At Play in the Fields of the Lord

Leslie Huben ve eşi Andy Huben ile Martin ve Hazel çifti misyonerlik görevleri üzerine Amazon ormanlarındaki kabilelerin dinlerini değiştirmek amacıyla gönderilmişlerdir. Bu sırada sevkiyat yapan Lewis Moon ve yardımcısı, yakıt probleminden dolayı acil iniş yaparlar. Bu durumu fırsat bilen Commander Guzman onları alıkoyar. Guzman'ın amacı köyün çevresindeki kızılderili kabilelerden kurtulmaktır. Bu pilotlara der ki : bölgeyi bombalarsanız gitmenize izin veririm. İlk başta işi kabul eden pilotlardan Lewis bölgeyi gördükten sonra bundan vazgeçer. çünkü kendi de bir kızılderilidir ve onlarla birlikte yaşamaya karar verir. Bir yanda misyonerlik yapmaya çalışanlar diğer yanda köyün etrafındaki yaşam kaynaklarının tek sahibi olmaya çalışanlar derken günün sonunda bölge halkına çeşitli kollardan yapılan baskıları izliyoruz.

Filmde en çok beğendiğim kısım, kabilelerin adetlerinden vahşi yaşam biçimlerine kadar çok güzel işlenmiş olması ve misyonerlik görevi ile gelen inancında gerçekten samimi olan Martin ailesinin, üst eller tarafından nasıl kullanıldığının da güzel işlenmiş olması -ki bu inancın dünyanın bir çok yerinde nasıl kullanıldığının da güzel bir örneklendirilmesi olmuş.

Filmde eksik bulduğum kısımlar ise, madem yerlilere bir musibet yaymayı düşündünüz böylesi basit bir duygusal yaklaşımla getirmek saçma olmuş. Lewis ile Andy ne ara duygusal bağ kurdu ve ne ara birbirleri çıplak gördükleri anda öpüşme istekleri doğdu ve bu kadarlık sürede grip bulaşmayı nasıl başardı. En azından Andy'in hasta olduğu bir kaç günlük dönem gösterseydiniz. birde Lewis'in uçaktaki diğer ortağına ne oldu? yollarını ayırdıktan sonra adam yok olup gitti. Köyde geberdimi? kendini içkiyemi vurdu naptı bu adam?