8.2

86 OY
PUAN VER
5

Imdb: 7.8 (54.710 OY)

KONUSU
2011 yılının Temmuz ayında henüz 27 yaşındayken hayata veda eden, müzik alanında yüzyılın gördüğü en önemli yeteneklerden biri olarak kabul edilen Amy Winehouse’un hayatını beyazperdeye yansıtan film, ünlü müzisyenin kendi anlatımı eşliğinde, daha önce görülmemiş arşiv görüntülerini izleyiciyle bulu ... Devamı
2011 yılının Temmuz ayında henüz 27 yaşındayken hayata veda eden, müzik alanında yüzyılın gördüğü en önemli yeteneklerden biri olarak kabul edilen Amy Winehouse’un hayatını beyazperdeye yansıtan film, ünlü müzisyenin kendi anlatımı eşliğinde, daha önce görülmemiş arşiv görüntülerini izleyiciyle buluşturacak. Aynı zamanda Winehouse’un daha önce duyulmamış şarkılarını da gün yüzüne çıkaran belgeselin yönetmenliğini 2010 tarihli Senna belgeseliyle büyük ses getiren yönetmen Asif Kapadia üstleniyor.

YORUM YAZ

SPOILER

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar

@zenobiaa

4 yıl önce

10 / 10

çoğu zaman herhangi bi sahnesini açıp izlediğim tek film...seviyoruz

@utumyo

7 yıl önce

Blake’ten, babasından, uyuşturucudan, alkolden, şöhretten... Hepsinden teker teker nefret ettim filmden sonra. Back to Black’te daha önce ağlayıp ağlamadığımı hatırlamıyorum fakat böylesine hönkürerek ağlama isteğim olmadığına eminim.

Sen mükemmel bir caz sanatçısısın, Amy.
M

@michail_haneke

7 yıl önce

Amy, bir çocuk kadın.Dünyanın en güçlü seslerinden birine sahip ol ama bir çocuk kadar kırılgan ve güçsüz ol.Amy nin düşüşünü izlerken,ve kendi sesinden şu cümleleri duyunca başka türlü bitemezdi bu hikaye dersiniz zaten.Gerçekten çok üzücü...

Blake Fielder için " Uğruna ölebileceğim birine aşık olmuştum.Aşıktık ve yan yanaydık.İşte bu gerçek bir uyuşturucu değil mi? "

"Gerçekten ünlü olduğumu düşünseydim,gider intihar ederdim.Çünkü bu çok korkutucu."

@gundula

8 yıl önce

Amy’i dinlerken sesine hayran oluyorsunuz. Bu belgeseli izlerken (iyi ki durmadan kamera ile çekim yapmışlar diyorsunuz) Amy’nin çocukluğundan-genç kızlığına ve sanatçı kimliğinden o yalın, korkusuz, kendi gibi kişiliğine keyifle izliyorsunuz. Ona kızmadan edemiyorsunuz bizi kendinden mahrum bıraktığı için...

@basribabam

8 yıl önce

8.3 / 10

Dünyanın gelmiş geçmiş en etkileyici seslerinden birini Blake denen bir piç mahfetmiş.

İnsan hüzünleniyor; bu kadar mı çıkarcı bir dünya bu sanat dünyası denen yer? Allah hepsinin gani gani belasını versin.

Belgesel/Film çok başarılıydı. Bazen gözlerim doldu ve yutkunma arası verdim. Huzur içinde yat Amy...

