2 ay önce
The Wedding Ringer filmine yorum yazdı:
Jorge Garcia, Lost'a küçük bir gönderme yapmış.
Hayata Röveşata Çeken Adam filmine yorum yazdı:
Ulan Holivud, bu kadar büyük para ve insan gücün var kalkıp 10 milyonluk İsveç'in filmini tekrar çekiyorsun. Zavallısın.
Orijinal film daha güzel bu arada > EN MAN SOM HETER OVE
İyi Noeller Bay Lawrence filmine yorum yazdı:
İkinci Dünya Savaşı sürmektedir. Japonlar Pasifik'teki adalarda hakimiyetlerini sürdürmekte bu arada savaş esirlerini çeşitli toplama kamplarında barındırmaktadırlar. Olay Java Adası'ndaki, İngiliz tutukluların bulunduğu bir toplama kampında geçer. Kampı Albay Yonoi yönetmektedir. Kampta bir de eski diplomat bulunmaktadır. Teğmen rütbesiyle savaşan ve esir düşen Bay Lawrence, İngiliz esirlerle, Japon yöneticiler arasındaki ilişkiyi sağlamaktadır. Birgün yeni bir tutsak daha gelir. Çavuş Jack Cellier adlı bu yeni tutsak, biraz dik başlıdır. Kendi fikirlerini işletmek için mücadele eden Albay Yonoi'yi bir hayli uğraştırır. Japon yönetmen Nagisa Oshima ilginç bir film yapmış. Bildiğimiz klasik savaş filmlerinin dışında, daha çok insanları işlemeyi yeğ tutmuş. Filmin başrollerinde iki ünlü rock şarkıcısı oynuyor. İngilizlerin rock kralı David Bovie ile Japonların ünlü şarkıcısı Ryuichi Sakamoto, iki rakip ülke insanını canlandırıyorlar. "İyi Noeller Bay Lawrence" hoşça vakit geçirmek için ... Devamıİkinci Dünya Savaşı sürmektedir. Japonlar Pasifik'teki adalarda hakimiyetlerini sürdürmekte bu arada savaş esirlerini çeşitli toplama kamplarında barındırmaktadırlar. Olay Java Adası'ndaki, İngiliz tutukluların bulunduğu bir toplama kampında geçer. Kampı Albay Yonoi yönetmektedir. Kampta bir de eski diplomat bulunmaktadır. Teğmen rütbesiyle savaşan ve esir düşen Bay Lawrence, İngiliz esirlerle, Japon yöneticiler arasındaki ilişkiyi sağlamaktadır. Birgün yeni bir tutsak daha gelir. Çavuş Jack Cellier adlı bu yeni tutsak, biraz dik başlıdır. Kendi fikirlerini işletmek için mücadele eden Albay Yonoi'yi bir hayli uğraştırır. Japon yönetmen Nagisa Oshima ilginç bir film yapmış. Bildiğimiz klasik savaş filmlerinin dışında, daha çok insanları işlemeyi yeğ tutmuş. Filmin başrollerinde iki ünlü rock şarkıcısı oynuyor. İngilizlerin rock kralı David Bovie ile Japonların ünlü şarkıcısı Ryuichi Sakamoto, iki rakip ülke insanını canlandırıyorlar. "İyi Noeller Bay Lawrence" hoşça vakit geçirmek için izlenebilir...
Kaynak: Video Magazin - Sayı 05 - Ekim 1983
Four Friends filmine yorum yazdı:
50'li yıllarda, Danilo, annesini de yanına alarak Amerika'ya, hiç tanımadığı babasının yanma gitmek üzere Yugoslavya'yı terk eder. Danilo yaşı ilerledikçe Amerika'ya alışmaya başlar, 60’larda tam bir Amerikan olmuştur. Görünüşteki bu uyum, içinde gittikçe büyüyen bir çelişki yumağını ortadan kaldırmaya yetmez. En yakın arkadaşları Torn, David, ve Georgia'dır. Bu beraberlik zamanla Danilo'da duygusal çalkantılara ve bunalımlara yol açar...
Filme "Yugoslav" niteliğini yönetmen Arthur Penn'den ziyade senarist Steve Tesich vermekte. Steve Tescih 38 yaşında, Yugoslav. Filmin kahramanı Danilo gibi o da, Amerika'da azınlık bunalımı yaşamış biri...
Filmde verilmek istenen kültürel azınlığın bunalımı ve sorunları, bireylerin bunu kabulleniş biçimi. Buna rağmen filmin yine de en çarpıcı yanı Amerikan orta sınıfının sergilenme biçimi...
Bu iki özelliğinin yanı sıra filmin diğer önemli tarafı da ilk gençlik sorunlarına gerçekçi yaklaşım biçimi. Bunu Tom, Ravid, Georgia, ve Danilo ilişkile ... Devamı50'li yıllarda, Danilo, annesini de yanına alarak Amerika'ya, hiç tanımadığı babasının yanma gitmek üzere Yugoslavya'yı terk eder. Danilo yaşı ilerledikçe Amerika'ya alışmaya başlar, 60’larda tam bir Amerikan olmuştur. Görünüşteki bu uyum, içinde gittikçe büyüyen bir çelişki yumağını ortadan kaldırmaya yetmez. En yakın arkadaşları Torn, David, ve Georgia'dır. Bu beraberlik zamanla Danilo'da duygusal çalkantılara ve bunalımlara yol açar...
