anlatıcı birleşince de ortaya harika bir eser çıkmış.

Film Amerikalı bir adamın amcasının torpili ile Almanya’nın en eski demir yolu şirketinin treninde yataklı vagon kondüktörü olarak işe başlamasıyla başlıyor. Burada Amerika’lının geliş
... Devamı
O kadar zengin bir film ki bu film daha başında insanı etkilemeye başlıyor. "ona kadar saydığımda avrupada olacaksın" diye başlayıp her rakamın ardından yaptığı yorumlar sizi avrupaya alıyor. Sonrasında zaman zaman anlatıcı olarak (özellikle ruh hali değişim sahnelerinde) Max von dahil olmaya devam ediyor. ve o son sahnede ona kadar saydığımda ölmüş olacaksın diyerek bizlerin ölümü iliklerimize kadar hissetmemizi sağlıyor.

Siyah beyaz çekim metodunun içindeki o en can alıcı noktalarda renkli çekimlere geçerek uyguladığı metod ile bu üçüncü şahıs anlatıcı birleşince de ortaya harika bir eser çıkmış.

Film Amerikalı bir adamın amcasının torpili ile Almanya’nın en eski demir yolu şirketinin treninde yataklı vagon kondüktörü olarak işe başlamasıyla başlıyor. Burada Amerika’lının geliş amacı biraz zorlama olmuş bu savaştan sonra yıkılmış olan halkı iyileştirmek için geldim diyen idealist bir düşünce. Her ne kadar yavan kalsa da bunu Amerika’nın ülkelere adalet dağıtıyor politikasına eleştiri olarak almayı tercih ediyorum. Sonra trende şirket sahibinin kızı ile tanışır bir nevi yakınlaşırlar ve sonrasında da kimsenin göründüğü gibi olmadığını anlayacağı olaylar zinciri başlar.

Filmde, mülakat sahnesinde torpil etkisini gözümüze sokarcasına gösterilmekte öte yandan da vagonların hepsini geçmek zorunda kalan leopold anlatıcının da dediği gibi daha önce hiç görmediği, varlığını bile bilmediği vagonları geçerken zengin vagonlarla sefil vagonlar arasındaki çarpıcı farkı görüyor. Buna benzer Kar küreyici filminde de harika bir sahne vardı. Bu filmi öne çıkaran bir diğer önemli unsur ise savaş sonrası Almanya’yı işliyor olmasıdır. Amerika’nın işgal sonrası kalan halkı nasıl bir durumda tuttuğunu göstermektedir. En bariz örnekler ise ordu yapamasınlar diye vinçleri bile parçalamaları, cenaze törenide olsa toplanmaya izin vermemeleri sayılabilir. Son olarakta şu söz çok yerindeydi : Oysa hepsi vatanı için savaşıyorlardı, şimdi ise vatan haini oldular.

@otlu_kek

8 yıl önce

şimdi ona kadar sayacağım ve on olduğunda ölmüş olucaksun.Kalbi sıkışmayan kaldı mı bilmiyorum.Taraf olmayan bertaraf olur.Ah leo

@porcorosso

10 yıl önce

hipnotize edici bir film. atmosfer süper

@ultrahobo

10 yıl önce

7 / 10

Savaş sonrası Almanyasını konu edinmesi bile özel bir durum. Zira Almanya işgal altında ve bir toplumun yaşadığı bu travma çoğu yapımda görmezden geliniyor. Hitler öldükten sonra koca bir ülke sanki duvarın yıkıldığı güne kadar buharlaşıyor çoğu mecrada. Bu film tam bu döneme götürüyor bizi adeta başındaki ondan geri sayma sahnesiyle.Hipnoz olmuş gibi,adeta yaşıyoruz izleyici olarak o dönemi.