@cerenezgi

9 yıl önce

10 / 10

Amy’i her zaman sevdim. Onu tanımaya başladığım ilk zamanlarda da, zaman geçtikçe de, bu filmi izlemeden önce ve sonra da... Onun gülüşünde, bakışında her zaman o masum, ürkek, utangaç küçük kızı gördüğüm için çok şanslıyım. Çünkü bu filmi izledikçe gördüm ki gerçekten de düşündüklerim doğru ve bunu anlayamayan o kadar çok insan varmış ki etrafında; ben anladığım için kendimi şanslı addettim. Filmi izlemeden önce onun kötü alışkanlıkları için en çok Blake’i suçlamıştım ve biraz da kendini. Ona, bu kadar zayıf olduğu için, kendini kötü alışkanlıklara ve Blake’e teslim ettiği için ve kendinin farkında olmadığı için kızmıştım. Ancak filmi izledikçe gördüm ki etrafında kızılması gereken o kadar çok kişi varmış ki onu bu duruma iten. Amy’e olan küçücük kızgınlığım da silindi bu filmden sonra. O kadar derin sözleri var ki Amy’nin (belki de sadece onu tanıyanlar için öyledir) gerçekten ne kadar kötü şeyler yaşadığını, canının nasıl yandığını ç
... Devamı
Amy’i her zaman sevdim. Onu tanımaya başladığım ilk zamanlarda da, zaman geçtikçe de, bu filmi izlemeden önce ve sonra da... Onun gülüşünde, bakışında her zaman o masum, ürkek, utangaç küçük kızı gördüğüm için çok şanslıyım. Çünkü bu filmi izledikçe gördüm ki gerçekten de düşündüklerim doğru ve bunu anlayamayan o kadar çok insan varmış ki etrafında; ben anladığım için kendimi şanslı addettim. Filmi izlemeden önce onun kötü alışkanlıkları için en çok Blake’i suçlamıştım ve biraz da kendini. Ona, bu kadar zayıf olduğu için, kendini kötü alışkanlıklara ve Blake’e teslim ettiği için ve kendinin farkında olmadığı için kızmıştım. Ancak filmi izledikçe gördüm ki etrafında kızılması gereken o kadar çok kişi varmış ki onu bu duruma iten. Amy’e olan küçücük kızgınlığım da silindi bu filmden sonra. O kadar derin sözleri var ki Amy’nin (belki de sadece onu tanıyanlar için öyledir) gerçekten ne kadar kötü şeyler yaşadığını, canının nasıl yandığını çok iyi özetliyor. Keşke böyle olmasaydı Amy. Çevresindeki insanlar biraz olsun acısalardı ona böyle olmazdı. Herkes kendini düşünmüş ve onu bir bilinmeze itmiş. Dalga geçmişler, umursamamışlar ve egolarına kurban etmişler bu masum insanı. Hepsinden ayrı ayrı nefret ettim. Babasından, Blake’den, annesinden, iyilik yaptığını sanıp onu yalnız bırakan arkadaşlarından ve onunla dalga geçen herkesten... Amy çevresindekilerden, belki de en çok babasından sadece ilgi bekliyordu, sadece gerçekten bir ’baba’ olmasını bekliyordu ama o adam bunu beceremedi ve hayatında Amy’e en büyük kötülüğü yapan da yine o adamdı. Ortada yokken Amy ünlü olduğu bir anda belirdi ve her yerde bitmeye başladı. Amy buna sesini çıkarmadı ve babasının o anki ilgisinden istifade etti. İşte tek ihtiyacı olan şeydi bu en başından beri. Bunu görebilseydi etrafındakilerden sonu da böyle olmazdı buna eminim. Onu biraz anlamaya çalışsalardı keşke. Yapmak istemediği şeyleri yapmaya zorlamasalardı, ona hayatı bu kadar zor hale getirmeselerdi...

Amy belki de 23 Temmuz 2011 günü çevresindeki bu iğrençliklerden ve omzuna yük olan bütün her şeyden kurtulmuştur. Elbette böyle bir şeyin olmasını asla istemezdim ben, onun yaşamasını ve gerçekten çok sevdiği şarkılarını söylemesini isterdim. O da bundan çok hoşlanırdı ama çevresindeki bu olumsuzluklar olmasaydı. Belki o şimdi mutludur; ona sormak lazım. Umarım öyledir.

Filme gelecek olursak elbette harikaydı. Gerçekten çok bilgilendirici ve Amy’nin her anını gözler önüne seren çok özel görüntülere sahip bir yapımdı. Ona ilk defa bu kadar yakın hissettim ve gerçekten bu çok güzel bir duyguydu. Ama aynı zamanda onun canının yanmaya başlamasıyla benim canım da yandı resmen. Onun hissettiklerini onunla birlikte ben de hissettim. Keşke canımızı bu kadar yakmasalardı Amy! Onu suçlayanlar, anlamayanlar bu filmi izleyerek gerçekleri görür ve pişmanlık duyarlar umarım. Kesinlikle izlenmesi gereken bir başyapıt.

@fruit_fly

9 yıl önce

bilmediğimiz hayatlarla ilgili bu kadar kolay yargıda bulunmamamız gerektığını dusundurdü bana bu belgesel/film. para ve dünya genelinde böylesi bir şöhret herkesin kaldırabileceği bir şey değil hele bazılarının hiç değil. amy’’nin güzelim sesini dinlemeye devam edemeyeceğimiz için üzgünüm sadece.

filme gelince görüntü ve muzıklerıyle bizi amy’nin müzik aşkının bedeli olduğu anlaşılan çıkar ve neredeyse zorbalıktan oluşan yenı dunyasına götürüyor. alkol uyusturucu ve yıkıcı aşk hikayesiyle dırenmeye çabalayan bir yeteneği, müzik hayatına başladıgı 18 yaşlarından öldüğü 27’ ye dek izleyebiliyorsunuz. magazine girmeye gerek yok müzikseverler bu film sayesinde amy’i tıpkı kendisinin istediği gibi anacaklar: she was just a jazz-singer.
C

@cagdasbdy

9 yıl önce

8.2 / 10

Film, bize Amy Winehouse'u sadece bir halk figürü olarak değil aynı zamanda dünya çapında şöhret elde etmeden önce ve sonrasında insani olarak detaylı, kişisel ve samimi bir bakış açısıyla sunmayı başaran bir belgesel. Kişisel olarak onu tanıyan kişilerle röportaj yapılmış. Film, şöhret ve madde bağımlılığı ile geri dönülemez şekilde zarar görmüş bir hayatı Amy'nin hayatını gözler önüne seriyor.