Filme "Yugoslav" niteliğini yönetmen Arthur Penn'den ziyade senarist Steve Tesich vermekte. Steve Tescih 38 yaşında, Yugoslav. Filmin kahramanı Danilo gibi o da, Amerika'da azınlık bunalımı yaşamış biri...
Filmde verilmek istenen kültürel azınlığın bunalımı ve sorunları, bireylerin bunu kabulleniş biçimi. Buna rağmen filmin yine de en çarpıcı yanı Amerikan orta sınıfının sergilenme biçimi...
Bu iki özelliğinin yanı sıra filmin diğer önemli tarafı da ilk gençlik sorunlarına gerçekçi yaklaşım biçimi. Bunu Tom, Ravid, Georgia, ve Danilo ilişkilerinde açık biçimde görüyoruz...
Son olarak filme özelliğini Arthur Penn, Steve Tesich başarılı ortak çalışmalarının verdiğini söyleyebiliriz...
Kaynak: Video Magazin - Sayı 05 - Ekim 1983
I Married a Shadow filmine yorum yazdı:
Daha önce Avludaki Pencere (A.Hitchcock) ve Siyah Gelinlik, Missisippi Sireni (F.Truffaut) gibi eserleri beyazperdeye aktarılan W. Irish'in aynı isimli romanından uyarlanan "Bir Gölgeyle Evlendim" için yönetmen Robin Davis şöyle diyor: "Bu eserde beni en başından çarpan, polisiyle filmlerin histerik geriliminin ve şiddetin esiri olmadan romantik ve tutku dolu bir evreni kucaklamasıydı".
Frank tarafından terkedilen Helene, gelişigüzel, güneye giden bir trene biner. Trende yeni evli bir çiftle tanışır. Bertrand ve Patricia, Bertrand'ın baba evine ilk kez gitmektedirler. Bordaux yakınlarında oturan Mayrandlar zengin bir ailedir...
Fakat tren raydan çıkar, Bertrand ve Patricia o anda ölürler. Helena ise, gözlerini açtığında, etrafı kendisini gelinleri yerine koyan Mayrand ailesi ile çevrilidir...
Bertrand'ın erkek kardeşi Pierre’den hoşlanan Patricia, bu oyunu sürdürmeye karar verir...
Önceleri oyun olarak başlattığı bu ilişkide Patricia, yapmadığı bir evliliğin ahlaki baskılar ... DevamıDaha önce Avludaki Pencere (A.Hitchcock) ve Siyah Gelinlik, Missisippi Sireni (F.Truffaut) gibi eserleri beyazperdeye aktarılan W. Irish'in aynı isimli romanından uyarlanan "Bir Gölgeyle Evlendim" için yönetmen Robin Davis şöyle diyor: "Bu eserde beni en başından çarpan, polisiyle filmlerin histerik geriliminin ve şiddetin esiri olmadan romantik ve tutku dolu bir evreni kucaklamasıydı".
Frank tarafından terkedilen Helene, gelişigüzel, güneye giden bir trene biner. Trende yeni evli bir çiftle tanışır. Bertrand ve Patricia, Bertrand'ın baba evine ilk kez gitmektedirler. Bordaux yakınlarında oturan Mayrandlar zengin bir ailedir...
Fakat tren raydan çıkar, Bertrand ve Patricia o anda ölürler. Helena ise, gözlerini açtığında, etrafı kendisini gelinleri yerine koyan Mayrand ailesi ile çevrilidir...
Bertrand'ın erkek kardeşi Pierre’den hoşlanan Patricia, bu oyunu sürdürmeye karar verir...
Önceleri oyun olarak başlattığı bu ilişkide Patricia, yapmadığı bir evliliğin ahlaki baskıları ve giderek esiri olduğu bir sevginin çelişkilerini yaşar...
Aşk filmlerinden hoşlananlara tavsiye edebileceğimiz "Bir Gölgeyle Evlendim", oyuncularının etkileyici yorumuyla rahat seyredilen ve iz bırakan bir eser haline geliyor...
Kaynak: Video Magazin - Sayı 05 - Ekim 1983
The App filmine yorum yazdı:
Maalesef izledim. Ben yaptım siz yapmayın diye buraya yazıyorum.
Azizler filmine yorum yazdı:
Anlatacak bir şeyiniz yoksa niye film çekiyorsunuz biraderler.
Ortaya bırakılmış görüntü demetinden bir şey değil bu yapım. Tam bir sahtekarlık örneği. Türk sinemasında bir kültür oldu bu maalesef. Yıldız bir kaç oyuncu koy, kostüm, dekor ve görüntü yönetmeniyle iyi bir makyaj yap, seyirciyi gülümsetecek bir kaç yap, sonra... Sonrası koca bir boşluk. Pek mahir olanlarımız oralara büyük anlamlar yükleyeceklerdir zaten.
Back dizisine yorum yazdı:
Peep Show’dan tanıdığımız ve yine başrollerini David Mitchell ve Robert Webb’in paylaştığı İngiliz komedi dizisi.
Dogman filmine yorum yazdı:
Muazzam derecede aptal ve korkak bir adamın trajedisini izledim. Tüm bu yaşadıkları boyunca ne düşünüyordu, filmin sonunda hafifçe kafasını da sallayarak neyi anlamış oldu?
Gereksiz ölçüde abartılmış bir film.