Korku Seansı

Bana göre korku sinemasında artık James Wan ın rakibi yok gibi görünüyor. Belki Sam Raimi korku türünde bu derecede filmler sunabilir bize. Testere ve Ruhlar bölgesi serileriyle gerilim sinemasının ilk akla ismi olan jaames wan bana göre bu film ile çıtaayı yükseltiyor. Çünkü korku filmi izlerken korkmayan ben bu filmde fazlasıyla gerildim. Son yıllarda bundan daha iyi denilebilecek korku filmi var mı sorarım size. Gerçek bir hikayeden uyarlanmıştır yazısı bile insanın tüylerini diken diken ediyor açıkcası. Bu yazıyı genelde türk korku filmlerinde görürüz ve bize hiçbir şekilde inandırıcı gelmez. Ama bu filmi izlerken acaba bu hikaye gerçekten gerçek mi diye şüpheye düşmüyor değildim. Warrenlerin hikayesini aaraştırdıgınızda bir dönem bu tip olaylarla ilgilendikleri söyleniyor. Bununla ilgili bilgiler mevcut. Eger böyle olaylarla ilgileniyorlarsa boyle olaylar mevcuttur diyebilir miyiz bilmiyorum ama ateş olmayan yerden duman çıkmaz derler. Sanki ölüm sessizliği filmindeki bebekle bir baglantı kurulmuş bu filmde. Ayrıca konu bize tanıdık geliyor. Bu ve buna benzer konuları işleyen bir çok korku filmi olmuş olsada hiçbiri emin olun bu filmin yerini tutamayacaktır. James kendi hünerlerini ve tarzını bu filmde çok iyi kullanarak bana göre son yılların en iyi filmlerinden birine imza atmış. Film düşük bütçesine rağmen gişede büyük bir başarı elde etmiş. Şiddetle tavsiye ederim. 10/ 8.5

Filmin konusu güzel ve bunun için çok iyi mekan bulunmuş. Bu tür konusu olan başka filmler var fakat bu kadar iyisini zor bulursunuz. Korku severlerin mutlaka izlemesini öneriyorum. Biraz filmin içeriğine değineceğim. Gerçek hikayeden esinlenilerek yapıldığı söyleniyor. Yok böyle bir şey. Ruhlar, cinler, görünmeyen kişiler, içine şeytan kaçmış kişiler bugüne kadar görülmemiş ve uydurma olan şeylerdir. Bunlar sizi korkutmak ve bu tür filmlere ilgi toplamak için uydurulan hikayelerdir. Bu tür şeyler o kişideki psikolojik rahatsızlıktır. İnsan, zihninde gördüğü veya hayali olarak etrafta gördüğünü sandığı şeyleri abartmayı sever. Aslında görülen bir şey yok. Bu, akıl ve ruh sağlığı hastalığıdır. Söylentilere değil gerçeklere inanmak gerekiyor. Gerçekler kanıtlara dayanır, ispat gerektirir. Böyle bişeyler olsaydı etrafta bunları gördüğünü iddaa eden birkaç kişi olmazdı öyle değil mi? Bütün Dünya bunu konuşuyor olurdu. Siz rahat olun ve endişelenmeyin. Kimsenin içine şeytan kaçmayacak. Zaten olmayan şey nereye kaçabilir

Tanrı var.

Anlayacağız gibi bu filmin amacı ortaya çıkıyor. Nedense bu gibi olaylar hep gerçek hikayeden alıntı oluyor; ama etrafınızda bu gibi olayları yaşayan kimse yok sanırım illaki ormanlık bir alanda bağırsan da sesini duyuramayacağın yerlerde olmalısın. Apartmanlarla dolu şehirlerde yaşama zor olduğundan böyle şeyler gerçekleşmiyor. Bana göre film tam bir kurmaca. İçinde yapılan yöntemler ya da şöyle şöyleyeyim yapılan her türlü korku anı geçmiş korku filmlerinden alıntı. Hepsini birleştirip önümüze sunmuşlar. Böyle şeyler varsa Tanrı bunların neresinde duruyor sorusunu soruyorum. Demek ki Tanrı yapıp koyveriyor ki ölüler ortalıkta böyle musallat boyutunda. Tam bir saçmalık. Şu filmler yüzünden inançlı insanların uyumasını engelliyorlar. Bu tarz filmlerin korkunç boyutu bu oluyor. Bilinç ister istemez korkuyu yaratıyor kendi içinde. İnanmayın ya. Korku filmlerinin en güzel yanı budur. İşin bir diğer boyutu 6 ay gündüz olan yerde yaşasanız oh keyfiniz süper. 24 saat gündüz. Bu gibileri hep gece geliyor ya ondan. Kısacası inanç sömürüsünü bir kez daha yaşıyoruz bu filmde. Gerçek bir hikaye demeselerdi daha iyi olurdu. Bundan filme olan görüşüm biraz olumsuz oldu. Tam bir klasik hikaye. Farklı bir şey yok ortada haa bildik korku filmini işlese de güzel efektlerle kendini izlettiriyor. Yapımcılar uğraşmış. Hasılata bakınca bu kalitede korku filmlerini çok göreceğiz. Umarım orjinal kurgularla çıkarlar karşımıza. Halka gibi... . Bir de Vera Farmiga filmin seviyesini her zaman ki gibi artırmayı başarmış.

İyi seyirler.

P: 7.1