@yakamoz29

11 yıl önce

8.9 / 10

Görsel ve sözel anlatımındaki vurgusal ve özgün efektif anlatımıyla derinlik ve müzminlik sahibi, olgusallıkları: sair kişilerce, bunları kendi-menfaatleri ve hareketlerinde yaratdıkları farklı sonuclarca tahkik eden bunun yanısıra savaş ve avrupanın insani yapısal sorunlarını aktaran, düşündüren bir filmdi. İnsanı sorgulamaya iteleyen 3.tekil şahıs anlatımında sadece açıklama yerine suallere de yer verilseydi etkileyiciliğini bir üst seviyeye taşıyabilirdi. Aptal bir romantizme döneceğinden şübhelenmeye başladığımız anın hemen sonrası bir yanılgı olduğunu cevabını veren, o kadar ağır baskı karşısında gerilen sinrlerinin fiziki ve sözel tepkisinin yokluğunu düşünürken buna hemen karşılık veren, silahlı ateş bölümünde: kendisine hiç tepki olmamasını gidermeyen, finali ile etkileyici ama sonucsal sorgulamayı bahş etmeyen bir filmdi: bu da anlatıcı 3.şahıs ile yapılabilirdi yahud adamın tavır ve sözleriyle şaşkınlığı sergilenip, kararsızlı
... Devamı
Görsel ve sözel anlatımındaki vurgusal ve özgün efektif anlatımıyla derinlik ve müzminlik sahibi, olgusallıkları: sair kişilerce, bunları kendi-menfaatleri ve hareketlerinde yaratdıkları farklı sonuclarca tahkik eden bunun yanısıra savaş ve avrupanın insani yapısal sorunlarını aktaran, düşündüren bir filmdi. İnsanı sorgulamaya iteleyen 3.tekil şahıs anlatımında sadece açıklama yerine suallere de yer verilseydi etkileyiciliğini bir üst seviyeye taşıyabilirdi. Aptal bir romantizme döneceğinden şübhelenmeye başladığımız anın hemen sonrası bir yanılgı olduğunu cevabını veren, o kadar ağır baskı karşısında gerilen sinrlerinin fiziki ve sözel tepkisinin yokluğunu düşünürken buna hemen karşılık veren, silahlı ateş bölümünde: kendisine hiç tepki olmamasını gidermeyen, finali ile etkileyici ama sonucsal sorgulamayı bahş etmeyen bir filmdi: bu da anlatıcı 3.şahıs ile yapılabilirdi yahud adamın tavır ve sözleriyle şaşkınlığı sergilenip, kararsızlığı ve seçimleri gözönüne koyulabilirdi, tüm o mükemmeliyetin üzerine acele gelmiş bir final gibiydi.

@lazare_carnot

14 yıl önce

Kaliteli çekimleri, metafor yağmuru ve oyunculukların başarısı ile sodom'un 120 günü kadar sert olmasa da faşizmi onun kadar derinlemesine anlatan Lars von Trier'in avrupa üçlemesinin ikinci filmi.

[- Because I don't want this trainto go to Munich, Bremen,Frankfurt or fucking Auschwitz!I want it to stay right here!]

@lazare_carnot

14 yıl önce

Europa ve Lars von Trier'in Faşizm Yorumu

Trier’in faşizmi ince detaylarıyla derinlemesine anlattığı bu filmi görsel anlatımıyla daha çok öne çıkmaktadır. Yorucu anlatımı ve hipnoza sokan havası ile izlemesi hayli zor, ama defalarca izlenebilir. Ayrıntılarına geçersek Leopold Almanya’daki amcasının yanına geldiğinde sıcak bir karşılama bekler, ama beklediğini bulamaz. Burdan sonra Avrupa’yı anlamaya çalışır Leopold ancak beceremez.

Filmde ise alınırken Leopold muayene edilir ve çırılçıplaktır, yani insan sadece bir canlı organizmadır.

Savaş sonrası Leopold’un da kondüktörlük yapacağı tren hangardan çocuklar tarafindan çıkarılırken amcasının gözünden yaş dökülür, yani bütün insanların amacı devlete hizmet etmektir, tren devleti ve otoriteyi temsil eder.

Tünelden geçerken tren her yeri dumana boğar, yani kendisinden başka bir dinamiğe hayat hakkı tanımaz.

Amcası Leopold’a her seferinde alçakgö
... Devamı
Europa ve Lars von Trier'in Faşizm Yorumu

Trier’in faşizmi ince detaylarıyla derinlemesine anlattığı bu filmi görsel anlatımıyla daha çok öne çıkmaktadır. Yorucu anlatımı ve hipnoza sokan havası ile izlemesi hayli zor, ama defalarca izlenebilir. Ayrıntılarına geçersek Leopold Almanya’daki amcasının yanına geldiğinde sıcak bir karşılama bekler, ama beklediğini bulamaz. Burdan sonra Avrupa’yı anlamaya çalışır Leopold ancak beceremez.

Filmde ise alınırken Leopold muayene edilir ve çırılçıplaktır, yani insan sadece bir canlı organizmadır.

Savaş sonrası Leopold’un da kondüktörlük yapacağı tren hangardan çocuklar tarafindan çıkarılırken amcasının gözünden yaş dökülür, yani bütün insanların amacı devlete hizmet etmektir, tren devleti ve otoriteyi temsil eder.