Amy'nin öyküsünün nasıl sona ereceğini bilmenize rağmen film kısa süreliğine onu hayata geri getiriyor ve sanki bir şekilde sizin yanınızdaymış hissiyatı oluşturuyor. Amy, hayatta kalma biçimi olarak müziğe sığınan, onu çıkış yolu olarak gören bir kadının öyküsü. Küçük yaştan itibaren depresyondan muzdarip ve ailesi boşanmış bir kız çocuğuna yaşadığı tüm psikolojik sorunlardan müzik ve şarkı yazıp söylemenin nasıl bir çıkış yolu sunduğunu gösteriyor. Amy hiçbir zaman kendisini ünlü bir şarkıcı olarak görmüyor. Ünlü olmakla başa çıkamayacağını e
... Devamı
Film, bize Amy Winehouse'u sadece bir halk figürü olarak değil aynı zamanda dünya çapında şöhret elde etmeden önce ve sonrasında insani olarak detaylı, kişisel ve samimi bir bakış açısıyla sunmayı başaran bir belgesel. Kişisel olarak onu tanıyan kişilerle röportaj yapılmış. Film, şöhret ve madde bağımlılığı ile geri dönülemez şekilde zarar görmüş bir hayatı Amy'nin hayatını gözler önüne seriyor.

Amy'nin öyküsünün nasıl sona ereceğini bilmenize rağmen film kısa süreliğine onu hayata geri getiriyor ve sanki bir şekilde sizin yanınızdaymış hissiyatı oluşturuyor. Amy, hayatta kalma biçimi olarak müziğe sığınan, onu çıkış yolu olarak gören bir kadının öyküsü. Küçük yaştan itibaren depresyondan muzdarip ve ailesi boşanmış bir kız çocuğuna yaşadığı tüm psikolojik sorunlardan müzik ve şarkı yazıp söylemenin nasıl bir çıkış yolu sunduğunu gösteriyor. Amy hiçbir zaman kendisini ünlü bir şarkıcı olarak görmüyor. Ünlü olmakla başa çıkamayacağını en başından kabul ediyor ve şarkı söylemeye ünlü olmak için başlamadığına şahit oluyorsunuz.

Filmde şimdiye kadar Amy'nin bize gösterilmeyen tarafını gösteren ev çekim görüntüleri çok güzel. Ev çekimi görüntülerinde arkadaşlarıyla birlikte zaman geçirmeyi seven eğlenceli bir kız görüyorsunuz. Filmin sonlarına doğru ise nasıl adeta işkence gören bir ruha dönüştüğüne şahit oluyorsunuz. Amy; objektif bir şekilde, korkmadan konusunu inceleyen ve Amy'nin kişiliğini tüm yönleriyle ele alan, kesinlikle izlediğim en iyi belgesel filmlerden biri.
L

@lorin

9 yıl önce

Böyle iyi kotarılmış biyografi belgesellerine pek rastlayamadığımızdan oldukça başarılı buldum.

Röportajların birinde artık göz önünde olan biri olduğunu, bunun da kendisine belirli sorumluluklar yüklediğini belirtiyor röportör; Amy de şöyle cevap veriyor: "Açıkçası ben müzik dışında hiçbir işe yaramayan biriyim." Hayattaki yerimizi "bir işe yaramak" üzerinden değerlendirenlere onların dilinden cevap vermiş ablamız.

Film bana öyle işledi ki, Blake'e inanılmaz uyuzlandım, babasına sinirlendim. Adeta onunla birlikte, belki zaman zaman da "o" olarak konumlandım filmi izlerken. Başarılı olunca bir anda yanında beliriveren baba, salt "başarılı" olunca birilerine övünç kaynağı olarak sunduğu onun dışında ilgisine mazhar olamadığımız kendi babamı anımsattı. O oldum. Onaylanmaya, desteklenmeye en ihtiyaç duyduğu sıralarda yanında olmayan, ama herkesin desteklediği ve artık "onaylanma"nın kendisinin bi
... Devamı
Böyle iyi kotarılmış biyografi belgesellerine pek rastlayamadığımızdan oldukça başarılı buldum.

Röportajların birinde artık göz önünde olan biri olduğunu, bunun da kendisine belirli sorumluluklar yüklediğini belirtiyor röportör; Amy de şöyle cevap veriyor: "Açıkçası ben müzik dışında hiçbir işe yaramayan biriyim." Hayattaki yerimizi "bir işe yaramak" üzerinden değerlendirenlere onların dilinden cevap vermiş ablamız.

Film bana öyle işledi ki, Blake'e inanılmaz uyuzlandım, babasına sinirlendim. Adeta onunla birlikte, belki zaman zaman da "o" olarak konumlandım filmi izlerken. Başarılı olunca bir anda yanında beliriveren baba, salt "başarılı" olunca birilerine övünç kaynağı olarak sunduğu onun dışında ilgisine mazhar olamadığımız kendi babamı anımsattı. O oldum. Onaylanmaya, desteklenmeye en ihtiyaç duyduğu sıralarda yanında olmayan, ama herkesin desteklediği ve artık "onaylanma"nın kendisinin bir anlam ifade etmediği anda birden ortaya çıkan babası, tipik bir "baba" işte. Uluslararası bir model bu. Aynısından her yerde var.
SPOILER

Amy filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Amy filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Amy filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL