Sosyal İkilem

(2020)

The Social Dilemma

Film 1 Saat 34 Dk. Belgesel, Dram ABD 9 Eylül 2020

8

62 OY
PUAN VER
5

Imdb: 7.6 (89.358 OY)

KONUSU

Bu belgesel dramada, sosyal ağların insanlar üzerindeki tehlikeli etkileri, kendi yaratımları konusunda uyarılarda bulunan teknoloji uzmanlarının eşliğinde ele alınıyor.

YORUM YAZ

SPOILER

YENİ YORUMLAR

Tüm Yorumlar

@serkanaydemir

1 yıl önce

7 / 10

Yanlış yerden bakılıyor.

Sosyal medyanın kötü olduğunu falan düşünmüyorum. Birçok açıdan da harika bir teknoloji hatta. Asıl sorun insandır. Sosyal medyanın yanlış algı oluşturması falan boş laflar. Zaten insan inanmak istediğine inanır. Bu ülkede olsun dünyada olsun binlerce yıl hep bir taraf diğer tarafa katliam yaşattı. Şimdi de bile buna devam ediyor insanevladı. Eskiden bunu yapanlar bilinmiyordu şimdi ise her şey ortada. Bu açıdan aslında her şey tarihe kanıt bırakıyor.Eskiden de sağ sol ya da ayrı görüşte tarafların kavgası vardı şimdi de var. Sahte hayatı olan bir birey sosyal medyada zaten sahte bir hayat oluşturacaktır. Bu nedenle insanın olduğu her yer de kötülük beliren ilk şeydir. Film olayı biraz abartıyor. Belgesel olduğu için fikirler üzerinden gidiyorum. Yapımımız bunlar üzerinden biraz kaos havası yaratma peşinde. Telefon bağımlılığı diye bir şey var evet ama eskiden de başka bağımlılıklarımız vardı. Bugün evinde ot
... Devamı
Yanlış yerden bakılıyor.

Sosyal medyanın kötü olduğunu falan düşünmüyorum. Birçok açıdan da harika bir teknoloji hatta. Asıl sorun insandır. Sosyal medyanın yanlış algı oluşturması falan boş laflar. Zaten insan inanmak istediğine inanır. Bu ülkede olsun dünyada olsun binlerce yıl hep bir taraf diğer tarafa katliam yaşattı. Şimdi de bile buna devam ediyor insanevladı. Eskiden bunu yapanlar bilinmiyordu şimdi ise her şey ortada. Bu açıdan aslında her şey tarihe kanıt bırakıyor.Eskiden de sağ sol ya da ayrı görüşte tarafların kavgası vardı şimdi de var. Sahte hayatı olan bir birey sosyal medyada zaten sahte bir hayat oluşturacaktır. Bu nedenle insanın olduğu her yer de kötülük beliren ilk şeydir. Film olayı biraz abartıyor. Belgesel olduğu için fikirler üzerinden gidiyorum. Yapımımız bunlar üzerinden biraz kaos havası yaratma peşinde. Telefon bağımlılığı diye bir şey var evet ama eskiden de başka bağımlılıklarımız vardı. Bugün evinde oturduğun yerden elektrik, su, İnternet hatta banka işlerini çözüyorsun. Eskiden dışarıya bağımlıydık. Sosyal medya sayesinde haksızlığa sesini duyuran kesimden neden bahsedilmemiş merak ediyorum. Bir nevi bu belgesel de bir taraf için var ediliyor. Hakimin sokağa saldığı şerefsiz sosyal medyada patladığında yeniden tutuklanıp yargılanabiliyor. Örgütlenmenin en hızlı hali de diyebiliriz. Tersi durumu olsa da sosyal medya kötü falan değil, insan kötü. Bilinçli her birey sosyal medyayı en avantajlı şekilde kullanmayı da başaran bireydir. Bilinçsiz birey de sosyal medyayı kullanmasa da sokakta bilinçsiz olmaya devam edecek bireydir.

Bilinçli izleyin derim.

.

@no_one

3 yıl önce

Belgesel her ne kadar doğru bilgilendirmelerde bulunsa da ( kısmi olarak) sorunu sadece tek taraflı ele alması ve sosyal medya platformlarına indirgemesi ve de bu sorundan sorumlu olanların "iyi amaçlar", "iyi fikirler" den yola çıkarak aslında böylesi girişimlerde bulunup sistemin kimsenin tahmin edemeyeceği yollara saptığını belirtmeleri biraz gerçek dışı durmakta, sanki bir günah çıkarma belgeseli gibi ama çıkaralım da nasıl çıkarsa çıksın modunda. Komplo teorilerini tiye alan komplo teorisi gibi geldi, galiba her zaman olduğu gibi yine bakış açımız manipüle edilsin diye...

Önce teknolojinin ne olduğundan bahsetmekte fayda var neden belgeseli bu şekilde değerlendirdiğimi anlatabilmek adına. Her ne kadar nesnelere indirgenmiş, araç-gereç olarak beynimizde kodlanmış olsa da sonundaki "-loji" ekinden de anlaşılacağı gibi bilim, bilgi, tasavvur, değer bağlamlarının tamamı. Yani teknik bilgi, pratiğe dökülmüş tasavvur... Ve de en önemlis
... Devamı
Belgesel her ne kadar doğru bilgilendirmelerde bulunsa da ( kısmi olarak) sorunu sadece tek taraflı ele alması ve sosyal medya platformlarına indirgemesi ve de bu sorundan sorumlu olanların "iyi amaçlar", "iyi fikirler" den yola çıkarak aslında böylesi girişimlerde bulunup sistemin kimsenin tahmin edemeyeceği yollara saptığını belirtmeleri biraz gerçek dışı durmakta, sanki bir günah çıkarma belgeseli gibi ama çıkaralım da nasıl çıkarsa çıksın modunda. Komplo teorilerini tiye alan komplo teorisi gibi geldi, galiba her zaman olduğu gibi yine bakış açımız manipüle edilsin diye...

Önce teknolojinin ne olduğundan bahsetmekte fayda var neden belgeseli bu şekilde değerlendirdiğimi anlatabilmek adına. Her ne kadar nesnelere indirgenmiş, araç-gereç olarak beynimizde kodlanmış olsa da sonundaki "-loji" ekinden de anlaşılacağı gibi bilim, bilgi, tasavvur, değer bağlamlarının tamamı. Yani teknik bilgi, pratiğe dökülmüş tasavvur... Ve de en önemlisi kültürün bileşenlerinden bir tanesini oluşturması; tıpkı tarih, değerler, inançlar, normlar gibi . Burdan da çıkarılacağı üzere teknolojinin hangi ihtiyaç ve hangi amaç için kullanıldığı, bulunduğu kültüre, topluma, inanca göre şekillenmekte, tam tersi de geçerli. Yani alt yapıyı ayakta tutmaya yarayan bir üst yapı birimi olarak da veya statükoyu sürdürmeyi amaçlayan bir yönetimin,iktidarın silahı olarak da veyahut gerçek manada dünyanın iyiliği için de kullanılabilecek bir bilgi. Bence asıl mesele, espri Platon’un ahlak anlayışında belirttiği gibi erdemin, eylemin kendisine içkin olmadığını kavramakta. Kimin neyi ne için kullandığının ayrımına varılabilmesinde. Bizdeki amel-niyet ilişkisi gibi de bakılabilir. Başka bir açıdan da bakılacak olursa bu bilimi, teknolojiyi, matematiği Romalılar gibi su kanalları açmak için veya Mısırlılar gibi devasa mezarlar için kullanmak, medyayı kamuoyunu bilgilendirmek veya manipüle etmek için kullanmak, biyolojiyi sağlıklı bir yaşam veya biyolojik silah için kullanmak, kimyayı dezenfektan yapımı için değil elma kokulu, çocuk aldatan kitle imhalarının yapımı için kullanmak vs. de insanın iradesi dahilinde. Belgesel tam da bu noktalarda çıkmaza girmekte. Psikoloji, öğrenme, koşullanma, insan davranışlarının altında yatan nedenlerin keşfi gibi insanlığın ulaştığı bu birikimlerin algoritmalar sayesinde sosyal medya platformları sahiplerinin insanların davranışlarını kaydedip onları istedikleri gibi yönlendirdiğinden, her insan için ayrı gerçeklik tanımları oluşturarak iletişimi, uzlaşı ihtimallerini ortadan kaldırdığından, mekanik ve yabancılaşmış, kalabalıklaştıkça yalnızlaşmış yeni bir nesilden bahsetmekte. Bir diğer nokta ki bence en önemli nokta( hiç bahsedilmeyen konu) sanki masum insanlığı bilinmezliğe, karanlığa sürükleyen görünmez güçler gibi bahsedilmekte bu durumdan (ki ilk başta bu belgeseli de komplo gibi algıladığımı söylememdeki sebep tam da bu.) fakat insanın açgözlülüğünü, hırsını, korkunç yıkıcı doğasını kendi çıkarı için kullanan sistemler kadar bu sistemleri de fırsat olarak gören birçok insan olduğunu, arz-talebin başka bir boyutu olduğunu, iyi satanın doğru olduğuna inanmaya dünden razı olacak menfaat hamurlu kişiliklerin varlığını, gerçek doğamızı denkleme katmamakta. Şahit tarihken, tanık kürsüsüne feysbuku oturtup aklanmaya çalışmak gibi aslında bu durum. Şenliklerde kullanılan barutu silaha çeviren insan için bence herhangi bir şeyi amacı veya nedeni dışında farklı amaçlar için kullanabilmek şaşılası bir durum olmamalı. İnterneti bir kütüphane veya kahvehane gibi görmek de, sosyal ortamları yeni dostluk ortamları olarak veya taverna olarak görmek de kişinin tercihi. Yani provoke eden kadar olan da suçludur, kabahat hiçbir zaman tek taraflı olmadı insanoğlunun tarihinde.

Fazla uzatmadan söylemek gerek ki toplumun ağ toplumuna, kültürün kültür endüstrisine evrildiği bir çağda teknolojinin de diğer üst yapı kurumlarının da görüntüsü değişti sadece, işlevselliği hala aynı. Değişen tek şey bizim günah keçimiz oldu, GDO lu gıdalar tükete tükete sanal keçi oldu pardon sosyal medya platformları. İnsanoğlunun ahlaksızlığının, erdem yoksunluğunun, mizaçsızlığının, kibrinin, hoşgörüsüzlüğünün, bencilliğinin, yeryüzüne saygısızlığının, vicdansızlığının, menfaatı için letheye tapmasının, sosyal ortamları tavernaya çevirmesinin, amacı dışında kullanmaya zaten hazır oluşunun, bu platformları bilinçlice linç, iftira, provoke amaçlı kullanışının, değeri tıklanma sayısına indirgeyen o minik beyninin, var oluşunu sadece dış görünüşüyle değerlendirişinin, beğeniyi takip olarak görmesinin, üstünlüğü cinsel gücü, ekranda benliğini, fikrini değil cinsel organlarını ön plana çıkarmasının tek suçlusu sosyal medyanın bizim davranışlarımızı,zihnimizi çözüp bizi o şekilde yönlendirmesinden dolayı. Kötü sanal keçi seni...Kahrolsun DNA mızdaki tiktokozin feysofosfat nükleotitini keşfedip bizi bu mecralara bağımlı kılan genetik mühendisleri ve onların maşası mikroskop camları !!

@biranmsuren

3 yıl önce

Evet, belki bildiğimiz konulardan farklı şeylere değinmiyor olabilir; ama bence belgeselin de vurgulamak istediği şey bunları bilsek bile elimizdekilerle ne yaptığımızdı. Mesela ben, normalde de rahatsız olsam da, bu sefer eylemsizliği değil, kayıtsız kalmamayı tercih ettim. Birçok uygulamamın bildirimini kapattım, daha fazla ne okuyabilirim/öğrenebilirim diye belgeselde yer alan siteye girdim. Bütün bunlar, bildiklerime rağmen hiçbir şey yapmamayı tercih eden bana iyi geldi.

Yani uzun lafın kısası, sistemi inşa edenlerin günah çıkarmaları niteliğinde güzel belgeseldir efendim. İzleyelim.

@korgan

3 yıl önce

Umutsuzluğuma umutsuzluk ekledi. En çok da siyasal açıdan.

@tendopain

3 yıl önce

Netflixin bu uygulamalardan biri olmasına kalbimi bıraktım.

@thematrixhasyou

3 yıl önce

Belgeseli izlediği için dünyayı yeniden keşfetmiş gibi davranmayan kaç kişiyiz? Hepimizin bildiği konuları sündürerek ve süsleyerek anlatmışlar ki; bunu yayınlayan Netflix’in belgeselde işlenen her şeyin bizzat uygulayıcılarından olması trajikomik.

@hayrullahmutlu

3 yıl önce

7.8 / 10

Son 10 yılda hayatımıza tam anlamıyla giren sosyal medyanın , farklı yönlerini ele alan bir belgesel. Açıkçası insanı, davranışlarını sorgulamaya ittiğini söyleyebilirim. Büyük teknoloji şirketleri tarafından maruz kaldığımız manipülasyonlar ve illüzyonlar yüzünden, ekrana bağımlı depresif ve kaygılı insanlar haline geldik. Belgeselin en vurucu cümlesi bence şuydu: Biz bu illüzyondan öncesini bilen son nesil mi olacağız?

@zenobiaa

3 yıl önce

9 / 10

herkesin izlemesi gereken bi belgesel.

@yagizout

3 yıl önce

"If you’re not paying for the product, you are the product."
SPOILER

Sosyal İkilem filmine Benzer Film ekliyorsun.

Arama Sonuçları

Sosyal İkilem filmini Kategorize ediyorsun.

Bu filmi aşağıdaki seçenekleri işaretleyerek kategorize edebilirsin.

Arama Sonuçları

Sosyal İkilem filmine Konu ekliyorsun.

Arama Sonuçları

FİLM İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
GİRİŞ YAP
Şifremi Unuttum!

ÜYE DEĞİL MİSİNİZ?

HEMEN ÜYE OLUN
Aktivasyon Mailim Gelmedi!
ŞİFREMİ UNUTTUM
AKTİVASYON MAİLİ GÖNDER
ÜYE OL