Tünelden geçerken tren her yeri dumana boğar, yani kendisinden başka bir dinamiğe hayat hakkı tanımaz.

Amcası Leopold’a her seferinde alçakgönüllü olmayı asla unutma der, asıl kastettiği kuralların herşeyden önemli olduğudur, kurallar insanı yokeder.

Leopold pedere sorar, savaşta her iki taraf da Tanrı’nın desteğine sahiptir der, Tanrı sadece inançsızları lanetler der, bu da faşizmin tipik bir karakteristiğini anlatır.

Bizdensen bizdensin, değilsen yoksun.

Yahudi bir adam ve karısı savaştan sonra Almanya’ya geri dönerler, trenden indiklerinde bakakalırlar, ve bebekleri ağlar, burda da görürüz ki faşizm savaşı, savaş yokoluşu getirir.

Trenyolları şirketinin sahibi Max Hartmann, savaştan sonra çökmüş vaziyettedir, bir yahudi tarafindan nazilerle ilgisi olmadığının kanıtlanması için onay gereklidir. Yahudinin biri gelir o benim dostumdu beni sakladı der. Hartmann bu olaydan sonra kendini kaybeder. Bir yahudi tarafindan affedilmiş, aşağılanmış, aynı anda aklanmıştır. Olay zaten bir düzmecedir, ancak Max’a bu fazlasıyla dokunmuştur. hayatta zayıf düşmüştür, ve yokolması gerekir, intihar eder.

Leopold’un Katherina Hartmann’la olan ilişkisi ise hastalıklıdır, Leopold ona aşkını açıkça açarken, Katherina bir türlü samimiyetini göstermez, faşist bir toplumda duygunun yeri yoktur.

Pederle Amerikalı askeri görevli satranç oynarlar, sonra Amerikalı görevli seni defalarca yendim hala oynuyorsunuz der, peder de bu sadece bir oyun der. Amerikalı da sizi bombalayarak parçalara ayırdık, ancak hala sanki hiçbirşey olmamiş gibi davranıyorsunuz der. Demek istediği yine güçlenseler yine saldıracaklarıdır, oysa faşizmin güç ve dolayısıyla savaştan başka doktrini yoktur. Yokolmak ve varolmak vardır sadece. Varolmanın savaşmaktan ve hükmekten başka bir formu olduğunu da faşizm kabul etmez.

Amerikali görevlinin anlayamadığı nokta budur, faşist devleti yıkmışlardır, ancak toplum özünde tamamen faşist kalmıştır.

Leopold ile Katerina’nın oyuncak tren hattında sevişmeleri ve trenin yere uçması da şöyle yorumlanabilir: oyuncak tren hattı totaliter sistemi temsil eder, ve insani duygularla birlikte parçalanır, burda Leopold’un sisteme bir tehdit getirdiğini görürüz. Öyleyse duygular sistem tarafından yokedilmelidir. Leopold ölmelidir. Ancak vakti henüz gelmemiştir.

Tren müfettişleri Leopold’u sınav yapmak için gelirler. Bu Leopold’la toplumdaki gizli faşizmin hesaplaşması olur. Sınav yapılırken artık Leopold daha fazla dayanamaz ve bayılır, ardından bir yolcu gelir ve ayakkabılarının temizlenmemiş olduğunu çünkü altında tebeşirle kompartıman numarası yazılmadığını söyler. Adam faşist toplum sistemine umutsuzca bağlanmıştır. Leopold acil freni çeker ve treni durdurur, müfettiş şaşırır ve kızar, Leo da çünkü bu trenin ne Münih’e ne Bremen’e ne Frankfurt’a ne de Lanet Auschwitz’e gitmesini istiyorum der. Leopold anlar ki faşizm hala sapasağlam ayaktadır, bunun için tüm toplumun yokedilmesi gerekir. Bunun da mümkün olmaması nedeniyle Leo ölür, özgür kalır, faşizmden ister devlet eliyle ister toplum eliyle doğan şey bir ölüdür.

@hamlet

16 yıl önce

8 / 10

savaş sonrası hayatta kalmak adına güzel bir film. torpil falan iyi vurgulanmış bu filmde. Leopold Kessler\'in tren raylarından geriye doğru sayarak \"şuan avrupadasın\" demesi cabasıdır. gözlerini kapar, sayar ve olmak istediği yerdedir.
SPOILER

Avrupa filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Avrupa filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Avrupa filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL