... Devamı Elli beş yaşındaki Helmer, bir gün yaşadıkları çiftlik evinde yatalak babasının yatağını üst kata taşır. Oğlunu hala başarısızlıkla özdeşleştiren yaşlı babanın sağlığı gitgide kötülemekte, her ikisi de yaklaşan ölümü hissetmektedir. Yalnızlıktan bunalan ve insani bir yakınlığın özlemini çeken Helmer, aksi babasının bakımını sürdürürken temkinli de olsa inkar dolabından çıkar ve yeniden cinsel kimliğini keşfetmeye çalışır. Yalnızlık, cinsel baskı ve yaşlanmak hakkındaki bu dokunaklı dram, Berlin Film Festivalinin Panorama Bölümünün açılışında, aralık ayında hayatını kaybeden başrol oyuncusu Jeroen Willems anısına gösterildi. "Cinsiyetle ilgisi yok, kendiliğinden geliyor: Yazarken karakterlerimi erkek ya da kadın olarak düşlemiyorum. Yine de kadınsı bir bakış açısı var herhalde. Ama bu kez erkekler hakkında bir şey yazmak istedim, ki benim için büyük bir aşama bu. Asıl amaçladığım, görüntülerle mekanlar sayesinde bir duygu yaratmak, çünkü kadrajı kurduğun anda bir görüntü oluşuyor."